| Abdulbaki Gölpınarlı |
Bir bağırış, o zulmedenleri kapıverdi, yurtlarında, diz çökmüş bir halde helâk oluverdiler.
|
| Abdullah Parlıyan |
Yaratılış gayelerine aykırı hareket eden o kavme gelince, onları Allah tarafından cezalandırıcı bir ses, bir gürültü yakalayıverdi de, kendi yurtlarında dizlerinin bağı çözülüp cansız olarak serilip kaldılar.
|
| Adem Uğur |
Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
|
| Ahmed Hulusi |
O zulmedenleri, (dördüncü gün) o malûm sayha (şiddetli, titreşimli korkunç ses) yakaladı da evlerinde göçüp kaldılar!
|
| Ahmet Tekin |
Şiddetli bir gürleme halinde âni bir darbe haksızlık edenlerin, zulmedenlerin işini bitirdi. Sabahleyin, yurtlarında yere çarpılarak çakılıp kalanlar oldular.
|
| Ahmet Varol |
Zulmedenleri de korkunç bir çığlık aldı ve yurtlarında dizüstü çöküp kaldılar.
|
| Ali Bulaç |
O zulmedenleri dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
|
| Ali Fikri Yavuz |
O zulmedenleri ise, korkunç gürültü yakalayıverdi de evlerinde çöküp helâk oldular.
|
| Ali Ünal |
(En büyük zulüm olan) şirkte direten ve hem başkalarına, hem kendilerine zulmedenleri ise korkunç bir çığlık yakalayıverdi de, (hiçbir kurtuluş zaman ve imkânı bulamadan) oldukları yerde yüzüstü kapaklanıp gittiler.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında diz üstü çöke kaldılar.
|
| Bekir Sadak |
Haksizlik yapanlari bir ciglik tuttu, olduklari yerde diz ustu cokuverdiler.
|
| Celal Yıldırım |
O zulmedenleri korkunç bir ses, bir gürültü yakalayıverdi, derken evlerinde dizüstü çöküp kaldılar.
|
| Cemal Külünkoğlu |
O zulmedenleri ise, korkunç bir gürültü yakalayıverdi de yurtlarında/evlerinde diz üstü çöküp helâk oldular.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Haksızlık yapanları bir çığlık tuttu, oldukları yerde diz üstü çöküverdiler.
|
| Diyanet Vakfi |
Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
|
| Edip Yüksel |
Zalimleri korkunç bir ses yakaladı, yurtlarında çöküp kaldılar.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
O zulmedenleri ise sayha tutuverdi de diyarlarında çöke kaldılar
|
| Erhan Aktaş |
Zulmedenleri bir çığlık yakaladı. Yurtlarında dizüstü çöküp kaldılar.
|
| Gültekin Onan |
O zulmedenleri dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan o kimseleri korkunç bir gürültü yakalayıverdi de yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar.
|
| Harun Yıldırım |
O zulmedenleri korkunç bir ses sarıverdi de yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
|
| Hasan Basri Çantay |
O zaalimleri ise korkunç bir ses alıb götürdü de yurdlarına diz üstü çöken (canları çıkan) kimseler oluverdiler.
|
| Hayrat Neşriyat |
Zulmedenleri ise, o korkunç ses yakaladı da bulundukları yerde çöküp kalan kimseler oldular!
|
| İbni Kesir |
Zulmedenleri bir çığlık tuttu. Oldukları yerde diz üstü çöküverdiler.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve zulmeden kimseleri bir sayha (çok kuvvetli korkunç ses) aldı (helâk etti). Böylece kendi yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar.
|
| Kadri Çelik |
Zulmedenleri bir çığlık tutuverdi de yurtlarında dizüstü çökmüş kimseler olarak sabahladılar.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Üzerlerini dayanılmaz bir ses kaplayıverdi. Zulmedenlerin işini bitirmiştir. Diz çökmüş bir halde, sabaha karşı kendi yurtlarında helak oluverdiler.
|
| Muhammed Celal Şems |
(Nihayet) zulmedenleri korkunç bir ses yakaladı. Sabah olduğunda evlerinde yere yapışmış bir vaziyette, (yığılıp) kaldılar.
|
| Muhammed Esed |
O zulmedenlere gelince, onları (Allah katından cezalandırıcı) bir sayha yakalayıverdi de kendi evlerinde cansız olarak yere yığılıp kaldılar;
|
| Mustafa İslamoğlu |
Derken, zalimleri (dehşetli) sayha yakalayıverdi de, kendi yurtlarında cansız donakaldılar;
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
O zulmetmiş olanları da bir korkunç ses yakaladı. Artık yurtlarında diz üstü çöküp bitmiş bir halde sabahladılar.
|
| Ömer Öngüt |
Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında dizüstü çökekaldılar.
|
| Şaban Piriş |
Zalimleri ise bir çığlık aldı ve yurtlarında cansız olarak yığılıp kaldılar.
|
| Sadık Türkmen |
Zulmeden kişileri korkunç ses yakaladı da derhal, yurtlarında diz üstü çökmüş olarak sabahladılar!
|
| Seyyid Kutub |
O zalimleri müthiş bir gürültü yakaladı da evlerinde, oldukları yerde yığılıp kalıverdiler.
|
| Suat Yıldırım |
(67-68) Zulmedenleri ise o korkunç ses tutuverdi de diyarlarında çökekaldılar. Sanki hiç orada yaşamamış gibi oldular, ortadan silindiler. Evet... inkâr etti Rabbini Semûd milleti. Evet, işte onun için defolup gitti Semûd milleti!
|
| Süleyman Ateş |
Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı, yurtlarında çöküp kaldılar.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Yanlış yapanları o ses (Allah’ın, cezalandırma emri[*]) yakaladı da kendi yurtlarında çöküp kalmış olarak sabaha çıktılar.
[*] Bir şeyi irade ettiğinde O’nun yaptığı, o şey için sadece ‘Ol’ demektir; o şey hemen oluşur. (Yasin 36/82)
|
| Tefhim-ul Kuran |
O zulme sapanları dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
|
| Ümit Şimşek |
Zulmedenleri ise o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında yüzüstü serilip kaldılar.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Zulme sapmış olanları o korkunç titreşimli ses yakaladı da öz yurtlarında yere çökmüş hale getirdiler.
|