| Abdulbaki Gölpınarlı |
Onlardan, bize lûtfuyla, keremiyle ihsanda bulunursa biz de yoksullara tasadduk ederiz ve mutlaka iyi kişilerden oluruz diye Allah'la ahdedenler de var.
|
| Abdullah Parlıyan |
Ve o münafıklar arasında, “Doğrusu eğer Allah, bize cömertliğinden birşeyler bahşederse, şüphesiz biz de hayır yollarına harcar, dürüst ve erdemli kimselerden oluruz” diye Allah'a söz verenler de var.
|
| Adem Uğur |
Onlardan kimi de, Eğer Allah lütuf ve kereminden bize verirse, mutlaka sadaka vereceğiz ve elbette biz sâlihlerden olacağız! diye Allah'a and içti.
|
| Ahmed Hulusi |
Onlardan kimi de Allâh'a vaatte bulundu: "Eğer bize fazlından verirse, andolsun ki kesinlikle sadaka vereceğiz ve elbette sâlihlerden olacağız. "
|
| Ahmet Tekin |
Onların içlerinde taahhütte bulunanlar da vardı:'Allah bize lütfundan, ihsanından verirse, mutlaka imanda sadâkatin ve kemalin ifadesi olan sadakayı, vicdanımızı, servetimizi, sosyal bünyemizi arındıran berekete vesile olan zekâtı veririz, malî mükellefiyetleri yerine getiririz, kesinlikle dindar, ahlâklı, hayır-hasenat sahibi müslümanlardan, sâlihlerden oluruz' diyorlardı.
|
| Ahmet Varol |
Onlardan: 'Eğer Allah bize kendi lütfundan verirse mutlaka sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız' diye Allah'a kesin söz verenler var.
|
| Ali Bulaç |
Onlardan kimi de: "Andolsun, eğer bize bol ihsanından verirse gerçekten sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız" diye Allah'a ahdetmiştir.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Onlardan kimi de Allah’a şöyle kesin söz (ahd) vermişti: Eğer (Allah) bize lütuf ve kereminden ihsan ederse, muhakkak zekâtını vereceğiz, gerçekten sâlihlerden olacağız.
|
| Ali Ünal |
İçlerinden bazıları da, “Eğer Allah lütf u kereminden bize mal verirse, hiç şüphe edilmesin ki zekâtımızı verir, tasadduk ve teberruda bulunur ve yine hiç kuşkusuz, Allah’ın istediği çizgide sağlam, doğru ve yerinde iş yapanlardan oluruz!” diye Allah’a kesin söz vermişlerdi.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Onlardan kimi de, “Eğer Allah, lütfundan bize de verirse elbette sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız” diye Allah'a and içti.
|
| Bekir Sadak |
Aralarinda: «Allah bize bol nimetinden verecek olursa, and olsun ki sadaka verecegiz ve iyilerden olacagiz» diye O'na and verenler vardir.
|
| Celal Yıldırım |
Onlardan kimi de, «eğer Allah bize kendi geniş nimetinden verirse, herhalde zekât ve sadaka verir ve sâlihler (iyi-yararlı kişiler)den oluruz» diyerek Allah'a karşı .söz vermişlerdi.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Onlardan bazıları: “Eğer Allah bize lütfundan bol mal verirse, sadaka verenlerden ve iyi amel edenlerden olacağımıza yemin ederiz” diye Allah'a kesin söz verdiler.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Aralarında: 'Allah bize bol nimetinden verecek olursa, and olsun ki sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız' diye O'na and verenler vardır.
|
| Diyanet Vakfi |
Onlardan kimi de, eğer Allah lütuf ve kereminden bize verirse, mutlaka sadaka vereceğiz ve elbette biz sâlihlerden olacağız! diye Allah'a and içti.
|
| Edip Yüksel |
Hatta bazıları, “Bize lütfundan verirse, paramızı yardım için harcayacağız ve dürüst insanlardan olacağız“ diye ALLAH’a söz verdiler.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Yine onlardan kimi de Allaha şöyle ahdetmişlerdi: «eğer bize fadlından ihsan ederse her halde zekâtını veririz ve her halde salihînden oluruz»
|
| Erhan Aktaş |
Onlardan kimi de, “Eğer lütfundan bize verirse, ant olsun sadaka vereceğiz ve ant olsun salihlerden1 olacağız.” diye Allah’a söz vermişlerdi.
1- Bozuk olan şeyi düzeltmeye çalışmak, düzeltici olmak, yapıcı olmak, iyi olmak, düzeltmeye teşvik etmek, iyiye yönlendirmek.
|
| Gültekin Onan |
Onlardan kimi de: "Andolsun, eğer bize bol ihsanından verirse gerçekten sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız" diye Tanrı'ya ahdetmiştir.
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve onlardan bazıları, “Eğer Allah armağanlarından bize verirse, kesinlikle bağışta bulunacağız ve kesinlikle iyilerden olacağız” diye Allah'a söz veren kimselerdir.
|
| Harun Yıldırım |
İçlerinden kimi de Allah’a şöyle söz vermişti: “Eğer bize lütfundan ihsan ederse andolsun ki sadaka vereceğiz ve muhakkak ki salihlerden olacağız.”
|
| Hasan Basri Çantay |
İçlerinden kimi de Allaha (şöyle) ahdetmişdi: «eğer bize lütf-ü, kereminden ihsan ederse, andolsun, zekâtını vereceğiz, muhakkak saalihlerden olacağız».
|
| Hayrat Neşriyat |
Onlardan kimisi de: 'Yemîn olsun ki, eğer (Allah) fazlından bize verirse, mutlaka sadaka (ve zekâtını) vereceğiz ve mutlaka sâlihlerden olacağız' diye Allah’a söz verdi.
|
| İbni Kesir |
İçlerinden kimi de: Eğer bize lütuf ve kereminden ihsan ederse; andolsun ki, muhakkak tasadduk edeceğiz ve muhakkak salihlerden olacağız, diye Allah'a ahdetmişlerdi.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Onlardan (bazı) kimseler: “Eğer (Allah), Kendi fazlından bize verirse, elbette mutlaka sadaka veririz ve mutlaka salihlerden oluruz.” diye, Allah'a ahd verdiler.
|
| Kadri Çelik |
Onlardan kimi de “Allah bize bol nimetinden verecek olursa, hiç şüphesiz sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız” diye Allah'a kesin söz vermişlerdi.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
"Tasadduk edeceğiz, eğer bize bol ihsanından verirse ve olacağız salihler, Emin olun ki" diye onlardan bir kısmı da Allah'a böyle söz verirler.
|
| Mehmet Okuyan |
Onlardan kimi de “(Allah) lütfundan bize verirse, mutlaka sadaka vereceğiz ve (özü sözü) iyilerden olacağız!” diye Allah’a söz vermişti.
|
| Muhammed Celal Şems |
Aralarında, “O bize Kendi lütfundan (bir şeyler) ihsan ederse, biz (O’nun yolunda) mutlaka sadaka verir ve muhakkak iyilerden oluruz,” diye Allah’a söz verenler (de) vardı.
|
| Muhammed Esed |
Ve onlar arasında, "Doğrusu, eğer Allah bize cömertliğinden (bir şeyler) bahşederse, kuşkusuz biz de hayır için harcar (sadaka verir) ve hiç kuşkusuz dürüst ve erdemli kimselerden oluruz!" diye Allaha yemin edenler var.
|
| Mustafa Çevik |
75-78 Münafıklardan bir kısmı da “Allah bize de bolca mal-mülk bahşederse, bizler de bunları hayır işlerinde harcar, böylece erdemli, faziletli kimseler arasına katılırız” diyerek Allah’a vaatte bulunurlar. Fakat Allah onlara mal-mülk bahşedince de hemen sözlerinden vazgeçip cimrilik ederek dönekliklerini ortaya koyarlar. Yalan söylemeleri ve sözlerinde durmamayı alışkanlık haline getirmiş olmaları sebebiyle de Allah onların kalplerini Kıyamet’e kadar İslâm’a açmayacak. Münafıklar, kendi aralarında Peygamber ve mü’minlerle ilgili yaptıkları gizli görüşmeleri Allah’ın bilmediğini mi sanıyorlar? Allah kalplerde olanı da, gizli yaptığınızı zannettiğiniz her şeyi de en ince ayrıntılarına kadar bilir.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Hem, onlar arasında "Eğer O'nun bağışladıklarından bize de bir şeyler düşerse, elbet biz de hayır hasenat için harcar, böylece biz de iyiler arasına karışmış oluruz!" diye Allah'a yemin edenler var.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve onlardan bazıları da Allah Teâlâ'ya ahdetmişti ki: «Eğer fazlından bize verir ise elbette tasaddukta bulunacağız ve elbette sâlih kimselerden olacağız.»
|
| Ömer Öngüt |
Onlardan kimi de: “Eğer Allah lütuf ve kereminden bize verirse, andolsun ki sadaka vereceğiz ve iyilerden olacağız. ” diye O'na kesin söz verdiler.
|
| Şaban Piriş |
İçlerinde ‘Allah bize bol nimetinden verirse, kesinlikle sadaka vereceğiz ve doğru kimselerden olacağız.’ diye O’na and verenler vardır.
|
| Sadık Türkmen |
İçlerinden; “Eğer Allah bize lütuf ve kereminden verirse mutlaka bol bol sadaka veririz ve mutlaka salihlerden/iyilerden oluruz” diye, Allah’a söz verenler de vardır.
|
| Seyyid Kutub |
Onlardan bazıları «eğer Allah bize lütfundan bol mal verirse, sadaka verenlerden ve iyi amel işleyenlerden olacağımıza yemin ederiz» diye Allah'a kesin söz verirler.
|
| Suat Yıldırım |
Onlardan kimi de Allah’a şöyle kesin söz vermişlerdi:"Eğer Allah bize lütfundan verirse, biz de mutlaka zekât ve teberrûda bulunacak ve elbette iyi insanlardan olacağız."
|
| Süleyman Ateş |
Kimileri de: "Eğer Allâh, lutfundan bize verirse elbette sadaka vereceğiz ve yararlı insanlardan olacağız!" diye Allah'a and içtiler.
|
| Süleymaniye Vakfı |
İçlerinden bir kısmı da Allah’a şöyle söz vermişlerdi: “Bize cömertçe verirsen elbette zekat(sadaka) vereceğiz ve iyilerden olacağız.”
|
| Tefhim-ul Kuran |
Onlardan kimi de: «Andolsun, eğer bize bol ihsanından verirse gerçekten sadaka vereceğiz ve salihlerden olacağız» diye Allah'a ahdetmişti.
|
| Ümit Şimşek |
Onlardan, 'Eğer Allah bize lütfundan birşey verecek olursa biz de bağışta bulunur ve iyi insanlardan oluruz' diye Allah'a söz verenler vardır.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
İçlerinden bazıları da Allah'a şöyle ant içti: "Eğer Allah, lütfundan bize verirse, elbette sadaka dağıtacağız ve elbette iyilik ve barış için çalışanlardan olacağız."
|