| Abdulbaki Gölpınarlı |
Onlara, tam bir bilgiyle her şeyi nakledeceğiz, bizim bulunmadığımız bir zaman, kaybolduğumuz bir vakit yoktu ki.
|
| Abdullah Parlıyan |
Ve sonra kendilerine mutlaka yapıp ettikleri hakkındaki şaşmaz bilgimizi açacağız. Çünkü hiçbir zaman onlardan uzak değildik.
|
| Adem Uğur |
Ve onlara (olup bitenleri) tam bir bilgi ile mutlaka anlatacağız. Biz, onlardan uzak değiliz.
|
| Ahmed Hulusi |
Elbette onlarda olup bitenin hakikatini açacağız! Biz "gâib"ler (olanlardan bihaber olan) değiliz (Bâtın - Zâhir O'dur - Görünenin melekûtu Esmâ'mızdandır).
|
| Ahmet Tekin |
Onlara, olup bitenleri tam bir bilgi ile, ayrıntılarıyla anlatacağız. Biz bunlara ilgisiz olamayız. Gaybı, gayb âlemini bilemeyenler değiliz.
|
| Ahmet Varol |
(Yapıp ettiklerini) onlara bilgi ile anlatacağız; çünkü biz onlardan habersiz değildik.
|
| Ali Bulaç |
Andolsun (yapıp etmelerini) onlara bir ilimle mutlaka haber vereceğiz. Ve biz gaibler (onlardan uzakta olan habersizler) de değildik.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Peygamberlerin tebliğlerini, ümmetlerin, itaat ve muhalefetlerini bildiğimiz halde, onlara (peygamberlere) haber veririz. Çünkü biz, onlardan (yaptıklarından ve söylediklerinden) habersiz ve gaip değildik.
|
| Ali Ünal |
Ve olup biten her şeyi kesin bir bilgiye dayanarak anlatacağız onlara; Biz, hiçbir zaman kimsenin yaptığından uzakta, habersiz ve o yapılanları kaydetmiyor değildik.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Onlara bir bilgi ile mutlaka anlatacağız. Biz, onlardan habersiz değiliz.
|
| Bekir Sadak |
And olsun ki, yaptiklarini kendilerine bir bir anlatacagiz zira onlardan uzak degildik.
|
| Celal Yıldırım |
Ve and olsun ki, onlara (kesin) bir bilgi ile (olup bitenleri) bir bir anlatacağız ve biz onlardan (hiç bir an) gâib değildik.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Andolsun ki, yaptıklarını kendilerine bir bir anlatacağız. Zira biz onlardan uzak değiliz.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
And olsun ki, yaptıklarını kendilerine bir bir anlatacağız, zira onlardan uzak değildik.
|
| Diyanet Vakfi |
Ve onlara (olup bitenleri) tam bir bilgi ile mutlaka anlatacağız. Biz, onlardan uzak değiliz.
|
| Edip Yüksel |
Onlara bir bilgiyle bildireceğiz; biz onlardan hiç uzak kalmadık.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Soracağız da kendilerine karşı olan biteni mutlak bir ılim ile behemehal anlatacağız, öyle ya biz onlardan gâib değil idik
|
| Erhan Aktaş |
Kesin bir bilgi ile onlara yaptıklarını anlatacağız. Zira Biz yaptıkları hiçbir şeyden habersiz değiliz.
|
| Gültekin Onan |
Andolsun (yapıp etmelerini) onlara bir ilimle mutlaka haber vereceğiz. Ve biz gaibler (onlardan uzakta olan habersizler) de değildik.
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve andolsun, onlara, bir bilgi ile anlatacağız; çünkü Biz uzakta olanlar değildik.
|
| Harun Yıldırım |
Andolsun onlara ilimle anlatacağız. Biz gaibler değiliz.
|
| Hasan Basri Çantay |
(Soracağız da) kendilerine karşı (olub biteni mutlak) bir ilim ile her halde anlatacağız. (Çünkü) biz (onlardan hiç bir zaman) gaaib değildik.
|
| Hayrat Neşriyat |
Artık (yaptıklarını) kendilerine bir ilim ile (bütün teferruâtıyla bilerek) mutlaka anlatacağız; çünki (biz, onlardan) gaib (habersiz) değildik.
|
| İbni Kesir |
Andolsun ki; onlara bilerek anlatacağız, zaten gaibler de değildik.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Öyleyse onlara, mutlaka bir ilim ile anlatacağız. Biz gaibler (onların yaptıklarından habersiz) değildik.
|
| Kadri Çelik |
Hiç şüphesiz tam bir ilimle kendilerine (yaptıklarını) anlatacağız ve biz (onlardan asla) uzak değildik.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Andolsun, tam bilgi ile onlara anlatacağız. Biz onlardan uzak değiliz.
|
| Mehmet Okuyan |
Onlara (bütün olup bitenleri) tam bir bilgi ile elbette anlatacağız. Zaten biz onlardan habersiz değildik.
|
| Muhammed Celal Şems |
Kendilerine (tarihsel) gerçekleri, bilgimize göre mutlaka anlatacağız. Biz, hiçbir zaman onlardan gaip değildik.
|
| Muhammed Esed |
Ve sonra kendilerine mutlaka (yapıp ettikleri hakkındaki şaşmaz) bilgimizi açacağız: çünkü hiçbir zaman (onlardan) uzak değildik.
|
| Mustafa Çevik |
O Gün, her insanın yapıp ettiklerinin kayıtlarının tutulduğu amel defterlerini önlerine koyacağız. Çünkü Biz onların yaptıklarından habersiz değiliz.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Ardından onlara (haklarındaki) bilgi arşivimizi mutlaka açacağız; hoş, onlardan hiç uzak olmadık ki...
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Sonra da onlara (yapmış olduklarını) bir bilgi ile elbette anlatacağız ve Biz (onlardan) gaibler olmuş değil idik.
|
| Ömer Öngüt |
Yaptıklarını kendilerine bir bir anlatacağız. Zira biz onlardan uzak değildik.
|
| Şaban Piriş |
Sonra da onlara, belge ile açıklayacağız. Zira biz uzak değildik.
|
| Sadık Türkmen |
Ve mutlaka onlara bir bilgi ile haber vereceğiz. Çünkü Biz, olup bitenden habersiz değildik.
|
| Seyyid Kutub |
Onlara olup bitenleri bilgimize dayanarak kesinlikle bir bir anlatacağız. Zira onlar hiçbir zaman bilgi alanımız dışında kalmamışlardı.
|
| Suat Yıldırım |
Ve onlara, olup biten her şeyi, kesin bir ilme dayanarak bir bir anlatacağız. Öyle ya, Biz hiçbir zaman onlardan habersiz değildik ki!
|
| Süleyman Ateş |
Ve elbette onlara, olan biten herşeyi bilgi ile anlatacağız, zira biz onlardan uzak değiliz.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Yaptıklarını, bilgiye dayalı olarak onlara bir bir anlatacağız. Zaten onlara uzak değiliz.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Andolsun, (yapıp etmelerini) onlara bir ilimle mutlaka haber vereceğiz. Ve biz gaibler (onlardan uzakta olan habersizler) de değildik.
|
| Ümit Şimşek |
Sonra bütün olup bitenleri, onlara İlâhî ilmimizle anlatacağız. Çünkü Biz onlardan hiçbir zaman uzak olmadık.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Onlara bir ilmin tanıklığında bütün serüveni mutlaka anlatacağız. Biz olup bitenlerden habersiz değildik.
|