| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve ondan ışık aldığı, ardına düşüp seyrettiği zaman aya.
|
| Abdullah Parlıyan |
ve o güneşten ışık alıp ona uydu olduğu zaman aya,
|
| Adem Uğur |
Güneşi takip ettiğinde Ay'a,
|
| Ahmed Hulusi |
Onu takip ettiğinde Ay'a,
|
| Ahmet Tekin |
Andolsun, yansıdığı kadarıyla ışığını aksettirdiği, yerini tuttuğu güneşi izlediği zaman aya!
|
| Ahmet Varol |
Onu izlediği zaman aya,
|
| Ali Bulaç |
Onu izlediği zaman aya,
|
| Ali Fikri Yavuz |
(Güneş batarken) ona tabi olduğu zaman aya,
|
| Ali Ünal |
Onu izleyip, (ışığını) yansıtan aya;
|
| Bayraktar Bayraklı |
(1-8) Güneşe ve onun aydınlık veren parlaklığına; onu izlediğinde aya; güneşi açığa çıkardığında gündüze; güneşi örttüğünde geceye; göğe ve onu bina edene; yere ve onu döşeyene; nefse ve onu şekillendirene; nefse, kötülüğe ve korunmaya açık özelliklerini verene yemin olsun ki,
|
| Bekir Sadak |
Ardindan gelmekte olan aya,
|
| Celal Yıldırım |
(Güneş'ten ışık alıp) ona tabi' (uydu) olduğu zaman Ay'a,
|
| Cemal Külünkoğlu |
Güneş'in ardından gelen Ay'a,
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Ardından gelmekte olan aya,
|
| Diyanet Vakfi |
(1-10) Güneşe ve kuşluk vaktindeki aydınlığına, güneşi takip ettiğinde aya, onu açığa çıkarttığında gündüze, onu örttüğünde geceye, gökyüzüne ve onu bina edene, yere ve onu yapıp döşeyene, nefse ve ona birtakım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene yemin ederim ki, nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyan etmiştir.
|
| Edip Yüksel |
Onu izleyen aya,
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ve aya: uyduğu zaman ona
|
| Erhan Aktaş |
Ve onu izleyen Ay’a,
|
| Gültekin Onan |
Onu izlediği zaman aya,
|
| Hakkı Yılmaz |
1-10 Kur’ân'ı ve onun yaydığı sosyal aydınlığı, Kur’ân'ı izleyen Elçi ve mü’minleri, Kur’ân ışığı ile aydınlanan toplumları, Kur’ân ışığından yoksun kalan toplumları, bilginleri ve bilginleri yücelten bilgileri, kara cahilleri ve kara cahilleri bu hâle getiren ilke ve anlayışları, benliğini bulmuş kimseleri ve benlik bulduran etmenleri 62 –ki O, ona taşkınlık yapma ve kendini koruma içgüdülerini/günah işleme ve “Allah'ın koruması altında olma yeteneklerini ilham etti– kanıt gösteririm ki, benliğini arındıran gerçekten kurtulmuştur. Onu bilerek reddeden de kesinlikle zarara uğramıştır.
|
| Harun Yıldırım |
Arkasından geldiğinde aya,
|
| Hasan Basri Çantay |
(ışık almakda) ona tabî olduğu zaman aya,
|
| Hayrat Neşriyat |
Ve (güneş batınca) onu ta'kib eden aya!
|
| İbni Kesir |
Ardından gelmekte olan aya.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve onu takip ettiği zaman aya.
|
| İstanbul Kuran Araştırmaları Grubu |
Ve uyup onu izlediğinde Ay’a
( Ayette kullanılan “talaa” kelimesini “uyup izlemek” diye çevirdik. Bu kelime bağımlı olmayı, birine uyup ardınca gitmeyi ifade etmektedir. Gerçekten de Ay, uydusu olduğu Dünya ile beraber Güneş’in etrafında döner ve Evren’in içinde Güneş nereye doğru hareket ediyorsa Ay ve Dünya da oraya doğru hareket eder. Hareket edip, ilerleyen bir Güneş’in etrafında Ay ve Dünya döner)
|
| Kadri Çelik |
Ve onu izlediği zaman aya.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Edebiyle, tüm varlığıyla onu izleyen ay'ı,
|
| Mehmet Okuyan |
Onu izlediğinde aya,
|
| Muhammed Celal Şems |
(1-7) Ben, güneşi ve kuşluk vaktindeki aydınlığını, onu takip eden ayı, (güneşi) iyice ortaya çıkaran gündüzü, onun (ışığını) örten geceyi, gökyüzünü ve onun yapılışını, yeryüzünü ve onun yayılışını, (insan) nefsini ve (de,) onun (kusursuz olarak) yaratılışını şahit olarak gösteriyorum.
|
| Muhammed Esed |
ve güneşi(n ışığını) yansıtan ayı!
|
| Mustafa Çevik |
1-10 Güneş’e ve onun aydınlığına, Güneş’in ardından gelen Ay’a, (Güneş’in)
aydınlattığı zaman ortaya çıkan gündüze, onu örtüp bürüdüğü zaman geceye, göğe
ve onu bina edene, yere ve onu yayıp döşeyene, nefse ve onu kusursuz biçimlendirene, sonra da ona doğru ve yanlışı ayırt etme kabiliyeti bahşedene and olsun ki,
Allah’ın davetine iman edip sorumluluklarının bilinçle yerine getirenler, nefislerini tezkiye eder, kula kulluktan ve yozlaşmaktan kurtulurlar. Ona sırtını dönenler
ise dünyada ve âhirette hüsrana uğrarlar.
|
| Mustafa İslamoğlu |
güneşi izleyen ay şahit olsun!
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
(1-3) Andolsun güneşe ve aydınlığa. Ve güneşe tâbi olduğu vakit kamere. Ve güneşi açıkladığı vakit gündüze.
|
| Ömer Öngüt |
Ardından gelmekte olan aya!
|
| Şaban Piriş |
Onu takip eden Ay’a.
|
| Sadık Türkmen |
Onu takip eden Ay’a,
|
| Seyyid Kutub |
Ardından gelmekte olan Ay'â,
|
| Suat Yıldırım |
Onu izlediği zaman ay hakkı için!
|
| Süleyman Ateş |
Onu izleyen aya andolsun,
|
| Süleymaniye Vakfı |
Onu (Güneşi veya duhâsını) takip ettiğinde Ay’ın[*] hakkı için.
[*] “إِذَا تَلَاهَا = onu takip ettiğinde” sözündeki “onu” zamiri, Güneşi de duhâyı da gösterebilir özelliktedir. Kameri takvimde yeni Ay’ın göstergesi, gündüzün bitiminden sonra gözüken hilaldir. Kutup bölgesi, Güneşin batmasından sonra batı ufkunda gözükür. Kutup bölgesinde ise Güneşin yeterince veya hiç gözükmediği kış günleri ile yeterince veya hiç batmadığı yaz günlerinde yeni ayın göstergesi olan hilal, duhânın kaybolmasından sonra gözükür. Duhânın kaybolduğu, havanın durgunlaşmasıyla anlaşılır (Duhâ 93/1-2).
|
| Tefhim-ul Kuran |
Onu izlediği zaman aya,
|
| Ümit Şimşek |
Ve onu izlediğinde Aya,
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Onu izlediğinde Ay'a,
|