37 - Sâffât suresi 148. âyet meali

فَآمَنُوا فَمَتَّعْنَاهُمْ إِلَى حِينٍ
Fe âmenû fe metta’nâhum ilâ hîn(hînin).
  
fe o zaman, böylece
âmenû îmân ettiler
fe o zaman, böylece
metta'nâ-hum onları metalandırdık, yararlandırdık
ilâ hînin belli bir süreye kadar
   
Abdulbaki Gölpınarlı Derken inandılar da onları muayyen bir zamana dek yaşattık, geçindirdik.
Abdullah Parlıyan Onlar bu defa Yunus'a inandılar. Bunun üzerine biz de onları, belli bir süre geçindirdik.
Adem Uğur Sonunda ona iman ettiler, bunun üzerine biz de onları bir süreye kadar yaşattık.
Ahmed Hulusi (Onlar) iman ettiler de, biz onları bir süre mutlu yaşattık.
Ahmet Tekin O zaman, onlar iman ettiler. Biz de, bir vakte kadar, onları zevk-u safa içinde, refah içinde yaşattık.
Ahmet Varol Sonunda iman ettiler. Biz de onları belli bir süreye kadar (dünya nimetlerinden) yararlandırdık.
Ali Bulaç Sonunda ona iman ettiler, biz de onları bir süreye kadar yararlandırdık.
Ali Fikri Yavuz Nihayet (Yunus peygamberin gaybubetinde azab gören kavmi) ona iman ettiler de onları ömürlerinin sonuna kadar geçindirdik.
Ali Ünal Onlar bu defa iman ettiler ve kendilerini (helâkten âzat edip,) belli bir süre daha yaşamalarına müsaade buyurduk.
Bayraktar Bayraklı Ona inandılar, bu sebeple biz de onları belli bir süreye kadar refah içinde yaşattık.
Bekir Sadak Sonunda ona inandilar, bunun uzerine Biz de onlari bir sureye kadar gecindirdik.
Celal Yıldırım Onlar da artık Ona imân ettiler. Bu sebeple biz de onları bir süreye kadar yararlandırıp geçindirdik.
Cemal Külünkoğlu Nihayet onlar iman ettiler. Biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.
Diyanet İşleri (eski) Sonunda ona inandılar, bunun üzerine Biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.
Diyanet Vakfi Sonunda ona iman ettiler, bunun üzerine biz de onları bir süreye kadar yaşattık.
Edip Yüksel Onayladılar, biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.
Elmalılı Hamdi Yazır O vakıt ona iyman ettiler de onları bir zamana kadar istifade ettirdik
Erhan Aktaş Bu sefer Yunus’a inandılar. Biz de onları belli bir süre yararlandırdık.
Gültekin Onan Sonunda ona inandılar, biz de onları bir süreye kadar yararlandırdık.
Hakkı Yılmaz Sonunda inandılar, bunun üzerine Biz de onları bir süreye kadar yararlandırdık.
Harun Yıldırım Sonunda ona iman ettiler, bunun üzerine biz de onları bir süreye kadar yaşattık.
Hasan Basri Çantay Nihayet ona îman etdiler de kendilerini bir zamana kadar geçindirdik.
Hayrat Neşriyat Sonunda îmân ettiler de onları bir zamâna kadar (dünya ni'metlerinden)faydalandırdık.
İbni Kesir Nihayet ona inandılar, Biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.
İskender Evrenosoğlu Böylece âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler). Bunun üzerine onları bir süre kadar metalandırdık (faydalandırdık).
Kadri Çelik Sonunda ona iman ettiler, biz de onları bir süreye kadar yararlandırdık.
Mehmet Ali Eroğlu Tam iman ettiler biz de bir süre onları gayet güzel müreffeh bir şekilde geçindirmişizdir
Mehmet Okuyan 181 Gönderilen bütün elçilere selam olsun!
Muhammed Celal Şems Onların (hepsi) inandılar. Biz kendilerine bir süreliğine (dünya) faydasını sağladık.
Muhammed Esed Onlar, (bu defa ona) inandılar; bunun üzerine Biz, verilen süre zarfında onlara mutlu bir hayat yaşattık.
Mustafa Çevik 145-148 Daha sonra Biz Yunus’u bitkin bir vaziyette sahile attırdık, güneşten korunması için de başına geniş yapraklı bir ağaç diktik. Kendini toparlayınca da onu tekrar umudunu kesip terk ettiği ve nüfusu da yüz binden fazla olan kavmine gönderdik, o da kavmini tekrar yaratılış sebepleri olan hakikate çağırmaya devam etti. Bu sefer kavmi ona inanıp, davete iman ederek yaşamaya başladı. Biz de onları dünya nimetlerinden bol bol yararlandırdık.
Mustafa İslamoğlu Bu kez onlar iman ettiler; bu yüzden Biz de onlara bir müddet müreffeh bir hayat yaşattık.
Ömer Nasuhi Bilmen (147-148) Ve O'nu yüz bin ve daha artar olana (böyle bir kavme peygamber) gönderdik. Nihâyet imân ettiler, artık onları bir müddete kadar geçindirdik (faidelendirdik).
Ömer Öngüt Nihayet ona inandılar, biz de onları bir süreye kadar yararlandırıp geçindirdik.
Şaban Piriş Ona iman ettiler, biz de onlara bir süreye kadar geçimlik verdik.
Sadık Türkmen Onlar iman ettiler. Biz de onları, bir vakte kadar nimetlendirdik.
Seyyid Kutub İnandılar, biz de onları belli bir süreye kadar geçindirdik.
Suat Yıldırım Yûnus onları tekrar hakka çağırınca, bu sefer iman ettiler. Biz de belirli bir süreye kadar onları hayattan istifade ettirdik.
Süleyman Ateş İnandılar, biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.
Süleymaniye Vakfı Daha sonra ona inandılar. Biz de onları bir süreye kadar refah içinde yaşattık.
Tefhim-ul Kuran Sonunda ona iman ettiler, biz de onları bir süreye kadar yararlandırdık.
Ümit Şimşek Onlar iman ettiler; Biz de onları belirli bir vakte kadar nimetlerimizden nasiplendirdik.
Yaşar Nuri Öztürk Onlar inandılar. Biz de onları bir vakte kadar nimetlendirdik.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.