| Abdulbaki Gölpınarlı |
Yahut da suyu öylesine çekilir ki onu arayıp bulmaya bile gücün yetmez.
|
| Abdullah Parlıyan |
Yahut da suyu öylesine çekilir ki, onu arayıp bulmaya bile gücün yetmez.”
|
| Adem Uğur |
Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın.
|
| Ahmed Hulusi |
"Yahut (bağının) suyu dibe çekilir de, bir daha onu bulamazsın. "
|
| Ahmet Tekin |
'Yahut bağın suyu yerin dibine çekilir de, bir daha onu arayıp bulamazsın.'
|
| Ahmet Varol |
Yahut suyu yerin altına çekilir de onu bir daha ara(yıp bul)maya güç yetiremezsin.'
|
| Ali Bulaç |
"Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin."
|
| Ali Fikri Yavuz |
Yahud bağının suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulamazsın.
|
| Ali Ünal |
“Veya suyu yere geçer de, artık ondan ümidini büsbütün kesersin.”
|
| Bayraktar Bayraklı |
(40-41) “Umulur ki Rabbim bana senin bahçenden daha iyisini verir ve seninkinin üzerine de gökten hesap görecek bir yıldırım gönderir de, orası kaygan, kuru bir yer olur. Yahut suyu çekilir de, artık, onu bir daha elde edemezsin” dedi.
|
| Bekir Sadak |
(37-41) Kendisiyle konustugu arkadasi ona: «Seni topraktan, sonra nutfeden yaratani, sonunda de seni insan kiligina koyani mi inkar ediyorsun? Iste O benim Rabbim olan Allah'tir. Rabbime kimseyi ortak kosmam. Bahcene girdigin zaman, her ne kadar beni kendinden mal ve nufus bakimindan daha az buluyorsan da: «Masallah! Kuvvet ancak Allah'a mahsustur! demen gerekmez mi? Rabbim,senin bahcenden daha iyisini bana verebilir ve seninkinin uzerine gokten bir felaket gonderir de bahcen yerlebir olabilir. Yahud suyu cekilir bir daha da bulamazsin» dedi.
|
| Celal Yıldırım |
(40-41) «Olabilir ki Rabbim bana senin bahçenden daha hayırlısını verir ve seninkinin üzerine gökten bir âfet indirir de kaygan-verimsiz bir yere dönebilir veya suyu çekiliverir de artık bir daha onu arayıp bulamazsın.»
|
| Cemal Külünkoğlu |
(39-41) “Her ne kadar beni kendinden mal ve evlat bakımından zayıf görüyorsan da, bahçene girdiğin zaman ‘Maşaallah (Allah'ın dilediği olur), bütün güç sadece Allah'ındır' demen gerekmez miydi? Belki Rabbim senin bağından daha hayırlısını bana verir, (seninkinin) üstüne gökten yakıp yıkan bir afet gönderir de kaygan bir toprak kesiliverir. Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin.”
|
| Diyanet İşleri (eski) |
(37-41) Kendisiyle konuştuğu arkadaşı ona: 'Seni topraktan, sonra nutfeden yaratanı, sonunda de seni insan kılığına koyanı mı inkar ediyorsun? İşte O benim Rabbim olan Allah'tır. Rabbime kimseyi ortak koşmam. Bahçene girdiğin zaman, her ne kadar beni kendinden mal ve nüfus bakımından daha az buluyorsan da: 'Maşallah! Kuvvet ancak Allah'a mahsustur!' demen gerekmez mi? Rabbim, senin bahçenden daha iyisini bana verebilir ve seninkinin üzerine gökten bir felaket gönderir de bahçen yerle bir olabilir. Yahut suyu çekilir bir daha da bulamazsın' dedi.
|
| Diyanet Vakfi |
«Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın.»
|
| Edip Yüksel |
“Yahut suyu dibe çöker de bir daha su bulamazsın.”
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Yahûd suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulamazsın
|
| Erhan Aktaş |
Veya onun suyu yerin dibine çekilir de artık onu çıkarmaya asla gücün yetmez.
|
| Gültekin Onan |
"Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin."
|
| Hakkı Yılmaz |
(37-41) Arkadaşı konuşarak ona, “Seni topraktan, sonra bir damla sudan oluşturan, daha sonra da
seni olgun insan hâline getirene mi inanmıyorsun? Fakat ben; O, benim Rabbim Allah'tır. Ve ben
Rabbime kimseyi ortak koşmam. Kendi bağına girdiğin zaman: “Maşallah, lâ kuvvete illa billâh”
[Allah ne isterse o olur. Allah'tan başka hiçbir güç yoktur] deseydin ya! Sen her ne kadar beni,
malca ve evlatça kendinden az görüyorsan da, belki Rabbim bana, senin bağından daha hayırlısını
verir. Seninkinin üstüne de gökten felaketler gönderir de senin bağ, kaygan bir toprak hâline
geliverir. Yahut bağının suyu yerin dibine çekilir de bir daha onu aramaya güç yetiremezsin” dedi.
|
| Harun Yıldırım |
"Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın."
|
| Hasan Basri Çantay |
«Yahud olabilir ki suyu (yerin) dib (in) e çekilir de bir daha onu ara (yıb bul) mıya güc yetiremezsin».
|
| Hayrat Neşriyat |
'Yâhut suyu çekilerek yok olur da bir daha onu aramaya aslâ güç yetiremezsin!'
|
| İbni Kesir |
Yahut suyu çekilir de bir daha bulamazsın.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Veya onun (bahçenin) suyu, yerin içine çekilir. Artık onu elde etmeye asla gücün yetmez (sen muktedir olamazsın).
|
| Kadri Çelik |
“Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin.”
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Kaybolur, çekilir suyu, yahut da onu bir daha bulmaya güç yetiremezsin.
|
| Mehmet Okuyan |
Veya (bahçenin) suyu dibe çekilir de onu istemeye (elde etmeye) asla güç yetiremezsin.”
|
| Muhammed Celal Şems |
“Yahut suyu dibe çekilip kurur. Ardından onu tekrar geri çıkartmaya gücün (de) yetmez. ”
|
| Muhammed Esed |
yahut bir daha asla bulup çıkaramayacağın biçimde onun suyu çekilebilir!"
|
| Mustafa Çevik |
32-41 Ey Peygamber! Allah’ın davetinden yüz çevirenlere, şu iki adamın dersler çıkarılması gereken kıssasını anlat, onlardan birine iki üzüm bağı vermiş, bağlarının etrafını hurma ağaçlarıyla donatmış ve iki bağın arasında da ekinler yetiştirmiştik. Her iki bağda eksiksiz ürün veriyordu. Ayrıca bu iki bağın arasından bir de dere akıtmıştık. Dolayısıyla bahçelerinden bol bol ürün kaldırıp, bolluk içinde de yaşıyordu, derken bir gün komşusu olan arkadaşıyla konuşurken ona: “Benim malım mülküm seninkinden çok fazla, üstelik nüfuz ve itibar bakımından da, senden üstünüm.” diyerek gururlanıp, böbürlendi. Böyle düşünüp konuşarak kendine yazık eden bu adam, sonra da dönüp bahçesine bakarak arkadaşına, “Bu bahçemin, bağımın, bir gün kuruyup yok olacağına hiç ihtimal vermiyorum, Kıyamet denilen günün de gelip çatacağına inanmıyorum. Şayet böyle bir şey gerçek olur da yeniden diriltilip Rabbimin huzuruna çıkarılırsam, orada da bana bundan daha iyisinin verileceğinden eminim.” dedi. Bunun üzerine arkadaşı da ona: “Sen böyle konuşmakla, seni önce topraktan sonra da bir damla sudan yaratıp şeklini veren ve rızıklandıran Allah’a nankörlük etmiş olmuyor musun?” dedikten sonra da sözlerine şöyle devam etti: “Hâlbuki ben çok iyi biliyor ve inanıyorum ki senin de, benim de sahibi olduğumuzu söylediğimiz şeylerin gerçek sahibi Allah’tır. Yarattığı nimetlerin nasıl kullanılması gerektiğini bildiren O’dur ve O’ndan başka gerçek ilah yoktur. Sana kibrinden, nankörlüğünden dolayı da yazıklar olsun. Keşke bahçene girip çıkarken böbürlenip küstahlaşmak yerine, “Maşallah, Allah ne güzel yaratmış ve bana lütfetmiş, inşallah ben de O’nun razı olacağı gibi kullanıp, şükredenlerden olurum deseydin ve beni mal, mülk, evlat bakımından küçümsemeseydin daha iyi olurdu. Rabbim dilerse bana, senin bağından bahçenden daha hayırlısını verebileceği gibi dilerse senin bağına bahçene bir afet gönderip yerle bir de edebilir. Yahut bir daha asla bulup çıkaramayacağın biçimde bahçenin suyunu yerin dibine çekebilir.”
|
| Mustafa İslamoğlu |
ya da bir daha asla ulaşıp elde edemeyeceğin bir biçimde onun suyunu çeker."
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
«Yahut suyu çekilir de artık onu aramaya asla güç yetiremezsin.»
|
| Ömer Öngüt |
“Yahut suyu çekilir de artık onu arayıp bulamazsın. ”
|
| Şaban Piriş |
Ya da suyu çekilir de bir daha bulamazsın.
|
| Sadık Türkmen |
Veya onun suyu yerin dibine çekilir de, bir daha onu arayıp bulamazsın!”
|
| Seyyid Kutub |
Ya da bahçenin suyu yerin öyle derin katmanlarına sızar ki, bir daha aramaya bile gücün yetmez.
|
| Suat Yıldırım |
(40-41) Olur ki Rabbim senin bahçenden daha iyisini bana verir ve senin o bahçene gökten bir afet indirir de bağın kupkuru toprak kesilir; yahut bağının suyu çekilir de ondan artık büsbütün ümidini kesersin."
|
| Süleyman Ateş |
"Yahut suyu dibe çekilir de bir daha su arayamazsın."
|
| Süleymaniye Vakfı |
Ya da suyu çekilir de bir daha arasan da bulamazsın onu.
|
| Tefhim-ul Kuran |
«Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin.»
|
| Ümit Şimşek |
'Veya suyu çekiliverir; sen de bir daha onu aramakla bulamazsın.'
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Yahut suyu dibe çekilir de bir daha onu isteyemezsin bile."
|