| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve kâfirler, gerçekten de diyorlardı.
|
| Abdullah Parlıyan |
Gerçi o inkârcı puta tapanlar şöyle diyorlardı:
|
| Adem Uğur |
Putperestler şöyle diyorlardı.
|
| Ahmed Hulusi |
Muhakkak ki (o müşrikler) şöyle de diyorlardı:
|
| Ahmet Tekin |
Müşrikler kesinkes diyorlardı.
|
| Ahmet Varol |
Gerçi onlar kesin bir şekilde (şöyle) diyorlardı:
|
| Ali Bulaç |
Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
|
| Ali Fikri Yavuz |
Doğrusu (Peygamberin gelmesinden önce Mekke halkı) şöyle diyorlardı:
|
| Ali Ünal |
O müşrikler derlerdi:
|
| Bayraktar Bayraklı |
(167-169) Müşrikler, “Öncekilere verilenlerden bizde de bir kitap olsaydı, mutlaka Allah'ın ihlaslı kulları olurduk!” diyorlardı.
|
| Bekir Sadak |
(167-16) 9 Putperestler: «Oncekilerde oldugu gibi bizde de bir kitap olsaydi, Allah'in O'na icten baglanan kullari olurduk» derlerdi.
|
| Celal Yıldırım |
(167-168-169) Her ne kadar müşrikler, «yanımızda öncekilerden kalma bir kitap bulunsaydı, elbette bizler, Allah'ın hâlis kullarından olurduk» dlyorlardıysa da,
|
| Cemal Külünkoğlu |
(167-169) Onlar (inkârcılar) ise şöyle deyip duruyorlardı: “Eğer yanımızda öncekilerden bir zikir (kitap) bulunmuş olsaydı elbette biz Allah'ın temiz kulları olurduk.”
|
| Diyanet İşleri (eski) |
(167-169) Putperestler: 'Öncekilerde olduğu gibi bizde de bir kitap olsaydı, Allah'ın O'na içten bağlanan kulları olurduk' derlerdi.
|
| Diyanet Vakfi |
(167-169) Putperestler: Eğer öncekilere verilenlerden bizde de bir kitap olsaydı, mutlaka Allah'ın ihlâslı kulları olurduk! diyorlardı.
|
| Edip Yüksel |
Diyorlardı ki,
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ve gerçek, evvel şöyle diyorlardır:
|
| Erhan Aktaş |
Müşrikler, diyorlardı ki:
|
| Gültekin Onan |
Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
|
| Hakkı Yılmaz |
(167-169) Ve onlar kesinlikle diyorlardı ki: “Şüphesiz eğer yanımızda öncekilerden bir öğüt/kitap olsaydı, elbette biz de Allah'ın arıtılmış kulları olurduk.”
|
| Harun Yıldırım |
"Putperestler şöyle diyorlardı".
|
| Hasan Basri Çantay |
Hakıykat (müşrikler evvelce) şu kat'î sözü söylüyorlardı :
|
| Hayrat Neşriyat |
(167-169) Ve (o müşrikler) doğrusu diyorlardı ki: 'Eğer şübhesiz bizim yanımızda(da) öncekiler(e verilenler)den bir kitab olsaydı, (biz de) elbette Allah’ın ihlâsa erdirilmiş kulları olurduk.'
|
| İbni Kesir |
Onlar her ne kadar şöyle diyor idiyseler de;
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve onlar mutlaka, sadece (şöyle) diyorlardı.
|
| Kadri Çelik |
Şüphesiz onlar şöyle diyorlardı.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(167-168) Sahi inkarcılar şöyle diyordu: "Yanımızda öncekilerden bir zikir bulunmuş olsaydı eğer,
|
| Mehmet Okuyan |
181 Gönderilen bütün elçilere selam olsun!
|
| Muhammed Celal Şems |
(167-169) (Kâfirler) derlerdi ki: “Eğer önceki (kavimlerinki gibi) bir peygamber bize (de) gelseydi, elbette Allah’ın seçkin kulları olurduk.”
|
| Muhammed Esed |
Gerçek şu ki, o (hakikati inkar ede)nler her zaman şöyle derler:
|
| Mustafa Çevik |
167-170 Kur’an gönderilmeden önce müşrikler, şöyle diyorlardı: “Önceki kavimlere gönderildiği gibi, bizlere de ilahi bir kitap gönderilerek Allah’ın mesajları ulaşmış olsaydı ya da atalarımızdan bize böyle bir kitap miras olarak kalmış olsaydı, biz de Allah’ın emirlerine uyan, yasaklarından sakınan, gönülden O’na bağlı, kalbi temiz kullarından olurduk.” Fakat şimdi kendilerini gerçeğe davet eden ilahi kitap gelince de, onu kabule yanaşmayıp reddettiler. Elbette bu tutumlarının yanlış olduğunu hak ettikleri ceza ile karşılaştıklarında anlayacaklar.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Ama bir de ısrarla şöyle diyenler var:
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
(167-169) Ve elbette ki, (kâfirler, evvelce) diyorlardı ki: «Eğer bizim yanımızda evvelkilerden bir kitap bulunmuş olsa idi. Elbette ki, biz Allah'ın ihlâsa nâil olmuş kullarından olur idik.»
|
| Ömer Öngüt |
Onlar diyorlardı ki:
|
| Şaban Piriş |
Onlar, şöyle diyorlardı:
|
| Sadık Türkmen |
GERÇİ ONLAR şöyle diyorlardı:
|
| Seyyid Kutub |
Putperestler şöyle diyorlardı.
|
| Suat Yıldırım |
(167-169) Müşrikler önceleri: "Eğer, derlerdi, daha önceki milletlere verilen kitap gibi bir kitap bizde de olsaydı, Biz de yalnız Allah’a ibadet eden halis kullarından olurduk."
|
| Süleyman Ateş |
Gerçi o(ortak koşa)nlar şöyle diyorlardı:
|
| Süleymaniye Vakfı |
Bunlar daha önce şunu da söylerlerdi:
|
| Tefhim-ul Kuran |
Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
|
| Ümit Şimşek |
Onlar ise şöyle deyip duruyorlardı:
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
O inkârcılar şunu da söylüyorlardı:
|