| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ancak yurtlarından göçmek için bir düzen, bir yol bulamayan gerçekten de âciz erkeklerle kadınlar ve çocuklar bu hükümden dışarı.
|
| Abdullah Parlıyan |
Ama hiçbir gücü olmayan ve kendileri göç için yol bulamayan, gerçekten zayıf erkekler, kadınlar ve çocuklar hariç.
|
| Adem Uğur |
Erkekler, kadınlar ve çocuklardan (gerçekten) âciz olup hiçbir çareye gücü yetmeyenler, hiç bir yol bulamayanlar müstesnadır.
|
| Ahmed Hulusi |
Ancak hicrete imkânı olmayan güçsüz, çaresiz erkekler, kadınlar ve çocuklar bundan müstesnadır.
|
| Ahmet Tekin |
Ancak gerçekten çaresiz kalan, çare icat edecek gücü olmayan, bir çıkış yolu bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar bu ihtarlara muhatap değildir.
|
| Ahmet Varol |
Ancak erkek, kadın ve çocuklardan çaresiz kalan ve bir yol bulamayan zavallılar (mustaz'aflar, ezilenler) müstesnadırlar.
|
| Ali Bulaç |
Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan müstaz'aflar olup hiç bir çareye güç yetiremeyenler ve bir yol (çıkış) bulamayanlar başka.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Erkek, kadın ve çocuklardan gücü yetmiyen biçarelerle hicret için yol bulamıyanlar müstesna (onlar cehennemlik değillerdir.)
|
| Ali Ünal |
Ancak, (imanlarını korumakla birlikte) her türlü imkândan mahrum, çaresiz ve hicrete yol bulamayan, (bir de, kendilerine tebliğ gitmediği için iman nedir, İslâm nedir bilme ve inanma imkânı olmayan) erkekler, kadınlar ve (her halükârda) çocuklar bundan müstesnadır.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Erkekler, kadınlar ve çocuklardan, âciz olup hiçbir çareye gücü yetmeyenler, hiçbir yol bulamayanlar müstesnadır.
|
| Bekir Sadak |
Caresiz kalan, yol bulamayan zavalli erkek, kadin ve cocuklar mustesnadirlar.
|
| Celal Yıldırım |
Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan cidden âciz olup bir çare bulmaya güç getiremiyenler ve bu yüzden (hicrete) yol bulamıyanlar müstesna..
|
| Cemal Külünkoğlu |
Yalnız, çaresiz kalan, (hicret etmeye) hiç bir çıkar yol bulamayan ezilmiş erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadırlar.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Çaresiz kalan, yol bulamayan zavallı erkek, kadın ve çocuklar müstesnadırlar.
|
| Diyanet Vakfi |
Erkekler, kadınlar ve çocuklardan (gerçekten) âciz olup hiçbir çareye gücü yetmeyenler, hiçbir yol bulamayanlar müstesnadır.
|
| Edip Yüksel |
Ancak, hiçbir çıkış yoluna gücü yetmeyen ve göç etmeye yol bulamayan erkek, kadın ve çocuk ezilmişler hariç.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ancak hakikaten zebun olanlar: Hiç bir çareye gücü yetmiyen ve hicret için yol bulamıyan erkekler, kadın, çocuklar müstesna
|
| Erhan Aktaş |
Ancak, çaresiz kalan, gücü yetmeyen, bir çıkış yolu bulamayan mustaz’af1 erkek, kadın ve çocuklar hariç.
1- Güçsüzler, kimsesizler, çaresizler.
|
| Gültekin Onan |
Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan müstaz'aflar olup hiç bir çareye güç yetiremeyenler ve bir yol (çıkış) bulamayanlar başka.
|
| Hakkı Yılmaz |
(97,98) Kesinlikle görevli güçlerin, kendilerine haksızlık ederlerken, geçmişte yaptıklarını ve yapması gerekirken yapmadıklarını bir bir hatırlattırdıkları şu kimselerin durumuna gelince; görevli güçler, “Ne işte idiniz?” derler. Onlar: “Biz, yeryüzünde güçsüzleştirilmiş kimselerdik” derler. Görevli güçler: “Allah'ın yeryüzü geniş değil miydi, siz, orada hicret etseydiniz ya?” derler. Artık, –erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan göçe güç yetiremeyen, kılavuzlandıkları doğru yolu bulamayan kimseler hariç– işte bunların varacakları yer cehennemdir. Ve o ne kötü gidiş yeridir!
|
| Harun Yıldırım |
Ancak erkekler, kadınlar ve çocuklardan bir çare bulamayan ve bir yol bulamayan mustazaf olanlar müstesnadır.
|
| Hasan Basri Çantay |
Erkeklerden, kadınlardan, çocuklardan za'f ve acz içinde bırakılıb da hiç bir çâreye gücü yetmeyen ve (hicrete) bir yol bulamayanlar müstesna.
|
| Hayrat Neşriyat |
Ancak erkekler, kadınlar ve çocuklardan (hicret etmek için) hiçbir çâreye gücü yetmeyen ve hiçbir yol bulamayan âciz bırakılmış kimseler müstesnâ.
|
| İbni Kesir |
Ancak erkek, kadın ve çocuklardan çaresiz kalarak bir yol bulamayan zavallılar müstesnadır.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan, hiçbir çareye gücü yetmeyen, (hicret için) bir yola ulaşamayan, zayıf (güçsüz) olanlar hariç.
|
| Kadri Çelik |
Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan zayıf bırakılıp da hiçbir çareye güçleri yetmeyenler ve (hicret için) bir yol bulamayanlar müstesnadır.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Ancak erkekler, kadınlar ve çocuklardan çıkış için yol bulamayanlar hariçtir.
|
| Mehmet Okuyan |
Hiçbir çareye gücü yetmeyen, (hicret için) hiçbir yol bulamayan zayıf düşürülmüş erkekler, kadınlar ve çocuklar hariç.
|
| Muhammed Celal Şems |
Ancak erkek, kadın ve çocuklardan gerçekten zayıf duruma düşürülmüş olup, (hicret etmek için) bir çaresi olmayanlar yahut hiçbir yol bulamayanlar, (bundan) müstesnadırlar.
|
| Muhammed Esed |
Ama -erkek olsun, kadın olsun, çocuk olsun- hiçbir gücü olmayan ve kendilerine doğru yol gösterilmeyen çaresiz kimseler bunların dışındadır:
|
| Mustafa Çevik |
97-99 Melekler, Allah’ın davetinden yüz çevirerek kendilerine zulmeden kimselerin canlarını alırken “Siz Allah için ne yaptınız?” diye soracaklar. Onlar da Bizler ezilmiş, güçsüz bırakılmış, zayıf kimselerdik bu yüzden de bir şey yapamadık” diyecekler. Bunun üzerine melekler de onlara “Allah’ın arzı hicret edeceğiniz kadar geniş değil miydi?” derler. İşte böylelerinin varacakları yer cehennem olacaktır, orası ne kötü bir varış yeridir. Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan hicret ederek, mü’minlerin arasına katılmak istemelerine rağmen, gerçekten özürleri, çaresizlik, düşkünlük ve güçsüzlükleri sebebi ile bu duruma güç yetirmeyip, bir yol bulamayanlar cezalandırılmazlar. Umulur ki Allah bunları affeder. Allah mü’minlere karşı çok merhametli ve bağışlayıcıdır.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Ne ki ezilen kesimlere mensup erkek, kadın ve çocuklardan hiçbir gücü olmayan ve yol göstericisi de bulunmayan kimseler bundan müstesnadır.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ancak erkeklerden ve kadınlardan ve çocuklardan zayıf sayılıp da hiçbir çareye güçleri yetmeyenler ve hiçbir doğru yol bulamayanlar müstesna.
|
| Ömer Öngüt |
Erkek, kadın ve çocuklardan zayıf olup, hiçbir çareye gücü yetmeyen ve hicret etmek için bir yol bulamayanlar müstesnâdır.
|
| Şaban Piriş |
Yalnızca, erkek, kadın ve çocuklardan hicret için yol bulamayan güçsüz bırakılanlar müstesnadır.
|
| Sadık Türkmen |
Ancak, gerçekten zayıf ve güçsüz olan, çaresiz kalan ve hicret etmeye yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar başkadır.
|
| Seyyid Kutub |
Yalnız, çaresiz kalan, hiç bir çıkar yol bulamayan ezilmiş, erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadırlar.
|
| Suat Yıldırım |
(98-99) Ancak, her türlü imkândan mahrum ve hicret için yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadırlar. Çünkü bunları Allah’ın affedeceği umulur. Allah gerçekten afüv ve gafurdur (affı ve mağfireti boldur).
|
| Süleyman Ateş |
Yalnız hiçbir çareye gücü yetmeyen ve göç için yol bulamayan, gerçekten zayıf erkekler, kadınlar ve çocuklar hariç.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Güçsüz hale getirilmiş, çaresiz kalmış ve bir çıkış yolu bulamamış erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadır.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Ancak erkeklerden, kadınlardan ve çocuklardan müstaz'aflar olup hiç bir çareye güç yetiremeyenler ve bir yol (çıkış) da bulamayanlar başka.
|
| Ümit Şimşek |
Ancak, erkek olsun, kadın olsun, çocuk olsun, bir çare veya hicret için bir imkân bulamayan güçsüz kimseler müstesnadır.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Kadınlardan, erkeklerden, yavrulardan hiçbiri beceri gösteremeyen, hiçbir yol bulamayanların durumu farklıdır.
|