Abdulbaki Gölpınarlı
|
Onlara yumuşaklık göstermeni arzularlar, öyle hareket etsen onlar da yumuşaklık gösterirler.
|
Abdullah Parlıyan
|
Onlar senin kendilerine yumuşak davranıp yağ yakmanı isterler ki, kendileri de sana yumuşak davranıp inanmadıkları halde yağcılık yapsınlar.
|
Adem Uğur
|
Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
|
Ahmed Hulusi
|
Arzu ettiler ki, sen yumuşak (tavizkâr) davranasın da, onlar da (sana karşı) hoşgörülü davransınlar!
|
Ahmet Tekin
|
Senin göstermelik hoşgörülü, gayr-ı ciddi davranmanı; kendilerinin de hileli, tuzaklı göstermelik davranışlarını devam ettirmelerini temenni ederler.
|
Ahmet Varol
|
İstediler ki sen yumuşak davranasın da onlar da (sana) yumuşaklık göstersinler. [1]
|
Ali Bulaç
|
Onlar, senin kendilerine yaranmanı (uzlaşmanı) arzu ettiler; o zaman onlar da sana yaranıp uzlaşacaklardı.
|
Ali Fikri Yavuz
|
Arzu ettiler ki, (kendilerine) yumuşaklık göstersen, onlar da sana yumuşak davransalar.
|
Ali Ünal
|
İsterler ki, sen inancından taviz vererek onlara yaranasın, onlar da mukabilinde sana yaranmak için bir şeyler yapsınlar.
|
Bayraktar Bayraklı
|
(8-9) Yalanlayanlara uyma! Çünkü onlar isterler ki, sen yağcılık yapasın, onlar da sana yağcılık yapsınlar.
|
Bekir Sadak
|
(Onlar sana indirilen ayetlerden begenmediklerini birakman suretiyle senin) kendilerine yumusak davranmani isterler; boyle yapsan, onlar da seni over, yumusak davranirlar.
|
Celal Yıldırım
|
Onlar senin yapmacık da olsa (kendilerine) yumuşak ve müsamahalı davranmanı, kendilerinin de sana yapmacık yumuşaklık göstereceklerini isterler.
|
Cemal Külünkoğlu
|
Onlar senin (kendilerine) yumuşak davranmanı (taviz vermeni) isterler ki kendileri de (sana) yumuşak davransınlar.
|
Diyanet İşleri (eski)
|
(Onlar sana indirilen ayetlerden beğenmediklerini bırakman suretiyle senin) kendilerine yumuşak davranmanı isterler; böyle yapsan, onlar da seni över, yumuşak davranırlar.
|
Diyanet Vakfi
|
Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
|
Edip Yüksel
|
Kendilerinin ödün verip uzlaşabilmesi için senin de ödün verip uzlaşmanı istediler.
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Arzu ettiler ki müdahene etsen, o vakıt müdahene edeceklerdi
|
Erhan Aktaş
|
Onlar, uzlaşmacı olmanı ve böylece de seninle uzlaşmayı isterler.
|
Gültekin Onan
|
Onlar, senin kendilerine yaranmanı (uzlaşmanı) arzu ettiler; o zaman onlar da sana yaranıp uzlaşacaklardı.
|
Hakkı Yılmaz
|
9-16 Onlar arzu ettiler ki, sen onlara yağ çekesin, onlar da hemen sana yağ çeksinler. Çok yemin eden, aşağılık, alaycı, gammaz; arkadan çekiştiren, arabozucu, kovuculuk için gezip duran, mal ve oğulları var diye hayrı engelleyen, saldırgan, günaha batmış, kaba/obur, sonra da kötülükle damgalı şu asalakların hiçbirine itaat etme. Âhireti yalanlayan o kişi, âyetlerimiz kendisine okunduğu zaman: “Daha öncekilerin masalları” dedi. Yakında Biz onun burnunu sürteceğiz.
|
Harun Yıldırım
|
İsterler ki; onlara yaltaklık edesin de onlar da sana yaltaklık etsinler.
|
Hasan Basri Çantay
|
Onlar arzuu etdiler ki sen yumuşak davranasın da kendileri de yumuşaklık göstersinler.
|
Hayrat Neşriyat
|
(Onlar) arzu ettiler ki, (sen, kendilerine) yumuşak davranasın da, (onlar da sana hoşgörülü ve) yumuşak davransınlar!
|
İbni Kesir
|
Onlar isterler ki; sen yumuşak davranasın da kendileri de yumuşaklık göstersinler.
|
İskender Evrenosoğlu
|
Onlar senin müsamaha göstermeni temenni ettiler (istediler), o zaman onlar da müsamaha göstereceklerdi.
|
Kadri Çelik
|
Onlar, senin kendilerine yaranıp onlarla uzlaşmanı arzu ettiler; bu durumda onlar da sana yaranıp uzlaşacaklardı.
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Mevzu; gevşemeleri için isterler ki, sen de gevşeyesin.
|
Mehmet Okuyan
|
Onlar senin (kendilerine) yumuşak davranmanı isterler ki kendileri de (sana) yumuşak davransınlar.
|
Muhammed Celal Şems
|
Onlar, (dinde) yumuşaklık göstermeni isterler ki, kendileri (de davranışlarında) yumuşaklık göstersinler.
|
Muhammed Esed
|
Onlar senin (kendilerine) yumuşak davranmanı isterler ki kendileri de (sana) yumuşak davransınlar.
|
Mustafa Çevik
|
Onlar senin Allah adına yaptığın davetin, hiç olmazsa bir kısmından taviz
verip vazgeçmeni ve peygamberlik öncesi olduğu gibi, şirk nizamlarına laf etmeyen
biri olmanı istiyorlar. Böyle olman halinde sen onlara, onlar da sana karşı iyi dav-
ranmış olacaksınız.
|
Mustafa İslamoğlu
|
Onlar isterler ki, sen onlara taviz veresin, buna karşılık kendileri de sana...
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
(7-9) Şüphe yok ki Rabbindir, O'dur. O'nun yolundan sapıtmış olanı en ziyâde bilen ve O'dur hidâyete ereni de en ziyâde bilen. Artık o tekzîp edenlere itaat etmemekte devam et. Onlar arzu ettiler ki sen yaltaklanıvermiş olsa idin. O zaman onlar da yaltaklanacaklardı.
|
Ömer Öngüt
|
Onlar senin yumuşak ve müsamahalı davranmanı isterler ki, kendileri de sana yumuşak davransınlar.
|
Şaban Piriş
|
Onlar ister ki, sen müsamaha gösteresin de onlar da müsamaha göstersinler.
|
Sadık Türkmen
|
Kısmen onlara uymanı arzu ettiler, kendileri de kısmen sana uyacaklardı.
|
Seyyid Kutub
|
Onlar istediler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
|
Suat Yıldırım
|
İsterler ki sen gevşeyesin de, böylece kendileri de yumuşasınlar.
|
Süleyman Ateş
|
İstediler ki, sen yağcılık yapasın da onlar da yağcılık yapsınlar (sana yumuşak davransınlar).
|
Süleymaniye Vakfı
|
Onlar çok isterler ki sen onlara yağcılık yapasın, onlar da sana yağcılık yapsınlar.
|
Tefhim-ul Kuran
|
Onlar, senin kendilerine yaranıp onlarla uzlaşmanı arzu ettiler; o zaman onlar da sana yaranıp uzlaşacaklardı.
|
Ümit Şimşek
|
Onlara yaltaklanmanı isterler, tâ ki onlar da sana yaltaklansınlar.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
İstediler ki sen, alttan alıp gevşek davranasın/yağcılık edesin de onlar da yağcılık etsinler/yumuşaklık göstersinler.
|