| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve şaşırıp gözler dikilince.
|
| Abdullah Parlıyan |
Gözler hayretten kamaşıp şaşırdığı zaman.
|
| Adem Uğur |
İşte, göz kamaştığı,
|
| Ahmed Hulusi |
Gözünde şimşek çaktığında,
|
| Ahmet Tekin |
Kıyamet gözlerde şimşek çaktığı zamandır.
|
| Ahmet Varol |
Ama göz kamaştığı,
|
| Ali Bulaç |
Ama göz 'kamaşıp da kaydığı,'
|
| Ali Fikri Yavuz |
(Allah buyurmuştur ki): Göz, (dehşetten) ne vakit ki dikilir,
|
| Ali Ünal |
Korkudan gözlerin kamaşıp kararacağı,
|
| Bayraktar Bayraklı |
(7-9) İşte, göz kamaştığı, ay tutulduğu, güneşle ay bir araya geldiği zaman!
|
| Bekir Sadak |
(7-10) Gozun kamastigi, ayin tutuldugu, gunes ve ayin bir araya getirildigi zaman, iste o gun insan: «Kacacak yer nerede?» der.
|
| Celal Yıldırım |
Göz şimşek çakar (gibi kamaştığı),
|
| Cemal Külünkoğlu |
(7-9) Gözler korkudan şimşek çaktığı, ay tutulduğu ve güneş ile ay bir araya getirildiği zaman.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
(7-10) Gözün kamaştığı, ayın tutulduğu, güneş ve ayın bir araya getirildiği zaman, işte o gün insan: 'kaçacak yer nerede?' der.
|
| Diyanet Vakfi |
(7-9) İşte, göz kamaştığı, ay tutulduğu, güneşle ay biraraya getirildiği zaman!
|
| Edip Yüksel |
Gözün kamaştığı,
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ne vakıt ki o göz şimşek çakar
|
| Erhan Aktaş |
Gözler, dehşetle kamaştığında.
|
| Gültekin Onan |
Ama göz 'kamaşıp da kaydığı',
|
| Hakkı Yılmaz |
7-10 İşte, göz şimşek gibi çaktığı, ay tutulduğu ve güneş ve ay bir araya getirildiği zaman, işte o gün insan, “Kaçış nereye/kaçacak yer neresi?” der.
|
| Harun Yıldırım |
Göz kamaşıp da kaydığı,
|
| Hasan Basri Çantay |
(7-8-9) İşte göz (hayret ve dehşetle) kamaşdığı, ay tutul (ub karardığı, güneşle ay bir araya getirildiği zaman,
|
| Hayrat Neşriyat |
(7-9) Fakat; göz kamaştığı, ay tutulduğu (ışığı giderildiği) ve güneşle ay bir araya getirildiği zaman!
|
| İbni Kesir |
Göz kamaştığında,
|
| İskender Evrenosoğlu |
Artık bakışlar dehşetle kamaştığı zaman.
|
| Kadri Çelik |
Ama göz endişe içinde dikilip kaldığı.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(7-8-9) Kamaştığı zaman göz, tutulur ay, güneş ve ay bir olur.
|
| Mehmet Okuyan |
7-10 İşte göz(ler kamaşıp) şimşek çaktığı, ay karardığı, güneş ve ay bir araya getirildiği zaman, işte o gün (inkârcı) insan “(Acaba) nereye kaçmalı(yım)?” diyecektir.
|
| Muhammed Celal Şems |
(7-10) Nitekim gözlerin kamaşacağı, ayın tutulacağı ve güneş ile ayın (tutulmalarının) bir araya getirileceği zaman, insanoğlu kaçış (yolu) nerededir, diyecek.
|
| Muhammed Esed |
Ama (o Gün,) gözler korku ile açıldığında,
|
| Mustafa Çevik |
2-10 İnsan, kemiklerini bir araya getirip, diriltip, davetimize uygun yaşayıp yaşamadığının hesabını sormayacağımızı mı sanıyor? Hâlbuki Biz insanın parmak uç
larındaki çizgilerine varıncaya kadar yeniden yaratmaya kâdiriz. Bu gerçeğe rağmen, yine de birçoğu Allah’ın davetinden yüz çevirir ve “Şu Kıyamet Günü ne zaman gelecekmiş!” diye alay ederler.
Fakat O Günün dehşetinden gözler korku ile bakakaldığında, ay ile güneş bir araya getirilip karanlığa gömüldüğünde, o insanlar bugün nereye kaçıp sığınmalı
diyerek çırpınmaya başlarlar.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Bakın: o zaman gözler şimşek şimşek çakacak;
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
(6-7) Sorar ki Kıyamet günü ne zamandır? Artık o zaman ki, göz kamaşmış bir halde bulunur.
|
| Ömer Öngüt |
Göz kamaştığı,
|
| Şaban Piriş |
-Göz kamaştığı zaman..
|
| Sadık Türkmen |
GÖZ kamaştığı,
|
| Seyyid Kutub |
Gözler korkudan fıldır fıldır döndükleri zaman,
|
| Suat Yıldırım |
Gözler kamaşıp karardığı,
|
| Süleyman Ateş |
Ama göz (güneş gibi ortaya çıkan gerçeğin karşısında) kamaştığı,
|
| Süleymaniye Vakfı |
(Mezardan kalkanın) Gözleri yuvalarından fırlayınca,
|
| Tefhim-ul Kuran |
Ama göz 'kamaşıp da kaydığı,'
|
| Ümit Şimşek |
Göz kamaştığında,
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Göz şimşek çaktığında,
|