| Abdulbaki Gölpınarlı |
Öyle bir mâbuttur ki sizi diriltti, sonra öldürür, sonra gene diriltir, fakat şüphe yok ki insan, pek nankördür.
|
| Abdullah Parlıyan |
Nitekim size hayat veren, sonra sizi öldüren ve en sonunda sizi yeniden diriltecek olan da O'dur. Bunca gerçeklere rağmen, insan çok nankördür.
|
| Adem Uğur |
O, (önce) size hayat veren, sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek olandır. Gerçekten insan, çok nankördür.
|
| Ahmed Hulusi |
"HÛ"dur ki sizi (şuurla) diriltti. . . Sonra sizi ("ben"liğinizden) öldürür, sonra sizi (hakiki ölümsüz hayat ile) diriltir. . . Muhakkak ki insan sınırlı değerlendirme özelliğine sahiptir.
|
| Ahmet Tekin |
O, size hayat veren, sizi yaşatan, sonra eceller gelince ölümü gerçekleştiren, daha sonra yeniden hayat verendir. İnsan pek nankördür, çok inkârcıdır.
|
| Ahmet Varol |
Sizi dirilten, sonra öldürecek, sonra yeniden diriltecek olan O'dur. Doğrusu insan pek nankördür.
|
| Ali Bulaç |
Sizi diri tutan, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten insan pek nankördür.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Önce sizi dirilten, sonra öldürecek olan, sonra da (kabirden) diriltecek olan yine O’dur. Doğrusu insan (Allah’ın sayısız nimetlerine karşı) çok nankördür.
|
| Ali Ünal |
O Allah ki, (vücudunuzu oluşturacak bütün o cansız zerreler havada, suda ve toprakta dağılmış halde iken) sizi hayata mazhar kıldı. Zamanı gelince size ölümü verecek ve sonra da sizi diriltecektir. Ama insan, gerçekten çok nankördür.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Size hayat veren, sonra öldüren, sonra yine diriltecek olan Allah'tır. Gerçekten insan çok nankördür.
|
| Bekir Sadak |
Sizi dirilten, sonra oldurecek sonra yine diriltecek olan O'dur. insan gercekten pek nankordur.
|
| Celal Yıldırım |
O'dur ki sizi dirilten; sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek de O'dur. Doğrusu insan çok nankördür.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Sizi yaratan, sonra öldüren ve sonra tekrar diriltecek olan O'dur. Hiç kuşkusuz insan pek nankördür.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Sizi dirilten, sonra öldürecek sonra yine diriltecek olan O'dur. İnsan gerçekten pek nankördür.
|
| Diyanet Vakfi |
O, (önce) size hayat veren, sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek olandır. Gerçekten insan, çok nankördür.
|
| Edip Yüksel |
O’dur size can veren, sonra sizi öldüren ve sonra sizi dirilten… İnsan elbette pek nankördür.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Size hayatı veren de odur, sonra sizi öldürür, sonra sizi yine diriltir, hakıkat insan çok nankördür
|
| Erhan Aktaş |
Ve size hayat veren, sonra sizi öldürecek olan, sonra da sizi diriltecek olan O’dur. İnsan1 gerçekten çok nankördür.
1- Müşrik ve kâfir olan.
|
| Gültekin Onan |
Sizi diri tutan, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten insan (pek) kafirdir.
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve O, size hayat vermiş olan, sonra öldürecek olan, sonra da diriltecek olandır. Şüphesiz insan, kesinlikle çok nankördür.
|
| Harun Yıldırım |
O, (önce) size hayat veren, sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek olandır. Gerçekten insan, çok nankördür.
|
| Hasan Basri Çantay |
O, (önce) size hayaat veren, sonra sizi öldürecek, daha sonra da sizi yine diriltecek olandır. Hakıykat, (şu) insan çok nankördür!
|
| Hayrat Neşriyat |
Hem O’dur ki size hayat verdi; sonra sizi vefât ettirecek; sonra sizi tekrar diriltecek! Doğrusu insan gerçekten çok nankördür.
|
| İbni Kesir |
O'dur; sizi dirilten, sonra öldürecek, sonra yine diriltecek olan. Gerçekten insan; çok nankördür.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve size hayat veren, sonra sizi öldürecek olan, sonra da sizi diriltecek olan, O'dur. Muhakkak ki insan, gerçekten nankördür.
|
| Kadri Çelik |
Sizi diri tutacak, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten insan pek nankördür.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Can verip, dirilten O'dur. Sonra sizi öldürür ve tekrar diriltir. Ama insan, çok nankördür.
|
| Mehmet Okuyan |
O, (önce) size hayat veren, sonra sizi öldürecek, sonra yine diriltecek olandır. Şüphesiz ki o (inkârcı) insan, çok nankördür.
|
| Muhammed Celal Şems |
Sizi dirilten O’dur. Sonra size ölüm verecek ve (daha) sonra (da tekrar) diriltecek, (yine O’dur.) Şüphesiz insan çok nankördür.
|
| Muhammed Esed |
Nitekim, size hayat veren, sonra sizi öldüren ve en sonunda sizi yeniden hayata döndürecek olan O'dur; (bütün bu gerçeklere rağmen, yine de) insan, gerçekten, çok nankördür.
|
| Mustafa Çevik |
Şüphesiz sizi yaratıp, vücut azalarınızla donatıp sizlere hayat bahşeden Allah, vakti gelince sizi öldürecek, sonra da diriltip dünya hayatınızı yaşayış biçiminizden hesaba çekecektir.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Zira size hayat bahşeden, sonra size ölümü tattıracak olan, ardından sizi diriltecek olan yine O'dur. Şu bir gerçek ki insanoğlu, (bütün bunlara rağmen) nankörlükte ısrarcıdır.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve O, o zâttır ki, sizi diriltmiştir, sonra sizi öldürecektir, sonra sizi diriltecektir. Şüphe yok ki, insan elbette çok nankördür.
|
| Ömer Öngüt |
O Allah ki, sizi diriltti. Sonra sizi öldürür ve sonra yine diriltir. Gerçekten insan çok nankördür.
|
| Şaban Piriş |
O’dur size hayat veren sonra sizi öldürecek, sonra da yeniden diriltecek olan. Fakat insan çok nankördür.
|
| Sadık Türkmen |
O size hayat veren, sonra sizi öldürecek, daha sonra da diriltecek olandır. Şüphesiz, insan çok nankörlük ediyor.
|
| Seyyid Kutub |
Sizi yaratan, sonra öldüren ve sonra tekrar diriltecek olan O'dur. Hiç kuşkusuz insan pek nankördür.
|
| Suat Yıldırım |
Size hayatı veren de O’dur. Sizi müteakiben öldürecek ve tekrar diriltecek olan da O’dur. Gerçekten insan pek nankördür!
|
| Süleyman Ateş |
O'dur ki sizi diriltti, sonra sizi öldürür, sonra yine sizi diriltir. Gerçekten insan çok nankördür.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Size hayat veren sonra öldüren sonra yine hayat verecek olan O’dur. İnsanoğlu gerçekten nankördür.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Sizi diri tutan, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten insan pek nankördür.
|
| Ümit Şimşek |
Size hayat veren, sonra öldüren, sonra tekrar dirilten de Odur. İnsan ise, doğrusu, pek nankördür.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Size hayat veren O'dur. Sonra sizi öldürüyor; sonra diriltecektir sizi. Gerçek olan şu ki, insan tam bir nankördür.
|