men neşâu - dilediğimiz kimse(ler)

  
Abdulbaki Gölpınarlı İşte, İbrahîm'e, kavmine serdetmek için verdiğimiz kesin deliller bunlardı, dilediğimiz kişinin derecesini kat-kat yüceltiriz biz. Şüphe yok ki Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, her şeyi bilir.
Abdullah Parlıyan İşte bunlar, toplumuna karşı anlatılıp kullanılmak üzere İbrahim'e verdiğimiz gerçekleri ortaya koyan delillerimizdendir. Çünkü dilediğimiz kimseyi derecelerle yükseltiriz. Şüphe yok ki, Rabbiniz herşeyi bilen ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapandır.
Adem Uğur İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir, hakkıyle bilendir.
Ahmed Hulusi İşte bu, İbrahim'e halkına karşı verdiğimiz kesin kanıtımızdır. Kimi dilersek yüce mertebeler veririz! Muhakkak ki Rabbin Hakiym'dir, Aliym'dir.
Ahmet Tekin İşte bunlar, kavmine karşı İbrâhim’e verdiğimiz delillerimizdir. Sünnetimize, düzenimizin yasalarına uygun olarak, irademizin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimseleri dünyada yüksek makamlara getiririz. Senin Rabbin hikmet sahibi ve hükümrandır, ilmi her şeyi kuşatır.
Ahmet Varol Bu, İbrahim'e kavmine karşı verdiğimiz hüccetimizdir. İstediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin hakimdir, bilendir.
Ali Bulaç Bu, İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz delilimizdir. Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.
Ali Fikri Yavuz İşte bu (yıldızların batışında Allah’ın birliğine yapılan istidlâller), bizim hüccetimizdir ki, onları kavmine karşı İbrahime verdik. Biz dilediğimiz kimseyi derecelerle yükseltiriz. Muhakkak ki Rabbin tam hikmet sahibidir, (her şeyi) kemâliyle bilendir.
Ali Ünal Bütün bunlar, halkı karşısında İbrahim’e verdiğimiz delillerdi. Kimi dilersek onu mertebe mertebe yükseltiriz. Muhakkak ki senin Rabbin, her hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunandır; her şeyi (ve elbette kimin neye liyakati olduğunu) hakkıyla bilendir.
Bayraktar Bayraklı İşte bu, kavmine karşı İbrâhim'e verdiğimiz delillerimizdir. Dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir; hakkıyla bilendir.
Bekir Sadak Bu, Ibrahim'e, milletine karsi verdigimiz huccetimizdir. Diledigimizi derecelerle yukseltiriz. Dogrusu Rabbin hakim'dir, bilendir.
Celal Yıldırım İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz kanıt ve belgelerimizdir. Dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki, Rabbin hikmet sahibidir ve (her şeyi) bilendir.
Cemal Külünkoğlu İşte bu (şekilde Allah'ı arayıp bulması), kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. (Amellerine göre ) dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki, Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir ve her şeyi hakkıyla bilendir.
Diyanet İşleri (eski) Bu, İbrahim'e, milletine karşı verdiğimiz hüccetimizdir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Doğrusu Rabbin Hakim'dir, Bilen'dir.
Diyanet Vakfi İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delillerimizdir. Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin hikmet sahibidir, hakkıyle bilendir.
Edip Yüksel Bunlar, halkına karşı kullanması için İbrahim’e verdiğimiz tartışma yöntemidir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Efendin Bilgedir, Bilendir.
Elmalılı Hamdi Yazır Bu işte bizim o huccetimiz ki kavmine karşı İbrahime vermişdik, biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz, şüphesiz ki rabbın hakîm, alîmdir
Erhan Aktaş İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz hüccetlerimizdir.1 Dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Kuşkusuz Rabb’in, En İyi Hüküm Veren’dir, Her Şeyi Bilen’dir.

1- Tutanak, belge, mahkemeye sunulan belge.
Gültekin Onan Bu, İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz ayetimizdir. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Kuşkusuz senin rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.
Hakkı Yılmaz Ve işte bunlar, toplumuna karşı İbrâhîm'e verdiğimiz kanıtımızdır. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/ sağlam yapandır, çok iyi bilendir.
Harun Yıldırım İşte bu kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz hüccetimizdir. Biz dilediğimizi derece derece yükseltiriz. Muhakkak Rabbin Hakîm’dir, Alîm’dir.
Hasan Basri Çantay İşte bunlar kavmine karşı İbrâhîme ver (ib öğret) diğimiz hüccetlerdi. Biz kimi dilersek onu derece derece yükseltiriz. Şübhe yok ki Rabbin tam hikmet saahibidir, hakkıyle bilendir.
Hayrat Neşriyat Ve işte bunlar (bizim) delillerimizdir ki, onları kavmine karşı İbrâhîm’e verdik.(Biz) dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şübhesiz ki Rabbin, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır, Alîm (herşeyi hakkıyla bilen)dir.
İbni Kesir İşte bu, bizim hüccetimizdir. Onu kavmine karşı İbrahim'e verdik. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Ve muhakkak ki Rabbın; Hakim, Alim'dir.
İskender Evrenosoğlu Ve işte bunlar, İbrâhîm'e, kavmine karşı verdiğimiz delillerimizdir. Dilediğimiz kimselerin derecelerini artırırız. Muhakkak ki; senin Rabbin hakîm (hükmün ve hikmetin sahibi)dir, alîmdir (en iyi bilendir).
Kadri Çelik Bu (üstünlük sağlayan sözler), İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz delillerimizdir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Doğrusu Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.
Mehmet Ali Eroğlu Aşikar olarak bu, İbrahim'e ve kavmine yönelik verdiğimiz deliller. Mutlaka Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini kat kat yükseltiriz Elbette şüphe yok ki: Senin Rabbin, Hakim'dir, Her şeyi bilendir.
Mehmet Okuyan İşte şu(nlar), kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz delillerimizdir. Dilediğimizi (layık olanı) derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz ki Rabbin, doğru hüküm verendir, bilendir.
Muhammed Celal Şems Bu İbrahim’e, kavmine karşı öğrettiğimiz bir delildi. Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, en iyi bilendir.
Muhammed Esed İşte bu, halkına karşı (kullanmak üzere) İbrahime verdiğimiz muhakeme tarzımızdı: (çünkü) dilediğimiz kimseyi derecelerle yüceltiriz. Şüphe yok ki Rabbiniz hikmet sahibidir, her şeyi bilendir.
Mustafa Çevik 83-89 İşte bunlar, kavmine doğru olanı düşündürmesi ve ona davet etmesi için İbrahim’e vahyettiğimiz âyetlerimizdir. Biz dilediğimiz takdirde layık gördüklerimizin ilmini artırır, kavrayışını güçlendirip yüksek derecelerle ödüllendiririz. İşte bu yüzden İbrahim’e evlat olarak İshak’ı, ardından da torunu Yakub’u armağan ettik. Daha önce Nûh’u ilettiğimiz doğru yola onları da ilettik ve insanları doğru yola çağıran peygamberlik bahşettik. Ayrıca İbrahim’in soyuna dayanan Davud, Süleyman, Eyyub, Yusuf ve Musa ile Harun’a da peygamberlik verdik. Biz, Allah’a yürekten yönelip teslim olanları işte böyle ödüllendiririz. Şüphesiz senin Rabbin hüküm ve hikmet sahibi, her şeyi hakkıyla bilendir. Zekeriyya, Yahya, İsa, İlyas, İsmail, Elyasa, Yunus ve Lût da insanları Allah yoluna davet eden elçilerimizdi. Hepsi erdemli, faziletli, görevlerini canla başla yerine getiren güzel insanlardı, onları bu vasıflarından dolayı diğer insanlardan üstün saydık. Dahası onların çocuklarından ve kardeşlerinden layık gördüklerimize de peygamberlik bahşedip Kitap ve hikmet vererek seçkin kullarımız arasına kattık. Allah’ın rehberliği işte böyledir, kim Allah’ı rehber edinirse Allah da onu doğru yoluna iletir ve ödüllendirir. Şayet onlar Allah’tan başka Rab ve ilah edinmiş olsalardı, böyle ödüllere layık görülmez, iyilik adına yaptıkları da boşa giderdi. Şimdi ey Peygamber! Kavmin senin peygamberliğini ve Allah adına yapmakta olduğun daveti reddeder ve yüz çevirirlerse Biz de onların yerine davetimize sarılan ve Peygamber’i yalanlamayan bir topluluk getiririz.
Mustafa İslamoğlu İşte bu, toplumuna karşı kullanması için İbrahim'e verdiğimiz isbat yöntemimizdi. Biz, dilediğimiz kimseyi derece derece (hakikate) yüceltiriz. Hiç şüphesiz senin Rabbin her hükmünde tam isabet edendir, her şeyi tarifsiz bilendir.
Ömer Nasuhi Bilmen Ve işte o, Bizim hüccetimizdir ki, onu kavmine karşı İbrahim'e vermiştik. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphe yok ki, Rabbin hakîmdir, alîmdir.
Ömer Öngüt İşte bunlar, kavmine karşı bizim İbrahim'e verdiğimiz hüccetlerimizdir. Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz ki Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.
Şaban Piriş Bu, kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz delilimizdir. Dilediğimiz kimseleri derece derece yükseltiriz. Şüphesiz Rabbim hakimdir, alimdir.
Sadık Türkmen İŞTE BUNLAR, kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz kanıtlarımızdır. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin; bilir ve doğru hüküm/karar verendir.
Seyyid Kutub Bu bizim kesin kanıtımızdır, onu kavmine karşı İbrahim'e verdik. Biz dilediğimizin derecesini kat kat yükseltiriz. Hiç kuşkusuz Rabbin hikmet sahibi ve her şeyi bilendir.
Suat Yıldırım İşte bunlar, kavmine karşı İbrâhim’e verdiğimiz delillerdi. Dilediğimiz kimselerin derecelerini kat kat yükseltiriz. Muhakkak ki senin Rabbin tam hüküm ve hikmet sahibidir ve O her şeyi hakkıyla bilir.
Süleyman Ateş İşte bunlar, kavmine karşı İbrâhim'e verdiğimiz hüccet(kanıt)lerimizdir. Dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz Rabbin hüküm ve hikmet sâhibidir, bilendir.
Süleymaniye Vakfı Bu[*] halkına karşı İbrahim’e verdiğimiz delilimizdir. Kurduğumuz düzene göre kimini derece derece yükseltiriz. Senin Rabbin, doğru kararlar verendir ve bilendir.

[*] 73. âyetten itibaren İbrahim aleyhisselamın Allah'ın varlığı ve birliği ile ilgili olarak yaptığı gözlemlerden, vardığı sonuçlardan ve onlara dayanarak yaptığı mücadeleden bahsediliyor. Bu gözlemi her insan yaparak Allah’ın varlığını ve birliğini, gözüyle görmüş ve eliyle dokunmuş gibi kavrar ve bu hususta Allah’a kesin söz verir. Bu olay büluğ öncesi meydana geldiğinden İbrahim aleyhisselamın o zaman büluğ çağına yakın bir yaşta olması gerekir. Burada onun nebiliğinden bahsedilmemesi de bunu desteklemektedir. Allah Teâlâ şöyle buyurur:

“Rabbin, Âdemoğullarından, onların bellerinden nesillerini aldığında onları kendilerine karşı şöyle şahit tuttu: “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” Onlar da: “Evet Rabbimizsin. Biz buna şahidiz.” dediler. Artık Kıyamet günü; “biz bunun farkında değildik” diyemezsiniz.

Şunu da diyemezsiniz: “Önceden ortak koşanlar babalarımızdı. Biz ise onlardan sonra gelen bir nesil idik. O batıla sapanların işlediklerinden ötürü bizi yok mu edeceksin?”

İşte o belgeleri böyle açık açık anlatırız. Belki dönerler.” (A’raf 7/172-174)

Halk arasında “bezm-i elest’te alınan misak” veya “elestu birabbikum” denen bu olay, insanın, açık ve net olarak, Allah’ın varlığını ve birliğini kabul etmesi olayıdır. Âyet bu işlemin, Âdem oğullarının “bellerinden nesillerinin alınması” sırasında kesinleştiğini bildirmektedir.

 

Tefhim-ul Kuran Bu, İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz ispatlı delilimizdir. Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.
Ümit Şimşek İşte bu, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz delilimizdir. Biz dilediğimizin mertebesini yükseltiriz. Şüphesiz ki Rabbin her işi hikmetle yapan, herşeyi hakkıyla bilendir.
Yaşar Nuri Öztürk İşte bunlar, kavmine karşı İbrahim'e verdiğimiz kanıtlardır. Dilediklerimizi derece derece yükseltiriz. Senin Rabbin Hakîm'dir, Alîm'dir.