| Abdulbaki Gölpınarlı |
Halkın malı artsın diye fâize âit verdiğiniz şeyler, Allah katında artmaz; Allah'ın rızâsını dileyerek verdiğiniz zekât artar ve sevaplarını kat kat arttıranlar, onlardır.
|
| Abdullah Parlıyan |
İnsanların malı çoğalsın diye, faize ait verdiğiniz şeyler, Allah katında bir artış sağlamaz. Oysa Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak için karşılıksız verdikleriniz, O'nun tarafından bereketlendirilir. İşte bu şekilde Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak isteyenler, ödüllerini kat kat artıranlardır.
|
| Adem Uğur |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte zekât veren o kimseler, evet onlar (sevaplarını ve mallarını) kat kat arttıranlardır.
|
| Ahmed Hulusi |
İnsanların, malları artsın amacıyla riba almak üzere verdiğiniz şey, Allâh indînde artmaz! Vechullahı isteyerek zekât (tezkiye, saflaştırma) olarak verdiğinize gelince; işte onlar kat kat arttıranların ta kendileridir!
|
| Ahmet Tekin |
Alınan borç karşılıksız alınmış olmasın, insanların servetlerinde artış sağlansın diye faiz kabilinden verdiğiniz şeyler (hediye v.s.), Allah katında herhangi bir artışa vesile olmaz. Allah’ın rızasını kazanmak için verdiğiniz, vicdanınızı, servetinizi, sosyal bünyenizi arındıran, berekete vesile olan zekâta gelince, işte zekâtı veren o kimseler, evet onlar sevaplarını, mallarını kat kat artıranlardır.
|
| Ahmet Varol |
İnsanların malları içinde artması için verdiğiniz faiz Allah katında artmaz. Ama Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekat(a gelince) işte (zekatı verenler ecirlerini) kat kat artıranlardır.
|
| Ali Bulaç |
İnsanların mallarından artsın diye, verdiğiniz faiz Allah katında artmaz. Ama Allah'ın yüzünü (rızasını) isteyerek verdiğiniz zekat ise, işte (sevablarını ve gelirlerini) kat kat arttıranlar onlardır.
|
| Ali Fikri Yavuz |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz faiz, Allah katında artmaz. Allah’ın rızasını dileyerek verdiğiniz zekât ise; işte bunu yapanlar, (dünyada mallarının bereketini, ahirette sevablarını) kat kat artıranlardır.
|
| Ali Ünal |
Başkalarına, onların malları içinde çoğalıp da size geri dönsün mülahazasıyla verdiğiniz (hediye, bağış, borç para ve benzeri) şeyler (zahiren artsa bile) Allah katında hiçbir zaman artmayacaktır. Buna karşılık, yalnızca Allah’ı ve rızasını dileyerek zekât (sadaka) kapsamında ne verirseniz, işte (o gerçekten artar ve) verdikleriyle gerçek artış ve kazanç sağlayanlar, böyle yapanlardır.
|
| Bayraktar Bayraklı |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını umarak verdiğiniz zekâta gelince, işte zekâtı veren o kimseler, evet işte onlar sevaplarını ve mallarını kat kat arttıranlardır.
|
| Bekir Sadak |
Insanlarin mallari icinde artsin diye verdiginiz her hangi bir faiz Allah katinda artmaz; fakat, Allah'in rizasini dileyerek verdiginiz herhangi bir sadaka boyle degildir. Iste onlar sevablarini kat kat artiranlardir.
|
| Celal Yıldırım |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz faiz Allah yanında artmaz. Allah'ın hoşnudluğunu dileyerek verdiğiniz zekât (böyle değildir). İşte bunlar (zekât verenler onun) karşılığını kat kat artıranlardır.
|
| Cemal Külünkoğlu |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekât böyle değildir. Zekât veren kimseler, (dünyada mallarının bereketini, ahirette ise sevaplarını) kat kat arttıranlardır.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
İnsanların malları içinde artsın diye verdiğiniz her hangi bir faiz Allah katında artmaz; fakat, Allah'ın rızasını dileyerek verdiğiniz herhangi bir sadaka (zekat) böyle değildir. İşte onlar sevablarını kat kat artıranlardır.
|
| Diyanet Vakfi |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte zekâtı veren o kimseler, evet onlar (sevaplarını ve mallarını) kat kat arttıranlardır.
|
| Edip Yüksel |
Halkın malları içinde artması için verdiğiniz tefecilik parası ALLAH’ın yanında artmaz. Ancak, ALLAH’ın rızasını dileyerek verdiğiniz bir zekata gelince, onu verenler yatırımlarını katlarlar.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Nâsın mallarında nemalansın diye verdiğiniz ribâ (fâiz) Allah yanında nemalanmaz, Allah yüzünü murad ederek verdiğiniz zekât ise katlayanlar işte onlardır
|
| Erhan Aktaş |
İnsanların mallarında artsın diye ribadan1 verdiğiniz, Allah’ın katında artmaz1. Allah’ın yüzünü2 dileyerek zekattan3 verenler, işte bunu yapanlar kat kat arttıranlardır.
1- Ayette yer alan riba sözcüğüne, faiz anlamı vermek doğru değildir. Zira ayette anlatılmak istenen şey şudur: Yardım ederken, Allah’ın rızasını gözetmek yerine; menfaat elde etmek, bir verip iki almak; “Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez.” anlayışı ile yardımda bulunmak kınanmaktadır. Ayette; riba, yalın sözcük anlamı olan “büyümek, artmak, çoğalmak, gelişmek” anlamında kullanılmıştır. Ayrıca ayette, riba sözcüğü iki kez yer almaktadır. Çevirisini “artsın diye” yaptığımız sözcük, ayette riba(yerbuve) olarak yer almaktadır. (Daha geniş açıklama için Bakara Suresi, 279. ayetin dipnotuna bakınız.) 2- Allah’ın yüzü, Allah’ın yönü demektir. Diğer bir deyimle “tamamıyla Allah’a yönelme” anlamına gelmektedir. 3- Hiçbir karşılık beklemeden, yalnızca Allah’ın rızasını kazanmak amacıyla yardımda bulunanlar.
|
| Gültekin Onan |
İnsanların mallarından artsın diye, verdiğiniz faiz Tanrı katında artmaz. Ama Tanrı'nın yüzünü (rızasını) isteyerek verdiğiniz zekat ise, işte (sevablarını ve gelirlerini) kat kat arttıranlar onlardır.
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve insanların malları içinde artsınlar diye ribadan verdikleriniz, Allah yanında artmaz. Allah'ın rızasını dileyerek zekâttan/ vergilerinizden verdikleriniz… İşte o kimseler, kat kat arttıranların ta kendileridir.
|
| Harun Yıldırım |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte zekât veren o kimseler, evet onlar (sevaplarını ve mallarını) kat kat arttıranlardır.
|
| Hasan Basri Çantay |
İnsanların mallarında artış olması için faiz (cinsin) den verdiğiniz şey (nakd, mal, sadaka ve sâire) Allah katında artmaz. Allahın rızâsını dileyerek verdiğiniz zekât ise, sevâblarını kat kat artıranlar onlar (onu verenler) dir.
|
| Hayrat Neşriyat |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir fâiz, Allah katında artmaz. Hâlbuki Allah’ın rızâsını isteyerek verdiğiniz herhangi bir zekâta gelince, işte onlar,(sevablarını ve mallarını) gerçekten kat kat artıranlardır.
|
| İbni Kesir |
İnsanların malları içinde artsın diye verdiğiniz faiz Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını dileyerek verdiğiniz zekat ise böyle değildir. İşte onlar; sevablarını kat kat artıranlardır.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve insanların mallarında artış olsun diye faizden (faiz olarak) verdiğiniz şey (Allah'a ulaşmayı dilemeden yaptığınız zikir), o taktirde Allah'ın katında artmaz (nefsinizin kalbindeki nurları oluşturmaz ve arttırmaz). Allah'ın vechini (Allah'a ulaşmayı) dileyerek verdiğiniz zekât (yaptığınız (zikir)ler); işte böylece kat kat (nefsinizin kalbindeki nurları) artıranlar onlardır.
|
| Kadri Çelik |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Ama Allah'ın yüzünü (rızasını) isteyerek vermekte olduğunuz zekâta gelince, işte (bu amel sahipleri, sevaplarını ve gelirlerini) kat kat arttıranlardır.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Riba (faiz) gibi insanların çoğalsın diye verdikleri Allah katında artmaz. Ama zekatlar Ulu Allah'ın rızasını isteyerek verilenler; işte sevap ve gelirleri kat kat artıranlar bunlardır.
|
| Mehmet Okuyan |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte zekât veren o kişiler -evet onlar- (sevaplarını) katlayanlardır.
|
| Muhammed Celal Şems |
İnsanların mallarında çoğalsın diye, faiz (karşılığında) verdiğiniz (para,) Allah Katında çoğalmaz. Allah’ın rızasını kazanmak için zekât olarak verdiğiniz (ise böyle değildir. Allah Katında mallarını) arttıranlar (da,) işte bunlardır.
(Kur’an-ı Kerim’e göre fakirlere para vererek faiz almak haram edildiği gibi zenginlerin faiz
karşılığında para alarak ticaret yapmaları da haram kılınmıştır. Bazı Müslümanlar zenginlere para
vererek onlardan faiz almayı caiz görürler. Aynı şekilde büyük bir şirkete yahut bankaya para
yatırarak faiz almakta da bir sakınca görmezler. Bu ayet-i kerime bu gibi faizin de haram olduğunu açıklamaktadır. Yüce Allah (c.c.) gelecekte Müslümanların, faizi caiz bırakmak üzere bazı
hilelere başvuracağını ve bankalardaki faizin caiz olduğunu savunacaklarını bildiği için bu ayet-i
kerime vasıtasıyla her çeşit faizin yasak olduğunu belirtmiştir.)
|
| Muhammed Esed |
Ve (unutmayın! Başka) insanların malvarlığı sayesinde, artsın diye faizle verdikleriniz (size) Allah katında bir artış sağlamaz. Oysa, Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak için karşılıksız verdikleriniz (O'nun tarafından bereketlendirilir,) işte onlar, (bu şekilde Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak isteyenler,) ödüllerini kat kat artıranlardır!
|
| Mustafa Çevik |
Başkalarına verdiklerini, onların mallarından fazlasıyla alırız düşüncesiyle yapılan faizli işlemler ve faizle alınıp da verenin haksız yere elde ettiklerinin Allah nezdinde hiçbir değeri de karşılığı da yoktur. Allah’ın rızasını dileyerek yaptığınız harcamalar ve sadakalarınızın karşılığını O’nun katında kat kat fazlasıyla bulursunuz.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Yine (iyi bilin ki), başka insanların mal varlığı sayesinde artsın diye faiz karşılığı verdikleriniz asla Allah katında size artış sağlamaz. Bir de Allah'ın rızasını dileyerek verdiğiniz arındırıcı mali yükümlülükler var. İşte böyle yapanlar, ödüllerini kat kat artıranların ta kendileridir.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Nâsın mallarında nemalansın diye ribâ kabilinden verdiğiniz şey Allah indinde nemalanıp artmaz ve Allah'ın rızasını dilediğiniz halde verdiğiniz zekât ise böyle değildir. İşte (mallarını) kat kat arttıranlar ancak onlardır.
|
| Ömer Öngüt |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir fâiz, Allah katında artmaz. Fakat Allah'ın rızâsını dileyerek verdiğiniz zekâta gelince, o böyle değildir. O zekâtı veren kimseler (sevaplarını ve mallarını) kat kat artıranlardır.
|
| Şaban Piriş |
Başkalarının malı artsın diye faize verdiğinizin Allah katında bereketi yoktur. Fakat, Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekat böyle değildir. Kat kat artıranlar işte bunlardır.
|
| Sadık Türkmen |
İnsanların mallarından fazlaca alayım diye verdiğiniz riba, Allah katında artmaz. Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz Zekât’a gelince, işte onu kat kat artıranlardır!
|
| Seyyid Kutub |
İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz, Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekât böyle değildir. İşte zekât veren o kimseler, sevaplarını ve mallarını kat kat arttıranlardır.
|
| Suat Yıldırım |
Şunu unutmayın! Başkalarının mallarıyla artış sağlasın diye faize verdiğiniz para, zahiren fazlalaşsa da Allah’ın nezdinde artmaz. Ama Allah’ın rızasını arzulayarak verdiğiniz zekâtlar, O’nun nezdinde bereketlenir. İşte böyle yapanlar ödüllerini kat kat artırırlar.
|
| Süleyman Ateş |
İnsanların malları içinde, artması için verdiğiniz ribâ, Allâh katında artmaz. Ama Allâh'ın yüzünü (O'nun rızâsını) isteyerek verdiğiniz zekât(a gelince); işte (onu verenler sevâplarını ve mallarını) kat kat artıranlardır.
|
| Süleymaniye Vakfı |
İnsanların malları içinde artsın diye verdiğiniz faizli borç[1] Allah’ın yanında artmaz. Allah’ın rızasını isteyerek verdiğiniz zekâta gelince; mallarını kat kat artıranlar zekât verenlerdir.
[1] “Faizli borç” diye meal verdiğimiz “min ribe = مِن رِبًا” ifadesi “li riben = لِربا” taktirindedir. Devamındaki liyerbuve = ‘لِّيَرْبُوَ’nin başında da lam = لِ harf-i cerri olduğu için birincisinde aynı anlamda min = مِن kullanılmıştır. Buradaki riba, faizli borç anlamında mecazdır. Ayete genellikle şöyle bir meal verilir: “İnsanların malları içinde artsın diye verdiğiniz her hangi bir faiz” Böyle bir faiz olmayacağından kelimeye faizli borç dışında bir anlam verilemez.
|
| Tefhim-ul Kuran |
İnsanların mallarında artsın diye, vermekte olduğunuz faiz Allah katında artmaz. Ama Allah'ın yüzünü (rızasını) isteyerek vermekte olduğunuz zekat ise, işte (sevablarını ve gelirlerini) kat kat arttıranlar onlardır.
|
| Ümit Şimşek |
Halkın malından size artış sağlasın diye faizle verdiğiniz şeyler Allah katında artmaz. Allah'ın rızasını gözeterek verdiğiniz zekât cinsinden şeylere gelince: İşte bunu yapanlar, kat kat arttıranların tâ kendileridir.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
İnsanların malları içinde artsın diye riba olarak verdiğiniz, Allah katında artmaz. Allah'ın yüzünü isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte onu verenler kat kat artıranların ta kendileridir.
|