| Abdulbaki Gölpınarlı |
Bu da, inanan ve iyi işlerde bulunanları, lûtfundan mükâfâtlandırmak içindir, şüphe yok ki o, kâfirleri sevmez.
|
| Abdullah Parlıyan |
Bu da inanıp doğru dürüst işlerde bulunanları, lütfundan mükafatlandırmak içindir. Şüphesiz Allah, kendisinden gelen gerçekleri örtbas edenleri sevmez.
|
| Adem Uğur |
Zira Allah, iman edip iyi işler yapanlara kendi lütfundan karşılık verecektir. Şüphesiz O, kâfirleri sevmez.
|
| Ahmed Hulusi |
(Allâh,) iman edip imanın gereğini uygulayanlara kendi fazlından karşılık versin diye. . . Muhakkak ki O, hakikat bilgisini inkâr edenleri sevmez!
|
| Ahmet Tekin |
Allah, iman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlere, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlara, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlara, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlere kendi lütuf ve ihsanından mükâfat verecek. Allah, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenleri, kâfirleri sevmez.
|
| Ahmet Varol |
Bu, (Allah'ın) iman edip salih amel işleyenleri kendi lütfundan mükafatlandırması içindir. Şüphesiz O, inkarcıları sevmez.
|
| Ali Bulaç |
(Bu, Allah'ın) Kendi fazlından iman edip salih amellerde bulunanları ödüllendirmesi içindir. Şüphesiz O, kafirleri sevmez.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Çünkü (Allah), iman edib de salih ameller işliyenlere fazlından mükâfat verir. Elbette o kâfirleri sevmez, yaptıklarına razı olmaz.
|
| Ali Ünal |
Çünkü Allah, iman edip, imanları istikametinde doğru, sağlam, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapanları lütf u kereminden mükâfatlandıracaktır. O, kâfirleri asla sevmez.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Çünkü Allah, inanıp yararlı iş yapanları kendi lütfundan ödüllendirir. O, kâfirleri asla sevmez.
|
| Bekir Sadak |
Cunku Allah inanip yararli is isleyenlere lutfundan karsilik verecektir. Dogrusu O, inkarcilari sevmez.
|
| Celal Yıldırım |
Bu da Allah'ın, imân edip iyi-yararlı amellerde bulunanları kendi lütuf ve kereminden mükâfatlandırması içindir. Çünkü Allah gerçekten kâfirleri sevmez.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Çünkü (Allah), inanıp doğru işler yapanları kendi lütfuyla ödüllendirecektir. Şüphesiz O, inkârcıları sevmez.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Çünkü Allah inanıp yararlı iş işleyenlere lütfundan karşılık verecektir. Doğrusu O, inkarcıları sevmez.
|
| Diyanet Vakfi |
Zira Allah, iman edip iyi işler yapanlara kendi lütfundan karşılık verecektir. Şüphesiz O, kâfirleri sevmez.
|
| Edip Yüksel |
Çünkü O, gerçeği onaylayanları ve erdemli davrananları lütfundan ödüllendirecektir. O, inkârcıları sevmez.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Çünkü iyman edip de salih salih işler yapanlara fazlından mükâfat verecek, çünkü o kâfirleri sevmez
|
| Erhan Aktaş |
İnanan ve salihatı yapanlara lütfundan karşılık verir. O, gerçeği yalanlayan nankörleri sevmez.
|
| Gültekin Onan |
(Bu, Tanrı'nın) Kendi fazlından inanıp salih amellerde bulunanları ödüllendirmesi içindir. Şüphesiz O, kafirleri sevmez.
|
| Hakkı Yılmaz |
(43-45) Öyleyse, Allah'tan, geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmeden önce yüzünü dosdoğru/koruyan dine çevir. O gün onlar, Allah'ın, iman eden ve düzeltmeye yönelik işler yapan kimselere armağanlarından karşılık vermesi için bölük bölük ayrılırlar. Şüphesiz O, kâfirleri; Kendisinin ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenleri sevmez. Kim küfrederse; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddederse, artık bu reddi/ inanmayışı kendi aleyhinedir. Kim de sâlihi işlerse, artık onlar da kendileri için döşek/ rahat bir yer hazırlamış olurlar.
|
| Harun Yıldırım |
Zira Allah, iman edip iyi işler yapanlara kendi lütfundan karşılık verecektir. Şüphesiz O, kâfirleri sevmez.
|
| Hasan Basri Çantay |
Bunun hikmeti de îman edib de güzel güzel amel (ve hareket) de bulunanları (Allahın) fazl (ı ilâhîsi) nden mükâfatlandırmasıdır. Çünkü O, kâfirleri hakıykaten sevmez.
|
| Hayrat Neşriyat |
Tâ ki (Allah), îmân edip sâlih ameller işleyenleri fazlından mükâfâtlandırsın. Şübhesiz ki O, kâfirleri sevmez.
|
| İbni Kesir |
Ki, iman edip salih ameller işleyenleri Allah'ın fazlından mükafatlandırılması içindir bu. Muhakkak ki O; kafirleri sevmez.
|
| İskender Evrenosoğlu |
(İşte bu) âmenû olanları (Allah'a ulaşmayı dileyenleri) ve salih amel (nefs tezkiyesi) yapanları, Kendi fazlından mükâfatlandırmak içindir. Muhakkak ki O (Allah), kâfirleri sevmez.
|
| Kadri Çelik |
(Bu, Allah'ın) Kendi fazlından olarak iman edip salih amellerde bulunanları ödüllendirmesi içindir. Şüphesiz O, kâfirleri sevmez.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(Rabbin) kendi fazlından iman edip salih amellilere ödüllendirmesidir. O, kafirleri sevmez.
|
| Mehmet Okuyan |
(Allah) iman edip iyi işler yapanlara kendi lütfundan karşılık verecektir. Şüphesiz ki O, kâfirleri sevmez.
|
| Muhammed Celal Şems |
Bunun sonucu O, iman edip (yerli yerinde) iyi işler yapanları, Kendi lütfuyla mükâfatlandıracaktır. Şüphesiz O, kâfirleri hiç sevmez.
|
| Muhammed Esed |
O, inanıp doğru işler yapanları kendi lütfuyla ödüllendirecektir. Şüphesiz Allah, hakikati kabule yanaşmayanları sevmez.
|
| Mustafa Çevik |
43-45 Ey insanlar! Allah tarafından takdir edilmiş ve önüne geçilmesi de imkânsız olan, o dehşetli Kıyamet ve Hesap Günü gelmeden, yüzünüzü Allah’ın davetine çevirin, böylece sapasağlam ve tek doğru olan dine girin. O gün geldiğinde insanlar, yaşayış biçimlerine göre bölük bölük ayırt edilecekler. Dünya hayatlarında Allah’ın bahşettiği zamanı ve nimetleri, Allah’ın rızası istikametinde kullananları cennette mükâfatlar beklemektedir. Allah’ın davetini reddedip kendilerine bahşedilen zamanı ve nimetleri tüketenleri ise cehennem azabı beklemektedir. Gerçek olan şu ki Allah, davetine iman eden mü’minlere karşı çok şefkatli ve merhametli olmakla birlikte, müşrik ve kâfirlerden şefkat ve merhametini esirgeyicidir.
|
| Mustafa İslamoğlu |
sonuçta (Allah), iman edenleri ve o imanla uyumlu ıslah edici eylemlerde bulunanları kendi lütfuyla ödüllendirmiş olur: Kuşku yok ki Allah inkar edenleri asla sevmez.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Tâ ki, imân edenleri ve sâlih sâlih amellerde bulunanları fazlından mükâfaatlandırsın. Şüphe yok ki o, kâfirleri sevmez.
|
| Ömer Öngüt |
Tâ ki Allah, iman eden ve sâlih amel işleyenlere lütfundan mükâfat versin. Şüphesiz ki O, kâfirleri sevmez.
|
| Şaban Piriş |
Bu, iman edip, doğru hareket edenleri lütfundan ödüllendirmek içindir. Şüphesiz O, kafirleri sevmez.
|
| Sadık Türkmen |
Bu O’nun gerçeklere inanan ve uygun (salih) işler yapanları lütfundan ödüllendirmesi içindir. Çünkü O, inkârcıları sevmez!
|
| Seyyid Kutub |
Çünkü Allah inanıp yararlı iş işleyenlere lütfundan karşılık verecektir. Doğrusu O, inkârcıları sevmez.
|
| Suat Yıldırım |
Zira Allah iman edip güzel ve makbul işler yapanları lütfu ile ödüllendirecektir. O kâfirleri asla sevmez.
|
| Süleyman Ateş |
Tâ ki Allâh, inanıp iyi işler yapanları lutfundan mükâfâtlandırsın. Doğrusu O, kâfirleri sevmez.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Bu, inanan ve iyi işler yapanları kendi ikramı ile ödüllendirmesi içindir. Allah, görmezlikten gelenleri sevmez.
|
| Tefhim-ul Kuran |
(Bu, Allah'ın) Kendi fazlından olarak iman edip salih amellerde bulunanları ödüllendirmesi içindir. Hiç şüphe yok O, kâfirleri sevmez.
|
| Ümit Şimşek |
Zira iman eden ve güzel işler yapanları Allah lütfuyla ödüllendirecektir. Kâfirleri ise O hiç sevmez.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Çünkü Allah, iman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanları, öz lütfundan ödüllendirecektir. O, nankörlükleri sevmez.
|