mâ televtu-hu - onu okumazdım

  
Abdulbaki Gölpınarlı De ki: Allah isteseydi okumazdım onu size ve o da, onda ne olduğunu bildirmez, anlatmazdı size. O inmeden önce de aranızda ömür sürmüştüm, hâlâ mı aklınızı başınıza almıyorsunuz?
Abdullah Parlıyan De ki: “Eğer Allah dileseydi, bana bu Kur'ân'ı indirmezdi. Ben de onu size okumazdım, Allah ta size onu bildirmezdi. Gerçek şu ki, bu vahiy bana gelmezden önce bir ömür aranızda bulundum, böyle şeylerle hiç ilişkimin olmadığını görüyordunuz, öyleyse yine de aklınızı kullanmayacak mısınız?”
Adem Uğur De ki: Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım, Allah da onu size bildirmezdi. Ben bundan önce bir ömür boyu içinizde durmuştum. Hâla akıl erdiremiyor musunuz?
Ahmed Hulusi De ki: "Eğer Allâh dileseydi Onu size okumazdım; Onu size bildirmemiş olurdu!. . Ondan önce sizin içinizde gerçekten bir ömür kaldım. . . Aklınızı kullanıp bunu anlamayacak mısınız?"
Ahmet Tekin 'Eğer Allah’ın sünnetinin, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olsaydı, ben Kur’ân’ı size okumazdım. O da, bununla ilgili size hiçbir şekilde bilgi vermezdi. Bundan önce, bir ömür boyu içinizde nasıl yaşadığımı biliyorsunuz. Hâlâ aklınızı başınıza almayacak mısınız?' de.
Ahmet Varol De ki: 'Allah dileseydi bunu size okumazdım ve O da bunu size hiç bildirmezdi. Daha önce sizin aranızda belli bir ömür geçirdim. Hiç düşünmüyor musunuz?'
Ali Bulaç De ki: "Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de akıl erdirmeyecek misiniz?"
Ali Fikri Yavuz De ki: “- eğer Allah dileseydi, ben KUR’AN’ı size okumazdım ve hiç bir sûretle Allah onu size bildirmezdi. Bilirsiniz ki, ben içinizde bundan önce (kırk yıl kadar) bir ömür durdum (okuyup yazdığım bir şey yoktur). Artık Kur’an’ın kendi tarafımdan olmadığını (sırf Allah’ın vahyi bulunduğunu) düşünmez misiniz?
Ali Ünal Yine de ki: “(Mesele asla benim elimde değil.) Eğer Allah dilemiş olsaydı, ne onu ben size okuyup tebliğ ederdim, ne de Allah benim vasıtamla sizi ondan haberdar kılardı. Kaldı ki, (beni çok yakından tanıyorsunuz;) daha önce bu kadar yıl aranızda ömür sürdüm (ve bu süre içinde ne vahiyden ne de Kur’ân gibi bir kitaptan bahsettim; size de hiçbir konuda yalan söylemedim). Hiç düşünüp akletmeyecek misiniz?”
Bayraktar Bayraklı De ki: “Eğer Allah dileseydi, onu size okuyamazdım, Allah da onu size bildirmezdi. Ben bundan önce bir ömür boyu içinizde durmuştum. Hâlâ aklınızı kullanmıyor musunuz?”
Bekir Sadak De ki: «Allah dileseydi ben onu size okumazdim, size de bildirmemis olurdu. Daha once yillarca aranizda bulundum, hic dusunmuyor musunuz?»
Celal Yıldırım De ki: Eğer Allah dileseydi ben size onu okumaz ve O da size (benim vasıtamla) bildirilmemiş olurdu. Elbette bundan önce aranızda bir ömür bulundum ; artık aklınızı kullanmaz mısınız ?
Cemal Külünkoğlu De ki: “Eğer Allah dileseydi, ben size onu okumazdım, Allah da size onu bildirmezdi. Ben sizin aranızda bundan (Kur'an'ın inişinden) önce (kırk yıllık) bir ömür yaşadım. Siz yine de aklınızı kullanarak gerçeği görmeyecek misiniz?”
Diyanet İşleri (eski) De ki: 'Allah dileseydi ben onu size okumazdım, size de bildirmemiş olurdu. Daha önce yıllarca aranızda bulundum, hiç düşünmüyor musunuz?'
Diyanet Vakfi De ki: Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım, Allah da onu size bildirmezdi. Ben bundan önce bir ömür boyu içinizde durmuştum. Hâla akıl erdiremiyor musunuz?
Edip Yüksel De ki: “ALLAH dileseydi onu size okuyamazdım ve sizin de ondan haberiniz olmazdı. Bundan önce bir ömür boyu aranızda yaşadım. Anlamaz mısınız?“
Elmalılı Hamdi Yazır De ki: eğer Allah dilese idi ben onu size okumazdım, hiç bir suretle de size onu bildirmezdi bilirsiniz ki ben sizin içinizde bundan evvel bir ömür durdum, artık bir kerre aklınıza müracat etmezmisiniz?
Erhan Aktaş De ki: “Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım. Onu size hiç bildirmezdim. İçinizde bir ömür kaldım. Hala aklınızı kullanmayacak mısınız?
Gültekin Onan De ki: "Eğer Tanrı dileseydi, onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de akletmeyecek misiniz?"
Hakkı Yılmaz De ki: “Allah dileseydi, ben Kur’ân'ı size okumazdım ve Allah, Kur’ân'ı size bildirmemiş olurdu. Ben de Kur’ân'dan önce kesinlikle içinizde bir ömür kalmıştım. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?”
Harun Yıldırım De ki: “Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Ben bundan önce aranızda bir ömür geçirdim. Hâlâ akıllanmaz mısınız?”
Hasan Basri Çantay De ki: «Eğer Allah dileseydi (bana bu Kur'ânı indirmezdi. Ben de) onu size okumazdım. (Allah) onu (benim lisânımla) size bildirmezdi de. Ben ondan (o Kur'andan) evvel (bu güne kadar) içinizde bir ömür durmuşum (yaşamışım) dır. Siz haalâ aklınızı kullanmaz mısınız»?
Hayrat Neşriyat De ki: 'Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve (Allah) onu size (benim lisânımla) bildirmezdi. İşte şübhesiz ki (ben) bundan önce sizin içinizde bir ömür boyu durmuşum. (Benim aslâ yalan söylemediğimi siz çok iyi bilirsiniz!) Hiç akıl erdirmez misiniz?'
İbni Kesir De ki: Allah dileseydi; ben, onu size okumazdım. Ve size hiç bildirmezdim. Daha önce yıllarca aranızda bulundum. Hiç düşünmüyor musunuz?
İskender Evrenosoğlu De ki: “Şâyet Allah dileseydi, O'nu size okumazdım ve O'nu size bildirmezdim. Halbuki O'ndan önce içinizde bir ömür sürdüm. Hâlâ akıl etmiyor musunuz?”
Kadri Çelik De ki: “Allah dileseydi ben onu (Kur'an'ı) size okumazdım, (da böylece Allah) size de bildirmemiş olurdu. Daha önce de bir ömür (kırk yıl) aranızda bulundum (ama Allah dilemediği için size bu ayetlerden bir şey okumadım), siz hiç düşünmüyor musunuz?”
Mehmet Ali Eroğlu Nitekim Allah dileseydi, onu size okumazdım. Ne olduğunu da size bildirmezdi. Uygun halde bunca zaman aranızda ömür sürdüm. Yine de kullanmaz mısınız aklınızı?
Mehmet Okuyan De ki: “Allah dileseydi onu size tilavet edemezdim (okuyup aktaramazdım); (Allah da) onu size bildirmezdi. Ben bundan önce bir ömür içinizde kalmıştım. Akıl etmiyor musunuz?”
Muhammed Celal Şems De ki: “Eğer Allah dileseydi, bunu size okuyup anlatmazdım. O (da,) bunu size bildirmezdi. Nitekim bundan önce (de) ben, aranızda uzun bir müddet yaşadım. (Yine de) akıl etmez misiniz?” (Kırk yaşına kadar hiç yalan söylememiş bir kimse, ondan sonra nasıl yalan söyleyebilir? İnkâr edenlerin mutlaka bunu düşünmeleri gerekir.)
Muhammed Esed De ki: "Allah (başka türlüsünü) dileseydi, size bu (ilahi kelamı) okuyup duyurmazdım; O da size ulaştırmazdı onu. Gerçek şu ki, bu (vahiy bana gelmezden) önce bir ömür boyu aranızda bulundum: öyleyse, yine de aklınızı kullanmayacak mısınız?"
Mustafa Çevik 16-18 De ki: “Şayet Allah istemeseydi ben bu âyetleri size okuyup tebliğ edemezdim. Bunca yıl içinizde yaşamış olmama rağmen, bana inanmamanıza şaşıyorum, hâlâ aklınızı kullanıp bu gerçeği anlamaz mısınız? Hem söyleyin bakalım, kendi uydurduklarını Allah’a isnat edip, “Bunlar Allah’ın âyetleridir.” diyen, insandan daha zalim ve cahil kim olabilir? Benim öyle biri olmadığımı da en iyi siz bilirsiniz. Üstelik Allah’ı bırakıp da kendilerine hiçbir yarar ya da zarar verebilme gücüne sahip olmayan, kendileri de yaratılmış olanların peşlerinden gidenler ve onları Allah katında şefaatçiler olarak kabul edenler asla iflah olmazlar.” Yine onlara de ki: “Allah göklerde ve yerde kimseye şefaat izni ya da yetkisi vermemişken bir kısım insanların şefaatçi olması gerektiğini O’na siz mi öğreteceksiniz? Allah’tan sakının ve böylesi boş şeylerden uzak durun. Allah sınırsız ilim ve kudretiyle yarattıkları üzerinde hak sahibi tek ilahtır.”
Mustafa İslamoğlu De ki: "Eğer Allah öyle dileseydi, ben onu size okumazdım; zaten O da onu size göndermezdi. Hem doğrusu şu ki; ondan önce yıllarımı sizin aranızda geçirmişim: bu kadarını olsun düşünemiyor musunuz?"
Ömer Nasuhi Bilmen De ki: «Eğer Allah Teâlâ dilese idi onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Muhakkak ki, ben ondan evvel sizin aranızda bir ömür sürmüştüm. Siz hiç âkilâne düşünmez misiniz?»
Ömer Öngüt Resulüm! De ki: “Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım. Allah da onu size bildirmezdi. Bundan önce içinizde bir ömür boyu kalmıştım. Hiç düşünmüyor musunuz?”
Şaban Piriş De ki: -Eğer Allah dileseydi onu size hiç okumazdım ve O’nu size hiç bildirmezdi. Daha önce sizin aranızda bir ömür yaşadım, hiç düşünmüyor musunuz?
Sadık Türkmen De ki: “Eğer Allah dileseydi onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi de!.. Bundan önce bir ömür boyu içinizde kaldım! Aklınızı kullanmıyor musunuz?”
Seyyid Kutub De ki; «Eğer Allah'ın dileği bu yolda olmasaydı, bu Kur'an'ı size okumazdım, hatta Allah sizi ondan hiç haberdar etmezdi, bundan önce aranızda bir ömür yaşadım, hiç düşünmüyor musunuz?»
Suat Yıldırım De ki: "Eğer Allah dileseydi ben Kur’ân’ı size okuyamazdım, hiçbir suretle de size onu bildirmezdi. Bilirsiniz ki, daha önce, bir ömür boyu aranızda yaşadım, böylesi bir iddiada bulunmadım. Aklınızı kullanıp bunu anlamaz mısınız?"
Süleyman Ateş De ki: "Eğer Allâh dileseydi, onu size okumazdım ve onu size hiç bildirmezdi. Ben ondan önce aranızda bir ömür boyu kalmıştım (böyle bir şey yapmamıştım), düşünmüyor musunuz?"
Süleymaniye Vakfı De ki “Allah farklı tercihte bulunsaydı[*] onu size okumazdım. O, onu size bildirmezdi de. Bundan önce aranızda bir ömür geçirdim. Aklınızı kullanmaz mısınız?”

[*] 

لَّوْ شَاء (لو لم يكون) اللّهُ (قدرا لأعمال الرسل) مَا تَلَوْتُهُ عَلَيْكُمْ
الكهف 27، العنكبوت 45

Tefhim-ul Kuran De ki: «Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de akıl erdirmeyecek misiniz?»
Ümit Şimşek De ki: Eğer Allah dileseydi ne ben size onu okurdum, ne Allah size onu bildirirdi. Bundan önce ben sizin aranızda bir ömür geçirdim. Hiç akıl etmiyor musunuz?
Yaşar Nuri Öztürk De ki: "Allah dileseydi, onu size okumazdım, onu size bildirmezdi de. Ondan önce içinizde bir ömür kalmıştım. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?"