| Abdulbaki Gölpınarlı |
Onlar birer ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazançları onlara, sizin kazancınız size. Onların yaptıkları sizden sorulmaz.
|
| Abdullah Parlıyan |
Şimdi o toplumlar geçip gittiler. Onların kazandıkları kendilerine yazılacak, sizin kazandıklarınız ise size; ve siz onların yaptıklarından dolayı yargılanacak değilsiniz.
|
| Adem Uğur |
Onlar bir ümmetti; gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmezsiniz.
|
| Ahmed Hulusi |
İşte onlar bir ümmetti (topluluktu), geçtiler gittiler! Onların kazandıkları kendilerine aittir, sizin kazandıklarınız da size! Ve size onların yaptıklarının hesabı sorulmayacaktır.
|
| Ahmet Tekin |
Onlar hayatlarını yaşayarak geçip giden milletlerdir. Onların işledikleri sâlih amellerin, yaptıkları hayırların, kazandıkları sevapların, yüklendikleri günahların, isyanların ve haksızlıkların karşılığını görecektir. Siz de işlediğiniz sâlih amellerin, kazandığınız sevapların, yüklendiğiniz günahların, isyanların, haksızlıkların karşılığını göreceksiniz. Siz onların işledikleri amellerden, günahlardan, hesaplarından sorumlu tutulmayacaksınız.
|
| Ahmet Varol |
Onlar geçmiş bir ümmetti. Onların kazandıkları kendilerine sizin kazandıklarınız ise sizedir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulmayacaksınız.
|
| Ali Bulaç |
Onlar, bir ümmetti, gelip geçti; onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz, onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz.
|
| Ali Fikri Yavuz |
O bir ümmetti, geldi geçti. Onların kazandığı kendilerinin, sizin kazandığınız da sizin; ve siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.
|
| Ali Ünal |
Onlar bir ümmetti, geldi geçti. Onlara kendi kazandıkları, size de kendi kazandığınız. Onların işlediklerinden dolayı siz sorguya çekilecek değilsiniz
|
| Bayraktar Bayraklı |
Onlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmeyeceksiniz.
|
| Bekir Sadak |
Onlar gecmis birer ummettir. Kazandiklari kendilerine, sizin kazandiklariniz da sizedir. Onlarin yapmis olduklarindan sorumlu degilsiniz. *
|
| Celal Yıldırım |
Onlar birer ümmetdi ki gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerinedir; sizin de kazandıklarınız sizedir. Onların yaptıklarından sorumlu tutulmayacaksınız.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Onlar bir ümmetti, geldi geçti. Onların kazandığı kendilerinin, sizin kazandığınız da sizin ve siz onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Onlar geçmiş birer ümmettir. Kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yapmış olduklarından sorumlu değilsiniz.
|
| Diyanet Vakfi |
Onlar bir ümmetti; gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmezsiniz.
|
| Edip Yüksel |
İşte onlar bir toplumdu; gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
O bir ümmetti geldi geçti, ona kendi kazandığı size de kendi kazandığınız ve siz onların işlediklerinden mes'ul değilsiniz
|
| Erhan Aktaş |
Onlar gelip geçen bir ümmettiler1. Onların kazandıkları onlara; sizin kazandıklarınız sizedir. Siz, onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz.
1- Topluluktular, toplumdular.
|
| Gültekin Onan |
İşte onlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız / sorulmayacaksınız.
|
| Hakkı Yılmaz |
Onlar, gelip geçen bir önderli toplumdurlar. Onların kendi kazandıkları kendilerinedir, sizin kazandıklarınız da kendinizedir. Siz, onların yaptıklarından sorumlu olmazsınız.
|
| Harun Yıldırım |
İşte onlar bir ümmetti, elbette gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız da sizindir ve siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.
|
| Hasan Basri Çantay |
Onlar birer ümmetdi, (gelib) geçdi. (O ümmetlerin) kazandığı kendilerinin, sizin kazandığınız da sizindir ve siz onların işlemiş olduklarından mes'ûl de olacak değilsiniz.
|
| Hayrat Neşriyat |
Bunlar gerçekten gelip geçmiş bir ümmettir. (Onların) kazandıkları kendilerine,(sizin) kazandıklarınız da sizedir. Ve (siz) onların yapmakta olduklarından suâl olunmayacaksınız!
|
| İbni Kesir |
Onlar bir ümmetti gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Ve siz onların yapmış olduklarından sorulmazsınız.
|
| İskender Evrenosoğlu |
İşte onlar bir ümmetti ki geldi, geçti. Onların kazandığı şeyler kendilerine, sizin kazandıklarınız sizedir. Onların yapmış olduklarından size sorulmaz (siz sorumlu değilsiniz).
|
| Kadri Çelik |
Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yapmış olduklarından sorulacak değilsiniz.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Kazandıkları kendilerinin olan bir ümmetti onlar, bir zaman geldiler, geçtiler. Aynen sizin kazandıklarınız gibi. Size onların yaptıklarından sorulmayacaktır.
|
| Mehmet Okuyan |
Onlar bir ümmetti, elbette gelip geçti(ler). Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmezsiniz.
|
| Muhammed Celal Şems |
İşte bu topluluk, (kendi zamanını tamamlayıp) gitti. Kazandığı (yarar da zarar da) kendisinedir. Sizin (de) kazandığınız (yarar veya zarar) kendinizedir. Onların yaptıklarından siz sorumlu tutulmayacaksınız.
|
| Muhammed Esed |
"Şimdi o toplumlar gelip geçtiler; onların kazandıkları onlara yazılacak, sizin kazandıklarınız ise size. Ve siz onların yaptıklarından ötürü yargılanacak değilsiniz."
|
| Mustafa Çevik |
İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve onların torunları bir ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazandıkları sevap ve günahları onlara, sizin kazandıklarınız da sizedir. Ne siz onların, ne de onlar da sizin yaptıklarınızdan sorumlu tutulmayacaksınız.
|
| Mustafa İslamoğlu |
"O toplumlar şimdi geçip gittiler: Onların kazandıkları kendilerine sizin kazandırdıklarınız da size aittir; ve siz onların yaptıklarından kesinlikle sorumlu tutulmayacaksınız."
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
O bir ümmettir ki, gelip geçmiştir. Ona kendi kazandığı, size de sizin kazandığınız vardır. Ve siz onların yapmış olduklarından mesul olmayacaksınız.
|
| Ömer Öngüt |
Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size âittir. Siz onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz.
|
| Şaban Piriş |
Onlar gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları onlara, sizin kazandığınız da size aittir. Ve siz onların yaptıklarından dolayı sorumlu olmayacaksınız.
|
| Sadık Türkmen |
Onlar gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulacak değilsiniz.
|
| Seyyid Kutub |
Onlar daha önce gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulmazsınız
|
| Suat Yıldırım |
İşte onlar bir ümmetti geldi geçti... Onların kazandığı kendilerine, sizin kazandığınız da sizedir! Siz onların işlediklerinden sorguya çekilmezsiniz.
|
| Süleyman Ateş |
Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız size aittir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Onlar yaşamış gitmiş bir toplumdur. Onların kazandığı onlara, sizin kazandığınız size.Onların yaptıkları size sorulmayacaktır.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Onlar, bir ümmetti, gelip geçti; onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz, onların yaptıklarından sorumlu tutulmayacaksınız.
|
| Ümit Şimşek |
Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Onların kazandığı onlara, sizin kazandığınız sizedir. Onların yaptıkları sizden sorulmaz.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
İşte bunlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Kazandıkları kendilerine. Sizin kazandığınız da size. Onların yapıp ettiklerinden siz sorumlu olmayacaksınız.
|