95 - Tîn suresi 3. âyet meali

وَهَذَا الْبَلَدِ الْأَمِينِ
Ve hâzel beledil emîn(emîni).
  
ve ve
hâzâ bu
el beledi belde
el emîni emin, güvenilir
   
Abdulbaki Gölpınarlı Ve bu emîn şehre.
Abdullah Parlıyan ve güvenli bu Mekke şehrine yemin olsun ki,
Adem Uğur Ve şu emîn beldeye yemin ederim ki,
Ahmed Hulusi Şu emin beldeye ki,
Ahmet Tekin Şu emin beldeye, Mekke’ye andolsun!
Ahmet Varol Ve şu güvenli beldeye ki,
Ali Bulaç Ve şu emin beldeye (güvenilir şehre).
Ali Fikri Yavuz Bir de bu emîn şehre (Mekke’ye) ki:
Ali Ünal Ve bu güvenli Belde’ye:
Bayraktar Bayraklı Bu güvenli beldeye yemin olsun ki,
Bekir Sadak And olsun bu guvenli Mekke sehrine ki:
Celal Yıldırım Ve güven veren bu şehre (Mekke'ye) and olsun ki,
Cemal Külünkoğlu (1-4) İncire, zeytine, (Musa'nın, Rabbine münacatta bulunduğu) Sina dağına, bu güvenli şehre (Mekke'ye) andolsun ki, biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık.
Diyanet İşleri (eski) And olsun bu güvenli Mekke şehrine ki:
Diyanet Vakfi (1-5) İncire, zeytine, Sina dağına ve şu emîn beldeye yemin ederim ki, biz insanı en güzel biçimde yarattık. Sonra onu aşağıların aşağısına indirdik.
Edip Yüksel Ve andolsun bu güvenilir kente (Mekke’ye) ki;
Elmalılı Hamdi Yazır Ve Bu beled-i emîne
Erhan Aktaş Ve bu güvenli kente.
Gültekin Onan Ve şu güvenli (emin) beldeye (güvenilir şehre).
Hakkı Yılmaz 1-3 Ege bölgesi halkını, Akdeniz bölgesi halkını, Orta doğu halkını ve Arabistan halkını; dünyanın her yerindeki insanları kanıt gösteririm ki,
Harun Yıldırım Ve şu emin beldeye ki;
Hasan Basri Çantay ve şu emîn şehre ki,
Hayrat Neşriyat Ve bu emîn beldeye (Mekke’ye)!
İbni Kesir Ve şu emin kente,
İskender Evrenosoğlu Ve bu emin beldeye (Mekke Şehri'ne) (andolsun).
Kadri Çelik Ve şu güvenli şehre.
Mehmet Ali Eroğlu Nasıl bir belde ki; emin olan yer hakkı için.
Mehmet Okuyan Bu güvenli şehre (Mekke’ye) ki
Muhammed Celal Şems (1-3) Ben, incir ile zeytini, Tûr-ı Sinîn’i ve bu emniyetli şehri şahit olarak gösteriyorum.
Muhammed Esed ve bu güvenli toprakları!
Mustafa Çevik 1-5 İncire, zeytine, Sîna Dağı’na ve üzerinde yaşadığınız topraklara andolsun ki Biz, insanı bir amaç için en güzel biçimde yarattık ve bu amaca uygun nasıl yaşaması gerektiğini de peygamberler ve kitaplarla bildirdik.
Yaratılış amacının dışına çıkıp, kendisi ya da kendisi gibi yaratılmış kimselerin peşine düşüp onlara uyanları aşağıların aşağısına döndürürüz.
Mustafa İslamoğlu Bu güvenli belde şahittir:
Ömer Nasuhi Bilmen Ve bu emin olan beldeye.
Ömer Öngüt Bu güvenilir şehre andolsun ki!
Şaban Piriş Ve bu güvenli beldeye.
Sadık Türkmen Ve bu güvenli kente!
Seyyid Kutub Andolsun bu güvenli Mekke şehrine,
Suat Yıldırım Bu emin belde hakkı için ki:
Süleyman Ateş Ve bu güvenli Şehre andolsun ki,
Süleymaniye Vakfı Bu güvenli şehrin hakkı için[*]!

[*] Buraya kadar olan üç âyette Allah yemin etmektedir. Allah’ın bir şeye yemin etmesi, onun ve ondan sonra anlatılan şeyin önemine  vurgu yapmak içindir. Bu yüzden biz, bu anlama uygun meal verdik. 

Tefhim-ul Kuran Ve şu emin beldeye (güvenilir şehre).
Ümit Şimşek Ve bu güvenli beldeye:
Yaşar Nuri Öztürk Ve şu güvenli kente ki,

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.