mâ istetâû - güç yetiremediler, muktedir olamadılar

  
Abdulbaki Gölpınarlı Derken ne ayakta durmıya güçleri kalmıştı, ne de bir yardım görmüşlerdi.
Abdullah Parlıyan Çünkü ne ayakta durmaya güçleri kalmış, ne de yardım görebilmişlerdi.
Adem Uğur Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım edenleri de olmamıştı.
Ahmed Hulusi Ne ayakta kalmaya güçleri yetti ve ne de yardım gördüler!
Ahmet Tekin Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım edenleri de olmamıştı.
Ahmet Varol Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler ne de yardım bulabildiler.
Ali Bulaç Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne yardım bulabildiler.
Ali Fikri Yavuz O vakit (bu azabdan kurtulub) kalkmağa güç yetiremediler, bir yardım da görmediler.
Ali Ünal (Kurtulmak için) ne doğrulabildiler, ne de herhangi bir yerden yardım gördüler.
Bayraktar Bayraklı Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım edenleri de olmamıştı.
Bekir Sadak Ayaga kalkacak gucleri kalmadi, yardim da gormediler.
Celal Yıldırım Artık ayağa kalkmaya güç getiremediler, yardım da göremediler.
Cemal Külünkoğlu Artık ne ayağa kalkacak güçleri kalmıştı ne de yardım edenleri olmuştu.
Diyanet İşleri (eski) Ayağa kalkacak güçleri kalmadı, yardım da görmediler.
Diyanet Vakfi Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım edenleri de olmamıştı.
Edip Yüksel Ne kalkabildiler, ne de yardım görebildiler.
Elmalılı Hamdi Yazır O vaktı bir kalkınmaya da güç yetiremediler, bir yardım da görmediler
Erhan Aktaş Ayağa kalkmaya güçleri yetmedi. Yardım görenler de olmadılar.
Gültekin Onan Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne yardım bulabildiler.
Hakkı Yılmaz Artık onlar, kendilerini toparlayacak herhangi bir güce sahip olmadılar. Yardım görenler de olmadılar.
Harun Yıldırım Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne yardım bulabildiler.
Hasan Basri Çantay İşte (bu sebeble) ayakda durmıya güç yetiremediler, yardım edenleri de olmadı.
Hayrat Neşriyat Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne de (kendilerine) yardım edilen kimseler oldular.
İbni Kesir Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım da görmemişlerdi.
İskender Evrenosoğlu O zaman ayağa kalkmaya muktedir olamadılar. Ve onlar “yardım edilenler” olmadılar.
Kadri Çelik Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne de (birbirlerine) yardım edebildiler.
Mehmet Ali Eroğlu Anında çöke kaldılar, ne doğruldular ne de bir yardım alabilmişlerdir.
Mehmet Okuyan Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım edenleri de olmamıştı.
Muhammed Celal Şems Sonuçta onlar ayağa kalkamadılar ve yardım (da) göremediler.
Muhammed Esed çünkü yerlerinden kalkacak durumda bile değillerdi ve kendilerini savunamazlardı.
Mustafa Çevik 43-46 Semûd kavminin akıbeti de ibretliktir. Onlar da peygamberlerinin Allah adına yaptığı davete küstahça karşı çıkmış, başkaldırmışlardı. Doğruya yönelmeleri için kendilerine süre tanınmış, fırsat verilip birkaç gün sonra da başlarına gelecek olanlarla uyarılmışlardı. Fakat uyarıyı dikkate almamış, “Sonunda ne ile karşılaşacağız görelim bakalım.” demişlerdi ve hiç beklemedikleri bir anda, üzerlerine gönderdiğimiz yıldırım onları yakıp yıkıp yok etti. Bu azapla karşılaşınca ne kaçıp kurtulabildiler ne de karşı koyabildiler. Onlardan önce Nûh kavmi de iman etmeyi reddetmişler ve suda boğularak hak ettikleri azapla cezalandırılmışlardı. İnsanoğlunun Nûh kavminin başına gelenlerden de çıkaracağı dersler vardır.
Mustafa İslamoğlu ne yerlerinden doğrulmaya, ne de kendilerini savunmaya mecal bulabildiler.
Ömer Nasuhi Bilmen (45-47) Artık bir kalkınmaya da güç yetiremediler ve yardım görücüler de olmadılar. Nûh kavmini de evvelce (helâk ettik). Şüphe yok ki, onlar fâsıklar olan bir kavim olmuşlardı. Ve göğü bir kuvvetle bina ettik ve şüphe yok ki, biz elbette kâdirleriz.
Ömer Öngüt Ayağa kalkacak güçleri kalmadı, yardım edenleri de olmamıştı.
Şaban Piriş Ne ayakta durmaya güçleri yetmiş, ne de yardım edilenler olmuşlardı.
Sadık Türkmen O zaman kalkmaya güçleri yetmedi, yardım edenleri de olmadı.
Seyyid Kutub Ayağa kalkacak güçleri kalmamış, yardım edenleri de olmamıştı.
Suat Yıldırım Oldukları yerde çöke kaldılar, ne doğrulabildiler, ne de yardım gördüler.
Süleyman Ateş (Yurtlarında çöküverdiler) Ne kalkabildiler, ne de (bu duruma) engel olabildiler.
Süleymaniye Vakfı Yerlerinden kalkamadılar, kimseden de yardım görmediler.
Tefhim-ul Kuran Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne de yardım bulabildiler.
Ümit Şimşek Ne ayağa kalkabildiler, ne de kimseden yardım gördüler.
Yaşar Nuri Öztürk Ne kalkıp kaçabildiler ne de kendilerine yardım eden oldu.