| Abdulbaki Gölpınarlı |
Şu gömleğimi alın da götürün, babamın gözlerine sürün, iyileşir, görmeye başlar. Bütün âilenizle gelin buraya.
|
| Abdullah Parlıyan |
Şimdi benim şu gömleğimi götürün, babamın yüzüne koyun, gözleri görür hale gelecektir ve sonra hepiniz, ailenizle birlikte bana gelin” dedi.
|
| Adem Uğur |
Şu benim gömleğimi götürün de onu babamın yüzüne koyun, (gözleri) görecek duruma gelir. Ve bütün ailenizi bana getirin.
|
| Ahmed Hulusi |
"Şu gömleğim ile (babamıza) gidin. . . Onu (gömleğimi), babamın önüne koyun, gerçeği görür. . . Tüm ailenizi toplayıp bana getirin!"
|
| Ahmet Tekin |
'Benim şu gömleğimi götürün, babamın yüzüne koyun, gözü açılır, görür. Bütün ailenizi buraya, bana getirin.' dedi.
|
| Ahmet Varol |
Şu gömleğimi götürüp babamın yüzüne koyun, görmeye başlayacaktır. Ve bütün ailenizle birlikte bana gelin.'
|
| Ali Bulaç |
"Bu gömleğimle gidin de, babamın yüzüne sürün. Gözü (yine) görür hale gelir. Bütün ailenizi de bana getirin."
|
| Ali Fikri Yavuz |
(Sonra babasının durumunu sorup fazla ağlamaktan gözlerinin görmez halde olduğunu öğrenince şöyle dedi:) “ Şimdi siz, benim şu gömleğimi götürün de babamın yüzüne bırakın; gözü görür hale gelir. Bütün ailenizle toplanıp da bana gelin.”
|
| Ali Ünal |
Şimdi, bu gömleğimle gidin ve onu babamın yüzüne sürün, gözü açılacaktır. Sonra da, bütün ailelerinizi toplayıp birlikte bana gelin!”
|
| Bayraktar Bayraklı |
“Şu benim gömleğimi götürün de onu babamın yüzüne koyun, görecek duruma gelir. Bütün ailenizi bana getirin.”
|
| Bekir Sadak |
(92-93) Yusuf: «Bugun azarlanacak degilsiniz, Allah sizi bagislar. O, merhametlilerin merhametlisidir. Bu gomlegimi goturun, babamin yuzune surun, gormege baslar; butun coluk cocugunuzla bana gelin» dedi. *
|
| Celal Yıldırım |
«Şimdi şu gömleğimi alıp götürün de babamın yüzüne atıverin, gözü açılıp görmeğe başlar. (Sonra da) bütün aile halkınızla birlikte bana geliniz!» dedi.
|
| Cemal Külünkoğlu |
“Şu gömleğimi götürün, onu babamın yüzüne koyun da gözü açılsın. Sonra bütün ailenizle birlikte bana gelin.”
|
| Diyanet İşleri (eski) |
(92-93) Yusuf: 'Bugün azarlanacak değilsiniz, Allah sizi bağışlar. O, merhametlilerin merhametlisidir. Bu gömleğimi götürün, babamın yüzüne sürün, görmeğe başlar; bütün çoluk çocuğunuzla bana gelin' dedi.
|
| Diyanet Vakfi |
«Şu benim gömleğimi götürün de onu babamın yüzüne koyun, (gözleri) görecek duruma gelir. Ve bütün ailenizi bana getirin.»
|
| Edip Yüksel |
“Bu gömleğimi götürün ve onu babamın yüzüne atın; gözü açılsın. Tüm ailenizle birlikte bana gelin.”
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Şimdi siz, benim şu gömleğimi götürün de babamın yüzüne bırakın gözü açılır ve bütün taallükatımızla toplanıb bana gelin
|
| Erhan Aktaş |
“Şu gömleğimi götürün; babamın yüzüne koyun. Görmeye başlayacaktır. Ailenizin tamamını bana getirin.” dedi.
|
| Gültekin Onan |
"Bu gömleğimle gidin de babamın yüzüne sürün. Gözü (yine) görür hale gelir. Bütün ehlinizi (ailenizi) de bana getirin."
|
| Hakkı Yılmaz |
(92,93) Yûsuf dedi ki: “Bugün size bir ayıplama ve azarlama yoktur. Allah sizi bağışlasın. O, merhamet edenlerin en merhametlisidir. Şu gömleğimi götürün de babamın yüzüne koyun, o, ayıplanan/ dalga geçilen hastalıktan kurtulmuş hâle gelir/derbederlikten kurtulur. Ve bütün ailenizi bana getirin.”
|
| Harun Yıldırım |
“Şu gömleğimi götürün de onu babamın yüzüne sürün! Hermen görmeye başlayacaktır. Bütün ailenizi de bana getirin.”
|
| Hasan Basri Çantay |
«Şu benim gömleğimi götürün de onu babamın yüzüne koyun. İyice görür (bir hale) gelir. Bütün ailenizi de bana getirin».
|
| Hayrat Neşriyat |
'Benim bu gömleğimi götürün de onu babamın yüzüne koyun, (tâ gözleri) görür hâle gelsin. Ve bütün âilenizle birlikte bana gelin!'
|
| İbni Kesir |
Şimdi siz, şu gömleğimi götürün de babamın yüzüne sürün, görmeye başlar. Bütün ailenizi de bana getirin.
|
| İskender Evrenosoğlu |
“Bu gömleğimi götürün, sonra da onu babamın yüzüne sürün. Görme hassası (geri) gelir. Ve ailenizin hepsini bana getirin.”
|
| Kadri Çelik |
“Bu gömleğimi götürün, babamın yüzüne bırakın; gözü (yine) görür hale gelir. Bütün ailenizi de bana getirin.”
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
(Ferahlık olmak üzere) şu gömleği alın gidin. Babamın gözlerine sürün sizler Yeniden görmeye başlayacaktır. Takiben de bütün ailenizle gelin" demiştir.
|
| Mehmet Okuyan |
94 Kafile (Mısır’dan) ayrılınca, babaları (yanındakilere): “Bana bunamış demezseniz ben Yusuf’un kokusunu alıyorum!” demişti.
|
| Muhammed Celal Şems |
“Bu gömleğimi beraberinizde götürün ve babamın önüne koyun. O, gerçeği anlayacaktır. Sonra (da) ailenizin tamamını bana getirin. ”
|
| Muhammed Esed |
(Şimdi artık) gidin ve bu benim gömleğimi de yanınıza alın; onu babamın yüzüne sürün; (o zaman) yeniden ışığa kavuşacaktır. Ve sonra hepiniz ailenizle birlikte bana gelin."
|
| Mustafa Çevik |
91-95 Şaşkınlık ve suçluluk içindeki kardeşleri de, “Yazıklar olsun bize! Sana ve kardeşine yaptığımız kötülüklerden dolayı Allah seni bizden üstün kıldı, bizler de günaha gömüldük.” dediler. Yusuf da onlara: “Bugün yaptıklarınızdan dolayı sizi kınayıp yüzünüzü daha fazla kızartmayacağım, dilerim Allah sizi affetsin O yaptıklarından tevbe edip doğruya yönelenleri merhamet ve şefkati ile bağışlayıcıdır. Şimdi siz şu gömleğimi götürüp babamın gözlerine sürün, o yeniden kendine gelip toparlanacak, etrafındakileri görmeye başlayacak gözyaşları dinecektir, sonra da hepiniz ailenizle birlikte bana gelin.” diyerek onları yolcu etti, onlar daha evlerine varmak için yola koyulduklarında Yakub da yanında bulunanlara şöyle demeye başladı: “Beni bunaklıkla suçlamayın, gerçekten Yusuf’un kokusunu almaya başladım.” Yanındakiler de ona: “Sen iyice şaşırmışsın. Yine Yusuf’a olan hasretin depreşti, ne söylediğini bilmiyorsun.” dediler.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Şu gömleğimi götürün! Babamın yüzüne sürün onu; gözleri ışığa kavuşacaktır. Sonunda tüm ailelerinizle birlikte bana gelin!"
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
«Şu gömleğimi götürün de onu babamın yüzüne sürün. Görücü bir hale gelir. Ve bütün ailenizle beraber bana geliniz.»
|
| Ömer Öngüt |
“Şu benim gömleğimi götürün, babamın yüzüne sürün, görecek duruma gelir ve bütün âilenizle birlikte bana gelin. ”
|
| Şaban Piriş |
Bu gömleğimi götürün, babamın yüzüne sürün, görmeğe başlar; tüm ailenizle bana gelin, dedi.
|
| Sadık Türkmen |
“Bu gömleğimi götürün, onu babamın yüzüne koyun, görmesi açılsın. Ve bütün ailenizle birlikte bana gelin.”
|
| Seyyid Kutub |
Şimdi şu benim gömleğimi götürüp yüzüne sürün de gözleri açılsın. Sonra bütün ailenizle birlikte bana geliniz.
|
| Suat Yıldırım |
Şu gömleğimi alın, babamın yanına varıp onun yüzüne sürüverin, o zaman gözü açılacaktır. Sonra da bütün çoluk çocuğunuzla buyurun, yanıma gelin."
|
| Süleyman Ateş |
"Şimdi benim şu gömleğimi götürün, babamın yüzüne koyun da gözü açılsın. Ve bütün âilenizle birlikte bana gelin."
|
| Süleymaniye Vakfı |
“Şu gömleğimi götürün, babamın yüzüne bırakın. Gözleri görür hale gelecektir. Bütün ailenizle birlikte bana gelin.”
|
| Tefhim-ul Kuran |
«Bu gömleğimle gidin de, babamın yüzüne sürün. Gözü (yine) görür hale gelir. Bütün ailenizi de bana getirin.»
|
| Ümit Şimşek |
'Şu gömleğimi götürün, babamın yüzüne sürün de gözü açılsın. Sonra bütün ailenizle beraber gelin.'
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
"Şu gömleğimi götürün, babamın yüzü üstüne koyun ki, gözü görür hale gelsin. Ve sonra da bütün ailenizle toplanıp bana gelin."
|