1 |
Rabb’inin yüce adını tesbih1 et.
1- Tesbih, tevhid inancının ve anlayışının kavranması ve Yaratıcı’nın tüm nitelikleri ile tanınması ve tanıtılması etkinliğidir. Allah’ı tesbih etmek; O’nu şirk içeren her türlü düşünce ve inançtan arındırarak, Kendisine özgü nitelikleri ile yüceltmek demektir.
|
2 |
O ki yarattı ve düzene koydu.
|
3 |
O ki takdir etti1 ve yol gösterdi.
1- Her varlığa kendisine özgü özellikler(fıtrat) verdi.
|
4 |
O ki yerden bitkiler, yeşillikler çıkardı.
|
5 |
Derken onu kuru, kararmış çer çöp haline getirdi.
|
6 |
Sana okutacağız1; bir daha unutmayacaksın;2
1- Sana ne yapacağını bildireceğiz. Gideceğin yolu göstereceğiz. 2- Bir daha şaşırmayacaksın.
|
7 |
Allah, aksini dilemedikçe. Kuşkusuz O, açık ve gizli olanı bilir.1
1- Mesajı iletmede, ne yapıp ne yapmadığını bilir.
|
8 |
Kolay gelmesi için, sana yeterince kolaylaştıracağız.1
1- Bu yolda karşılaşacağın zorluklardan çekinme, Biz sana yardım edeceğiz.
|
9 |
O halde öğüt ver1, öğüt yararlı olacaksa!
1- Yararlı olup olmadığına bakmaksızın sen öğüt vermeye devam et.
|
10 |
Huşu1 duyan kimse öğüt alacaktır.
1- Derin saygı ve içten sevgi beslemek, üstün ve yüce görmenin sonucu olarak hayranlık duymak.
|
11 |
Şaki1 olan ondan kaçınır.
1- Bahtsız, azgınlaşan.
|
12 |
Ki o, büyük ateşe atılacaktır.
|
13 |
Sonra orada ölüm de yok, yaşam da.1
1- Ölüp kurtulmak da yok, rahat yüzü görmek de.
|
14 |
Doğrusu arınan kimse kurtuluşa ermiştir;
|
15 |
Rabb’inin adını anıp salla1 eden.
1- Çevirilerde bu sözcüğe “namaz kılma” anlamının verilmesi doğru değildir. “Salla” sözcüğü; bu ayette sürekli destek olmak, izleyici kalmamak, sürekli ilgi duymak” anlamındadır.
|
16 |
Ne var ki siz1 dünya hayatını tercih ediyorsunuz.
1- Siz zamirinden kasıt, müşrikler ve kâfirlerdir.
|
17 |
Oysaki ahiret hayatı daha hayırlı ve daha kalıcıdır.
|
18 |
Bu, önceki sahifelerde1 de vardı.
1- Vahiylerde. Gönderilen Kitaplarda.
|
19 |
İbrahim’in ve Musa’nın.1
1- İbrahim’e ve Musa’ya gönderilen vahiyde.
|