| Abdulbaki Gölpınarlı |
Suçluların yolu yordamı iyice meydana çıksın diye delilleri bu çeşit açıklamadayız.
|
| Abdullah Parlıyan |
Böylece mesajlarımızı açık şekilde anlatıyoruz ki, günaha batmış olanların yolu iyice ayırdedilebilsin.
|
| Adem Uğur |
Böylece suçluların yolu belli olsun diye âyetleri iyice açıklıyoruz.
|
| Ahmed Hulusi |
Suçluların yolu fark edilsin diye, işaretleri işte böyle tafsil ediyoruz.
|
| Ahmet Tekin |
İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsilerin, suçluların tuttuğu yol iyice açığa çıksın diye, biz âyetleri, delilleri işte böyle ayrıntılı olarak açıklıyoruz.
|
| Ahmet Varol |
Suçluların yollarının da tam olarak belli olması için ayetleri böyle tafsilatlı olarak açıklıyoruz.
|
| Ali Bulaç |
Suçlu-günahkârların yolu apaçık ortaya çıksın diye, ayetlerimizi işte böyle birer birer açıklıyoruz.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Günahkârların yolu seçilip durumları sana belli olsun diye âyetlerimizi böylece açıklarız.
|
| Ali Ünal |
Gerçekleri ve onları gösteren delilleri işte böyle açıklıyoruz ki, hayatları günah hasadından ibaret olan inkârcı suçluların yolu (nimetlerimiz karşısındaki nankörlükleri ve âyetlerimiz karşısındaki inat ve inkârları) bütün bütün ortaya çıksın (ve mü’minler o yoldan uzak dursun).
|
| Bayraktar Bayraklı |
Böylece suçluların yolu belli olsun diye âyetleri iyice açıklıyoruz.
|
| Bekir Sadak |
Suclularin yolu belli olsun diye, boylece ayetleri uzun uzun aciklariz. *
|
| Celal Yıldırım |
İşte böylece âyetlerimizi bir bir açıklıyoruz ki suçluların yolu belli olup seçilsin.
|
| Cemal Külünkoğlu |
Günah işleyenlerin yolu açıkça belli olsun diye ayetlerimizi, işte böyle ayrıntılı biçimde açıklıyoruz.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Suçluların yolu belli olsun diye, böylece ayetleri uzun uzun açıklarız.
|
| Diyanet Vakfi |
Böylece suçluların yolu belli olsun diye âyetleri iyice açıklıyoruz.
|
| Edip Yüksel |
Suçluların yolunun besbelli olması için ayetleri böyle açıklarız.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
daha böyle âyetlerimizi tafsıl edeceğiz, hem mücrimlerin yolu seçilsin diye
|
| Erhan Aktaş |
Mücrimlerin1 yolu besbelli olsun diye âyetleri ayrıntılı biçimde açıklıyoruz.
1- “Suçlu” demek olan bu sözcük, “basit suçlu” anlamında değil; “gerçeği yalanlayan nankör, müşrik, sapkın” anlamına gelmektedir.
|
| Gültekin Onan |
Suçlu-günahkarların yolu apaçık ortaya çıksın diye ayetleri işte böyle birer birer açıklıyoruz.
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve Biz âyetleri işte böyle ayrıntılı olarak açıklıyoruz. Ve suçluların yolu ortaya konsun/sana belli olsun diye.
|
| Harun Yıldırım |
Günahkârların yolu apaçık ortaya çıksın diye ayetleri böylece açıklıyoruz.
|
| Hasan Basri Çantay |
Günâh işleyenlerin yolu seçilib sana belli olsun diye böylece âyetleri açıklıyoruz.
|
| Hayrat Neşriyat |
(Hak ortaya çıksın) ve günahkârların yolu belli olsun diye, işte âyetleri böyle açıklıyoruz.
|
| İbni Kesir |
Böylece ayetlerimizi açıklarız ki; suçluların yolu sana besbelli olsun.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Ve işte böylece âyetleri ayrı ayrı açıklıyoruz, mücrimlerin (suçluların) yolu belli olsun diye.
|
| Kadri Çelik |
Suçluların yolu belli olsun diye, böylece ayetleri uzun uzun açıklarız.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Meydana çıkması için suçluların yolu, böylece ayetlerimizi açıklarız birer birer
|
| Mehmet Okuyan |
Böylece ayetleri ayrıntılı olarak açıklıyoruz; sonunda suçluların yolu iyice belli olacaktır.
|
| Muhammed Celal Şems |
Suçluların yolu ortaya çıksın diye Biz, böylece ayetlerimizi apaçık anlatırız.
|
| Muhammed Esed |
Böylece mesajlarımızı açık şekilde anlatıyoruz ki günaha batmış olanların yolu (dürüst ve erdemlilerinkinden) ayırt edilebilsin.
|
| Mustafa Çevik |
53-55 Biz insanları kendi içlerinde birbirleriyle sınar, imtihan ederiz. Kendilerini Allah’ın davetini inkâra şartlandırmış olanlar, “Allah bizleri bırakıp da bu fakir fukara, güçsüz, toplumda yeri olmayan kimselere mi iman ve hidayet nasip etti.” derler. Hâlbuki hidayete kimin layık olduğunu en iyi bilen Allah’tır. Ey Peygamber! Allah adına yapılmakta olan davete yürekten samimiyetle iman etmek üzere, sana gelen o insanlara de ki: “Selam olsun size, gözünüz aydın olsun, Rabbim mü’min kullarına şefkat ve merhameti kendisine prensip edinmiştir. Haberiniz olsun, kim günah olduğunu bilmeden günah işler de, sonra onun günah olduğunu öğrenip tevbe ederek doğruya yönelirse, Allah da ona karşı merhametli ve bağışlayıcıdır.” Biz âyetlerimizi böylece açıklıyoruz ki tevbe edip kendini düzeltenlerin durumu ile günahı hayat tarzı haline getirmiş olanların durumlarının bir olmadığı bilinsin.
|
| Mustafa İslamoğlu |
Böylece Biz mesajlarımızı ayrıntılı aktarıyoruz ki, günahı hayat tarzı haline getirenlerin yolu açık seçik ayırt edilebilsin.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve böylece âyetleri mufassalan beyan ediyoruz ve günah işleyenlerin yolu apaçık seçilsin diye.
|
| Ömer Öngüt |
Böylece âyetleri uzun uzun açıklıyoruz ki, suçluların yolu belli olsun.
|
| Şaban Piriş |
Günahkarların yolu iyice belli olsun diye ayetleri işte böyle açıklıyoruz.
|
| Sadık Türkmen |
İşte böylece ayetleri açıklıyoruz ki; günahkar suçluların yolu ortaya çıksın!
|
| Seyyid Kutub |
Günahkârların yolu açıkça belli olsun diye ayetlerimizi, işte böyle, ayrıntılı biçimde anlatıyoruz.
|
| Suat Yıldırım |
Suçlu kâfirlerin yolu, müminlerin yolundan ayırt edilsin diye, böylece âyetleri tam tamına açıklıyoruz.
|
| Süleyman Ateş |
Böylece âyetleri (döne, döne) açıklıyoruz ki, suçluların yolu belli olsun.
|
| Süleymaniye Vakfı |
İşte ayetlerimizi böyle açık seçik anlatırız ki suçluların yolu iyice belli olsun.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Suçlu-günahkârların yolu apaçık ortaya çıksın diye, ayetlerimizi işte böyle birer birer açıklamaktayız.
|
| Ümit Şimşek |
İşte bu şekilde âyetlerimizi iyice açıklıyoruz, tâ ki mücrimlerin yolu açık seçik belli olsun.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
İşte biz, ayetlerimizi bu şekilde ayrıntılı kılıyoruz ki, günaha sapmışların yolu açık-seçik ortaya çıksın/günaha sapmışların yolunu açık-seçik göresin!
|