26 - Şu’arâ suresi 119. âyet meali

Furkân suresi 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 Sonraki Tümü Neml suresi
فَأَنجَيْنَاهُ وَمَن مَّعَهُ فِي الْفُلْكِ الْمَشْحُونِ
Fe enceynâhu ve men meahu fîl fulkil meşhûn(meşhûni).
  
fe o zaman, böylece
enceynâ-hu onu kurtardık
ve men ve kim
mea-hu onun yanında
fîl fulki (fî el fulki) gemi içinde, gemide
el meşhûni dolu
   
Abdulbaki Gölpınarlı Derken onu da o dopdolu gemiyle kurtardık, onunla berâber bulunanları da.
Abdullah Parlıyan Bunun üzerine biz de, O'nu ve O'nunla beraber olanları insanlar ve hayvanlarla dopdolu bir gemi içinde kurtardık.
Adem Uğur Bunun üzerine biz onu ve beraberindekileri, o dolu geminin içinde (taşıyarak) kurtardık.
Ahmed Hulusi Biz de Onu ve Onunla beraber olan kimselerle dolu gemiyle, onları kurtardık.
Ahmet Tekin Biz de, onu ve beraberindekileri, istiap haddi aşılarak yüklenmiş o donanımlı gemilere alarak kurtardık.
Ahmet Varol Böylece onu ve berberindekileri, yüklü geminin içinde kurtardık.
Ali Bulaç Bunun üzerine, onu ve onunla birlikte olanları (insan ve hayvanlarla) yüklü gemi içinde kurtardık.
Ali Fikri Yavuz Bunun üzerine biz, onu ve beraberindekileri, o yükle dolu geminin içinde selâmete çıkardık.
Ali Ünal Biz de, O’nu ve beraberindekileri (üzerine mü’minler ve her hayvan türünden bir çift yüklenmiş bulunan) o dopdolu gemi içinde kurtardık.
Bayraktar Bayraklı (119-122) Bunun üzerine onu ve beraberinde olanları dolu bir gemi içinde taşıyarak kurtardık. Sonra geride kalanları suda boğduk. Doğrusu, bunda ders vardır, ama çoğu inanmamaktadır. Rabbin, şüphesiz güçlüdür, merhamet sahibidir.
Bekir Sadak Bunun uzerine onu ve beraberinde bulunanlari, dolu bir gemi icinde tasiyarak kurtardik.
Celal Yıldırım Bunun üzerine biz de onu ve beraberindekileri (binenlerle ve yüklenen şeylerle) dolan gemide kurtardık.
Cemal Külünkoğlu (119-120) Bunun üzerine biz, onu da beraberindekileri de o yüklü gemide kurtardık. Sonra da geride kalanları (yaptıkları yüzünden) suda boğduk.
Diyanet İşleri (eski) Bunun üzerine onu ve beraberinde bulunanları, dolu bir gemi içinde taşıyarak kurtardık.
Diyanet Vakfi Bunun üzerine biz onu ve beraberindekileri, o dolu geminin içinde (taşıyarak) kurtardık.
Edip Yüksel Onu ve yanındakileri yüklü bir gemiyle kurtardık.
Elmalılı Hamdi Yazır Bunun üzerine biz de onu ve beraberindekileri o dolu gemide necata çıkardık
Erhan Aktaş Bunun üzerine onu ve onunla birlikte olanları dolan gemide kurtardık.
Gültekin Onan Bunun üzerine, onu ve onunla birlikte olanları (insan ve hayvanlarla) yüklü gemi içinde kurtardık.
Hakkı Yılmaz (119,120) Bunun üzerine Biz de o'nu ve beraberindekileri, o dolu geminin içinde kurtardık. Sonra da arkalarından arta kalanları suda boğduk.
Harun Yıldırım Bunun üzerine biz onu ve beraberindekileri, o dolu geminin içinde (taşıyarak) kurtardık.
Hasan Basri Çantay Bunun üzerine biz onu da, beraberinde olanları da o dolu (yüklü) geminin içinde selâmete erdirdik.
Hayrat Neşriyat Bunun üzerine onu ve onunla berâber bulunanları, o dolu gemi içinde kurtardık.
İbni Kesir Bunun üzerine Biz de, onu ve beraberindekileri, dolu bir gemi içinde kurtardık.
İskender Evrenosoğlu Böylece onu ve onunla beraber olanları, dolu bir gemi içinde kurtardık.
Kadri Çelik Bunun üzerine onu ve onunla birlikte olanları (insan ve hayvanlarla) yüklü gemi içinde kurtardık.
Mehmet Ali Eroğlu (Rab) bunun üzerine Biz, onu ve beraberindekileri yüklü gemi ile kurtarmışızdır.
Mehmet Okuyan Biz de onu ve beraberindekileri dolu gemide (taşıyarak) kurtarmıştık.
Muhammed Celal Şems Böylece Biz onu ve onunla birlikte olanları, dolu bir gemi ile (düşmanın şerrinden) kurtardık.
Muhammed Esed Ve bunun üzerine Biz de, onu ve onunla beraber olanları dopdolu bir gemi içinde kurtardık.
Mustafa Çevik 119-120 Sonunda Biz de Nûh’u ve onunla birlikte iman etmiş olan mü’minleri, diğer yüklerini de almış olan gemiye bindirip kurtardık, geride kalanları da suda boğduk.
Mustafa İslamoğlu Derken, onu ve beraberindekileri yükünü almış olan o gemiyle kurtardık;
Ömer Nasuhi Bilmen Binaenaleyh O'nu ve O'nunla beraber dolmuş gemide bulunanları necâta erdirdik.
Ömer Öngüt Bunun üzerine biz de onu ve beraberindekileri, dolu bir gemi içinde kurtardık.
Şaban Piriş Bunun üzerine biz, onu ve yanındakileri o yüklü gemide kurtuluşa erdirdik.
Sadık Türkmen Onu ve onunla birlikte bulunan kimseleri kurtardık, yük dolu gemi içinde!
Seyyid Kutub Bunun üzerine Nuh'u ve yanındakileri dolu bir gemiye bindirerek kurtardık.
Suat Yıldırım Hülasa Biz de onu ve yanındakileri o yükle dolu gemi içinde kurtardık.
Süleyman Ateş Biz de onu ve onunla beraber bulunanları, dolu gemi içinde kurtardık.
Süleymaniye Vakfı Bunun üzerine onu ve beraberindekilerini yüklü geminin içinde kurtardık.
Tefhim-ul Kuran Bunun üzerine, onu ve onunla birlikte olanları (insan ve hayvanlarla) yüklü gemi içinde kurtardık.
Ümit Şimşek Biz de onu ve dolu gemide onunla beraber olanları kurtardık.
Yaşar Nuri Öztürk Bunun üzerine biz, onu da beraberindekileri de o yüklü gemide kurtardık.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.