Abdulbaki Gölpınarlı
|
Ve yeryüzü ve dağlar, bir kerecik birbirlerine çarpıp dağılınca.
|
Abdullah Parlıyan
|
arz ve dağlar yerlerinden kaldırılıp bir çarpılışla birbirlerine çarpıldığı ve hepsi darmadağınık olduğu zaman
|
Adem Uğur
|
Yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine tek çarpışla çarpılıp darmadağın edildiği zaman,
|
Ahmed Hulusi
|
Arz (bedenler) ve dağlar (benlikler) kaldırılıp da tek darbeyle darmadağın edildiklerinde;
|
Ahmet Tekin
|
Yeryüzü ve dağlar kaldırılıp dehşetle bir defa çarpışarak, un ufak edildiği, lavlar fışkırdığı zaman olacak olur.
|
Ahmet Varol
|
Yer ve dağlar kaldırılıp bir çarpışla birbirine çarpıldığı zaman,
|
Ali Bulaç
|
Yeryüzü ve dağlar yerlerinden oynatılıp kaldırılacağı, ardından tek bir çarpma ile birbirlerine çarpılıp parça parça olacağı zaman.
|
Ali Fikri Yavuz
|
Yer ve dağlar kaldırılıp da bir çarpılış çarpıldıkları zaman,
|
Ali Ünal
|
Yer ve dağlar yerlerinden kaldırılıp, birbirlerine tek bir çarpma ile paramparça edildiğinde,
|
Bayraktar Bayraklı
|
Yer ve dağlar yükletilip birbirine bir çarpışla parça parça edildiğinde;
|
Bekir Sadak
|
(13-15) Sura bir ufurus ufuruldugu, yer ve daglar kaldirilip bir vurusla birbirine carpildigi zaman, iste o gun olacak olur, kiyamet kopar.
|
Celal Yıldırım
|
Yerküre ve dağlar yerlerinden kaldırılıp bir tek çarpılışla paramparça edildiğinde,
|
Cemal Külünkoğlu
|
(13-15) Sur'a bir kerecik üfürülünce, yer ve dağlar yerlerinden kaldırılıp bir çarpışla birbirlerine çarpıldığı zaman, işte o gün olacak olmuş (kıyamet kopmuş)tur.
|
Diyanet İşleri (eski)
|
(13-15) Sura bir üfürüş üfürüldüğü, yer ve dağlar kaldırılıp bir vuruşla birbirine çarpıldığı zaman, işte o gün olacak olur, kıyamet kopar.
|
Diyanet Vakfi
|
(13-15) Artık Sûr'a bir defa üflendiği, yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine tek çarpışla çarpılıp darmadağın edildiği zaman, işte o gün olacak olur (kıyamet kopar).
|
Edip Yüksel
|
Yer ve dağlar kaldırılıp birbirine çarpılıp darmadağın edildiği zaman,
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
O yer ve dağlar yükletilip arkasından da bir çarpılış çarpıldılar mı bir daf'a
|
Erhan Aktaş
|
Yeryüzü ve dağlar kaldırılıp, bir tek çarpışla parçalandığı zaman,
|
Gültekin Onan
|
Yeryüzü ve dağlar yerlerinden oynatılıp kaldırılacağı, ardından tek bir çarpma ile birbirlerine çarpılıp parça parça olacağı zaman.
|
Hakkı Yılmaz
|
(13-17) Sûr'a bir tek üfleme üflendiği, yeryüzü ve dağlar yerlerinden kaldırılıp bir çarpışla birbirine çarpılarak darmadağın olduğu zaman, işte o gün, “o olay” olmuştur. Ve gök yarılmıştır, artık o, o gün dayanaksızdır. Tüm güçler, semanın çevresindedirler. O gün Rabbinin büyük tahtını; varlığını birliğini, yüceliğini, en yüksek makamın sahibi olduğunu, yok edilen eski varlıkların yerine yaratılan, daha iyi, daha mükemmel yeni varlıklar yansıtırlar.
|
Harun Yıldırım
|
Yer ve dağlar yüklenip bir darbeyle tokuşturulduğunda;
|
Hasan Basri Çantay
|
yerle dağlar yerlerinden kaldırılıb da yekdiğerine bir çarpışla hepsi toz haaline geldiği (zaman).
|
Hayrat Neşriyat
|
(13-15) Artık Sûr’a bir üfleyişle üflendiği, yer ve dağlar kaldırılıp bir darbe ile birbirine çarpıl(arak darmadağın edil)dikleri zaman, işte o gün olacak olan olmuş (kıyâmet kopmuş)tur!
|
İbni Kesir
|
Yer ile dağlar kaldırılıp bir vuruşla birbirine çarpıldığında,
|
İskender Evrenosoğlu
|
Ve yeryüzü (arz) ve dağlar yerlerinden kaldırılıp, tek bir çarpışla parçalandığı zaman.
|
Kadri Çelik
|
Yeryüzü ve dağlar yerlerinden oynatılıp kaldırılacağı, ardından da tek bir çarpma ile birbirlerine çarpılıp parça parça olacağı zaman.
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
(13-14) Artık sur'a ilk üfürüşte, yer ve dağlar kaldırılıp bir birine çarpıştırılır.
|
Mehmet Okuyan
|
13-15 Sûr’a tek bir kez üflendiği, yer ve dağlar taşınarak birbirine tek çarpışla çarpıştırıldığı zaman, işte o gün o olay gerçekleşmiş (olacak)tır.
|
Muhammed Celal Şems
|
(13-15) İşte borazana yalnız bir kez üfleneceği, yer ile dağların kaldırılıp sonra birdenbire un ufak edileceği gün, nihayet mutlak gerçekleşecek olan, gerçekleşecektir.
|
Muhammed Esed
|
yeryüzü(nün) ve dağlar(ın) bir tek darbe ile yerlerinden sökülüp parçalandıkları (anı)!
|
Mustafa Çevik
|
13-18 Son Saat gelip de Sûr’a ilk üflendiğinde yeryüzü ve dağlar yerlerinden sökülüp birbirlerine çarptırılıp, parçalandığında işte O Gün Kıyamet kopacak ve olması gereken de olacaktır. O gün gökler yarılıp sistemleri çöker, düzenleri bozulur, görevli melekler de çöküntülerinin başında yeni görevlerini beklerler. Hükümranlık makamının kudret ve egemenliğin sahibi olan Rabbiniz, O Kıyamet ve Hesap Günü sekiz güçlü meleği görevlendirip O Gün’ün yükünü onlara taşıttırır. İşte O Günün ardından insanlar, melekler tarafından Rablerinin huzuruna çıkarılıp dünya hayatlarını kime ve neye göre yaşadıklarının hesabını verecek, gizli ve saklı hiçbir şeyleri kalmayacak.
|
Mustafa İslamoğlu
|
yeryüzü ve dağlar yerlerinden edilip, ardından da tek bir seferde un ufak edildiğinde:
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
(13-14) Vaktâ ki Sûr'a bir üfürülme ile üfürülmüş olur. Ve yer ve dağlar yerlerinden kaldırılmış ve birbirine bir çarpışla çarpmış, darmadağın olmuş bulunur.
|
Ömer Öngüt
|
Yer ve dağlar kaldırılıp birbirine şiddetle çarpılarak darmadağın edildiği zaman.
|
Şaban Piriş
|
Yer ve dağlar kaldırılıp birbirine çarpıldığı zaman.
|
Sadık Türkmen
|
yeryüzü ve dağlar kaldırılıp da tek vuruşla birbirlerine çarpıldığı zaman,
|
Seyyid Kutub
|
Yer ve dağlar yerlerinden kaldırılıp bir çarpışla birbirlerine çarpıldığı zaman,
|
Suat Yıldırım
|
(13-14) Artık Sûr'a kuvvetle üflendiğinde, yer ve dağlar yerlerinden kaldırılıp bir tek darbe ile çarpılıp paramparça edildiğinde,
|
Süleyman Ateş
|
Arz ve dağlar yerlerinden kaldırılıp şiddetle birbirine çarpılarak darmadağın olduğu zaman,
|
Süleymaniye Vakfı
|
yeryüzü ve dağlar kaldırılır, bir tek çarpma ile darmadağın edilirler.
|
Tefhim-ul Kuran
|
Yeryüzü ve dağlar yerlerinden oynatılıp kaldırılacağı, ardından da tek bir çarpma ile birbirlerine çarpılıp parça parça olacağı zaman.
|
Ümit Şimşek
|
Yer ve dağlar kaldırılıp tek bir darbeyle parçalandığında,
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
Yer ve dağlar yükletilip birbirine bir çarpılışla parça parça edildiğinde,
|