| Abdulbaki Gölpınarlı |
Orada akan bir pınar var.
|
| Abdullah Parlıyan |
Orada sayısız pınarlar akacak.
|
| Adem Uğur |
Orada (cennette) devamlı akan bir pınar,
|
| Ahmed Hulusi |
Orada (daim) akan bir kaynak (ilim ve kudret) vardır.
|
| Ahmet Tekin |
Orada akan pınarlar var.
|
| Ahmet Varol |
Orada akan bir kaynak vardır.
|
| Ali Bulaç |
Orada 'durmaksızın akan' bir kaynak vardır.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Orada var akan bir kaynak...
|
| Ali Ünal |
Akan dupduru kaynaklar vardır orada;
|
| Bayraktar Bayraklı |
(12-16) Orada akan pınarlar olacak; orada yüksek divanlar; konulmuş kadehler, dizilmiş koltuklar, yastıklar; serilmiş halılar olacak.
|
| Bekir Sadak |
Orada akan kaynak vardir.
|
| Celal Yıldırım |
Orada akan pınar vardır.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Orada akan bir pınar vardır.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Orada akan kaynak vardır.
|
| Diyanet Vakfi |
(12-16) Orada (cennette) devamlı akan bir pınar, orada yükseltilmiş tahtlar, konulmuş kadehler, sıra sıra dizilmiş yastıklar, serilmiş halılar vardır.
|
| Edip Yüksel |
Orada akan bir kaynak var.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Onda carî bir menba'
|
| Erhan Aktaş |
Orada devamlı akan bir pınar vardır.
|
| Gültekin Onan |
Orada 'durmaksızın akan' bir kaynak vardır.
|
| Hakkı Yılmaz |
(8-16) Kişiler de var ki, o gün nimetler içindedirler, çalışmaları için hoşnutturlar, yüksek bir cennettedirler, orada boş bir söz işitmezler. Orada akan bir kaynak vardır; orada yükseltilmiş divanlar, konulmuş kadehler, dizilmiş yastıklar, yayılmış halılar vardır.
|
| Harun Yıldırım |
Orada akan bir pınar vardır.
|
| Hasan Basri Çantay |
Orada dâima akan bir (nice) pınar,
|
| Hayrat Neşriyat |
Orada dâimâ akan bir (çok) pınar(lar) vardır!
|
| İbni Kesir |
Orada akan bir pınar vardır.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Orada devamlı akan bir pınar vardır.
|
| Kadri Çelik |
Orda durmaksızın akan bir kaynak vardır.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(12-13-14) Şırıl şırıl akan pınar, yüceltilmiş tahtlar, hazır kaderler.
|
| Mehmet Okuyan |
Orada akan (su) kaynağı var.
|
| Muhammed Celal Şems |
Orada akan bir pınar (da) olacak.
|
| Muhammed Esed |
Sayısız pınarlar akacak orada,
|
| Mustafa Çevik |
8-16 Yine o gün yaratılışlarının amacını kavrayıp da o amaca uygun yaşamak uğrunda gayret etmiş olanların ise yüzleri sevinç ve mutluluktan pırıl pırıl parlayacak, iman edip salih amel işlemenin karşılığını görüp zevkini yaşayacaklar. Cennette kendileri için hazırlanmış yüce makamlar da tahtlar üzerine kurulup tarifsiz güzellikte yiyeceklere, tertemiz testiler içinde tadına doyum olmaz içeceklere kavuşup görenlerde hayranlık uyandıran halılar üzerindeki tahtlarında, minderlerine yaslanıp birbirleriyle sohbet edecekler ve orada hiç boş laf da işitmeyecekler.
|
| Mustafa İslamoğlu |
orada tarifsiz bir (mutluluk) pınarı hep çağıldayacak,
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
(12-13) Orada akan bir su kaynağı vardır. Orada yüksek tahtlar vardır.
|
| Ömer Öngüt |
Orada akıcı bir kaynak vardır.
|
| Şaban Piriş |
Orada akan bir pınar..
|
| Sadık Türkmen |
Orada kesintisiz bir kaynak vardır.
|
| Seyyid Kutub |
Orada akan bir kaynak vardır.
|
| Suat Yıldırım |
Orada akan berrak pınarlar...
|
| Süleyman Ateş |
Orada akan bir kaynak vardır.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Bahçede akan bir kaynak,
|
| Tefhim-ul Kuran |
Orada 'durmaksızın akan' bir kaynak vardır.
|
| Ümit Şimşek |
Orada akan pınarlar vardır.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Akıp duran bir pınar vardır orada,
|