| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ben, demişti, gerçekten de hastayım.
|
| Abdullah Parlıyan |
Ve onlara, yıldızların kendisinin hasta olduğunu bildirdiklerini söylemek istercesine, “Ben hastayım!” dedi.
|
| Adem Uğur |
Ben hastayım, dedi.
|
| Ahmed Hulusi |
Dedi ki: "Hasta oluyorum (bu yaptığınıza)!"
|
| Ahmet Tekin |
'Ben hastayım' dedi.
|
| Ahmet Varol |
'Ben hastayım' dedi.
|
| Ali Bulaç |
"Ben, doğrusu hastayım" dedi.
|
| Ali Fikri Yavuz |
(Sirayet korkusu ile etrafındakiler kaçsın diye) “- Ben hastayım” dedi.
|
| Ali Ünal |
Ve, “Ben gerçekten rahatsızım!” dedi.
|
| Bayraktar Bayraklı |
“Ben hastayım” dedi.
|
| Bekir Sadak |
(88-89) Ibrahim yildizlara bir goz atti ve «Ben rahatsizim» dedi.
|
| Celal Yıldırım |
(88-89) Sonra yıldızlara manalı bakış baktı ve (putlardan nefret ettiğini imâ ederek) «doğrusu ben hastayım» dedi.
|
| Cemal Külünkoğlu |
(88-89) Derken (İbrahim) yıldızlara bir baktı ve: “Ben, herhalde hastayım” dedi.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
(88-89) İbrahim yıldızlara bir göz attı ve 'Ben rahatsızım' dedi.
|
| Diyanet Vakfi |
Ben hastayım, dedi.
|
| Edip Yüksel |
“Bıktım, yoruldum artık“ dedi.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ben dedi: hastayım
|
| Erhan Aktaş |
“Ben gerçekten hastayım.” dedi.
|
| Gültekin Onan |
"Ben, doğrusu hastayım" dedi.
|
| Hakkı Yılmaz |
(88-89) Çünkü İbrâhîm, yıldızlara öyle bir bakış baktı ki! Sonra da ‘Şüphesiz ben sancılıyım/fikir sancısı çekiyorum’ dedi.
|
| Harun Yıldırım |
“Ben, doğrusu hastayım.” dedi.
|
| Hasan Basri Çantay |
«Ben hakıykat hastayım» dedi.
|
| Hayrat Neşriyat |
(88-89) Derken yıldızlara bir bakış baktı da: 'Ben gerçekten hastayım' dedi.
|
| İbni Kesir |
Doğrusu ben, rahatsızım, dedi.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Bunun üzerine "Ben gerçekten hastayım." dedi.
|
| Kadri Çelik |
“Ben, doğrusu hastayım” dedi.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(88-89) Sonra (İbrahim) yıldızlara doğru göz attı ve " Muhakkak ki ben hastayım" demiştir.
|
| Mehmet Okuyan |
181 Gönderilen bütün elçilere selam olsun!
|
| Muhammed Celal Şems |
Ardından, “Şüphesiz Ben rahatsızlanacağım,” dedi.
|
| Muhammed Esed |
ve "Ben kesinlikle (gönlümden) rahatsızım!" dedi,
|
| Mustafa Çevik |
88-96 Sonra da İbrahim başını gökyüzüne doğru kaldırıp, yanında bulunanlara dedi ki: “Siz bu asılsız, düzmece uydurmalarınızla Allah’ın yarattığı yıldızları, ayı, güneşi de hurafelerinize alet ediyorsunuz, sizin bu tutumunuz beni hasta etti.” Bunun üzerine yanında bulunanlar İbrahim’den uzaklaştılar. Böylece yalnız kalan İbrahim kavminin putperestliğini, onlara başka bir yol ile de göstermeyi düşündü ve kalkıp putların yanına gitti. Putperest halkın onların önüne koydukları yemekleri de görünce iyice sinirlenerek putlara, “Haydi buyursanız ya niçin yemiyorsunuz, neyiniz var, niçin konuşmuyorsunuz?” diyerek üzerlerine yürüyüp şiddetle vurarak putları parçaladı. Olanların haberini alan kavminden birçok insan, koşarak oraya geldiler. İbrahim de onlara dönüp, “Siz kendi ellerinizle yontup, heykellerini yaptığınız bu dünyadan göçüp gitmiş, kendilerini benden korumaktan da aciz, size de hiçbir yararı dokunmayan şu putlarınızdan mı sorunlarınızın çözümünü bekliyorsunuz? Hâlbuki putlaştırdıklarınızı da sizleri de yaratan Allah’tır.” dedi.
|
| Mustafa İslamoğlu |
ve "Ben rahatsızım!" dedi.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
(88-89) Derken yıldızlara bir bakışla baktı. Sonra dedi ki: «Şüphe yok, ben hastayım.»
|
| Ömer Öngüt |
"Ben hastayım. " dedi.
|
| Şaban Piriş |
Ve “ben rahatsızım.” dedi.
|
| Sadık Türkmen |
“Gerçekten ben, kendimde hastalık hali hissediyorum” dedi.
|
| Seyyid Kutub |
Ben hastayım dedi.
|
| Suat Yıldırım |
(88-89) Bir bayram günü, İbrâhim halkın içinde iken yıldızlara bir göz atıp: "Ben, galiba hastayım!" dedi.
|
| Süleyman Ateş |
"Ben hastayım", dedi.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Arkasından, “Ben hastayım” demişti.
|
| Tefhim-ul Kuran |
«Ben, doğrusu hastayım» dedi.
|
| Ümit Şimşek |
'Ben hastayım' dedi.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Şöyle dedi: "Ben hastayım!"
|