| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve biz derlerdi, ölüp bir yığın toprak ve kemik olduktan sonra mı dirileceğiz?
|
| Abdullah Parlıyan |
ve biz derlerdi, ölüp bir yığın toprak ve kemik olduktan sonra mı diriltileceğiz?
|
| Adem Uğur |
Ve diyorlardı ki: Biz öldükten, toprak ve kemik yığını haline geldikten sonra, biz mi bir daha diriltileceğiz?
|
| Ahmed Hulusi |
"Ölüp, toprak ve kemik yığını olduktan sonra, gerçekten yeni bir bedenle yaşama devam edecek miyiz = bâ's olunacak mıyız?" derlerdi.
|
| Ahmet Tekin |
Devamlı: 'Biz ölüp, toprak ve kemik yığını olduktan sonra mı, biz mi, yeniden diriltileceğiz?' diyorlardı.
|
| Ahmet Varol |
Ve diyorlardı ki: 'Biz öldüğümüz, toprak ve kemik haline geldiğimiz zaman mı gerçekten biz mi diriltileceğiz?
|
| Ali Bulaç |
Ve derlerdi ki: "Biz öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuzda mı, gerçekten biz mi diriltilecekmişiz?"
|
| Ali Fikri Yavuz |
Bir de diyorlardı ki: “- Öldüğümüz ve bir toprak, bir yığın kemik olduğumuz vakit mi, hakikaten biz mi dirilecek mişiz?
|
| Ali Ünal |
“Biz,” diyorlardı, “ölüp de toprak ve çürümüş kemikler haline geldikten sonra, yani biz o zaman gerçekten diriltileceğiz öyle mi?
|
| Bayraktar Bayraklı |
(47-50) Şöyle diyorlardı: “Ölüp, toprak ve kemik olduktan sonra mı yeniden diriltileceğiz? Eski atalarımız da mı?” De ki: “Şüphesiz öncekiler de, sonrakiler de, belli bir günün randevusunda bir araya getirileceklerdir.”
|
| Bekir Sadak |
soyle soylerlerdi: «Oldugumuzde, toprak ve kemik yigini oldugumuzda mi, biz mi tekrar dirilecegiz?»
|
| Celal Yıldırım |
Ve derlerdi ki, «sahi biz öldükten, toprak ve (ufalmış) kemik haline geldikten sonra gerçekten tekrar diriltilip kaldırılacak mıyız ?»
|
| Cemal Külünkoğlu |
(47-48) Derlerdi ki: “Ölüp toprak olduktan ve çürüyüp kemik haline geldikten sonra mı biz diriltilecekmişiz? Önceden gelmiş geçmiş atalarımız da mı (diriltilecek)?”
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Şöyle söylerlerdi: 'Öldüğümüzde, toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, biz mi tekrar dirileceğiz?'
|
| Diyanet Vakfi |
Ve diyorlardı ki: Biz öldükten, toprak ve kemik yığını haline geldikten sonra, biz mi bir daha diriltileceğiz?
|
| Edip Yüksel |
Diyorlardı ki, “Biz öldükten, toz ve kemiğe dönüştükten sonra mı diriltileceğiz?“
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ve diyorlardı ki: Öldüğümüz ve bir toprak, bir yığın kemik olduğumuz vakıt mi? Cidden biz mi mutlak ba'solunacakmışız?
|
| Erhan Aktaş |
Ve “Biz ölüp, toprak ve kemik yığını olduktan sonra mı yeniden diriltileceğiz?” diyorlardı.
|
| Gültekin Onan |
Ve derlerdi ki: "Biz öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuzda mı, gerçekten biz mi diriltilecekmişiz?"
|
| Hakkı Yılmaz |
(42-48) Onlar içlerine işleyen bir ateş ve kaynar su içindedirler, serin olmayan, sevimli olmayan kapkara dumandan bir gölge içindedirler. Şüphesiz solun ashâbı bundan önce varlık içinde zevk ve eğlenceye dalanlar idiler. Ve büyük günah; Allah'a ortak kabul etme üzerine ısrar ediyorlardı. Ve “Biz ölüp, toprak ve kemik yığını olduktan sonra mı, biz gerçekten kaldırılacağız? Önceki atalarımız da mı?” diyorlardı.
|
| Harun Yıldırım |
Ve: “Biz ölüp toprak ve kemik olduktan sonra mı tekrar diriltileceğiz?” derlerdi.
|
| Hasan Basri Çantay |
Bir de «Biz öldüğümüz, bir toprak ve bir yığın kemik olduğumuz vakit mı, hakıykaten biz mi diriltilib kaldırılacakmışız?» derlerdi.
|
| Hayrat Neşriyat |
(47-48) Ve diyorlardı ki: '(Biz) öldüğümüz ve bir toprak ve bir kemik yığını hâline geldiğimiz zaman mı, gerçekten biz mi yeniden diriltilecek olan kimseleriz? Önceki atalarımız da mı?'
|
| İbni Kesir |
Ve derlerdi ki: Öldüğümüzde, toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, gerçekten biz mi yeniden diriltileceğiz?
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve şöyle diyorlardı: “Biz öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuz zaman mı? Biz gerçekten, mutlaka beas mı edileceğiz (yeniden mi diriltileceğiz)?”
|
| Kadri Çelik |
“Biz gerçekten de öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuzda mı diriltileceklermişiz?” derlerdi.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
"Iş işten geçip, ölüp toprak ve kemik yığını olduktan sonra mı?" derler,
|
| Mehmet Okuyan |
47-48 Şöyle diyorlardı: “Hem biz hem de önceki atalarımız, ölüp toprak ve kemik hâline geldikten sonra (yeniden) diriltilecekmişiz, öyle mi?”
|
| Muhammed Celal Şems |
Derlerdi ki: “Biz ölüp toprak ve kemikler olduktan sonra, mutlaka (tekrar diriltilip) kaldırılacak mıyız?”
|
| Muhammed Esed |
ve diyorlardı ki: "Ne Yani! Biz ölüp de toz ve kemik yığını haline geldikten sonra mı diriltileceğiz yeniden?
|
| Mustafa Çevik |
41-48 Amel defterleri sol taraflarından verilen bedbahtlara gelince, o nankör ve inatçılar cehennemin kavurucu sıcağı ile kavrulurken, bir yandan da kaynar su içirilecekler, boğucu, simsiyah bir duman içinde yaşayacak, yürekleri dağlayan bir umutsuzluk içinde yanıp duracaklar. Çünkü onlar dünyada iken, Allah’ın kendilerine bahşettiği nimetleri, yalnızca dünya hayatı için ölçüsüzce kullanmış, Allah’a karşı nankörlük edip azgınlaşmış, O’nun sınırlarını tanımayıp, kendileri nizamlar kurup hükümler koyup, sınırlar oluşturmuşlardı. Ayrıca öldükten sonra Allah’ın insanları tekrar diriltip hesap soracağı günü ve gerçeğini de yalan sayıp, inkâr etmiş, “Ne yani, ölüp kemiklerimiz çürüyüp de toprağa karıştıktan sonra, yeniden mi diriltileceğiz, bizden önceki atalarımız da mı diriltilecek?” diye alay etmişlerdi.
|
| Mustafa İslamoğlu |
ve "Ne yani" demiştiler, "biz ölüp gittikten, toza toprağa karışmış bir iskelet halini aldıktan sonra tekrar mı diriltileceğiz?
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve demekte olmuşlardı ki: «Biz öldüğümüz ve toprak ve kemikler olduğumuz vakit mi, mutlaka bizler mi elbette diriltilip kaldırılmış kimseleriz?»
|
| Ömer Öngüt |
Ve diyorlardı ki: "Öldüğümüzde, toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, biz mi tekrar dirileceğiz?"
|
| Şaban Piriş |
-Biz ölüp, toprak ve kemik olduktan sonra tekrar mı dirileceğiz? diyorlardı.
|
| Sadık Türkmen |
Ve diyorlardı ki: “Biz ölüp de toprak ve kemik yığını olduktan sonra, biz mi diriltilecek mişiz?!
|
| Seyyid Kutub |
«Ölüp toprak ve kemik yığını olduktan sonra, biz yeniden mi diriltileceğiz?
|
| Suat Yıldırım |
(47-48) Ve derlerdi ki: "Ölüp toprak olduktan ve çürümüş kemik haline geldikten sonra mı biz diriltilecekmişiz? Gelip geçmiş atalarımız da mı?"
|
| Süleyman Ateş |
Ve diyorlardı ki: "Biz öldükten, toprak ve kemik yığını olduktan sonra, biz mi bir daha diriltileceğiz?"
|
| Süleymaniye Vakfı |
“Ölüp toprağa ve kemiklere dönüştükten sonra gerçekten kalkacak mıyız!” diye söylenirlerdi,
|
| Tefhim-ul Kuran |
Ve derlerdi ki: «Biz öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuzda mı, gerçekten biz mi diriltilecekmişiz?»
|
| Ümit Şimşek |
Ve diyorlardı ki: 'Biz ölüp de toprak olduktan ve kemik yığınına dönüştükten sonra tekrar mı diriltilecekmişiz?
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Ve şöyle derlerdi: "Ölünce mi, toprak ve kemik haline gelince mi, sahi o zaman mı yeniden diriltileceğiz?"
|