Abdulbaki Gölpınarlı
|
nimetlendirdiğin kişilerin yolunu; gazaba uğramışların da değil, sapıkların da
|
Abdullah Parlıyan
|
Nimet verdiğin kimselerin yoluna. Gazaba uğramışların ve sapmışların yoluna değil.
|
Adem Uğur
|
Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil!
|
Ahmed Hulusi
|
Ki o, in'amda bulunduklarının (nefslerinin hakikati olan Allâh Esmâ'sına iman edip, ondaki kuvvelerin farkındalığını yaşayanların) yoluna. . . Gazabına uğrayanların (âlemlerin ve nefsinin hakikatini göremeyip benlikleriyle kayıtlananların) Ve (Hakikatten - Vahid-ül AHAD üs Samed olan Allâh ismiyle işaret edilen, anlayışından) saparak şirk koşanların yoluna değil.
|
Ahmet Tekin
|
Gazabına uğrayan zâlimlerin, âsilerin, dinine, Kur’ân’ına düşmanlık edenlerin, zalimleri, yahudilerin; başlarına buyruk hareket ederek hak yoldan uzaklaşıp dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih edenlerin, cahillerin, hristiyanların doğruluğu, muhkemliği, güvenliği olmayan yolundan bizi uzak tut Allahım.
|
Ahmet Varol
|
Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet. Gadaba uğrayanların ve sapıkların yoluna değil.
|
Ali Bulaç
|
Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, gazaba uğrayanların ve sapmışlarınkine değil.
|
Ali Fikri Yavuz
|
Kendilerine, (fazlından ve ihsanından) nimet verdiğin kimselerin (Peygamberlerle velilerin) yoluna (hakkı kabul etmeyip küfre vardıklarından) gazâba uğrayanların ve sapıklarınkine değil... (Amin= Kabul buyur, Allah’ım!...)
|
Ali Ünal
|
Kendilerine nimet lûtfettiklerinin yoluna; üzerlerine gazap hak olmuş bulunanların ve dalâlette olanlarınkine değil.
|
Bayraktar Bayraklı
|
(6-7) Bizi doğru yola, yani kendilerini nimetlendirdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğramışların ve sapıkların yoluna değil!
|
Bekir Sadak
|
Nimete erdirdigin kimselerin yoluna; gazaba ugrayanlarin, ya da sapitanlarin yoluna degil. *
|
Celal Yıldırım
|
Nîmetine erdirdiğin kimselerin yoluna... Gazaba uğrayanların ve sapıklarınkine değil.
|
Cemal Külünkoğlu
|
(6-7) Bizi doğru yola, kendilerine (lütuf ve ikramda bulunarak) nimet verdiğin kimselerin yoluna ilet; gazaba uğramışların ve sapmışların yoluna değil.
|
Diyanet İşleri (eski)
|
Nimete erdirdiğin kimselerin yoluna; gazaba uğrayanların, ya da sapıtanların yoluna değil.
|
Diyanet Vakfi
|
Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil!
|
Edip Yüksel
|
Gazaba uğrayanların ve sapmışların değil; kendilerine iyilikte bulunduğun kimselerin yoluna…
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
O kendilerine in'am ettiğin mes'utların yoluna. Ne o gadap olunanların ne de sapgınların
|
Erhan Aktaş
|
Gazabına uğrayanların ve sapkınların yoluna değil.
|
Gültekin Onan
|
(6-7) Bizi doğru yola ilet; kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, gazaba uğrayanların ve sapmışların değil.
|
Hakkı Yılmaz
|
6-7 Bizi, üzerlerine gazap dökülmüşlerin ve şaşkınlığa saplanmışların yolunun dışındaki, kendilerine nimet verdiklerinin yolu olan dosdoğru yola ilet!” diye uyar!
|
Harun Yıldırım
|
Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna; gazaba uğrayanların (yahûdilerin. ve (hak yoldan. sapanların (hıristiyanların. yoluna değil…
|
Hasan Basri Çantay
|
(6-7) Bizi doğru yola, kendilerine ni'met verdiklerinin yoluna ilet, gazaba uğrayanlarınkine, sapıklarınkine değil.
|
Hayrat Neşriyat
|
Kendilerine ni'met verdiğin kimselerin yoluna; gazab edilmiş olanların ve dalâlete düşenlerin (yoluna) değil! (Âmîn!)
|
İbni Kesir
|
Nimete erdirdiklerinin yoluna, gazaba uğrayanların ve dalalete düşenlerinkine değil.
|
İskender Evrenosoğlu
|
O yol (SIRATI MUSTAKÎM) ki; üzerlerine nimet verdiklerinin yoludur. Üzerlerine gadap duyulmuşların ve dalâlette kalmışların (Allah'a ulaşmayı dilemeyenlerin) yolu değil.
|
İstanbul Kuran Araştırmaları Grubu
|
Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, kendilerine gazap edilmiş olanların ve sapmışlarınkine değil.
|
Kadri Çelik
|
Kendilerine nimet verdiğin, gazaba uğramamış ve sapmamış kimselerin yoluna.
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Ancak nimet verdiklerinin yoluna sevket. Olmaz olsun başka yollar.
|
Mehmet Okuyan
|
6-7 Bizi doğru yola, nimet verdiklerinin yoluna ulaştır; gazaba uğratılmışların ve sapkınların yoluna değil.
|
Muhammed Celal Şems
|
Nimet verdiklerinin yoluna, (sonradan) gazabına uğramamış ve doğru yoldan sapmamış olanların (yoluna ilet.)
|
Muhammed Esed
|
Nimet bahşettiklerinin yoluna; gazab(ın)a uğrayanların ve sapkınlarınkine değil!
|
Mustafa Çevik
|
6-7 Bizlere yaratılış sebebimiz olan hidayet (doğru yol) nimetine ulaşmak için
rehberlik et ve bizden önceki muttakilerin yoluna bizi de ilet. Davetinden yüz çevirip de azabını hak edenlerin yoluna uymaktan Sana sığınırız.
|
Mustafa İslamoğlu
|
Nimet verdiklerinin yoluna; gazaba uğrayanların ve sapıtanların yoluna değil!
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
(6-7) Bizleri doğru yola hidâyet et, o kendilerine in'am etmiş olduğun zâtların yoluna ilet, gazaba uğramışların ve sapık bulunmuşların yoluna değil.
|
Ömer Öngüt
|
Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yoluna eriştir. Gadaba uğramış ve sapmış olanların yoluna değil.
|
Şaban Piriş
|
(6-7) Bizi doğru yola, nimet verdiğin kimselerin yoluna ilet. Gazaba uğrayanların ve sapanların değil..
|
Sadık Türkmen
|
Kendilerine nimet (vahiy) verdiklerinin yolunu. Gazaba uğramışların ve sapıtmışların yolunu değil!
|
Seyyid Kutub
|
Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna; gazaba uğrayanların ve sapıkların yoluna değil.
|
Suat Yıldırım
|
Nimet ve lütfuna nail ettiklerinin yoluna ilet. Gazaba uğrayanların ve sapkınlarınkine değil.
|
Süleyman Ateş
|
ni'met verdiğin kimselerin yoluna. Kendilerine gazabedilmiş olanların ve sapmışların yoluna değil. (ya Rabbi)!
|
Süleymaniye Vakfı
|
Mutluluk verdiğin kimselerin [1] yoluna. Gazaba uğramamış ve sapıtmamış olanların yoluna. (Amin) [2]
[1] “Kim Allah'a ve Elçisine boyun eğerse onlar, Allah'ın mutluluk (nimet) verdiği nebiler, doğru kişiler, bilginler ve iyilerle beraber olacaklardır. Onlar ne iyi arkadaştırlar!” (Bkz:Nisa 4/69) [2] Âmîn (= آمين), duanın arkasından söylenen “Allahım kabul et” anlamında bir sözdür. (Lisan’ul-Arab) Kelime Kur’an’da geçmez. Nebîmiz’in, namaz kıldırırken Fâtiha’yı bitirmesinin ardından âmîn dediği, cemaatin de âmîn demesini istediği rivayet edilmiştir. (Buhârî, “Tefsîr”, 2; Müslim, “Salât”, 62, 87)
|
Tefhim-ul Kuran
|
(6-7) Bizi dosdoğru yola ilet, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, gazaba uğrayanların ve sapıklarınkine değil.
|
Ümit Şimşek
|
Kendilerine nimetler verdiğin kullarının yoluna ilet. Gazabına uğramış, yahut sapmış olanların yoluna değil.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
Kendilerine nimet verdiklerinin, üzerlerine gazap dökülmemişlerin, karanlık ve şaşkınlığa saplanmamışların yoluna...
|