| Abdulbaki Gölpınarlı |
Onlar, halkı onun yolundan çıkarıp saptırmak için Allah'a benzerler kabûl ettiler. De ki: Geçinin şimdilik, çünkü gerçekten de dönüp varacağınız yurt ateştir.
|
| Abdullah Parlıyan |
Onlar, halkı O'nun yolundan çıkarıp saptırmak için Allah'la rekabet edebilecek güçlerin var olabileceğini kabul ettiler. De ki: “Bu dünyada geçinin bakalım şimdilik; çünkü gerçekten dönüp varacağınız yer ateştir!”
|
| Adem Uğur |
(İnsanları) Allah yolundan saptırmak için O'na ortaklar koştular. De ki: (İstediğiniz gibi) yaşayın! Çünkü dönüşünüz ateşedir.
|
| Ahmed Hulusi |
Allâh'a denkler (denk varsandıkları tanrılar) oluşturdular, O'nun yolundan saptırmak için! De ki: "Faydalanmaya çalışın (bakalım); yaşayacağınız yer ateştir!"
|
| Ahmet Tekin |
İnsanları Allah yolundan, İslâm’dan uzaklaştırıp dalâleti tercihlerinin önünü açmak için bile bile ona eşler, ortaklar koştular.'Biraz daha zevkü safa sürün. Cezalandırma ve nihaî dönüş yeriniz ateştir.' de.
|
| Ahmet Varol |
O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koştular. De ki: '(Şimdilik) geçim sürün. Dönüşünüz şüphe yok ki ateşedir.'
|
| Ali Bulaç |
O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koştular. De ki: "Yararlanın. Çünkü elbette sizin varışınız ateşedir."
|
| Ali Fikri Yavuz |
Onlar, Allah’ın yolundan saptırmak için Allah’a eşler uydurdular. De ki: “-Eğlenip keyfinize bakın, çünkü gidişiniz muhakkak ateştir.”
|
| Ali Ünal |
(Zâtında, sıfatlarında ve fiillerinde) Allah’a denkler tutup (başka ma’bud, başka rabbler edindiler ve böylece) başkalarını da O’nun yolundan saptırdılar. (Onlara) de ki: “Şimdilik geçinip gidin bakalım; nasıl olsa sonunda varacağınız yer Ateş’tir.”
|
| Bayraktar Bayraklı |
İnsanları Allah yolundan saptırmak için O'na ortaklar koştular. De ki: “Biraz daha oyalanınız! Sonunda dönüşünüz ateşedir.”
|
| Bekir Sadak |
Allah'in yolundan sapitmak icin O'na esler kosmuslardi. De ki: «Yasayin bakalim, hic suphesiz varacaginiz yer ates olacaktir.»
|
| Celal Yıldırım |
(Halkı) Allah'ın yolundan saptırmak için O'na ortaklar, benzerler koştular. De ki: Bir süre keyfinize bakıp yararlanın; elbette varacağınız yer Cehennem'dir.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koştular. De ki: “(dünyada istediğiniz gibi) yaşayın! Çünkü varacağınız yer ateştir.”
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Allah'ın yolundan sapıtmak için O'na eşler koşmuşlardı. De ki: 'Yaşayın bakalım, hiç şüphesiz varacağınız yer ateş olacaktır.'
|
| Diyanet Vakfi |
(İnsanları) Allah yolundan saptırmak için O'na ortaklar koştular. De ki: (İstediğiniz gibi) yaşayın! Çünkü dönüşünüz ateşedir.
|
| Edip Yüksel |
ALLAH’ın yolundan saptırmak için O’na eşler koştular. De ki: “Biraz eğlenin, son yolculuğunuz ateşe olacaktır.”
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Ve Allahın yolundan sapıtmak için Allaha menendler uydurdular, de ki: keyfinize bakın çünkü gidişiniz ateşedir
|
| Erhan Aktaş |
O’nun yolundan saptırmak için Allah’a bir takım eşler koştular. De ki: “Yararlanın bakalım! Gideceğiniz yer ateştir.”
|
| Gültekin Onan |
O'nun yolundan saptırmak için Tanrı'ya eşler koştular. De ki: "Yararlanın. Çünkü elbette sizin varışınız ateşedir."
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve nankörler, O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler oluşturdular. De ki: “Yararlanınız, artık, şüphesiz dönüşünüz ateşedir.”
|
| Harun Yıldırım |
(İnsanları) Allah yolundan saptırmak için O'na ortaklar koştular. De ki: (İstediğiniz gibi) yaşayın! Çünkü dönüşünüz ateşedir.
|
| Hasan Basri Çantay |
Onlar Allaha, (insanları) Onun yolundan sapdırmak için, (eşler), benzerler tutdular. De ki: «(Şimdilik) eğlenin. Çünkü (nasıl olsa) dönüşünüz, hiç şübhesiz ki, ateşedir».
|
| Hayrat Neşriyat |
Hem O’nun yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar koştular. De ki: 'Keyfinize bakın! Artık şübhesiz ki dönüşünüz, ateşedir!'
|
| İbni Kesir |
Onlar; Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşmuşlardı. Yaşayın bakalım, varacağınız yer şüphesiz ateş olacaktır, de.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Onun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koştular. “Metalanın (refah içinde yaşayın)” de. Artık sizin dönüşünüz ateşedir.
|
| Kadri Çelik |
O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koştular. De ki: “Yararlanın (bakayım); sonuçta elbette sizin dönüşünüz ateşedir.”
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Münkirler O'nun yolundan saptırmak için Allah'a rekabet edecek eşler koştular. İyice geçinin gidin şimdilik de. "Çünkü dönüp varacağız yer, elbet ateştir"
|
| Mehmet Okuyan |
(İnsanları) O’nun yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar koştular. De ki: “(İstediğiniz gibi) yaşayın! Şüphesiz ki varışınız ateşedir.”
|
| Muhammed Celal Şems |
Onlar (insanları) O’nun yolundan saptırmak için, Allah’a ortaklar isnat ettiler. De ki: “(Geçici olarak) yararlanın. Sonunda gideceğiniz yer (Cehennem) ateşidir.”
|
| Muhammed Esed |
Çünkü, onlar Allah'a rekabet edebilecek güçlerin var olduğunu vehmettiler ve sonuç olarak O'nun yolundan saptılar. De ki: "(Bu dünyada) avunup durun bakalım, nasıl olsa yolunuzun sonu ateş olacak!"
|
| Mustafa Çevik |
28-30 Allah’ın verdiği bunca nimetlere nankörlük edip kibirlenerek, Allah’la birlikte ilahlar edinen ve başkalarını da kendileri gibi yaşamaya teşvik edip, azap yurdu olan cehenneme sürükleyen ve sürüklenenleri görmüyor musun? İşte o cehennemi yurt edinecek olanların vay haline. Bunlar Allah’ın rızasını kazanmaya çağrılmalarına rağmen, kabullenmeyip doğru olandan yüz çevirmiş, nankörlüğe yatkın olanların yüz çevirmelerine de destek vermiş, önayak olmuşlardır. Onlar; Allah’ın verdiği nimetlerden istifade ederek, bir müddet daha oyalansınlar, nasıl olsa sonunda varacakları yer cehennemdir.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Allah'a, O'nun yolundan saptırmak için eşdeğer rakip güçler tasavvur ettiler. De ki: "Geçici arzularla oyalana durun, nasıl olsa varacağınız yer ateş olacaktır!"
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve Allah için şerikler edindiler, O'nun yolundan saptırmak için. De ki: «Faidelenin, sonra muhakkak ki, dönüp gideceğiniz yer, ateştir.»
|
| Ömer Öngüt |
Allah'ın yolundan saptırmak için O'na ortaklar koştular. De ki: “Bir süre yararlanın! En son varacağınız yer ateştir. ”
|
| Şaban Piriş |
Allah’ın yolundan saptırmak için O’na eşler koşmuşlardı. De ki: -Yaşayın bakalım, hiç şüphesiz varacağınız yer ateş olacaktır.
|
| Sadık Türkmen |
Allah’a eşler koştular, O’nun yolundan saptırmak için! De ki: “Şimdilik eğlenin. Çünkü gidişiniz ateşedir/varacağınız yer ateştir.”
|
| Seyyid Kutub |
Onlar insanları Allah'ın yolundan saptırmak için O'na çeşitli ortaklar koştular. Onlara de ki; «Dünya nimetlerinden elinizden geldiği kadar yararlanın bakalım, çünkü sonunda varacağınız yer cehennem ateşidir.
|
| Suat Yıldırım |
İnsanları Allah’ın yolundan saptırmak için birtakım ortaklar uydurdular. De ki: "Azıcık yararlanın bakalım, nasılsa sonunda gideceğiniz yer ateştir!"
|
| Süleyman Ateş |
Allâh'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koştular. De ki: "(Şimdilik) eğlenin, gideceğiniz yer ateştir!"
|
| Süleymaniye Vakfı |
Allah’ın yolundan saptırmak için Allah’a benzer nitelikte varlıklar uydurdular. De ki “Geçinip gidin ama gidişiniz kesinlikle ateşe doğrudur.”
|
| Tefhim-ul Kuran |
O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koştular. De ki: «Yararlanın. Çünkü elbette sizin varışınız ateşedir.»
|
| Ümit Şimşek |
Halkı Onun yolundan alıkoymak için, başkalarını Allah'a denk tuttular. De ki: Nasiplenedurun; sonunda varacağınız yer ateştir.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Yolundan saptırmak için Allah'a eşler uydurdular. De ki: "Hadi, nimetlenin! Sonunda varacağınız yer ateştir."
|