| Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve nice şehirlerin halkını helâk ettik ki onlar, seni çıkardıkları şehirdekilerden daha da güçlü kuvvetliydiler; onlara bir yardım eden bile yok.
|
| Abdullah Parlıyan |
Ey Muhammed! seni yurdundan çıkaranlardan daha güçlü nice toplumları yok ettik, onlara bir yardımcı çıkmadı.
|
| Adem Uğur |
Senin şehrinden -ki ora (halkı) seni çıkardı- daha kuvvetli nice şehirleri yok ettik; onlara bir yardım eden de çıkmadı.
|
| Ahmed Hulusi |
Seni şehrinden çıkartan kuvvetçe daha güçlü nice şehir (halk) vardı! Onları helâk ettik (düşünün?)! Onlara yardım eden yoktu.
|
| Ahmet Tekin |
Seni yurdundan eden şehrin halkından daha güçlü, kuvvetli, nice şehirlerin halklarını yok ettik. Onlara yardım eden de olmadı.
|
| Ahmet Varol |
Seni çıkaran kasabandan daha güçlü nice kasabalar vardı ki onları helâk ettik. Onların bir yardımcıları da olmadı.
|
| Ali Bulaç |
Seni sürüp çıkaran memleketinden kuvvet bakımından daha üstün nice memleketler vardı ki, biz onları yıkıma uğrattık da kendileri için hiçbir yardımcı yoktu.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Seni, memleketinden (Mekke’den) çıkaran halktan daha kuvvetli nice memleketler (halkı) vardı ki, (türlü azablarla) onları helâk ettik de kendilerini (azabdan), kurtaran olmamıştı.
|
| Ali Ünal |
Nice memleketler vardı ki, (ey Rasûlüm,) seni çıkmaya mecbur bıraktıkları memleketten (Mekke) daha güçlü idiler. Biz o memleketleri helâk ettik ve (Bize karşı) onların hiçbir yardımcısı olmadı.
|
| Bayraktar Bayraklı |
Seni şehrinden çıkaranların şehirlerinden daha güçlü yerlere sahip nicelerini helâk ettik de onların hiçbir yardımcıları olmadı.
|
| Bekir Sadak |
Seni surup cikaran kasabadan daha kuvvetli olan nice kasabalari yok ettik. Yardim edenleri bulunmadi.
|
| Celal Yıldırım |
Nice kasabalar var ki onlar senin çıkarıldığın kasabadan daha kuvvetli idiler, onları yok ettik ; onlara bir yardımcı da bulunmadı.
|
| Cemal Külünkoğlu |
(Ey Muhammed!) Seni (yurdundan) kovan bu toplumdan daha güçlü nice toplumları (yaptıkları yüzünden) yok ettik de onlara bir yardım eden de çıkmadı (çıkamazdı zaten)!
|
| Diyanet İşleri (eski) |
Seni sürüp çıkaran şehirden daha kuvvetli olan nice şehirler yok ettik. Yardım edenleri bulunmadı.
|
| Diyanet Vakfi |
Senin şehrinden -ki ora (halkı) seni çıkardı- daha kuvvetli nice şehirleri yok ettik; onlara bir yardım eden de çıkmadı.
|
| Edip Yüksel |
Seni çıkaran ülkenden daha güçlü nice ülkeler vardı ki onları yok ettik, onlara yardım eden olmadı.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
Seni çıkaran karyenden daha kuvvetli ne karyeler vardı ki biz onları helâk ettik de onları kurtaran yok
|
| Erhan Aktaş |
Güç bakımından, seni yurdundan çıkaranlardan daha güçlü nice kent halkını yok ettik. Onlara yardım edecek hiç kimse de olmadı.
|
| Gültekin Onan |
Seni sürüp çıkaran memleketinden kuvvet bakımından daha üstün nice memleketler vardı ki, biz onları yıkıma uğrattık da kendileri için hiçbir yardımcı yoktu.
|
| Hakkı Yılmaz |
Ve kuvvetçe, seni çıkaran kentten daha şiddetli nice kentler; onları değişime/yıkıma uğrattık. Öyle ki kendileri için yardımcı diye bir şey olmadı.
|
| Harun Yıldırım |
Seni sürüpçıkaran memleketinden kuvvet bakımından daha üstün nice memleketler vardır ki, biz onları helak ettik. Kendileri için bir yardımcıları da yoktu.
|
| Hasan Basri Çantay |
Biz nice memleket (ler halkını) ki (her biri) seni (içinden) çıkaran (öz) memleketinden daha çok kuvvetli idi — helak etdik. (O zaman) onların (selâmetine) hiçbir yardımcı da yokdu.
|
| Hayrat Neşriyat |
Seni (kendi içinden) çıkaran (hicrete zorlayan) memleketinden (o Mekke müşriklerinden) kuvvetçe daha çetin (insanlarla dolu) nice şehirler de vardır! Onları helâk ettik; onlara yardım eden de olmadı.
|
| İbni Kesir |
Nice kasabaları yok ettik ki; onlar, seni sürüp çıkaran kasabadan daha kuvvetli idiler. Ve onlara yardım eden de bulunmadı.
|
| İskender Evrenosoğlu |
Nice beldeler, seni çıkardıkları ülkeden daha kuvvetliydi (daha üstündü), onları helâk ettik. O zaman onlar için bir yardımcı yoktu.
|
| Kadri Çelik |
Seni sürüp çıkaran şehirden (inkârcılardan) daha kuvvetli olan nice şehirleri (inkârcıları) yok ettik. Öyle ki yardım edenleri de bulunmadı.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Mekke şehri'nin, seni süren halkından daha kuvvetli nice şehirlerin haklı vardı bir zamanlar, Eh işte Biz, onları imha ettik ve kendilerine yardım edecek hiç bir kimse de çıkmamıştır.
|
| Mehmet Okuyan |
Senin şehrinden –ki (halkı) seni (oradan) çıkarmıştı– daha kuvvetli nice şehirleri yok etmiştik; onlara bir yardım eden de çıkmamıştı.
|
| Muhammed Celal Şems |
Seni çıkaran yerleşimden, kuvvetçe daha güçlü birçok yerleşim bulunuyordu. Biz onları (bile) helâk ettik. Böylece hiç kimse onların yardımcıları olmadı.
|
| Muhammed Esed |
(Ey Muhammed,) Seni (yurdundan) kovan bu toplumdan daha güçlü nice toplumları yok ettik de onlara bir yardım eden çıkmadı!
|
| Mustafa Çevik |
Ey Peygamber! Seni yurdundan eden şehrin halkından daha güçlü, kuvvetli, nice şehirlerin halklarını helak ettik. Onlara yardım eden de olmadı.
|
| Mustafa İslamoğlu |
(Ey Nebi!) Seni yurdundan çıkaran toplumundan çok daha güçlü ve kuvvetli olan nice yurtları helak etmişizdir de, asla onlara yardım eden olmamıştır.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve nice beldeler de var idi ki, seni çıkarmış olan beldeden daha kuvvetce şiddetli idi. Onları helâk ettik, artık onlar için bir yardımcı yoktur.
|
| Ömer Öngüt |
Nice memleketler vardır ki, onlar seni sürüp çıkaran memleketten daha kuvvetli idiler. Biz onları helâk ettik. Onlara bir yardım eden de bulunmadı.
|
| Şaban Piriş |
-Seni ülkenden çıkaranlardan daha güçlü nice ülkeleri helak ettik de onlar için bir yardımcı/kurtarıcı yoktu.
|
| Sadık Türkmen |
Nice kentler seni sürüp çıkaran kentten daha kuvvetli iken onları imha ettik. Yardım edenleri de bulunmadı.
|
| Seyyid Kutub |
Biz, halkı seni yurdundan çıkaran şehirden daha kuvvetli nice şehirleri yok ettik, fakat onlara bir yardım eden çıkmadı.
|
| Suat Yıldırım |
Nice şehirler vardı ki halkı, seni süren Mekke şehri’nin halkından daha kuvvetli idiler. İşte Biz, onları imha ettik ve kendilerine yardım edecek kimse çıkmadı.
|
| Süleyman Ateş |
Seni (içinden) çıkarmış olan kentten daha kuvvetli nice kent var ki biz onları yok ettik de onlara yardım eden çıkmadı.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Nice kentleri yaşanmaz hale getirmişizdir. Onlar, seni kendi kentinden sürgün edenlerden daha güçlüydüler; kendilerine yardım eden bir kimse de çıkmamıştı[*].
[*] Bu ayet, Muhammed Suresi’nin Nebîmizin hicretinden sonra indiğini gösterir.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Seni sürüp çıkaran memleketinden, kuvvet bakımından daha üstün nice memleketler vardır ki, biz onları yıkıma uğrattık da kendileri için hiçbir yardımcı yoktu.
|
| Ümit Şimşek |
Seni yurdundan çıkaran bu beldeden daha güçlü nice beldeler vardı ki, Biz onları helâk ettik de yardımlarına koşan çıkmadı.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Seni yerinden çıkaran o kentinden çok daha kuvvetlice nice kentler vardı ki, biz hepsini helâk ettik; hiçbir yardımcıları olmadı.
|