| Abdulbaki Gölpınarlı |
Muhakkak size vaadedilen şeyler gelecek ve siz, olacak şeylerin önüne geçemezsiniz.
|
| Abdullah Parlıyan |
Şüphe yok ki, size vaad olunan o hesaplaşma vakti mutlaka gelecektir. Ve siz ondan kaçamayacaksınız.
|
| Adem Uğur |
Size vadedilen mutlaka gelecektir; siz bunu önleyemezsiniz.
|
| Ahmed Hulusi |
Muhakkak ki (size) vadolunanlar kesinlikle gelecektir. . . Siz (vaadini yerine getirmesi konusunda onu) acze düşüremezsiniz!
|
| Ahmet Tekin |
Size va’dedilen şey, nihaî yargı mutlaka gerçekleşecektir. Siz Allah’ın koyduğu kanunların dışına çıkarak bunun önüne geçemezsiniz, yakanızı kurtaramazsınız.
|
| Ahmet Varol |
Size vaad edilenler mutlaka gelecektir ve siz onun önüne geçemezsiniz.
|
| Ali Bulaç |
Hiç şüphesiz, size vadedilen mutlaka gelecektir. Ve siz aciz bırakacak değilsiniz.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Size edilen vaad (kıyametin kopması gibi şeyler) muhakkak başınıza gelecektir, siz onun önüne geçemezsiniz.
|
| Ali Ünal |
Size (gelecek ve Âhiret adına) ne va’ dedilmişse, ne ile korkutulmuşsanız hepsi mutlaka yerine gelecektir; bunun önüne asla geçebilecek değilsiniz.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Size vaad edilen mutlaka gelecektir. Siz bunu önleyemezsiniz.
|
| Bekir Sadak |
Size vadedilen, mutlaka yerine gelecektir; siz O'nu aciz kilamazsiniz.
|
| Celal Yıldırım |
Size va'dolunan elbette gelecektir ve siz (gelecek olan kazayı engelleyip Allah'ı) âciz kılacak değilsin izdir.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Şüphe yok ki size vaat edilen o (hesaplaşma günü) mutlaka gelecektir. Siz, onu engelleyemezsiniz.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Size vadedilen, mutlaka yerine gelecektir; siz O'nu aciz kılamazsınız.
|
| Diyanet Vakfi |
Size vadedilen mutlaka gelecektir; siz bunu önleyemezsiniz.
|
| Edip Yüksel |
Size söz verilenler elbette yerine gelecektir ve onun önüne geçemezsiniz.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Size edilen va'd-ü vaîd muhakkak başınıza gelecektir, siz onun önüne geçemezsiniz
|
| Erhan Aktaş |
Size söz verilen şeyler kesinlikle yerine gelecektir. Siz bunu önleyemezsiniz.
|
| Gültekin Onan |
Hiç şüphesiz, size vadedilen mutlaka gelecektir. Ve siz aciz bırakacak değilsiniz.
|
| Hakkı Yılmaz |
Şüphesiz sizin vaat olunduğunuz şeyler kesinlikle gelecektir. Ve siz, bunu engelleyecek birileri değilsiniz.
|
| Harun Yıldırım |
Muhakkak size vaad edilen kesinlikle gelecektir. Siz aciz bırakacak değilsiniz!
|
| Hasan Basri Çantay |
Hakıykat, size (başınıza geleceği) va'd olunan şeyler elbette gelib çatacakdır. Siz, önüne geçebilecekler değilsiniz.
|
| Hayrat Neşriyat |
Şübhesiz ki ne va'd olunuyorsanız mutlaka gelecektir ve siz (ona) mâni' olacak kimseler değilsiniz!
|
| İbni Kesir |
Muhakkak size vaad olunan; yerine gelecektir. Siz, O'nu aciz kılacaklar değilsiniz.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Muhakkak ki; size vaadedilen (vaadolunduğunuz) şey mutlaka gelecektir. Ve siz, aciz bırakacak değilsiniz (önleyemezsiniz).
|
| Kadri Çelik |
Size vaat edilen, mutlaka (yerine) gelecektir. Siz O'nu aciz kılıcılar değilsiniz.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Muhakkak size vadedilenler gelecektir. Siz engelleyecek değilsinizdir.
|
| Mehmet Okuyan |
Size vadedilen mutlaka gelecektir; siz (bunları) asla aciz bırakıcılar değilsiniz.
|
| Muhammed Celal Şems |
Size vadedilen mutlaka yerine gelecektir. (Bizi asla) aciz kılacak değilsiniz.
|
| Muhammed Esed |
Şüphe yok ki size vaat edilen o (hesaplaşma) mutlaka gelecektir ve siz ondan kaçamayacaksınız!
|
| Mustafa Çevik |
Size vaat olunan Hesap Günü’nün geleceğinden sakın şüpheniz olmasın, kimse ona engel olamaz.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Kaçış yok: tehdit edildiğiniz şey mutlaka gerçekleşecektir: ve siz ona asla engel olamayacaksınız.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Şüphe yok ki, vaad olunduğunuz şey elbette gelecektir. Ve siz onu bertaraf edebilecek değilsinizdir.
|
| Ömer Öngüt |
Size vaad edilen mutlaka gelecektir. Siz onun önüne geçemezsiniz.
|
| Şaban Piriş |
Size yapılan vaat mutlaka gerçekleşecek ve siz onu engelleyemeyeceksiniz.
|
| Sadık Türkmen |
Size söz verilen muhakkak gelecektir. Siz kesinlikle (Allah’ı) güçsüz bırakamazsınız!
|
| Seyyid Kutub |
Size va'dedilen akıbet kesinlikle yerine gelecektir. Siz onun önüne geçemezsiniz.
|
| Suat Yıldırım |
Size vâd edilen şeyler mutlaka gelecektir, siz bunun önüne geçemezsiniz.
|
| Süleyman Ateş |
Size söylenen uyarı, muhakkak gelecektir, siz onu engelleyemezsiniz.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Tehdit edildiğiniz şey mutlaka olacaktır. Siz önüne geçemeyeceksiniz.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Hiç şüphesiz, size vadedilen mutlaka gelecektir. Ve siz aciz bırakacak değilsiniz.
|
| Ümit Şimşek |
Size vaad edilen mutlaka gelecektir; onun önüne geçemezsiniz.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Size vaat edilen şeyler kesinlikle meydana gelecektir. Siz engel olamazsınız.
|