21 - Enbiyâ suresi 51. âyet meali

وَلَقَدْ آتَيْنَا إِبْرَاهِيمَ رُشْدَهُ مِن قَبْلُ وَكُنَّا بِه عَالِمِينَ
Ve lekad âteynâ ibrâhîme ruşdehu min kablu ve kunnâ bihî âlimîn(âlimîne).
  
ve lekad ve andolsun
âteynâ biz verdik
ibrâhîme İbrâhîm
ruşde-hu onun rüşdü (onun irşad yetkisi)
min kablu önceden, daha önce
ve kunnâ ve biz olduk
bi-hî onunla
âlimîne bilenler
   
Abdulbaki Gölpınarlı Andolsun ki daha önce İbrâhim'e onu doğru yola sevkedecek delilleri vermiştik ve onun, buna ehil olduğunu da biliyorduk.
Abdullah Parlıyan Andolsun biz, Musa'dan çok önce İbrahim'e de, O'nu doğru yola sevkedecek, dürüstlük ve bilgi gücü vermiştik. Biz O'nun halini ve buna ehil olduğunu pek iyi biliyorduk.
Adem Uğur Andolsun biz İbrahim'e daha önce rüşdünü vermiştik. Biz onu iyi tanırdık.
Ahmed Hulusi Andolsun ki biz İbrahim'e daha önceden rüşdünü (olgunluk düşüncesi - hanîflik) verdik. . . Biz Onu bilirdik.
Ahmet Tekin Biz, peygamber olarak görevlendirilmeden önce İbrâhim’e, doğruluk olgunluk, akıl yürütme, tahlil kabiliyeti ve ufuk aydınlığı nasip etmiştik. Biz onun olgunluğu ve üstün hasletlere sahip olmayı hak ettiğini biliyorduk.
Ahmet Varol Andolsun biz daha önce İbrahim'e doğru yolu bulma kabiliyeti vermiştik ve biz onu biliyorduk.
Ali Bulaç Andolsun, bundan önce İbrahim'e rüşdünü vermiştik ve biz onu (doğruyu seçme yeteneğinde olduğunu) bilenlerdik.
Ali Fikri Yavuz Azametim hakkı için, biz Mûsa’dan evvel de İbrahîm’e hidayetini vermiştik ve biz, buna (peygamberliğe) ehil olduğunu biliyorduk.
Ali Ünal Andolsun, (Musa ve Harun’dan da) önce İbrahim’e, (O’nda özellikle öne çıkan kalb safiyeti ve niyet duruluğu sebebiyle) gerçeğin bilgisini vermiştik. Biz, O’nu her bakımdan çok iyi biliyorduk.
Bayraktar Bayraklı Andolsun ki, daha önce İbrâhim'e de doğru düşünme yeteneği vermiştik. Biz onu biliyorduk.
Bekir Sadak And olsun ki, daha once Ibrahim'e de akla uygun olani gostermistik. Biz onu biliyorduk.
Celal Yıldırım And olsun ki, bundan önce de İbrahim'e rüşdünü (uygun olanı, doğru yolu, doğru düşünmeyi) vermiştik ve biz bunu bilenlerdik..
Cemal Külünkoğlu Andolsun ki, biz daha önce İbrahim'e de doğru yolu bulma yeteneğini vermiştik. Zaten biz onu(n peygamberliğe ehil olduğunu) biliyorduk.
Diyanet İşleri (eski) And olsun ki, daha önce İbrahim'e de akla uygun olanı göstermiştik. Biz onu biliyorduk.
Diyanet Vakfi Andolsun biz İbrahim'e daha önce rüşdünü vermiştik. Biz onu iyi tanırdık.
Edip Yüksel Biz daha önce de İbrahim’e anlama ve kavrama yeteneğini bağışlamıştık. Biz onu çok iyi biliyorduk.
Elmalılı Hamdi Yazır Şanım hakkı için bundan evvel de İbrahime rüşdünü vermiştik
Erhan Aktaş Ant olsun İbrahim’e rüşdünü1 vermiştik. Biz, onu tanıyorduk.

1- Doğru düşünme yetisi, isabetli davranma olgunluğu.
Gültekin Onan Andolsun, bundan önce İbrahim'e rüşdünü vermiştik ve biz onu (doğruyu seçme yeteneğinde olduğunu) bilenlerdik.
Hakkı Yılmaz Ve andolsun ki Biz, daha önce İbrâhîm'e rüşdünü vermiştik. Ve Biz o'nu bilenler idik.
Harun Yıldırım Andolsun ki İbrahim’e daha önceden, doğru yolu bulma imkanı vermiştik ve biz onu bilenlerdik.
Hasan Basri Çantay Andolsun ki biz daha evvel Ibrâhîme de rüşdünü verdik ve biz onu (n buna ehil olduğunu) bilenlerdik.
Hayrat Neşriyat Ve and olsun ki, daha önce İbrâhîm’e de rüşdünü (doğruyu bulma kabiliyetini)vermiştik ve onu(n buna ehil olduğunu) bilenler idik.
İbni Kesir Andolsun ki; Biz, daha önce İbrahim'e de rüşdünü vermiştik. Ve Biz onu bilenlerdik.
İskender Evrenosoğlu Ve andolsun ki daha önce İbrâhîm (A.S)'a rüşdünü (irşad yetkisini) verdik. Ve Biz, onu (irşada ehil olduğunu) bilenlerdik.
Kadri Çelik Şüphesiz bundan (erginlik çağına ermeden) önce İbrahim'e rüştünü (peygamberliği) vermiştik ve biz onu (buna liyakatli) bilenlerdik.
Mehmet Ali Eroğlu Nitekim daha önce İbrahim'e doğru düşünme rüşdünü vermiştik. Bizdik onu iyi bilenler.
Mehmet Okuyan Yemin olsun ki İbrahim’e olgunluğunu daha önce vermiştik. Biz onu iyi tanırdık.
Muhammed Celal Şems Şüphesiz Biz, bundan önce İbrahim’e yeteneğini ihsan etmiştik ve kendisini (de) çok iyi bilendik.
Muhammed Esed Ve gerçek şu ki, Biz (Musa'dan) çok önce İbrahim'e (de) sağduyu vermiştik; ve o'na (yön veren saiki) biliyorduk,
Mustafa Çevik 51-57 Biz Musa’dan önce İbrahim’e de izlemesi gereken doğru yolu bildirmiştik. Çünkü Biz onun da buna istekli ve layık olduğunu biliyorduk. İbrahim babasına ve kavmine şöyle demişti: “Heykellerini yapıp, önünde saygı ile eğilip, yardımlarını talep edip, izlerini takip ettiğiniz, dünyadan da göçüp gitmiş kimseleri ve gökteki nesneleri ilah edinmeniz size hiç yakışıyor mu?” Onlar da İbrahim’e şöyle cevap verdiler: “Biz atalarımızdan böyle gördük, atalarımızın hayat tarzı olan bu inancı devam ettirmeye de kararlıyız.” Bunun üzerine İbrahim onlara: “Gerçek şu ki geçmişte atalarınızın yaptıkları, bugünde sizin yapmakta olduklarınız, apaçık birer hurafe, değersiz, anlamsız, sapıklık ve Allah’a şirk koşmaktır.” dedi. Müşrik kavim bunu duyar duymaz İbrahim’e, “Sen bizimle alay mı ediyorsun, yoksa bu söylediklerinde ciddi misin?” deyince İbrahim dönüp onlara şöyle dedi: “Hayır, asla alay etmiyorum. Ben gökleri, yeri ve arasında olanları yaratan Allah’ın, sizin gerçek Rabbiniz ve ilahınız olduğunu biliyor, buna iman ediyor, sizleri de bu gerçeğe iman etmeye çağırıyorum.” Sonra da içinden kendi kendine: “Yemin olsun ki siz dönüp gittikten sonra ben sizin bu ilah edindiğiniz putlarınızın aslında birer hiç olduklarını, hiçbir işe yaramadıklarını ispat edeceğim.” dedi.
Mustafa İslamoğlu Doğrusu Biz, (Musa'dan) çok daha önce İbrahim'e de doğru işleyen bir muhakeme vermiştik; (İbrahim'in) bununla (doğru yolu bulacağını) daha baştan biliyorduk.
Ömer Nasuhi Bilmen Ve andolsun ki, İbrahim'e de bundan evvel rüşdünü vermiştik ve Biz O'na âlimler idik.
Ömer Öngüt Andolsun ki biz daha önce İbrahim'e de rüşd (doğru yolu bulma kabiliyeti) vermiştik. Zaten biz onu biliyorduk.
Şaban Piriş Daha önce de İbrahim’e doğru yolu göstermiştik. Biz onu biliyorduk.
Sadık Türkmen VE GERÇEK ŞU Kİ, Biz (Musa’dan) çok daha önce İbrahim’e de, doğru yolu bulma yetisi vermiştik. Biz onu çok iyi biliyoruz.
Seyyid Kutub Andolsun ki, daha önce de İbrahim'e doğru ile eğriyi ayırdetme yeteneği vermiştik. Onun peygamberliğe elverişli olduğunu biliyorduk.
Suat Yıldırım Biz Mûsâ’dan önce de İbrâhim’e hidâyet ve akl-ı selim verdik. Biz onun halini pek iyi biliyorduk.
Süleyman Ateş Andolsun biz, daha önceden İbrâhim'e de doğru yolu bulma yeteneğini vermiştik. Zaten biz onu(n olgun insan olduğunu) biliyorduk.
Süleymaniye Vakfı Daha önce de İbrahim’e olgunluk vermiştik. Biz ondaki olgunluğu biliriz.
Tefhim-ul Kuran Andolsun, bundan önce de İbrahim'e rüşdünü vermiştik ve biz onu (doğruyu seçme yeteneğinde olduğunu) bilenlerdik.
Ümit Şimşek Daha önce Biz İbrahim'e de doğru yolu bulmasını sağlayacak bir sağduyu ve olgunluk vermiştik; çünkü onun buna lâyık olduğunu biliyorduk.
Yaşar Nuri Öztürk Yemin olsun, İbrahim'e daha önceden, doğruyu bulma gücünü vermiştik. Onu bilmekteydik biz.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.