| Abdulbaki Gölpınarlı |
Bulutları yayıp sürenlere.
|
| Abdullah Parlıyan |
bulutları yayıp süren rüzgarlara veya hakikat tohumlarını yaydıkça yayanlara veya bulutları yayıp dağıtan meleklere.
|
| Adem Uğur |
(Hakikat ve hayırları) yaydıkça yayanlara;
|
| Ahmed Hulusi |
Diriltip ayağa kaldıranlara;
|
| Ahmet Tekin |
Andolsun, hakikat ve hayırları yaydıkça yayanlara!
|
| Ahmet Varol |
Yaydıkça yayanlara,
|
| Ali Bulaç |
Yaydıkça yayanlara.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Yer yüzüne şeriatleri yayan melekler hakkı için,
|
| Ali Ünal |
Ve (vahyin yazılı bulunduğu çok şerefli sayfaların muhtevasını) yaydıkça yayanlara,
|
| Bayraktar Bayraklı |
(1-7) Birbiri ardınca gönderilenlere, görevlerine koştukça koşanlara, iyiden iyiye yayanlara, hak ile bâtılı ayırdıkça ayıranlara, öğüt bırakanlara, özür veya uyarıda bulunanlara yemin olsun ki, size verilen söz mutlaka gerçekleşecektir.
|
| Bekir Sadak |
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile batilin arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir.
|
| Celal Yıldırım |
(Hakkı bâtıldan, doğruyu eğriden) ayırdettikçe edenlere,
|
| Cemal Külünkoğlu |
(3-4) Tohumları/bulutları yaydıkça yayanlara, (Hak ile batılı) birbirinden ayıranlara,
|
| Diyanet İşleri (eski) |
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır.
|
| Diyanet Vakfi |
(Hakikat ve hayırları) yaydıkça yayanlara;
|
| Edip Yüksel |
Yaydıkça yayanlara,
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ve neşrederek yayanlara
|
| Erhan Aktaş |
Yaydıkça yayanlara,
|
| Gültekin Onan |
Yaydıkça yayanlara.
|
| Hakkı Yılmaz |
1-7 Küme küme gönderilip de önüne gelenleri devirdikçe deviren, toplumları canlandırdıkça canlandıran, canlandırdıkça da hakkı bâtılı ayıran, özür veya uyarı olarak öğüt bırakan Kur’ân âyetleri kanıttır ki kesinlikle tehdit olunduğunuz, korkutulduğunuz şey, kesinlikle meydana gelecektir.
|
| Harun Yıldırım |
Yaydıkça yayanlara,
|
| Hasan Basri Çantay |
(şeriatın hükümlerini yer yüzünde) iyiden iyi yayan,
|
| Hayrat Neşriyat |
Ve (o emirleri) yaydıkça yayanlara!
|
| İbni Kesir |
Veya yaydıkça yayanlara.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Dağıtıp yayanlara andolsun.
|
| Kadri Çelik |
Dağıttıkça dağıtanlara.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(2-3) Üst üste esip savuranlar, onu yaydıkça yayanlar.
|
| Mehmet Okuyan |
Yaydıkça yayanlara,
|
| Muhammed Celal Şems |
(1-6) Yavaşça yürütülenleri, sonra hızla ilerleyenleri ve (mesajı) iyice yayanları, ardından (da hak ile batıl arasında) açıkça fark yaratanları ve (de) delilini (tamamlamak) veya uyarmak için (insanlara Allah’ın) kelâmını anlatanları, şahit olarak gösteriyoruz.
|
| Muhammed Esed |
Düşün bu (mesaj)ları, (hakikati) dört bir yana yayan,
|
| Mustafa Çevik |
1-7 Allah’ın, yanlışı gideren, doğruyu ikame edip yayan, doğru ile yanlışı ayıran,
öğüt ve uyarılar içeren kitaplarına ve onları getiren meleklere andolsun ki, size vadedilen Kıyamet günü mutlaka gelip çatacak.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Ve (ilahi mesajı) yaydıkça yayanlar!
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve yaymakla yayıverenlere.
|
| Ömer Öngüt |
(Hakikat) tohumlarını yaydıkça yayanlara andolsun ki!
|
| Şaban Piriş |
Yaydıkça yayanlara..
|
| Sadık Türkmen |
yaydıkça yayanlara,
|
| Seyyid Kutub |
Her yana dağıtanlara,
|
| Suat Yıldırım |
Tohumlarını yaydıkça yayanlar,
|
| Süleyman Ateş |
Yaydıkça yayanlara,
|
| Süleymaniye Vakfı |
iyiliği her tarafa yayanlar,
|
| Tefhim-ul Kuran |
Yaydıkça yayanlara,
|
| Ümit Şimşek |
Ve yaydıkça yayanlara.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Dağıtıp yayanlara/diriltip harekete getirenlere,
|