el kâriatu - kâria, korkunç ve dehşet verici çarpan bir felâket
|
|
| |
Abdulbaki Gölpınarlı
|
O şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak, yürekleri koparacak felâket.
|
Abdullah Parlıyan
|
Ah, apansız gelecek dehşetiyle yürekleri koparacak felaket!
|
Adem Uğur
|
Kâria (kıyamet)!
|
Ahmed Hulusi
|
El Karia!
|
Ahmet Tekin
|
Gülle gibi insanların başlarına düşüp beyinlerini parçalayacak felâketten, âlemdeki düzenin bozularak yıldızların, gezegenlerin çarpışacağı gündeki felâketten kendinizi koruyun!
|
Ahmet Varol
|
Dehsetle sarsacak olan!
|
Ali Bulaç
|
Kaari'a...
|
Ali Fikri Yavuz
|
(Dehşetiyle kalblere çarpacak) o kıyamet,
|
Ali Ünal
|
O kâria (kalblere ve kafalara çarpan o müthiş ses)!
|
Bayraktar Bayraklı
|
Kapı çalan!
|
Bekir Sadak
|
Gurultu koparacak olan
|
Celal Yıldırım
|
El-Kari'â : Kalblere korku salan o müthiş gürültü !.
|
Cemal Külünkoğlu
|
Gürültü koparacak olan büyük felaket!
|
Diyanet İşleri (eski)
|
Gürültü koparacak olan
|
Diyanet Vakfi
|
(1-3) Kapı çalan! Nedir o kapı çalan? O kapı çalanın ne olduğunu bilir misin?
|
Edip Yüksel
|
Şok.
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
O karia
|
Erhan Aktaş
|
Kariah.
|
Gültekin Onan
|
Kaaria...
|
Hakkı Yılmaz
|
Kâriah!
|
Harun Yıldırım
|
Şiddetle çalan?
|
Hasan Basri Çantay
|
Felâket kapısını çalacak olan (kıyamet).
|
Hayrat Neşriyat
|
el-Karia! (O dehşetiyle çarpıcı felâket! Kıyâmet!)
|
İbni Kesir
|
Felaket kapısını çalacak olan,
|
İskender Evrenosoğlu
|
Kâria.
|
Kadri Çelik
|
Şiddetle çarpan (kıyamet).
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Kari’a, el-kari’a, mel-kari’a
|
Mehmet Okuyan
|
Büyük çarpma!
|
Muhammed Celal Şems
|
(İnsanları gaflet uykusundan uyandıran) dehşet veren bir ses.
|
Muhammed Esed
|
Ah! Apansız (gelen) bir bela!.
|
Mustafa Çevik
|
1-3 Ey Peygamber! O aniden meydana gelecek şok edici ve dehşetli günün zamanı sana bildirilmedi ki, sen onu nereden bilip de soranlara söyleyeceksin.
|
Mustafa İslamoğlu
|
Ah o korkunç patlama!
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
O çarpacak olan felaket.
|
Ömer Öngüt
|
Çarpacak olan felâket!
|
Şaban Piriş
|
Korkunç olay ..
|
Sadık Türkmen
|
ŞİDDETLE çarpan o olay!
|
Seyyid Kutub
|
Gürültü koparacak olan,
|
Suat Yıldırım
|
Kari’a,
|
Süleyman Ateş
|
Çarpan olay!
|
Süleymaniye Vakfı
|
Gümbürdeyen!
|
Tefhim-ul Kuran
|
'Başa çarpıp patlak verecek olan' (kâria: kıyamet),
|
Ümit Şimşek
|
Çarpacak olan o felâket.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
O Kaaria, o şiddetli ses çıkararak çarpan.
|
|