| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve ışıdığı çağda, sabaha.
|
| Abdullah Parlıyan |
aydınlığı etrafa yayılmaya başladığı zaman, sabaha yemin olsun ki,
|
| Adem Uğur |
Ağarmaya başladığında sabaha andolsun ki,
|
| Ahmed Hulusi |
Teneffüs ettiğinde sabaha,
|
| Ahmet Tekin |
Nefes almaya, ağarmaya başlayan sabaha yemin ederim.
|
| Ahmet Varol |
Nefes almaya başladığı [4] zaman sabaha,
|
| Ali Bulaç |
Ve nefes almaya başladığı zaman, sabaha;
|
| Ali Fikri Yavuz |
Ağardığı zaman o sabaha ki,
|
| Ali Ünal |
Ve, nefes almaya başladığı zaman sabaha:
|
| Bayraktar Bayraklı |
(17-18) Çöken geceye, söken şafaklara yemin olsun ki,
|
| Bekir Sadak |
Agarmaya baslayan sabaha and olsun ki,
|
| Celal Yıldırım |
Teneffüs eden (ağarıp nefes nafes belirginleşen) sabaha ki,
|
| Cemal Külünkoğlu |
Andolsun, aydınlandığı zaman sabaha ki,
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Ağarmaya başlayan sabaha and olsun ki,
|
| Diyanet Vakfi |
Ağarmaya başladığında sabaha andolsun ki,
|
| Edip Yüksel |
Ve nefes almaya başlayan sabaha,
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ve nefeslendiği dem o sabaha ki
|
| Erhan Aktaş |
Ağardığı zaman sabaha ant olsun ki,
|
| Gültekin Onan |
Ve nefes almaya başladığı zaman, sabaha;
|
| Hakkı Yılmaz |
15-21 Kur’ân'ı dinlememek için saklananların, kaçanların durumunu, gerçeği örtbas etmenin-cehaletin gidişini, aydınlığın- reşitliğin gelişini kanıt gösteririm ki kuşkusuz bu, güçlü, Arş'ın/en büyük tahtın sahibi'nin yanında çok değer verilen, itaat edilen, güvenilen değerli bir elçi sözüdür.
|
| Harun Yıldırım |
Nefes almaya başladığında sabaha,
|
| Hasan Basri Çantay |
Nefeslendiği dem sabaha ki,
|
| Hayrat Neşriyat |
Nefes aldığı (ağarmaya yüz tuttuğu) vakit, sabaha!
|
| İbni Kesir |
Ağarmaya başlayan sabaha;
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve ağarmaya başladığı zaman sabaha (yemin ederim ki).
|
| İstanbul Kuran Araştırmaları Grubu |
Ve nefes almaya başladığı zaman sabaha.
(Nefes alıp verme süreci, yani solunum, en basit şekliyle bir canlının oksijen alıp karbondioksit vermesi şeklinde tanımlanabilir. Peki, nefes almayla sabahın ne bağlantısı vardır acaba? Neden bu iki kavram ayette bir araya getirilmiştir? Sabahleyin geceden farklı birşey mi olmaktadır? Bitkilerdeki fotosentezin bilinmediği dönemlerde bu soruları sorsaydınız, sorularınız cevapsız kalırdı.
Bitkiler topraktan aldıkları suyu, havadan aldıkları karbondioksit ile birleştirerek, şeker ve nişasta benzeri karbonhidratlara ve oksijene dönüştürür. Fotosentez denen bu süreçte oluşan yüksek enerjili besinler dokularda depolanırken, oksijen dışarı atılır.
Kısacası fotosentez, solunum ile tam ters yönde oluşan bir metabolizma olayıdır. Solunumda karbonhidratlar oksijen ile birleşerek, su ve karbondioksite parçalanır. Demek ki solunum tepkimelerinin son ürünleri, fotosentezin ilk maddeleridir. Ama bu olay yalnız ve yalnız gündüzleri gerçekleşmektedir.
Fotosentez ışık enerjisine bağlıdır ve karanlıkta gerçekleşemez. Yani ayetin ifade ettiği “sabah” vaktinde ışıklar ortaya çıkınca, “nefes almanın” şartı olan oksijen, bitkiler tarafından dışarı verilmeye başlar. )
|
| Kadri Çelik |
Ve nefes almaya başladığı zaman sabaha.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(17-18) İşte geçen geceye, Nefes alınan sabaha andolsun.
|
| Mehmet Okuyan |
Nefes almaya (aydınlanmaya) başlayan sabaha ki
|
| Muhammed Celal Şems |
(17-18) Gelip geçen geceyi ve soluk almaya başlayan sabahı (da) şahit gösteriyorum.
|
| Muhammed Esed |
ve soluk almaya başlayan sabahı:
|
| Mustafa Çevik |
15-20 Geceleri görüp gündüzleri göremediğiniz yıldızlara, yörüngelerinde akıp
giden gezegenlere, kararan geceye, soluk almaya başladığında sabaha ve içinde yaşadığınız kâinatın nizamına andolsun ki bu Kur’an, kâinat nizamının kurucusu güç,
kudret ve egemenlik sahibi Allah’ın güvenilir kılıp makam sahibi yaptığı melek tarafından, arkadaşınız Muhammed Peygamber’e indirilen bir kitaptır.
|
| Mustafa İslamoğlu |
ve henüz soluk almaya başlayan sabaha (yemin ederim)!
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve açılmaya başladığı zaman gündüze.
|
| Ömer Öngüt |
Ağarmaya başladığında sabaha andolsun!
|
| Şaban Piriş |
Aydınlanmaya başladığında sabaha andolsun ki.
|
| Sadık Türkmen |
ve nefes aldığında sabaha;
|
| Seyyid Kutub |
Soluk almaya başlayan sabaha.
|
| Suat Yıldırım |
Nefes almaya başladığı dem sabaha kasem ederim ki:
|
| Süleyman Ateş |
Soluk almağa başlayan sabaha,
|
| Süleymaniye Vakfı |
(seher yeli esip) nefeslenince sabah vakti hakkı için[*]!
[*] Son dört âyette Allah yemin etmektedir. Allah’ın bir şeye yemin etmesi, sadece o şeyin önemine vurgu yapmak içindir. Bu yüzden biz, bu anlama uygun meal verdik.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Ve nefes almağa başladığı zaman, sabaha;
|
| Ümit Şimşek |
Ve teneffüs ettiğinde sabaha.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Ve soluyarak açıldığı zaman sabaha,
|