14 - İbrahim suresi 13. âyet meali

وَقَالَ الَّذِينَ كَفَرُواْ لِرُسُلِهِمْ لَنُخْرِجَنَّكُم مِّنْ أَرْضِنَآ أَوْ لَتَعُودُنَّ فِي مِلَّتِنَا فَأَوْحَى إِلَيْهِمْ رَبُّهُمْ لَنُهْلِكَنَّ الظَّالِمِينَ
Ve kâlellezîne keferû li rusulihim le nuhricennekum min ardınâ ev le teûdunne fî milletinâ, fe evhâ ileyhim rabbuhum le nuhlikennez zâlimîn(zâlimîne).
  
ve kâle ve dedi
ellezîne keferû inkâr edenler
li rusuli-him resûllerini
le nuhricenne-kum muhakkak sizi çıkaracağız
min ardı-nâ bizim arzımızdan, ülkemizden
ev veya
le teûdunne mutlaka döneceksiniz, dönersiniz
fî milleti-nâ bizim milletimize, dinimize
fe evhâ bunun üzerine vahyetti
ileyhim onlara
rabbu-hum onların Rabbi
le nuhlikenne mutlaka helâk edeceğiz
ez zâlimîne zalimler
   
Abdulbaki Gölpınarlı Kâfir olanlar, peygamberlerine dediler ki: Ya sizi yurdumuzdan çıkarırız, yahut da bizim dinimize dönersiniz. Rableri, onlara vahyetti: Mutlaka zalimleri helak edeceğiz.
Abdullah Parlıyan Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, peygamberlerine dediler ki: “Ya sizi yurdumuzdan çıkarırız, yahut da bizim dinimize dönersiniz!” Bunun üzerine Rableri elçilerine: “Var oluş gayesi dışına çıkanları, mutlaka helak edeceğiz” diye vahyetti.
Adem Uğur Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: "Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!" Rableri de onlara: "Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!" diye vahyetti.
Ahmed Hulusi Hakikat bilgisini inkâr edenler (egosuyla yaşayanlar) Rasûllerine dedi ki: "(Ya) sizi bölgemizden çıkaracağız yahut bizim inancımıza döneceksiniz". . . Rableri, onlara vahyetti ki: "Zâlimleri elbette helâk edeceğiz. "
Ahmet Tekin Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler, Rasullerine:'Elbette sizi, ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da, mutlaka dinimize döneceksiniz, bizim hayat tarzımızı benimseyeceksin' dediler. Rableri de onlara:'Baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimleri mutlaka helâk edeceğiz' diye vahyetti.
Ahmet Varol İnkar edenler peygamberlerine: 'Kesinlikle ya sizi toprağımızdan çıkaracağız ya da bizim dinimize döneceksiniz' dediler. Bunun üzerine Rableri onlara şöyle vahyetti: 'Zalimleri mutlaka helak edeceğiz.
Ali Bulaç İnkâr edenler, resullerine dediler ki: "Muhakkak (ya) sizi kendi toprağımızdan süreceğiz veya dinimize geri döneceksiniz." Böylelikle Rableri kendilerine vahyetti ki: "Şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz.
Ali Fikri Yavuz O (Peygamberleri) inkâr edenler, Peygamberlerine şöyle dediler: “- Çaresi yok, muhakkak sizi, ya yurdumuzdan çıkaracağız, yahut dinimize dönersiniz. Bunun üzerine o Peygamberlere, Rableri şöyle vahy etti: “- O zalimleri muhakkak surette helâk edeceğiz;
Ali Ünal Küfür içinde bulunanlar, kendilerine gönderilen rasûllere bu defa şöyle dediler: “Sizi mutlaka ya yurdumuzdan sürer çıkarırız veya bizim yolumuza, düzenimize dönersiniz.” İşte bu noktada Rabbileri rasûllere vahyetti: “Kesinlikle o zalimleri helâk edeceğiz.
Bayraktar Bayraklı Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: “Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız ya da mutlaka yolumuza döneceksiniz!” Rabbleri de onlara, “Zâlimleri mutlaka helâk edeceğiz!” diye vahyetti.
Bekir Sadak (13-14) Inkar edenler, peygamberlerine: «Ya bizim dinimize donersiniz ya da sizi memleketimizden cikaririz» dediler. Rableri peygamberlere: «Biz, haksizlik edenleri yok edecegiz, onlardan sonra yeryuzune sizi yerlestirecegiz. Bu, makamimdan ve tehdidimden korkanlar icindir.» diye vahyetti.
Celal Yıldırım İnkâra sapanlar, peygamberlerine, «and olsun, ya sizi yurdumuzdan çıkarırız, ya da bizim dinimize dönersiniz !» diyerek (tehdîdde bulundular). Bu sebeple Rabları onlara ; «Şanıma and olsun ki, zâlimleri elbette yok edeceğiz» diye vahyetti.
Cemal Külünkoğlu (13-14) İnkârcılar, peygamberlerine: “Andolsun ki, ya sizi yurdumuzdan çıkaracağız, ya da bizim dinimize dönersiniz” dediler. Rableri de onlara şöyle vahyetti: “Biz zalimleri mutlaka yok edeceğiz. Ve onlardan sonra o yere sizi yerleştireceğiz. Bu (söz, hesap vermek üzere) benim karşıma çıkacağından çekinen ve benim tehdidimden sakınan kimseler içindir.”
Diyanet İşleri (eski) (13-14) İnkar edenler, peygamberlerine: 'Ya bizim dinimize dönersiniz ya da sizi memleketimizden çıkarırız' dediler. Rableri peygamberlere: 'Biz, haksızlık edenleri yok edeceğiz, onlardan sonra yeryüzüne sizi yerleştireceğiz. Bu, makamımdan ve tehdidimden korkanlar içindir.' diye vahyetti.
Diyanet Vakfi Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: «Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!» Rableri de onlara: «Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!» diye vahyetti.
Edip Yüksel İnkârcılar elçilerine, “Ya bizim dinimize geri dönersiniz ya da sizi yurdumuzdan kovarız!“ dediler. Rab’leri onlara, “Zalimleri yok edeceğiz“ diye vahyetti,
Elmalılı Hamdi Yazır Küfredenler de resullerine dediler ki mutlak ve mutlak sizi toprağımızdan çıkarırız, yâhud ki milletimize dönersiniz, rabları da onlara şöyle vahiy verdi ki muhakkak ve muhakkak zalimleri ihlâk edeceğiz
Erhan Aktaş Gerçeği yalanlayan nankörler, rasullerine: “Sizi mutlaka topraklarımızdan süreceğiz veya kesinlikle bizim milletimize1 dönmek zorundasınız!” dediler. Bunun üzerine Rabb’leri onlara: “Zalimleri mutlaka yok edeceğiz.” diye vahyetti.

1- Yaşam biçimimize, yolumuza, inanç sistemimize.
Gültekin Onan Küfredenler resullerine dediler ki: "Muhakkak (ya) sizi kendi toprağımızdan süreceğiz veya dinimize geri döneceksiniz." Böylelikle rableri kendilerine vahyetti ki: "Şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz."
Hakkı Yılmaz (13,14) Ve kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimseler, elçilerine: “Ya sizi kesinlikle yurdumuzdan çıkaracağız, ya da kesinlikle bizim dinimize/ yaşam tarzımıza döneceksiniz!” dediler. Rableri de elçilerine: “Biz şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanları kesinlikle değişime/ yıkıma uğratacağız ve onlardan sonra sizi kesinlikle o yere yerleştireceğiz. Bu, makamımdan ve tehdidimden korkan içindir” diye vahyetti.
Harun Yıldırım Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: "Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!" Rableri de onlara: "Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!" diye vahyetti.
Hasan Basri Çantay O küfredenler, peygamberlerine (şöyle) dediler: «Elbette ve elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, yahud mutlak ve mutlak dînimize döneceksiniz». Bunun üzerine Rableri kendilerine (o peygamberlere): «O zaalimleri muhakkak helak edeceğiz» diye vahyetdi.
Hayrat Neşriyat Fakat inkâr edenler, peygamberlerine dedi ki: 'Ya sizi mutlaka memleketimizden çıkarırız, ya da kesinlikle dînimize dönersiniz!' Bunun üzerine Rableri onlara (o peygamberlere) şöyle vahyetti: '(Biz) o zâlimleri muhakkak helâk edeceğiz!'
İbni Kesir Küfredenler peygamberlerine dediler ki: Ya bizim dinimize dönersiniz, ya da sizi memleketimizden çıkarırız. Rabbları da onlara vahyetti ki: Biz,
İskender Evrenosoğlu Kâfirler, resûllerine dediler ki: “Sizi mutlaka arzımızdan (ülkemizden) çıkaracağız veya mutlaka bizim dînimize döneceksiniz.” Bunun üzerine onlara Rab'leri: “Mutlaka zalimleri helâk edeceğiz.” diye vahyetti.
Kadri Çelik Küfre sapanlar, peygamberlerine dediler ki: “Hiç tartışmasız sizi kendi toprağımızdan süreceğiz ya da dinimize geri döneceksiniz.” Böylelikle Rableri kendilerine, “Hiç şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz” diye vahyetti.
Mehmet Ali Eroğlu İnkar edenler peygamberlerine: "Muhakkak sizi toprağımızdan süreceğiz" dediler Bizim dinimize geri döneceksiniz yada. Bunun üzerine onlara vahyetmiştir Rableri: " Zalimleri muhakkak ki helak edeceğiz. (Onlar yok olacaklar)"
Mehmet Okuyan 13-14 Kâfir olanlar elçilerine şöyle demişlerdi: “Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!” Rableri de “Zalimleri mutlaka helak edeceğiz! Onlardan sonra sizi mutlaka o yerde yerleştireceğiz” diye onlara vahyetmişti. İşte bu (durum) makamımdan korkan ve tehdidimden sakınanlar içindir.
Muhammed Celal Şems Kâfir olanlar peygamberlerine, “Sizi memleketimizden mutlaka kovacağız yahut (da) dinimize mutlaka geri döneceksiniz,” dediler. Bunun üzerine Rableri, (peygamberlere) şöyle vahyetti: “Biz, zalimleri mutlaka yok edeceğiz.”
Muhammed Esed Ama hakkı inkar eden toplumlar, elçilerine şöyle dediler: "Ya bizim yolumuza dönersiniz, ya da kesinlikle sizi ülkemizden sürüp çıkarırız!" Bunun üzerine Rableri elçilerine: "Biz bu zalimleri mutlaka tepeleyeceğiz!" diye vahyetti,
Mustafa Çevik 13-14 Bunun üzerine şirk ve küfre dayalı hayatlarını terk etmek istemeyenler, peygamberlerine şöyle demişlerdi: “Siz ya bizim ilahlarımızı kabul eder bize uyarsınız ya da sizi ülkemizden sürüp çıkarırız.” Müşriklerin bu sözlerinden sonra Allah da peygamberlerine şöyle vahyetti: “Biz onları mutlaka helak edeceğiz ve yerlerine mü’minleri getireceğiz. İşte bu; Allah’ın davetine iman edip, imanın gereklerini yerine getirmek uğrunda cihat edenlere Allah’ın vaadidir.”
Mustafa İslamoğlu Sonunda inkarda direnenler peygamberlerine (iki seçeneğiniz var) dediler: "Ya sizi yurdumuzdan sürüp çıkarırız, veya bizim inanç sistemimize dönersiniz!" Bunun ardından Rableri kendilerine şöyle vahyetti: "Zalimleri kesinlikle helak edeceğiz;
Ömer Nasuhi Bilmen Ve kâfir olanlar, peygamberlerine dediler ki: «Elbette sizi yurdumuzdan çıkarırız, veyahut bizim milletimize dönüverirsiniz.» Artık Rableri de onlara vahyetti ki: «Elbette biz o zalimleri helâk edeceğiz.»
Ömer Öngüt Kâfirler peygamberlerine: “Elbette ki biz sizi ya memleketimizden çıkarırız ya da mutlaka bizim dinimize dönersiniz. ” dediler. Rableri de onlara: “Biz zâlimleri mutlaka helâk edeceğiz. ” diye vahyetti.
Şaban Piriş Kafir olanlar ise, Peygamberlerine : -Ya bizim yolumuza geri dönersiniz ya da sizi ülkemizden çıkarırız, dediler. Rab’leri peygamberlere şöyle vahyetti: -Zalimleri elbette helak edeceğiz,
Sadık Türkmen İNKÂR EDENLER, elçilere dediler ki: “Ya mutlaka sizi vatanımızdan çıkarırız ya da mutlaka dinimize dönersiniz.” Rableri onlara şöyle vahyetti: “Kesinlikle, zalimleri/hainleri helâk edeceğiz.
Seyyid Kutub Kâfirler, peygamberlerine «Ya dinimize dönersiniz, ya da sizi yurdumuzdan kovarız» dediler. Fakat Rabbleri, onlara vahiy yolu ile bildirdi ki, «Biz zalimleri kesinlikle yokedeceğiz.»
Suat Yıldırım (13-14) Kâfirler resullerine dediler ki: "Ya sizi yurdumuzdan kovarız, yahut bizim dinimize dönersiniz." Rab’leri de onlara vahyetti ki: "Elbette Biz o zalimleri imha edeceğiz ve onlardan sonra o ülkeye sizi yerleştireceğiz. İşte bu, huzuruma çıkmaktan ve uyardığım azaptan çekinenler içindir."
Süleyman Ateş İnkâr edenler, elçilerine dediler ki: "Ya sizi mutlaka yurdumuzdan çıkarırız, ya da bizim dinimize dönersiniz!" Rableri de onlara şöyle vahyetti, "zâlimleri mutlaka helâk edeceğiz!"
Süleymaniye Vakfı O kâfirler elçilerine şunu söylediler: “Ne pahasına olursa olsun ya sizi ülkemizden çıkarırız ya da dinimize dönersiniz; bunun başka yolu yok.” Allah da onlara şöyle vahyetti: “Yanlış yapan o kimseleri kesinlikle etkisizleştireceğiz.
Tefhim-ul Kuran Küfre sapanlar, peygamberlerine dediler ki: «Hiç tartışmasız sizi kendi toprağımızdan süreceğiz ya da dinimize geri döneceksiniz.» Böylelikle Rableri kendilerine vahyetti ki: «Hiç şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz,»
Ümit Şimşek İnkâr edenler ise, peygamberlerine, 'Ya bizim dinimize girersiniz, ya da sizi yurdumuzdan çıkarırız' dediler. Rableri de onlara şöyle vahyetti: Biz zalimleri helâk edeceğiz.
Yaşar Nuri Öztürk Küfre sapanlar kendi resullerine şöyle dediler: "Ya tam bir biçimde bizim milletimize dönersiniz yahut da sizi yurdumuzdan mutlaka çıkarırız." Rableri de onlara şunu vahyetti: "Zalimleri muhakkak helâk edeceğiz."

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.