| Abdulbaki Gölpınarlı |
Rabbimiz, bize ver peygamberlerine vaadettiklerini ve aşağılık bir hale getirme bizi kıyâmet gününde, gerçekten de sen vaadinden dönmezsin.
|
| Abdullah Parlıyan |
Ey Rabbimiz! Elçilerin vasıtasıyla vadettiğin şeyleri bize ver. Kıyamet günü yüzümüzü kara çıkarma. Şüphesiz sen, sözünden asla caymazsın.”
|
| Adem Uğur |
Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vâdettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil-rüsvay etme; şüphesiz sen vâdinden caymazsın!
|
| Ahmed Hulusi |
"Rabbimiz, bize, Rasûllerine vadettiğini ver ve kıyamet sürecinde bizi rezil duruma düşürme! Muhakkak ki vaadinden dönmeyensin sen. "
|
| Ahmet Tekin |
'Ey Rabbimiz, bize Rasullerinin ağzından va’dettiklerini de ver. Kıyamet günü bizi rezil rüsvay etme. Sen belirlenmiş hesap gününü gerçekleştirme sözünden dönmeyecek ve ertelemeyeceksin' diyenlerdir.
|
| Ahmet Varol |
'Ey Rabbimiz! Peygamberlerin vasıtasıyla vaadetmiş olduklarını bize ver ve kıyamet gününde bizi rezil etme! Şüphesiz sen asla sözünden dönmezsin.'
|
| Ali Bulaç |
"Rabbimiz, elçilerine va'dettiklerini bize ver, kıyamet gününde de bizi 'hor ve aşağılık' kılma. Şüphesiz Sen, va'dine muhalefet etmeyensin."
|
| Ali Fikri Yavuz |
Ey Rabbimiz, peygamberlerinin lisânı üzere bize vâdettiğin sevabı ver ve kıyamet gününde bizi rüsvay etme. Şüphe yok ki sen vaadinden dönmezsin.”
|
| Ali Ünal |
“Rabbimiz! Ve rasûllerin vasıtasıyla bize va’dettiğin (mükâfatı, Cennet ve Cemalini) bize lütuf buyur ve bizi Kıyamet Günü’nde rüsvay etme. Şüphesiz ki Sen, asla sözünden dönmezsin.”
|
| Bayraktar Bayraklı |
“Ey Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vaad ettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil etme; şüphesiz sen vaadinden caymazsın.”
|
| Bekir Sadak |
«ORabbimiz! Peygamberlerinle vadettiklerini bize ver, kiyamet gunu bizi rezil etme. Sen suphesiz sozunden caymazsin".
|
| Celal Yıldırım |
Rabbimiz! peygamberlerine bizim için va'dettiklerini bize ver, Kıyamet günü bizi rezîl ve rüsvay etme. Şüphesiz ki sen va'dinden dönmezsin.
|
| Cemal Külünkoğlu |
“Ey Rabbimiz! Peygamberlerin vasıtasıyla vaat ettiğin şeyi bize bahşet ve kıyamet günü bizi mahcup etme! Şüphesiz, sen sözünden asla caymazsın!”
|
| Diyanet İşleri (eski) |
'Rabbimiz! Peygamberlerinle vadettiklerini bize ver, kıyamet günü bizi rezil etme. Sen şüphesiz sözünden caymazsın'.
|
| Diyanet Vakfi |
Rabbimiz! Bize, peygamberlerin vasıtasıyla vâdettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil-rüsvay etme; şüphesiz sen vâdinden caymazsın!
|
| Edip Yüksel |
“Efendimiz, elçilerin yoluyla bize söz verdiğin şeyi ver, diriliş gününde bizi rezil etme. Sen sözünden hiç caymazsın.”
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Rabbena! Hem Peygamberlerine karşı bizlere va'dettiklerini ihsan buyur da Kıyamet günü yüzlerimizi kara çıkarma, şübhe yok ki sen va'dinde hulfetmezsin
|
| Erhan Aktaş |
Rabb’imiz! Rasullerinin diliyle vadettiklerini bize ver, Kıyamet Günü’nde bizi alçaltma; kuşkusuz, Sen, verdiğin sözden dönmezsin.
|
| Gültekin Onan |
"Rabbimiz, elçilerine vaadettiklerini bize ver, kıyamet gününde de bizi 'hor ve aşağılık' kılma. Şüphesiz Sen, va'dine muhalefet etmeyensin."
|
| Hakkı Yılmaz |
(190-194) Göklerin ve yeryüzünün oluşturuluşunda, gecenin ve gündüzün ardarda gelişinde, elbette, ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anan; göklerin ve yerin oluşturuluşu üzerinde: “Rabbimiz! Sen, bunu boş yere oluşturmadın, Sen, tüm noksanlıklardan arınıksın. Artık bizi Ateş'in azabından koru! Rabbimiz! Şüphesiz Sen, kimi o ateşe girdirirsen artık onu kesinlikle rezil etmişsindir. Şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanlar için yardımcılardan da hiç kimse yoktur. Rabbimiz! Şüphesiz ki biz, “Rabbinize inanın!” diye çağıran bir nidacıyı duyduk ve hemen inandık. Rabbimiz! Artık bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört ve bizi “iyi adamlar” ile birlikte, geçmişte yaptıklarımızı ve yapmamız gerekirken
yapmadıklarımızı bir bir hatırlattır/öldür. Rabbimiz! Ve bize, elçilerin üzerine vaat ettiğin şeyleri ver, kıyâmet günü bizi rezil etme. Şüphesiz Sen, verdiğin sözden dönmezsin” diye iyiden iyiye düşünen kavrama yetenekleri olanlar için nice alâmetler/göstergeler vardır.
|
| Harun Yıldırım |
“Rabbimiz bize rasullerine vaad ettiğin şeyi bize ver ve bizi kıyamet günü rüsva etme, elbette ki sen vadinden dönmezsin!”
|
| Hasan Basri Çantay |
«Ey Rabbimiz, senin peygamberlerine karşı bize va'd etdiklerini ver bize. Kıyaamet günü yüzümüzü kara çıkarma. Şübhe yok ki Sen asla sözünden dönmezsin».
|
| Hayrat Neşriyat |
Rabbimiz! Artık peygamberlerin vâsıtasıyla bize va'd ettiklerini bize ver ve bizi kıyâmet günü rezîl etme! Şübhesiz ki sen, va'd(in)den dönmezsin.'
|
| İbni Kesir |
Rabbımız; bize peygamberlerinin va'd ettiklerini ver ve kıyamet günü rezil etme bizi. Sen, sözünden asla dönmezsin.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Rabbimiz! Resûllerin vasıtasıyla bize vaad ettiğin şeyleri bize ver ve kıyamet günü bizi rezil ve perişan etme. Muhakkak ki sen vaadinden dönmezsin.
|
| Kadri Çelik |
“Rabbimiz! Peygamberlerin vesilesiyle vaat ettiklerini bize ver, kıyamet günü bizi rezil etme. Sen şüphesiz sözünden caymazsın.”
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
İhsan edip ver bize, peygamberlerin aracılığıyla vaad ettiklerini. Eyleme bizi hor, İçler acısı kıyamet günü Ey Rabbimiz. Şüphesiz Sen sözden dönmeyensindir.
|
| Mehmet Okuyan |
Rabbimiz! Bize, elçilerin vasıtasıyla vadettiklerini de ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil etme! Şüphesiz ki sen sözünden dönmezsin.”
|
| Muhammed Celal Şems |
“Ey Rabbimiz, peygamberlerin dilinden söz verdiklerini (de) bize ver. Kıyamet günü bizi rezil etme. Sen, kesinlikle sözünden caymazsın.”
|
| Muhammed Esed |
"Ey Rabbimiz! Elçilerin vasıtasıyla vaad ettiğin şeyi bize bahşet ve Kıyamet Günü bizi mahcup etme! Şüphesiz, sen sözünden asla caymazsın!"
|
| Mustafa Çevik |
190-194 Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbirini izlemesinde ve uzayıp kısalmasında, Allah’ın ilmini, kudretini, azametini, yüceliğini gösteren deliller ve mesajlar vardır. Bunu ancak Allah’ı layıkıyla kavrayan, kavramaya çalışan temiz akıl sahipleri anlarlar. Bu kimseler ayakta iken, otururken veya yatarken, her durumda Allah’ı düşünür ve şöyle dua ederler: “Rabbimiz! Sen bu kâinatı ve insanları sebepsiz yaratmadın. Bizlerin yaratılış sebebimize uygun yaşama gayretimizi artır. Rabbimiz, yüce olan yalnız Sensin, bizleri cehennem azabından koru! Ey Rabbimiz! Kim cehennem ateşine girmeyi hak etmişse, artık o hor ve hakir olmuştur. Böylelerine yardım edecek kimse de yoktur. Ey Rabbimiz! Biz ‘Rabbimizin davetine iman edin’ diyen Peygamber’i işittik ve onun davetine iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla, bizleri affet, kötülüklerimizi ört ve ruhlarımızı İslâm’a teslim olmuş kullarınla beraber yanına al. Peygamberlerine vaat ettiğin cenneti, cennet nimetlerini bize de nasip eyle, Kıyamet ve Hesap Günü bizi utandırma, yüzümüzü kara çıkarma, şüphesiz Sen vaadinden dönmezsin.”
|
| Mustafa İslamoğlu |
"Rabbimiz! Elçilerin aracılığıyla yaptığın vaadi bize bahşet ve Kıyamet Günü bizi mahcup etme! Çünkü Sen, vaaadinden asla caymazsın!"
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
«Ey Rabbimiz! Peygamberlerine karşı bizlere vaad buyurduklarını bizlere ihsan buyur. Ve bizleri Kıyamet gününde rüsvay etme. Şüphe yok ki, sen vaad buyurduğundan dönmezsin.»
|
| Ömer Öngüt |
“Ey Rabbimiz! Bize peygamberlerin vasıtasıyla vâdettiklerini ikram et ve kıyamet gününde bizi rezil etme, rüsvay etme! Şüphesiz ki sen vaadinden caymazsın. ”
|
| Şaban Piriş |
Rabbimiz, bize elçilerinle vaat ettiğin şeyleri ver ve kıyamet günü bizi perişan etme, sen sözünden dönmezsin.
|
| Sadık Türkmen |
“Rabbimiz! Rasûllerin aracılığı ile bize vadettiklerini ver. Kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz Sen vadinden dönmezsin.”
|
| Seyyid Kutub |
Ey Rabbimiz, peygamberlerinin ağzından vaad ettiklerini bize ver, kıyamet günü bizi perişan etme, kuşku yok ki sen sözünden caymazsın.»
|
| Suat Yıldırım |
"Rabbena! Resullerin vasıtasıyla bize vaad ettiğin mükâfatları bize lütfet, bizi kıyamet günü rezil ve perişan eyleme. Sen asla sözünden dönmezsin!"
|
| Süleyman Ateş |
"Rabbimiz bize, elçilerine va'dettiğini ver, kıyâmet günü bizi rezil, perişan etme. Zira sen verdiğin sözden caymazsın!"
|
| Süleymaniye Vakfı |
Rabbimiz! Elçilerin aracılığı ile söz verdiğin her şeyi bize ver. Kıyamet günü bizi rezil etme. Sen sözünden dönmezsin."
|
| Tefhim-ul Kuran |
«Rabbimiz, peygamberlerine va'dettiklerini bize ver, kıyamet gününde de bizi 'hor ve aşağılık' kılma. Şüphesiz Sen, va'dine muhalefet etmeyensin.»
|
| Ümit Şimşek |
'Rabbimiz! Elçilerinle bize vaad ettiğin şeyi bize ver; kıyamet gününde bizi rezil etme. Sen zaten vaadinden dönmezsin.'
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
"Ey Rabbimiz! Resullerin aracılığıyla bize vaat etmiş olduğunu da bize ver, kıyamet günü bizi rezil etme. Sen, vaadine asla ters düşmezsin."
|