|
| |
Abdulbaki Gölpınarlı
|
Ve öbürü de, anasına babasına, uf sizden, tekrar kabirden çıkacağımı mı söylüyor, buna inanmaya mı çağırıyorsunuz beni? Ve benden önce nice nesiller gelip geçti demiştir ve onlar da Allah'a yalvarırlar da yazık sana derler, inan, şüphe yok ki Allah'ın vaadi gerçektir, derken o, bu der, eskilerin masallarından başka bir şey değil.
|
Abdullah Parlıyan
|
Müslüman olan ana babasına isyan eden bir inkârcı şöyle der: “Öf! Bıktım sizden, benden önce nice asırlarda insanlar gelip geçmiş iken ve hiçbirinin de dirildiğini görmemişken, benim öldükten sonra diriltilip çıkarılacağımı mı bana söylüyorsunuz?” O ana baba ise, Allah'ın yardımı için dua ederek; “Yazık sana” derler. “Etme, eyleme, iman et. Çünkü Allah'ın sözü mutlaka doğru çıkar.” O inkârcı da: “Bu eskilerin masallarından başka birşey değildir” diyerek cevap verir.
|
Adem Uğur
|
Ana ve babasına: Öf be size! Benden önce nice nesiller gelip geçmişken, beni mi tekrar dirilmekle tehdit ediyorsunuz? diyen kimseye, ana ve babası Allah'ın yardımına sığınarak: Yazıklar olsun sana! İman et. Allah'ın vâdi gerçektir, dedikleri halde o: Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir, der.
|
Ahmed Hulusi
|
O (kişi) ki, ana-babasına: "Öf be! Benden önce nice nesiller gelip geçtiği hâlde, (bâ's olunmamla) çıkarılmamla mı beni tehdit ediyorsunuz?" dedi. . . O ikisi (ana-babası) de Allâh'tan yardım isteyerek: "Yazıklar olsun sana, iman et! Muhakkak ki Allâh'ın vaadi haktır" (dediler). . . (O ise): "Bu, öncekilerin masallarından başka değil" demekte devam eder!
|
Ahmet Tekin
|
Ana ve babasına:'Canımı sıktığınız yeter! Benden önce sayısız nesiller geçip gittiği halde, hiç birisinde diriliş belirtileri görülmezken, siz, bana öldükten sonra tekrar diriltilip kabrimden çıkarılacağımı mı va’dediyorsunuz?' diyen kimseye, anne, babası Allah’a sığınarak:'Aman, nasıl düşünüyorsun evladım! Gel iman et. Allah’ın va’di haktır, doğrudur' dediklerinde, oğulları:'Bu Kur’ân kesinlikle öncekilerin masallarıdır.' der.
|
Ahmet Varol
|
Fakat o kimse ki, anne babasına: 'Öff size! Benden önce nice nesiller geçtiği halde benim (yeniden diriltilip) çıkarılacağımı mı vaad ediyorsunuz!' der. Onlarsa Allah'a sığınarak: 'Yazık sana iman et. Şüphe yok ki, Allah'ın vaadi gerçektir' derler. O da: 'Bu (Kur'an), öncekilerin masallarından başka bir şey değildir' der.
|
Ali Bulaç
|
O kimse ki, anne ve babasına: "Öf size, benden önce nice nesiller gelip geçmişken, beni (diriltilip) çıkarılacağımla mı tehdit ediyorsunuz?" dedi. O ikisi (anne ve babası) ise Allah'a yakararak: "Yazıklar sana, iman et, şüphesiz Allah'ın va'di haktır." (derler; fakat) O: "Bu, geçmişlerin masallarından başkası değildir" der.
|
Ali Fikri Yavuz
|
(Kendisini Allah’a ve ahiret gününe iman etmiye davet ettikleri zaman), ana ve babasına: “- Öf size, (usandım sizden)! Benden evvel ne kadar nesiller gelib geçtiği (ve hiç biri dirilmediği) halde, beni (kabirden dirilib) çıkarılmakla mı korkutuyorsunuz?” diyen kimse var ya; ana ve babası kendisinden Allah’a elamân çekerek: “- Yazık sana; imana gel. Muhakkak ki Allah’ın vaadi bir gerçektir, (vukubulacaktır).” diyorlar da, o yine diyor ki: “- Bu dediğiniz, (beni imana davet ettiğiniz şeyler) evvelkilerin uydurma masallarından başka bir şey değildir.”
|
Ali Ünal
|
Fakat bir de öylesi var ki, (kendisini iman etmeye çağıran) anne ve babasına, “Öf be”, der, “bıktım artık (bu çağrınızdan). Benden önce nice nesiller gelip geçti ve içlerinden kimse öldükten sonra geri dönmedi. Böyle iken beni, öldükten sonra (dünyada yaptıklarımın hesabını vermek üzere) diriltilip mezarımdan çıkarılacağım diye mi korkutuyorsunuz?” Buna karşılık anne–babası, oğullarının hidayeti için Allah’a dua eder ve oğullarına, “Kendine yazık ediyorsun. Gel iman et. Allah’ın va’di haktır.” derler. O ise, “Bütün bunlar, eskilerin masallarından başka bir şey değil!” diye diretir.
|
Bayraktar Bayraklı
|
Diğer bir kimse de anne babasına, “Öf be! Bana kabirden çıkartılıp diriltileceğimizi mi söylüyorsunuz? Oysa benden önce nice nesiller de gelip geçti” der. Anne babası da Allah'tan yardım dileyerek, “Sana yazıklar olsun, Allah'ın vaadine inan, çünkü Allah'ın vaadi gerçektir” dediler. O da, “Bunlar eskilerin masallarından başka bir şey değildir” diye cevap vermişti.
|
Bekir Sadak
|
(17-18) Annesine babasina: «Of ikinizden ; benden once nice nesiller gelip gecmisken beni tekrar diriltilmemle mi tehdit ediyorsunuz?» diyen kimseye, anne babasi Allah'a siginarak: «Sana yaziklar olsun! Inan; dogrusu Allah'in sozu gercektir» dedikleri halde: «Bu, Kuran oncekilerin masallarindan baska bir sey degildir» diye cevap verenler iste onlar kendilerinden once cinlerden ve insanlardan gelip gecmis ummetler icinde, Allah'in azap vadinin aleyhlerinde gerceklestigi kimselerdir. Dogrusu onlar husranda olanlardir.
|
Celal Yıldırım
|
O kimse ki, ana-babasına «üf be ikinize I Benden önce nice nice kuşaklar gelip geçtiği halde siz beni tekrar dirilip topraktan çıkarılacağımla mı tehdîd ediyorsunuz ?» derken, ana-babası Allah'a sığınıp O'nun yardımını dileyerek ona : «Yazıklar olsun sana I İmân et.. Şüphesiz ki, Allah'ın verdiği söz hakktır,» derler. O da : «Bu (Kur'ân veya sizin anlattıklarınız), eskilerin masallarından başka bir şey değildir,» diye cevap verir.
|
Cemal Külünkoğlu
|
Fakat (öyle insan da vardır ki) kendisine Allah'a inanmayı her tavsiye ettiklerinde anne babasına: “Öf size! Benden önce (bu kadar çok) insan gelip geçmişken (öldükten sonra) tekrar diriltileceğimizi mi söylüyorsunuz?” diye çıkışır. Onlar ise Allah'ın yardımı için dua eder ve: “Yazık ediyorsun kendine! Gel iman et, şüphesiz Allah'ın vaadi gerçektir” derler. O ise yine de: “Bu ahiret inancı eskilerin masallarından başka bir şey değildir” diye diretir.
|
Diyanet İşleri (eski)
|
(17-18) Annesine babasına: 'Of ikinizden; benden önce nice nesiller gelip geçmişken beni tekrar diriltilmemle mi tehdit ediyorsunuz?' diyen kimseye, anne babası Allah'a sığınarak: 'Sana yazıklar olsun! İnan; doğrusu Allah'ın sözü gerçektir' dedikleri halde: 'Bu, Kuran öncekilerin masallarından başka bir şey değildir' diye cevap verenler işte onlar kendilerinden önce cinlerden ve insanlardan gelip geçmiş ümmetler içinde, Allah'ın azap vadinin aleyhlerinde gerçekleştiği kimselerdir. Doğrusu onlar hüsranda olanlardır.
|
Diyanet Vakfi
|
Ana ve babasına: Öf be size! Benden önce nice nesiller gelip geçmişken, beni mi tekrar dirilmekle tehdit ediyorsunuz? diyen kimseye, ana ve babası Allah'ın yardımına sığınarak: Yazıklar olsun sana! İman et. Allah'ın vâdi gerçektir, dedikleri halde o: Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir, der.
|
Edip Yüksel
|
Öte yanda bir başkası var ki anne babasına, “Öf size, benden önce nice kuşaklar geçmiş olmasına rağmen benim diriltileceğimi mi iddia ediyorsunuz?“ O ikisi ise ALLAH’a sığınarak: “Yazık sana; lütfen onayla. ALLAH’ın sözü gerçektir.” Bunun üzerine o, “Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değil“ der.
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Şöylesi ise ki: «anasına babasına of size, dedi: bana çıkarılacağımı mı va'dediyorsunuz? Halbuki benden evvel nice karnlar geçmiş; ikisi de Allaha el'eman çekerek yazık sana, iymana gel, her halde Allahın va'di haktır diyorlar da o yine diyor ki: bu, eskilerin esatîrinden başka bir şey değildir
|
Erhan Aktaş
|
Anne ve babasına: “Öf be, ikinizden de bıktım! Bunca insan gelip geçtiği halde, hala, beni öldükten sonra diriltileceğimle mi tehdit ediyorsunuz?” dedi. Onlar, onun için Allah’a dua ederek: “Yazık sana! Gel iman et. Kuşkusuz Allah’ın sözü haktır.” dediler. Bunun üzerine o: “Bu öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.” dedi.
|
Gültekin Onan
|
O kimse ki, anne ve babasına: "Öf size, benden önce nice nesiller gelip geçmişken, beni (diriltilip) çıkarılacağımla mı tehdit ediyorsunuz?" dedi. O ikisi (anne ve babası) ise Tanrı'ya yakararak: "Yazıklar sana, inan, şüphesiz Tanrı'nın vaadi haktır" (derler; fakat) O: "Bu, geçmişlerin masallarından başkası değildir" der.
|
Hakkı Yılmaz
|
Ve anasına-babasına: “Öf size! Siz beni, benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken çıkarılmakla/ öldükten sonra dirilmekle mi tehdit ediyorsunuz?” diyen kimse… Ve anası-babası, Allah'a yalvararak: “Yazık sana! Gel iman et, şüphesiz ki, Allah'ın vaadi gerçektir” der. Sonra da o: “Bu Kur’ân, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir” der.
|
Harun Yıldırım
|
O kimse ki, anne ve babasına: “Öf size, benden önce nice nesiller gelip geçmişken, beni çıkarılmakla mı tehdit ediyorsunuz?” dedi. O ikisi Allah’a yakararak: “Yazık sana, imana gel! Şüphesiz ki Allah’ın va’di haktır.” O ise der ki: “Bu, geçmişlerin masallarından başkası değildir.”
|
Hasan Basri Çantay
|
Ana ve babasına: «Of size, benden evvel nice nice nesiller gelib geçtiği halde beni (tekrar dirilib kabrimden) çıkarılacağımla mı tehdîd ediyorsunuz?» diyen (adam yok mu?) anası, babası Allaha yalvarırlar, (ona) «Yazık sana. İman et. Allahın va'di şübhesiz hakdır» (derler). O ise «Bu (dediğiniz) evvelkilerin masallarından başkası değildir» der.
|
Hayrat Neşriyat
|
Fakat o kimse ki, ana-babasına: 'Öf ikinize! Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken, (siz) beni (kabirden) çıkarılmakla mı tehdîd ediyorsunuz?' dedi. Onlar (ana-babası) ise, Allah’dan yardım isteyerek: 'Yazıklar olsun sana! Îmân et! Elbette Allah’ın va'di haktır!'(dedikleri hâlde, o) diyordu ki: 'Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir!'
|
İbni Kesir
|
Anne ve babasına: Of sizden, benden önce nice nesiller gelip geçmişken beni mi tekrar dirilmekle tehdit ediyorsunuz? diyen kimseye, anne ve babası Allah'a sığınarak: Yazıklar olsun sana. İman et, muhakkak ki Allah'ın vaadi haktır dedikleri halde; bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir, der.
|
İskender Evrenosoğlu
|
Ve o, anne ve babasına: “İkinize de off (ikinizden de bıktım), daha önce (nice) nesiller gelip geçmişken, benim topraktan diriltilerek çıkarılacağımı mı vaadediyorsunuz?” dedi. Ve onlar (anne ve babası) Allah'tan yardım isteyerek: “Kendine yazık (ediyorsun), îmân et. Muhakkak ki Allah'ın vaadi haktır.” (dediler). Bunun üzerine (o) şöyle dedi: “Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir.”
|
Kadri Çelik
|
Anne ve babasına, “Of ikinizden! Siz bana, öldükten sonra tekrar dirilip kabrimden çıkarılacağımı mı vaat ediyorsunuz?” diyen kimseye anne babası Allah'a sığınarak, “Sana yazıklar olsun! İman et; doğrusu Allah'ın sözü gerçektir” dedikleri halde, “Bu Kur'an, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir” diye cevap verene gelince.
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
(Kendisi uyarılan) kimse anne babasına: " Öf size, benden önce nice nesil gelip gittiler, (Ahiretle) beni (diriltilip) çıkarılacağımla mı tehdit ediyorsunuz?"dedi. Valideynler Fazlasıyla Allaha sığınarak "Yazık sana!, İman et! Şüphesiz Allah'ın vaadi haktır." Ama o: "Bu anlattıklarınız geçmişlerin masallarından başka bir şey değildir" der.
|
Mehmet Okuyan
|
Ana babasına “Öf! Benden önce nice nesiller gelip geçmişken, bana (tekrar) diriltilmemi mi vadediyorsunuz?” diyen kişiye, onlar (ana babası) Allah’ın yardımına sığınarak “Yazıklar olsun sana! Allah’ın vaadinin gerçek olduğuna inan!” dediklerinde o, “Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir!” der.
|
Muhammed Celal Şems
|
Ana babasına, “İkinize yazıklar olsun! (Tekrar diriltilip) kaldırılacağım hakkında mı, beni korkutuyorsunuz? Hâlbuki benden önce nice kavimler geçmiştir,” diyen kimseye, her ikisi Allah’a yalvararak (dediler ki:) “Yazıklar olsun sana! (Allah’a) iman et. Allah’ın (verdiği) söz mutlaka gerçekleşecektir.” Bunun üzerine o, “Bunlar, ancak eskilerin hikâyeleridir,” dedi.
|
Muhammed Esed
|
Fakat (öyle insan da var ki) kendisine Allah'a inanmayı her tavsiye ettiklerinde anne babasına, "Yuh olsun size!" diye çıkışır, "Benden önce (bu kadar çok) insan gelip geçmişken (öldükten sonra) tekrar diriltileceğimizi mi söylüyorsunuz?" Onlar ise Allah'ın yardımı için dua eder ve "Yazık sana!" derler, "Çünkü Allah'ın vaadi her zaman doğru çıkar!" O da: "Bu, eski zamanların masallarından başka bir şey değil!" diye cevap verir.
|
Mustafa Çevik
|
15-18 Biz insana ana babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi onu nice zorluklarla karnında taşıyıp, nice zahmetle dünyaya getirmiştir. Çocuğun ana karnında taşınması ile birlikte, sütten kesilmesi otuz ayı bulmaktadır. Nihayet bir kısmı kırk yaşına gelip tam olgunluk çağına erişince: “Rabbim! Bana, anne ve babama verdiğin nimetlerden dolayı sana şükretmeyi ve razı olacağın bir hayatı yaşamayı nasip et ve soyumdan gelecek nesillere de rızana uygun yaşama arzusu ve gayreti bahşet. Rabbim! Bu zamana kadar işlemiş olduğum günahlardan tevbe edip bütün kalbimle sana yöneliyor ve teslim oluyorum.” diye dua ederler. Biz de günahlarından tevbe edip, doğru olanı yaşamak ve yaşatmak için ellerinden gelen gayreti gösterenleri bağışlayıp, verdiğimiz sözün gereği cennetlikler arasına katacağız. Bununla birlikte öyle evlatlar da vardır ki, annesi ve babası onu Allah’ın davetine uymaya çağırdığında, onlara şöyle cevap verirler: “İkinize de yazıklar olsun! Benden önce bu dünyadan bunca insan gelip geçmiş ve hiçbiri de diriltilmemişken, siz bana öldükten sonra diriltilip hesaba çekileceğimi söylüyorsunuz ve böylece aklınız sıra beni uyarıyorsunuz öyle mi?” Buna rağmen anne ve babası bir yandan Allah’a dua edip evlatlarının gerçeği görmesini isterlerken, bir yandan da evlatlarına, “Allah’ın vaadi haktır ve mutlaka gerçekleşecektir; nankörlük edip de davetinden yüz çevirme.” demeye devam ederler. Fakat hayırsız evlat bu defa da anasına babasına dönüp, “Bu sizin söyledikleriniz eskilerin masallarından başka bir şey değil.” deyiverir. İşte böyleleri kendilerinden önce gelip geçmiş ve haklarında azap hükmü kesinleşmiş insanlar ve cinler topluluğuna dahil edilerek, hüsrana uğramayı hak etmişlerdir.
|
Mustafa İslamoğlu
|
Ne ki, (kendisine imanı telkin eden) ana babasına "İkinize de yuh olsun! Ne yani, benden önce bunca nesil gelip geçtiği halde (hiç biri dirilmemişken) bana diriltileceğimi mi söylüyorsunuz?" diye çıkışan da var. Ana-baba da Allah'ın yardımına sığınarak (şöyle der): "Yazıklar olsun sana! Şuna kesinlikle inan ki, Allah'ın vaadi mutlaka gerçekleşecektir." Bunun üzerine şöyle der: "Bunlar eskilerin masallarından başka bir şey değildir."
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
Ve o kimse ki, anasına babasına dedi ki: «Üf ikinize! Beni korkutuyor musunuz ki, ben çıkarılacağım? Halbuki, benden evvel nice nesiller gelip geçmiştir.» Anası ile babası ise Allah'tan medet istiyor: «Yazık sana! İmân et, şüphe yok ki, Allah'ın vaadi haktır (diyorlardı).» Oğulları ise hemen diyordu ki, «Bu (dediğiniz), evvelkilerin efsanelerinden başka değildir.»
|
Ömer Öngüt
|
Annesine ve babasına: "Öf size! Benden önce nice nesiller gelip geçmişken, beni (mezardan) çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz?" diyen kimseye, anne ve babası Allah'a sığınarak: "Yazıklar olsun sana! İman et! Allah'ın vaadi gerçektir. " dedikleri halde: "Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir. " der.
|
Şaban Piriş
|
Anne ve babasına: -Öf be siz de, benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken beni yeniden diriltilip, çıkartılmakla mı tehdit ediyorsunuz? diyen kimseye, anne ve babası Allah’a sığınarak: -Yazıklar olsun sana, iman et, şüphesiz Allah’ın vaadi haktır. (derler. O ise:) -Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir, diye cevap verir.
|
Sadık Türkmen
|
Fakat o kimse ki ana-babasına: “Öf size! Bana tekrar diriltilip çıkarılacağımı mı söylüyorsunuz? Benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken!” der. İkisi de Allah’a sığınarak dediler ki: “Yazık sana! İman et. Kesinlikle Allah’ın sözü gerçektir.” O ise: “Bu eski masallardan başka bir şey değildir!” der.
|
Seyyid Kutub
|
Fakat o kimse ki anasına babasına: «Öf size, benden önce nice nesiller gelip geçmiş iken benim öldükten sonra dirilip çıkarılacağımı mı bana va'dediyorsunuz?» dedi. Onlarsa Allah'a sığınarak «Yazık sana, etme, gel inan; Allah'ın sözü gerçektir» derken O; «Bu, eskilerin masallarından başka birşey değildir» der.
|
Suat Yıldırım
|
Fakat bir de öyleleri var ki, kendisini imana dâvet eden anne ve babasına: "Öf be! (Yetti artık!) Benden önce nice nesiller ölüp de geri dönmediği halde, siz beni mezarımdan dirilip çıkarılmakla mı korkutuyorsunuz!" derken, onlar, Allah’a sığınıp yalvararak oğullarına: "Yazık ediyorsun kendine! derler, imana gel, Allah’ın vâdi elbette gerçektir." O ise yine de: "Bu âhiret inancı eskilerin masallarından başka bir şey değildir" diye diretir.
|
Süleyman Ateş
|
Fakat o kimse ki anasına, babasına: "Öf size, benden önce nice nesiller gelip geçmiş, (kimse geri gelmemiş) iken siz benim (diriltilip) çıkarılacağımı mı bana va'dediyor (beni bununla mı tehdidediyor)sunuz?" dedi. Onlarsa Allah'a sığınarak: "Yazık sana, (etme, gel) inan; Allâh'ın sözü gerçektir" derken o: "Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir." der.
|
Süleymaniye Vakfı
|
Anasına, babasına şöyle diyen de vardır: “Yazık size! Tekrar diriltilmekle mi korkutuyorsunuz? Benden önce nice nesiller öldü de ne oldu?” Onlar ise, yardım ve destek için Allah’a yalvararak evladına: “Sana yazık oluyor; artık inan. Allah’ın verdiği söz doğrudur!” derler. Ama o, şöyle der: “Bu olsa olsa eskilerin masalları olur.”
|
Tefhim-ul Kuran
|
O kimse ki, anne ve babasına: «Öf size, benden önce nice kuşaklar gelip geçmişken, beni (diriltilip) çıkarılacağımla mı tehdit ediyorsunuz?» dedi. O ikisi (anne ve babası) ise, Allah'a yakararak: «Yazıklar sana, iman et, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır.» (derler; fakat) O: «Bu, geçmişlerin masallarından başkası değildir» der.
|
Ümit Şimşek
|
Anne-babasına 'Öf size! Benden önce nice nesiller geçip gitmişken, siz hâlâ beni tekrar diriltilmekle mi korkutuyorsunuz?' diyen kimseye gelince: Anne-babası Allah'tan yardım isteyerek, 'Yazık sana! Allah'ın vaadi gerçektir' demekte, o ise 'Bu eskilerin efsanelerinden başka birşey değil' diye cevap vermektedir.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
Birisi de ana babasına: "Yazık size, benden önce bir yığın nesil gelip geçtiği halde, siz bana, benim diriltileceğimi mi söylüyorsunuz?" dedi. Onlarsa; Allah'a sığınarak, "Yazıklar olsun; inansana, Allah'ın vaadi haktır" diye vahlanınca o şöyle dedi: "Bu, öncekilerin masallarından başkası değil!"
|
|