59 - Haşr suresi 15. âyet meali

كَمَثَلِ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ قَرِيبًا ذَاقُوا وَبَالَ أَمْرِهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Kemeselillezîne min kablihim karîben zâkû ve bâle emrihim ve lehum azâbun elîm(elîmun).
  
ke gibi
meseli misal, durum
ellezîne ki onlar
min kabli-him onlardan önce
karîben yakın bir zamanda
zâkû tattılar
vebâle vebal, günah, ağır sonuç
emri-him onların işleri
ve ve
lehum onlarındır, onlar için vardır
azâbun bir azap
elîmun elîm, acıklı
   
Abdulbaki Gölpınarlı Onlar, kendilerinden az önce gelip de yaptıkları işin vebâlini tatmış olanlara benzerler ve onlara elemli bir azap var.
Abdullah Parlıyan Ey mü'minler! Bu düşmanlarınızın durumu, kendilerinden önce yakın geçmişte olan, müslümanlarla savaşanların durumu gibidir. Onlar yaptıklarının cezasını tattılar, öteki dünyada da şiddetli bir azap vardır onlara.
Adem Uğur (Onların durumu) kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara acıklı bir azap vardır.
Ahmed Hulusi (Bu Yahudilerin misali) kendilerinden yakın (zaman) önce (Bedir'de) işlerinin vebalini tatmış ve kendileri için (sonsuz gelecekte) feci bir azap olan kimselerin meseli gibidir.
Ahmet Tekin Müşriklerin ve müslüman görünerek İslâm’a karşı gizli eylem planları ve eylem yapan münâfıkların durumu, kendilerinden bir müddet önce geçmiş ve mü’minlere karşı yaptıkları kötülük planlarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara can yakıp inleten, müthiş bir de azap vardır.
Ahmet Varol Tıpkı kendilerinden kısa süre önce yaptıklarının cezasını tatmış olanlar gibi. Onlar için acıklı bir azap vardır.
Ali Bulaç Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, yaptıklarının sonucunu tadmışlardır. Onlara acı bir azab vardır.
Ali Fikri Yavuz Onların hali, kendilerinden az önce geçenlerin hali gibidir ki, yaptıklarının cezasını (dünyada) taddılar. Onlara (ahirette) acıklı bir azab da var.
Ali Ünal (Nadîr Oğulları yahudilerinin) hali, kendilerinden az bir zaman önce (benzer durumdaki Kaynuka Oğulları yahudilerinin) haline benzemektedir. Onlar (da anlaşmalarına ihanet ettiler) ve yaptıklarının vebalini tattılar; Âhiret’te ise onları pek acı bir azap beklemektedir.
Bayraktar Bayraklı Onların durumu, kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanlara benzemektedir. Onlara acıklı bir azap vardır.
Bekir Sadak Onlarin durumu, kendilerinden az zaman once gecmis ve islerinin karsiligini tatmis olanlarin durumu gibidir. Onlara can yakici azap vardir.
Celal Yıldırım Bunlar, kendilerinden yakın bir süre önce gelip geçen, işlerinin günah ve vebalini tadan kimselere benzerler. Bunlar için elem verici bir azâb vardır.
Cemal Külünkoğlu Onların durumu, kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını (Bedir'de) tatmış olan (Mekkeli müşriklerin) durumu gibidir. Onlara (ahirette de) elem dolu bir azap vardır.
Diyanet İşleri (eski) Onların durumu, kendilerinden az zaman önce geçmiş ve işlerinin karşılığını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara can yakıcı azap vardır.
Diyanet Vakfi (Onların durumu) kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara acıklı bir azap vardır.
Edip Yüksel Kendilerinden kısa bir süre önce geçmiş olanlara benziyorlar. Onlar, işlediklerinin karşılığını tatmışlar ve acı bir azabı hak etmişlerdi.
Elmalılı Hamdi Yazır Yakında önlerinden geçenler gibi ki emirlerinin vebalini tattılar, daha da onlara elîm bir azâb var
Erhan Aktaş Onların durumu, kendilerinden yakın zaman öncesinde yaptıkları işlerin sonucunu tatmış olanların durumu gibidir. Ve onlar için acı bir azap vardır.
Gültekin Onan Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, buyruklarının / buyrultularının sonucunu tatmışlardır. Onlara acı bir azab vardır.
Hakkı Yılmaz (14-16) Onlar, toplu olarak sizinle savaşamazlar, ancak, müstahkem şehirlerde yahut duvarların ardından savaşırlar. Kendi aralarındaki çekişmeleri, kendilerinden az önce, işlerinin günahını tatmış olan, âhirette de kendileri için acı bir azap bulunan kimselerin durumu gibi pek çetindir. Sen onları toplu sanırsın, oysa onların kalpleri, tıpkı, hani insana “Küfret; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddet” deyip de küfredince; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedince de “Kesinlikle ben, senden uzağım; şüphesiz ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım” diyen o şeytanın örneğinde olduğu gibi darmadağınıktır. Böyledir, çünkü onlar, aklını kullanmayan bir topluluktur.
Harun Yıldırım Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, yaptıklarının sonucunu tatmışlardır. Onlar için can yakıcı bir azab da vardır.
Hasan Basri Çantay (Onların) haali kendilerinden az öncekiler (in haali) gibidir ki onlar, yapdıklarının kötü aakıbetini (dünyâda) tatmışlardır. Onlar için (âhiretde de) çetin bir azâb vardır.
Hayrat Neşriyat (Onların misâli;) kendilerinden az önce, yaptıklarının vebâlini tatmış olanların(Bedir’de öldürülenlerin) hâli gibidir! Ve onlar için (âhirette de pek) elemli bir azab vardır.
İbni Kesir Kendilerinden az önce geçmiş ve işlerin vebalini tatmış olanların durumu gibidir. Onlar için elim bir azab vardır.
İskender Evrenosoğlu (Onların durumu) kendilerinden yakın zaman önce, yaptıkları işlerin sonucunu tatmış olanların durumu gibidir. Ve onlar için acı bir azap vardır.
Kadri Çelik (İkiyüzlülüklerinin durumu,) Kendilerinden az önce yaptıklarının vebalini tatmış olan, ahirette de kendileri için acı bir azap bulunan kimselerin durumu gibidir.
Mehmet Ali Eroğlu Artık onların durumu, kendilerinden az önce geçip gitmiş olanların durumu gibidir. Şımarıklıkla yaptıklarının cezasını tatmışlardır. Onlara acıklı bir azap vardır.
Mehmet Okuyan (Onların durumu), kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların örneği gibidir. Onlara elem verici bir azap vardır.
Muhammed Celal Şems (Onların durumu,) kendilerinden az bir zaman önce geçmiş (kavimlerin) durumuna benzer. Onlar (da) yaptıklarının vebalini gördüler. Onlara çok acı veren bir azap (mukadderdir.)
Muhammed Esed (Ey müminler, düşmanlarınızın her ikisinin akibeti de) onlardan kısa bir süre önce, kendi yaptıklarından doğan felaketi tatmış olanlar(ınki) gibi (olacak)tır ve onları (öteki dünyada daha şiddetli) bir azap beklemektedir;
Mustafa Çevik 13-15 Ey iman edenler! Kitap Ehli olan ve olmayan müşrik, kâfir ve münafıklar Allah’tan çok sizden korkarlar, çünkü onlar Allah’ın azameti, kudreti ve azabının şiddeti kendilerine bildirilmesine rağmen bunun önemini kavramak istemeyen kimselerdir. Onlar aralarında yardımlaştıklarında dahi sizinle yüz yüze gelerek savaşmaktan çekinirler. Ancak kalelerinin arkasında kalarak ya da uzaktan size ulaştırabilecekleri silahlarla saldırırlar. Aslında onların kendi aralarında da şiddetli geçimsizlikleri, anlaşmazlıkları vardır fakat siz onların birlik olduğunu sanırsınız. Onların kalpleri de birbirlerine karşı soğuk ve darmadağınıktır. Onlar akıllarını doğru kullanmayan, gerçeği görüp de kabul etmeyen topluluklardır. Onların sonu da kendilerinden önce yaptıklarının cezasını çeken ve âhirette de cehennem azabını hak edenlerin durumu gibi olacaktır.
Mustafa İslamoğlu (Onların akıbeti de), kendilerinden hemen önce yaptıklarının acısını tadanların akıbetine benzeyecektir; dahası onları can yakıcı bir azap beklemektedir.
Ömer Nasuhi Bilmen Onlar, kendilerinden biraz zaman evvel işlerinin vebalini tatmış kimseler gibidirler ve kendileri için pek elemli bir azap vardır.
Ömer Öngüt (Bu yahudilerin durumu) kendilerinden az önce geçmiş ve yaptıklarının cezasını tatmış olanların durumu gibidir. Onlara elem verici bir azap vardır.
Şaban Piriş Onlar, kendilerinden az önce, yaptıklarının cezasını tadan kimseler gibidir. Onlar için acı bir azap vardır.
Sadık Türkmen ONLARIN durumu, kendilerinden az öncekilerin (Mekkeli müşriklerin) durumu gibidir. Onlar (Bedir’de) yaptıklarının cezasını tatmışlardır. Onlara, (Ahirette de) çok acıklı bir azap vardır.
Seyyid Kutub Onların durumu, kendilerinden az önce, yaptıklarının vebalini tatmış olan, ahirette de kendileri için acı bir azap bulunan kimselerin durumu gibidir.
Suat Yıldırım Bu Yahudilerin hali, kendilerinden az önce, yaptıkları işlerin vebalini tatmış olan, âhirette de ayrıca gayet acı bir azap çekecek olan kimselerin durumuna benzer.
Süleyman Ateş (Onların durumu), kendilerinden az önce, yaptıklarının vebâlini tatmış olan, âhirette de kendileri için acı bir azâb bulunan kimselerin durumu gibidir.
Süleymaniye Vakfı Bunların davranışı, kendilerinden kısa bir süre önce yaptıklarının cezasını tadanların davranışı gibidir. Bunların da hak ettiği acıklı bir azaptır.
Tefhim-ul Kuran Kendilerinden önce yakın geçmişte olanların durumu gibi; onlar, yaptıklarının sonucunu tadmışlardır. Onlar için acı bir azab vardır.
Ümit Şimşek Onların durumu, kendilerinden az bir zaman önce, yaptıklarının vebalini tatmış olanların durumu gibidir. Onlar için ayrıca acı bir azap vardır.
Yaşar Nuri Öztürk Kendilerinden biraz önce günahlarının vebalini tadanlara benziyorlar. Acı bir azap var onlara...

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.