| Abdulbaki Gölpınarlı |
De ki: Ey insanlar, gerçekten de Rabbinizden hak ve hakikat gelmiştir size. Artık kim doğru yola giderse faydası kendisinedir ve kim saparsa zararı kendine ve ben, sizi koruyucu değilim.
|
| Abdullah Parlıyan |
Ey peygamber! De ki: “Ey insanlar! Şimdi size, Rabbinizden gerçekleri içeren bilgi gelmiş bulunuyor. Bundan böyle her kim, doğru yolu izlemeyi seçerse, bunu kendi lehine seçmiş olacaktır. Ve kim de sapıklığı seçerse, yine bunu kendi aleyhine seçmiş olacaktır. Ben sizin üzerinize, bir koruyucu ve işinizi yüklenici de değilim.”
|
| Adem Uğur |
De ki: Ey insanlar! Size Rabbinizden Hak (Kur'an) gelmiştir. Artık kim doğru yola gelirse, ancak kendisi için gelecektir. Kim de saparsa, o da ancak kendi aleyhine sapacaktır. Ben sizin üzerinize vekil değilim. (Sadece tebliğ etmekle memurum).
|
| Ahmed Hulusi |
De ki: "Ey insanlar. . . Gerçek ki size Rabbinizden hakikat bilgisi gelmiştir! Artık kim hakikate yönelirse yalnızca kendi nefsi için yönelmiş olur; kim de saparsa sadece kendi nefsi aleyhine sapmış olur! Ben sizin Vekiyliniz (hakikatinizin şuurunuzdaki yönlendiricisi) değilim. "
|
| Ahmet Tekin |
'Ey insanlar! Toplumda hakça bir düzen gerçekleştirmeniz için Hak kitap Kur’ân Rabbinizden size geldi. Kim hidayet rehberi Kur’ân’ı, hak yolu, İslâm’ı tercih ederek kabullenir, hak yolda sebat ederse, ancak kendi iyiliği, kurtuluşu için hak yola girmiş, İslâmî hayatı yaşamış olur. Kim başına buyruk davranarak hak yoldan uzaklaşır, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih ederse, yalnızca kendi felâketini hazırlamış, kendisi zarara ziyana uğramış olur. Ben sizin adınıza Allah’a karşı savunma yapamam. Allah adına da sizin üzerinizde zor kullanamam' diye ilan et.
|
| Ahmet Varol |
De ki: 'Ey insanlar! Size Rabbinizden hak gelmiştir. Kim hidayeti kabul ederse kendi yararına kabul etmiş olur; kim de sapıtırsa kendi aleyhine sapıtmış olur. Ben sizin üzerinize bir vekil değilim.'
|
| Ali Bulaç |
De ki: "Ey insanlar, şüphesiz size Rabbinizden hak gelmiştir. Kim hidayet bulursa, o ancak kendi nefsi için hidayet bulmuştur. Kim saparsa, o da, kendi aleyhine sapmıştır. Ben sizin üzerinizde bir vekil değilim."
|
| Ali Fikri Yavuz |
Rasûlüm, şöyle de: “- Ey insanlar! Size Rabbinizden hak (Kur’an ve Peygamber) geldi. Artık hidayeti kabul eden, kendi nefsi için kabul etmiş olur; ve sapıklığa düşen ve kendi aleyhine (zararına) sapmış olur. Ben de sizin üzerinize vekil değilim.”
|
| Ali Ünal |
(Ey Rasûlüm,) de ki: “Ey insanlar! İşte Rabbinizden size hak ve hakikat gelmiş bulunuyor. Artık kim hakka tâbi olur da doğru yolu tutarsa, hiç şüphesiz kendi lehine doğru yolu tutmuş olur; kim de sapar giderse, ancak kendi aleyhine olarak sapıp gitmiştir. Ben, sizin başınızda yaptıklarınızın sorumluluğunu üzerine almış bir yetkili değilim.”
|
| Bayraktar Bayraklı |
De ki: “Ey İnsanlar! Size Rabbinizden hak olan Kur'ân gelmiştir. Artık kim doğru yola gelirse, ancak kendisi için gelecektir. Kim de saparsa, o da ancak kendi aleyhine sapacaktır. Ben sizin üzerinize vekil değilim.”
|
| Bekir Sadak |
De ki: «Ey insanlar! Rabbinizden size gercek gelmistir. Dogru yola giren ancak kendisi icin girmis ve sapitan da kendi zararina olarak sapitmistir. Ben sizin bekciniz degilim.»
|
| Celal Yıldırım |
De ki: Ey insanlar! Gerçekten Rabbinizden size Hak (olan kitab ve hak olan peygamber) geldi. Artık bu durumda kim doğru yolu seçerse, ancak kendi lehine seçmiştir. Kim de sapıtırsa, kendi aleyhine sapıtmıştır. Ben sizin üzerinizde bir vekîl (bekçi, koruyucu ve işleri yüklenen, sizi dilediğim gibi savunan) değilim.
|
| Cemal Külünkoğlu |
De ki: “Ey insanlar! Size Rabbinizden hak (peygamber ve Kur'an) gelmiştir. Artık kim doğru yola girerse, ancak kendisi için girer. Kim de 8haktan) saparsa ancak kendi aleyhine sapar. Ben sizin üzerinizde bir vekil (sorumlu) değilim.”
|
| Diyanet İşleri (eski) |
De ki: 'Ey insanlar! Rabbinizden size gerçek gelmiştir. Doğru yola giren ancak kendisi için girmiş ve sapıtan da kendi zararına olarak sapıtmıştır. Ben sizin üzerinize vekil değilim.'
|
| Diyanet Vakfi |
De ki: Ey insanlar! Size Rabbinizden Hak (Kur’an) gelmiştir. Artık kim doğru yola gelirse, ancak kendisi için gelecektir. Kim de saparsa, o da ancak kendi aleyhine sapacaktır. Ben sizin üzerinize vekil değilim. (Sadece tebliğ etmekle memurum).
|
| Edip Yüksel |
De ki: “Ey halk, Efendinizden size gerçek gelmiş bulunuyor. Kim yola gelirse kendisi için yola gelmiş olur, kim de saparsa kendi zararına sapar. Ben sizden sorumlu değilim.”
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ey insanlar! işte rabbınızdan size hak geldi, artık hidayeti kabul eden kendi nefsi için kabul etmiş olur, sapkınlık eden de kendi aleyhine sapmış olur: ve ben sizin üzerinize vekil değilim, de
|
| Erhan Aktaş |
De ki: “Ey insanlar, işte Rabb’inizden size Hakk1 geldi. Hidayeti kabul eden, kendisi için kabul etmiş olur. Sapkınlık eden de, kendi aleyhine sapmış olur. Ve ben sizin vekiliniz2 değilim.
1- Doğru yolu gösteren kılavuz. 2- Sizi zorla hidayet erdirecek. Koruyucunuz, dayanağınız ve kefiliniz.
|
| Gültekin Onan |
De ki: "Ey insanlar, şüphesiz size rabbinizden hak gelmiştir. Kim hidayet bulursa, o ancak kendi nefsi için hidayet bulmuştur. Kim saparsa, o da, kendi aleyhine sapmıştır. Ben sizin üzerinizde bir vekil değilim."
|
| Hakkı Yılmaz |
De ki: “Ey insanlar! Rabbinizden, elbette, size hak gelmiştir. Artık kılavuzlanan doğru yola giren, ancak kendisi için girmiştir ve gerçekten, sapan da, kendi zararına sapmıştır. Ve ben, sizin üzerinize sizi ayakta tutan; sizden sorumlu biri değilim.”
|
| Harun Yıldırım |
De ki: “Ey insanlar, şüphesiz size Rabbinizden hak gelmiştir. Artık kim hidayet bulursa o, ancak kendi nefsi için hidayet bulmuştur. Kim saparsa, o da kendi aleyhine sapmıştır. Ben sizin üzerinizde bir vekil değilim.”
|
| Hasan Basri Çantay |
De ki: «Ey insanlar, size Rabbinizden hak gelmişdir. Artık kim hidâyeti kabul ederse o, ancak kendi fâidesi için hidâyete ermiş, kim de saparsa o da yalınız kendi zararına sapmış olur. Ben sizin başınızda bir bekçi de değilim a»!
|
| Hayrat Neşriyat |
De ki: 'Ey insanlar! Gerçekten size Rabbi niz den hak gelmiştir. Artık kim hidâyete ererse, o takdirde ancak kendisi için hidâyete ermiş olur.Kim de dalâlete düşerse, artık ancak kendi aleyhine dalâlete düşmüş olur. Ben sizin üzerinize (ille de îmân etmeniz için) vekil değilim!'
|
| İbni Kesir |
De ki: Ey insanlar; size Rabbınızdan hak gelmiştir. Artık kim hidayeti kabul ederse; o, ancak kendi faydası için hidayete ermiş, kim de saparsa; kendi zararına sapmış olur. Ben, sizin başınıza bir bekçi değilim.
|
| İskender Evrenosoğlu |
De ki: “Ey insanlar, Rabbinizden size hak gelmiştir! Kim hidayete erdiyse, muhakkak ki kendi nefsi için hidayete erer. Ve kim dalâlette olduysa (kaldıysa) ancak kendi aleyhine (sorumluluğu kendi üzerinde) dalâlette olur. Ve ben, sizin üzerinize vekil değilim.”
|
| Kadri Çelik |
De ki: “Ey insanlar! Rabbinizden size gerçek gelmiştir. Kim hidayete ulaşırsa, o, ancak kendi nefsi için hidayete ulaşmıştır. Kim de saparsa, o da kendi aleyhine sapmıştır. Ben sizin üzerinizde bir vekil değilim.”
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
"Yüce Rabbinizden hak gelmiştir şüphesiz" de "Kim hidayeti bulursa nefsinedir. Umduğuna erer, huzur bulurKim de saparsa, o da kendi aleyhine sapmadır. Nitekim ben sizin üzerine ne bir vekil, ne de işinizi koruyan yüklenen birisiyimdir.
|
| Mehmet Okuyan |
De ki: “Ey insanlar! Rabbinizden size elbette gerçek gelmiştir. Kim doğru yola gelirse yalnızca kendisi için gelmiş olur; kim de saparsa sadece kendi aleyhine sapmış olur. Ben sizin üzerinize asla vekil (güven kaynağı) değilim.”
|
| Muhammed Celal Şems |
De ki: “Ey insanlar, Rabbiniz tarafından size hak geldi. Hidayeti kabul eden, ancak kendi nefsinin (yararı için) onu kabul etmiş olur. Kim saparsa, sapıklığı (ancak) kendi aleyhinde benimsemiş olur. Ben üzerinizde bekçi değilim.”
|
| Muhammed Esed |
(Ey Peygamber,) de ki: "Ey insanlar, şimdi size Rabbinizden hakikat (bilgisi) gelmiş bulunuyor artık. Bundan böyle her kim ki doğru yolu izlemeyi seçerse, bunu kendi lehine seçmiş olacaktır; ve her kim ki sapıklığı seçerse, yine bunu kendi aleyhine seçmiş olacaktır. Sizin davranışınızdan sorumlu değilim ben".
|
| Mustafa Çevik |
Ey Peygamber! De ki: “Ey insanlar! İşte size yaratılışınızın sebebini bildiren ve ona uygun nasıl yaşamanız gerektiğini açıklayan Kur’an geldi. Bundan sonra kim, ona uyarsa, elbette bu seçimi hayrına olacaktır. Fakat her kim de buna rağmen başka bir hayat tarzı ile yaşamayı seçerse kendine zarar vermiş olacaktır. Ben asla sizin tercihlerinizden sorumlu değilim.”
|
| Mustafa İslamoğlu |
(Ey peygamber)! De ki: "Ey insanlık ailesi! İşte size Rabbinizden hakikatin ta kendisi gelmiştir! Artık kim doğru yolu tercih ederse, hiç şüphesiz o bu tercihi kendisi için yapmış olacaktır; kim de (yoldan) saparsa, hiç şüphesiz onun sapma tercihi kendi aleyhine olacaktır: ama sizin tercihinizden dolayı sorumlu tutulan asla ben olmayacağım!"
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
De ki: «Ey insanlar! Muhakkak ki, Rabbiniz tarafından size hak gelmiştir. Artık her kim hidâyeti kabul ederse kendi nefsi için hidâyete ermiş olur. Ve her kim dalâlete düşerse şüphe yok ki, kendi nefsi aleyhine dalâlete düşmüş olur. Ve ben sizin üzerinize bir vekil değilim.»
|
| Ömer Öngüt |
De ki: “Ey insanlar! Size Rabbinizden hak gelmiştir. Artık kim hidayeti kabul ederse, o ancak kendi iyiliği için hidayete ermiş olur. Kim de saparsa, o da ancak kendi zararına sapmış olur. Ben sizin üzerinize vekil değilim. ”
|
| Şaban Piriş |
De ki: -Ey İnsanlar! Rabbinizden size hak gelmiştir. Doğru yola giren sadece kendisi için girmiş ve sapıtan da kendi zararına sapıtmıştır. Ben, sizin bekçiniz değilim.
|
| Sadık Türkmen |
DE Kİ: “Ey insanlar! Rabbinizden size gerçek gelmiştir. Kim doğru yola gelirse kendi nefsi için doğru yola gelmiştir. Kim de saparsa kendi aleyhine sapmıştır. Ben sizin vekiliniz/bekçiniz değilim.”
|
| Seyyid Kutub |
De ki: «Ey insanlar, size Rabbinizden hak gelmiştir. Artık kim hidayeti kabul ederse o, ancak kendi faydası için hidayete ermiş, kim de saparsa, kendi zararına sapmış olur. Ben sizin başınızda bir bekçi de değilim.»
|
| Suat Yıldırım |
De ki: "Ey insanlar! İşte Rabbiniz tarafından, hakikat size gelmiş bulunuyor. Artık kim bu gerçeği kabul eder de doğru yolu tutarsa, bunun faydası sadece kendisinedir. Her kim de bu yoldan saparsa, o da kendi aleyhine olarak sapar. Bilin ki, ben işlerinizi yönetmeyi üstüne almış biri değilim."
|
| Süleyman Ateş |
De ki: "Ey insanlar, işte size Rabbinizden gerçek geldi. Artık yola gelen, kendisi için gelir; sapan da kendi zararına sapar. Ben sizin üzerinize vekil değilim!"
|
| Süleymaniye Vakfı |
De ki “Ey insanlar! Bu gerçek size Rabbinizden gelmiştir. Artık kim yola gelirse kendi için gelir. Kim de yoldan çıkarsa kendi aleyhine çıkar. Ben sizin üzerinizde bir vekil[*] değilim.”
[*] Vekil: Nebiler dahil hiç kimse ve hiç birşey Allah ile kulu arasına giremez.
|
| Tefhim-ul Kuran |
De ki: «Ey insanlar, şüphesiz size Rabbinizden hak gelmiştir. Kim hidayete ulaşırsa, o, ancak kendi nefsi için hidayete ulaşmıştır. Kim de saparsa, o da, kendi aleyhine sapmıştır. Ben sizin üzerinizde bir vekil değilim.»
|
| Ümit Şimşek |
De ki: Ey insanlar! İşte size Rabbinizden hak gelmiştir. Doğru yolu tutan kendisi için tutar; sapan da kendi aleyhine sapar. Ben ise sizden sorumlu bir vekil değilim.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
De ki: "Ey insanlar! Şu bir gerçek ki hak size Rabbinizden gelmiştir. Artık doğruya yönelen kendi benliği için yönelir; sapan da kendi benliği aleyhine sapar. Ben sizin üzerinize vekil değilim."
|