| Abdulbaki Gölpınarlı |
O, eyvahlar olsun dedi, ben mi doğuracağım? Ben bir kocakarıyım, şu kocam da ihtiyar. Şüphe yok ki bu, pek şaşılacak bir şey.
|
| Abdullah Parlıyan |
İbrahim'in hanımı: “Vay halime, ben bir kocakarı, bu kocam da bir ihtiyar iken, çocuk mu doğuracağım? Doğrusu bu şaşılacak birşey” dedi.
|
| Adem Uğur |
(İbrahim'in karısı:) Olacak şey değil! Ben bir kocakarı, bu kocam da bir ihtiyar iken çocuk mu doğuracağım? Bu gerçekten şaşılacak bir şey! dedi.
|
| Ahmed Hulusi |
(İbrahim'in karısı) dedi ki: "Vay bana! Ben bir yaşlı (âdetten kesilmiş) kadın ve şu kocam da ihtiyar iken doğuracak mıyım? Muhakkak ki bu şaşılacak bir şeydir!"
|
| Ahmet Tekin |
İbrâhim’in karısı:'Vay başıma gelenlere! Ben bir kocakarı, kocam da bir ihtiyar iken çocuk mu doğuracağım. Bu tuhaf bir şey.' dedi.
|
| Ahmet Varol |
'Vay halime! Ben böyle kocamış bir kadın kocam da bir ihtiyar iken ben doğuracak mıyım? Bu gerçekten şaşırtıcı bir şey!' dedi.
|
| Ali Bulaç |
"Vay bana" dedi (kadın). "Ben kocamış bir kadın iken ve şu kocam da bir ihtiyar iken doğuracak mıyım? Gerçekten bu, şaşırtıcı bir şey!.."
|
| Ali Fikri Yavuz |
(İbrâhim’in hanımı) şöyle dedi: “- Ay! Ben doğuracak mıyım? Ben ihtiyar bir kadın ve bu kocam da bir ihtiyar iken!... Doğrusu bu, çok şaşılacak bir şey!...
|
| Ali Ünal |
“Vay başıma gelenlere!” dedi; “Ben bir yaşlı kadın ve şu kocam da bir pir iken nasıl çocuğum olabilir? Doğrusu çok şaşılacak bir şey bu!”
|
| Bayraktar Bayraklı |
Hanımı, “Olacak şey değil! Ben bir kocakarı, bu kocam da bir ihtiyar iken çocuk mu doğuracağım? Bu, gerçekten şaşılacak bir şey!” dedi.
|
| Bekir Sadak |
«Vay basima gelenler! Ben bir kocakari, kocam da ihtiyar olmusken nasil dogurabilirim? Dogrusu bu sasilacak bir sey» dedi.
|
| Celal Yıldırım |
Vay, dedi, doğuracak mıyım ? Oysa ben bir kocakarı, şu kocam da bir ihtiyar. Doğrusu bu şaşılacak şey !
|
| Cemal Külünkoğlu |
Karısı: “Vay başıma gelenler! Ben kocamış bir kadın ve bu kocam da bir ihtiyar iken çocuk mu doğuracağım? Gerçekten bu, çok şaşılacak bir şey!” dedi.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
'Vay başıma gelenler! Ben bir kocakarı, kocam da ihtiyar olmuşken nasıl doğurabilirim? Doğrusu bu şaşılacak bir şey' dedi.
|
| Diyanet Vakfi |
(İbrahim'in karısı:) Olacak şey değil! Ben bir kocakarı, bu kocam da bir ihtiyar iken çocuk mu doğuracağım? Bu gerçekten şaşılacak bir şey! dedi.
|
| Edip Yüksel |
“Vay başıma gelenler!“ dedi, “Ben bir yaşlı kadın ve kocam da ihtiyar bir adam iken çocuk mu doğuracağım? Bu çok garip bir şey!“
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Vay, dedi, doğuracak mıyım? Ben bir acuz, kocam da bu bir pir iken, her halde bu çok acîb bir şey
|
| Erhan Aktaş |
“Vay başıma gelene! Ben bir koca karı, kocam da bir ihtiyar olduğumuz halde, doğuracak mıyım? Doğrusu bu çok hayret edilecek bir şey!” dedi.
|
| Gültekin Onan |
"Vay bana" dedi (kadın). "Ben kocamış bir kadın iken ve şu kocam da bir ihtiyar iken doğuracak mıyım? Gerçekten bu, şaşırtıcı bir şey!.."
|
| Hakkı Yılmaz |
İbrâhîm'in karısı dedi ki: “Vay be! Ben mi doğuracağım! Ben kocası işe yaramaz bir zavallıyım, bahtsız, mutsuz bir kadınım. Şu kocam da yaşlı bir adam! Şüphesiz bu, çok tuhaf bir şey!”
|
| Harun Yıldırım |
Dedi ki: “Vay halime! Ben kocamış bir kadın ve şu eşim de bir ihtiyar iken, ben mi doğuracakmışım? Doğrusu pek şaşılacak bir şey!”
|
| Hasan Basri Çantay |
«(Kadın) vay, dedi, kendim bir koca karı, şu zevcim de bir ihtiyar iken ben mi doğuracak mışım? Bu, cidden pek şaşılacak bir şey»!
|
| Hayrat Neşriyat |
(İbrâhîm’in hanımı Sâre:) 'Vay bana! Ben ihtiyar bir kadın, bu kocam da yaşlı bir kimse iken mi doğuracağım? Doğrusu bu gerçekten şaşılacak bir şey!' dedi.
|
| İbni Kesir |
Vay başıma gelenler, ben mi doğuracağım? Ben kocamış biri, şu erim de bir ihtiyar iken. Doğrusu bu, şaşılacak bir şey, dedi.
|
| İskender Evrenosoğlu |
“Hayret, ben ihtiyar (aciz) iken mi doğuracağım? Ve (işte) bu eşim de ihtiyar. Muhakkak ki bu, elbette şaşılacak bir şeydir.” dedi.
|
| Kadri Çelik |
“Vay başıma gelenler! Ben bir kocakarı, kocam da ihtiyar olmuşken nasıl doğurabilirim? Doğrusu bu şaşılacak bir şey” dedi.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
"Doğrusu ben kocamış kadın ve şu da kocam da ihtiyarken mi? Vay halime" demiştir. Hakikaten bu çok şaşırılacak tuhaf bir şeydir şeklinde İbrahim'in karısı demiştir.
|
| Mehmet Okuyan |
(Sâre) “Aa, vay başıma gelenler! Ben bir yaşlı, bu kocam da bir ihtiyarken çocuk mu doğuracağım? Şüphesiz ki bu şaşılacak bir şey!” demişti.
|
| Muhammed Celal Şems |
O dedi ki: “Eyvah ben mi (çocuk) doğuracağım? Oysa ben, yaşlı bir kadınım. Bu kocam (da) ihtiyardır. Bu şüphesiz tuhaf bir şeydir!”
|
| Muhammed Esed |
"Vah bana!" dedi, "Ben yaşlı bir kadın, kocam da yaşlı bir adam iken, hala çocuk mu doğuracağım? Doğrusu, yadırganacak bir şey bu!"
|
| Mustafa Çevik |
71-73 O sırada misafirlerine hizmet için odada bulunan İbrahim’in yaşlı karısı İshak adlı bir çocuğunun olacağını ve ardından da torunları Yakub’un olacağı müjdesini duyunca şaşkınlık içinde, “Ne yani, ben yaşlı bir kocakarı, kocam da yaşlı bir piri fani olduğumuz halde çocuk mu doğuracağım, bu olacak şey mi?” dedi. Melekler de ona, “Sen Allah’ın emrine mi şaşırıyorsun?” dedikten sonra da sözlerine devamla, “Ey hane halkı! Allah’ın rahmeti ve bereketi üzerinize olsun! Şunu iyi bilin ki, şükredip övülmeye layık olan yalnızca Allah’tır, O’nun dilediği her şeyi yaratmaya ve yapmaya gücü yeter.” dediler.
|
| Mustafa İslamoğlu |
"Ah benim dertli başım! Ben yaşlı bir kadın şu kocam da bir piri fani olduğu halde, ben çocuk doğuracağım ha? Bu gerçekten de çok garip bir şey!" dedi.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Dedi ki: «Vay halime! Ben çocuk doğurabilir miyim? Ben bir koca kadınım, kocam da bir ihtiyardır. Şüphe yok ki bu acaip bir şeydir.»
|
| Ömer Öngüt |
“Vay hâlime! Ben bir kocakarı, bu kocam da bir ihtiyar iken çocuk mu doğuracağım? Bu gerçekten şaşılacak bir şey!” dedi.
|
| Şaban Piriş |
-Vay başıma gelenler, Ben ihtiyar bir kadınım, kocam da yaşlı olduğu halde nasıl doğurabilirim? Bu şaşılacak bir şey! dedi.
|
| Sadık Türkmen |
“Vay başıma gelenler!” dedi. “Ben bir kocakarı iken, doğuracak mıyım? Üstelik, bu kocam da yaşlı bir ihtiyardır. Bu, cidden acayip bir şey!”
|
| Seyyid Kutub |
Aman Allah'ım! Doğum mu yapacağım? Oysa ben yaşlı bir kadınım, şu eşim de ihtiyar bir adamdır. Bu şaşılacak bir şey!
|
| Sonia Cihangir |
Vay halime! Ben böyle kocamış bir kadın kocamış bealimden doğuracak mıyım? Bu gerçekten şaşırtıcı bir şey! dedi. (Bu ayetten anlaşıldığı üzere: demek ki cinsel iktidara sahip olmayan erkeklere "زوج/zevc" değil "بَعْلِ / beal" demektir.)
|
| Suat Yıldırım |
İbrâhim’in hanımı: "Ay! dedi, ben bir kocakarı, kocam da bir pir iken ben mi doğuracağım! Doğrusu bu çok şaşılacak bir şey!"
|
| Süleyman Ateş |
"Vay, dedi, ben bir kocakarı, bu kocam da bir pir iken doğuracak mıyım? Bu, cidden şaşılacak bir şey!"
|
| Süleymaniye Vakfı |
“Vay başıma gelenler!” dedi. “Doğum mu yapacağım?” Ben gücünü kaybetmiş bir kadınım; bu da kocam, iyice yaşlanmış! Bu gerçekten tuhaf bir şey!”
|
| Tefhim-ul Kuran |
«Vay bana» dedi (kadın) . «Ben kocamış bir kadın iken ve şu kocam da bir ihtiyar iken doğuracak mıyım? Gerçekten bu, şaşırtıcı bir şey!..»
|
| Ümit Şimşek |
'Eyvahlar olsun!' dedi. 'Bu kocamış halimle mi doğuracağım? Üstelik kocam da bir pir-i fani iken! Bu çok tuhaf birşey!'
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
"Vay başıma, dedi. Doğuracak mıyım ben? Kendim bir kocakarı, kocam bir ihtiyar. Gerçekten şaşılacak şey bu."
|