Abdulbaki Gölpınarlı
|
Ve gecesini kararttı, kuşluk çağını meydana çıkarttı.
|
Abdullah Parlıyan
|
Onun gecesini karanlık yapmış ve gündüzünü de aydınlatmıştır.
|
Adem Uğur
|
Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.
|
Ahmed Hulusi
|
Onun gecesini kararttı, onun gündüzünü aydınlattı.
|
Ahmet Tekin
|
Gecesini kararttı. Kuşluğunu, ışığını çıkarıp, gündüzünü aydınlattı.
|
Ahmet Varol
|
Gecesini kararttı, gündüzünü (aydınlığa) çıkardı.
|
Ali Bulaç
|
Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa çıkardı.
|
Ali Fikri Yavuz
|
Gecesini karanlık yaptı, gündüzünü aydınlık...
|
Ali Ünal
|
Ve derece derece karanlığını giderip, ışığını ortaya çıkardı.
|
Bayraktar Bayraklı
|
(27-29) Sizi yaratmak mı daha güç, yoksa gökyüzünü yaratmak mı, ki onu Allah bina etti, onu yükseltip düzene koydu. Gecesini karanlık yapmış, gündüzünü aydınlatmıştır.
|
Bekir Sadak
|
Gecesini karanlik yapmis, gunduzunu aydinlatmistir.
|
Celal Yıldırım
|
Gecesini karanlık yaptı, kuşluğunu (aydınlık olarak) çıkardı.
|
Cemal Külünkoğlu
|
(27-29) (Öldükten sonra tekrar) sizi yaratmak mı zor, yoksa göğü (yaratmak) mı? Onu Allah bina etti. Onu yükseltti ve ona düzen ve ahenk verdi. O göğün gecesini karanlık yaptı, gündüzünü aydınlattı.
|
Diyanet İşleri (eski)
|
Gecesini karanlık yapmış, gündüzünü aydınlatmıştır.
|
Diyanet Vakfi
|
(27-29) Sizi yaratmak mı daha güç, yoksa gökyüzünü yaratmak mı, ki onu Allah bina etti, onu yükseltip düzene koydu. Gecesini kararttı, gündüzünü ağarttı.
|
Edip Yüksel
|
Gecesini kararttı, sabahını ise ortaya çıkardı.
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Gecesini kararttı, kuşluğunu çıkardı
|
Erhan Aktaş
|
Gecesini kararttı, gündüzünü aydınlattı.
|
Gültekin Onan
|
Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa çıkardı.
|
Hakkı Yılmaz
|
(27-33) Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden suyunu ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi.
|
Harun Yıldırım
|
Gecesini kararttı, kuşluğunu da çıkarttı.
|
Hasan Basri Çantay
|
Onun gecesini karardı, gündüzünü (aydınlığa) çıkardı.
|
Hayrat Neşriyat
|
Hem gecesini kararttı; hem kuşluğunu (sabahın ışığını) açığa çıkardı!
|
İbni Kesir
|
Gecesini karanlık yapmış, gündüzünü ortaya çıkarmıştır.
|
İskender Evrenosoğlu
|
Ve onun gecesini kararttı ve onun duhasını (aydınlığını ortaya) çıkardı.
|
Kadri Çelik
|
Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa çıkardı.
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Açık bir şekilde gündüz parıltılı olur, gece ise karanlıklar.
|
Mehmet Okuyan
|
Gecesini karanlık yapmış, (gündüz) ışığını çıkarıp var etmiştir.
|
Muhammed Celal Şems
|
Onun gecesini örtüp (kararttı.) Sabahını (ise aydın kılarak ortaya) çıkardı.
|
Muhammed Esed
|
onun gecesini karanlık yapmış ve gündüzünü aydınlatmıştır.
|
Mustafa Çevik
|
27-33 Ey Allah’ı hayatın dışında tutmaya çalışan ve öldükten sonra diriltilip, hesap sorulacağına inanmayanlar! Düşünüp de söyleyin bakalım, “Sizi öldükten sonra yeniden yaratmak mı zor, yoksa üzerinizdeki gökyüzünü ve orada olanları yaratmak mı daha zor? Başınızı kaldırıp da bakın bakalım, Allah orada olanları nasıl bir mükemmellikle yaratıp direksiz inşa ederek, geceleyin karartıp gündüz de nasıl aydınlatıyor. Dönüp bir de yeryüzünü tüm canlılar için nasıl döşeyip, yaşanabilir hale getirmiş olduğuna, yerden suyu çıkarıp, bitki örtüsünü meydana getirişine ve dağları yerleştirip yeryüzünü sağlamlaştırdığına bakıp bir daha düşünün.” Allah’ın yarattıklarından hem siz hem de hayvanlarınız rızıklanmaktasınız.
|
Mustafa İslamoğlu
|
onun gecesini adım adım O kararttı, aydınlığını kıvamında O çıkardı.
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
(29-31) Ve gecesini karanlık etti, gündüzünü de çıkardı (aydınlattı). Ve ondan sonra da yeri yaydı. Ondan suyunu ve otlağını çıkarıverdi.
|
Ömer Öngüt
|
Gecesini kararttı, gündüzünü aydınlık yaptı.
|
Şaban Piriş
|
Gecesini karanlık yaptı, gündüzünü aydınlığa çıkardı.
|
Sadık Türkmen
|
gecesi karanlıkı ve gündüzü aydınlık oluyor!
|
Seyyid Kutub
|
Gecesini karanlık yapmıştır. Gündüzünü aydınlatmıştır.
|
Suat Yıldırım
|
Gecesini karanlık, gündüzünü parlak şekilde açığa çıkardı.
|
Süleyman Ateş
|
Gecesini örtüp kararttı, kuşluğunu (güneşinin ışığını) açığa çıkardı.
|
Süleymaniye Vakfı
|
Gecesini alâmetsiz kıldı[1*] ve (gündüzünün) duhâsını[2*] çıkardı.
[1*] "Ağtaşa’nın kökü ğataş = الغَطَشُ göz kamaşması demektir. Kamaşan göz için her şey belirsizdir. Nereye gittiği belli olmayacak şekilde yolu kaybolmuş çöle; mefâzetun ğatşâ = مفَازةٌ غَطْشى. denir. (Lisan’ul-arab غطش md.) Gecenin alametsiz olması değişmez bir göstergesinin olmamasındandır. Bu yüzden kutup bölgelerinde beyaz geceler oluşur.
[2*] Duhâ, burada gündüzün tamamı demektir. (Lisan’ul-arab ضحا md.) Ayrıca Bkz. Şems 91/1 ve Duha 93/1 dipnotu.
|
Tefhim-ul Kuran
|
Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa çıkardı.
|
Ümit Şimşek
|
Gecesini kararttı, gündüzünü çıkardı.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
Gecesini kararttı, kuşluğunu ortaya çıkardı.
|