| Abdulbaki Gölpınarlı |
Andolsun soluya soluya koşanlara.
|
| Abdullah Parlıyan |
Soluk soluğa koşanlara,
|
| Adem Uğur |
Harıl harıl koşanlara,
|
| Ahmed Hulusi |
Andolsun o nefesleri zorlanarak (dünyalık biriktirmek için) koşan (azgın atlara benzer insanlara),
|
| Ahmet Tekin |
Andolsun, dörtnala düşman üzerine, savaşa giden süvarilere, çatlarcasına, soluk soluğa koşarak hücum eden atlara!
|
| Ahmet Varol |
Andolsun nefesleriyle ses çıkararak soluk soluğa koşan (at)lara,
|
| Ali Bulaç |
Soluk soluğa koşan (at)lara andolsun,
|
| Ali Fikri Yavuz |
And olsun, soluyarak koşanlara (gazilerin atlarına),
|
| Ali Ünal |
Yemin olsun gazilerin atlarına nefes nefese koşan,
|
| Bayraktar Bayraklı |
Öfkesinden dolayı soluk soluğa kalan düşmanlara,
|
| Bekir Sadak |
And olsun Allah yolunda kostukca kosanlara;
|
| Celal Yıldırım |
Harıl harıl, nefes nefese boyunlarını uzatarak koşan atlara (veya hac cihetine yönelen develere),
|
| Cemal Külünkoğlu |
(1-5) Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak tırnaklarıyla kıvılcımlar saçan, sabah erkenden baskın yapan ve orada tozu dumana katarak düşman topluluğunun içine dalan atlara andolsun ki,
|
| Diyanet İşleri (eski) |
And olsun Allah yolunda koştukça koşanlara;
|
| Diyanet Vakfi |
(1-8) Harıl harıl koşanlara, (nallarıyla) çakarak kıvılcım saçanlara, (ansızın) sabah baskını yapanlara, orada tozu dumana katanlara, derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki insan, Rabbine karşı pek nankördür. Şüphesiz buna kendisi de şahittir ve o, mal sevgisine de aşırı derecede düşkündür.
|
| Edip Yüksel |
Andolsun soluyarak aşanlara,
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
O harıl harıl koşular koşan
|
| Erhan Aktaş |
Soluk soluğa koşanlara ant olsun,
|
| Gültekin Onan |
Soluk soluğa koşan (at)lara andolsun,
|
| Hakkı Yılmaz |
1-5 Soluk soluğa koşanlar, sonra ateş saçanlar, sonra sabahtan baskın yapanlar, derken orada tozu dumana katanlar, sonra bir topluluğun en değerli kaynaklarına, varlıklarına kadar dalanlar kanıttır ki
|
| Harun Yıldırım |
Andolsun harıl harıl koşanlara,
|
| Hasan Basri Çantay |
Andolsun o harıl harıl koşan (at) lara,
|
| Hayrat Neşriyat |
Yemîn olsun (Allah yolunda) harıl harıl koşanlara (âdiyât’a)!
|
| İbni Kesir |
Andolsun; o koştukça koşanlara,
|
| İskender Evrenosoğlu |
Nefes nefese koşanlara andolsun.
|
| Kadri Çelik |
Andolsun soluk soluğa koşanlara.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(1-2) And olsun soluk soluğa koşan, tırnaklarından ateş saçanlara.
|
| Mehmet Okuyan |
Yemin olsun: Soluk soluğa koşan düşmanlara
|
| Muhammed Celal Şems |
(1-5) Göğüslerinden ses çıkararak hızla koşan atları, (ayak) darbeleriyle kıvılcımlar çıkaranları, sonra sabah (erkenden) saldıranları, ardından o (saldırı ile) toz kaldıranları ve sonunda o (toz ile) bir ordunun içine dalanları, şahit olarak gösteriyorum.
|
| Muhammed Esed |
Ooo! Nefes nefese koşan binek atları,
|
| Mustafa Çevik |
1-5 Kâinat ve insanı yaratan, insan için dünyayı bunca nimetlerle donatan Allah’ın davetini reddedenlere yazıklar olsun. Böyleleri, mü’minlere düşmanlıkta birbirleriyle soluk soluğa yarışıyor, tozu dumana katıp kin ve nefretle geceleyip sabahları saldırganlaşıyor, insanların davet edildikleri ilâhî nizam ile tanışmalarına engel
olmak için ortalığı bulandırıp akıllarını karıştırıyor, böylece nizamlarını ayakta tutabileceklerini sanıyorlar. Yemin olsun ki bunlardan hesap soracağız.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Yazıklar olsun (vahye) dinmez bir hınçla saldıranlara,
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
(1-2) Andolsun o hızlı hızlı koşanlara. Sonra o çarparak ateş saçanlara.
|
| Ömer Öngüt |
Andolsun o koştukça koşanlara!
|
| Şaban Piriş |
Andolsun, soluya soluya koşanlara ..
|
| Sadık Türkmen |
ANT OLSUN, o nefes nefese koşanlara,
|
| Seyyid Kutub |
Andolsun Allah yolunda koştukça koşanlara,
|
| Suat Yıldırım |
Gazilerin nefes nefese koşan,
|
| Süleyman Ateş |
Andolsun nefesleriyle (güp güp) ses çıkararak koşan (at)lara,
|
| Süleymaniye Vakfı |
Meş’âle olup sınırları aşanlar[*],
[*] Önderler. İlk beş âyette, نفوس kelimesi fail sayılmıştır. العَدْو: = el-adv, bir şeyi aşma ve durması beklenen yerde ilerleme (Mekâyîs) anlamına gelir. Böyle biri için “sınırları aşan” anlamı uygun düşer. ضَبْحً ise odunların ucunu yakmaktır. (Mekâyîs) Böylece onlar birer meş’ale olurlar.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Soluk soluğa koşan (at)lara andolsun,
|
| Ümit Şimşek |
And olsun nefes nefese koşanlara,
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Yemin olsun soluyuşlarıyla ses çıkararak koşanlara/nefes nefese saldıranlara,
|