Abdulbaki Gölpınarlı
|
O inanan, ey kavmim dedi, ben bir bölük ümmetin uğradıkları azâba uğrayacaksınız diye korkuyorum.
|
Abdullah Parlıyan
|
Bunun üzerine o inanan adam: “Ey kavmim!” diye haykırdı. “Ben peygamberleri yalanlayan toplulukların uğradıkları bir günün azabına uğrayacaksınız diye korkuyorum,
|
Adem Uğur
|
İman etmiş olan dedi ki: "Ey kavmim! Doğrusu ben üzerinize önceki toplulukların günü gibi, bir günün gelmesinden korkuyorum."
|
Ahmed Hulusi
|
İman etmiş kimse dedi ki: "Ey kavmim! Muhakkak ki ben, sizin üzerinize hakikate karşı birleşmişlerin başına gelenlerin yaşadığı sürecin benzeriyle karşılaşmanızdan korkuyorum. "
|
Ahmet Tekin
|
İman eden yiğit adam:'Ey kavmim, ben, önceki çeşitli toplumların başına gelen bir felâket gününün sizin başınıza gelmesinden korkuyorum' dedi.
|
Ahmet Varol
|
İman eden kişi de dedi ki: 'Ey kavmim! Doğrusu ben sizin hakkınızda o fırkaların günü gibi bir günün gelip çatmasından korkuyorum.
|
Ali Bulaç
|
İman eden (adam) dedi ki: "Ey Kavmim, ben o fırkaların gününe benzer (bir günün felaketine uğrarsınız) diye korkuyorum."
|
Ali Fikri Yavuz
|
İman etmiş olan adam da şöyle dedi: “- Ey Kavmim! Doğrusu ben (Mûsa’yı yalanlamanız neticesi) size kâfir ümmetlerin günleri gibi bir günden korkuyorum:
|
Ali Ünal
|
İman etmiş bulunan zat devam etti: “Ey halkım! Gerçekten endişe ediyorum ki, daha önce yaşayıp da helâk edilmiş toplulukların başlarına gelen felâketlerin benzeri bir felâket sizin de başınıza gelebilir:
|
Bayraktar Bayraklı
|
(30-31) İman etmiş olan kişi dedi ki: “Ey kavmim! Doğrusu ben sizin için, Nûh kavminin, ‘Âd, Semûd ve onlardan sonra gelenlerin durumu gibi toplulukların başlarına gelen bir sonuçtan korkuyorum. Allah, kullarına bir zulüm dileyecek değildir.”
|
Bekir Sadak
|
(30-31) Inanmis olan adam dedi ki: «Ey milletim! Dogrusu ben sizin icin, Nuh milletinin, Ad, Semud ve onlardan sonra gelenlerin durumu gibi, peygamberleri yalanlayan topluluklarin ugradiklari bir gunun benzerinden korkuyorum. Allah kullara zulum dilemez.»
|
Celal Yıldırım
|
(30-31) İmân eden adam ise, «ey milletim !» dedi, «elbette ben o sürü sürü toplulukların birleştiği gündeki gibi bir durumun; Nûh kavminin, Âd ve Semûd kavminin ve onlardan sonraki kavimlerin durumu gibi bir duru mun sizin de başınıza gelmesinden korkuyorum. Allah, kullarına zulüm (etmek) istemez.»
|
Cemal Külünkoğlu
|
(30-31) İman etmiş olan (o kimse) dedi ki: “Ey kavmim! Doğrusu ben Nuh kavminin, Ad, Semûd ve onlardan sonra gelen toplulukların (peygamberleri yalanlamaları yüzünden) başlarına gelen (azap) gününün sizin de başınıza gelmesinden korkuyorum! (Kul kendine zulmetmedikten sonra,) Allah, kullarına asla zulmetmek istemez.”
|
Diyanet İşleri (eski)
|
(30-31) İnanmış olan adam dedi ki: 'Ey milletim! Doğrusu ben sizin için, Nuh milletinin, Ad, Semud ve onlardan sonra gelenlerin durumu gibi, peygamberleri yalanlayan toplulukların uğradıkları bir günün benzerinden korkuyorum. Allah kullara zulüm dilemez.'
|
Diyanet Vakfi
|
(30-31) İman etmiş olan dedi ki: «Ey kavmim! Doğrusu ben sizin için, Nuh kavminin, Âd, Semûd ve onlardan sonra gelenlerin durumu gibi, (peygamberleri yalanlayan) toplulukların başlarına gelen bir âkıbetten korkuyorum. Allah, kullarına bir zulüm dileyecek değildir.»
|
Edip Yüksel
|
Gerçeği onaylayan adam dedi ki, “Ey halkım daha önceki partilerin günü gibi bir sonuca uğramanızdan korkuyorum.”
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
O iyman etmiş olan zat da, ey kavmım! dedi doğrusu ben size Ahzâb günleri gibi bir günden korkuyorum,
|
Erhan Aktaş
|
İman etmiş olan kimse: “Ey insanlar! Ben daha önce birçok toplumun başına gelenin sizin başınıza da gelmesinden korkuyorum.”
|
Gültekin Onan
|
İnanan (adam) dedi ki: "Ey kavmim ben o fırkaların gününe benzer [bir günün felaketine uğrarsınız] diye korkuyorum."
|
Hakkı Yılmaz
|
(30-35) Yine o iman etmiş olan kimse: “Ey toplumum! Şüphesiz ben, sizin hakkınızda Ahzâb'ın günü benzerinden; Nûh toplumunun, Âd'ın, Semûd'un ve daha sonrakilerin maceralarının benzerinden korkuyorum. Ve Allah, kulları için bir haksızlık, yanlışlık istemez. Ey toplumum! Şüphesiz ben, size gelecek o çağrışma-bağrışma/ kaçışma gününden; arkanıza dönüp kaçacağınız günden korkuyorum. Sizin için Allah'tan koruyan biri yoktur. Her kimi de Allah şaşırtırsa, artık onun için bir yol gösterici yoktur. Ve andolsun ki, bundan önce size Yûsuf delillerle gelmişti. O zaman da o'nun size getirdiği şeylerde şüphe edip durmuştunuz. Sonunda o öldüğünde de, “Bundan sonra Allah, asla elçi göndermez” dediniz. Allah, şu kendilerine gelmiş bir güç olmaksızın, Allah'ın âyetleri/alâmetleri/göstergeleri hakkında mücâdele eden, aşırı giden, şüpheci olan kişileri işte böyle şaşırtır. Bu durum, Allah katında ve iman edenler yanında buğz olarak büyüktür. İşte Allah, her böbürlenen zorbanın kalbi üzerine damga basar” dedi.
|
Harun Yıldırım
|
İman etmiş olan dedi ki : "Ey kavmim! Doğrusu ben üzerinize önceki toplulukların günü gibi, bir günün gelmesinden korkuyorum."
|
Hasan Basri Çantay
|
(30-31) Mü'min olan (o zât) dedi ki: «Ey kavmim, hakıykat ben o sürüsürü fırkaların gününe misâl (vermeniz) den, Nuuh kavminin, Aad'in, Semûdun ve daha sonrakilerin haali gibi (bir mâcerâye sapıb felâkete uğramanızdan) korkuyorum. (Yoksa) Allah kullarına bir zulüm dileyecek değildir».
|
Hayrat Neşriyat
|
(30-31) Îmân etmiş olan (adam) dedi ki: 'Ey kavmim! Doğrusu ben sizin üzerinize,(peygamberlerini yalanlayan) o toplulukların (uğradıkları o dehşetli azab) gününün benzerinden; Nûh kavminin, Âd, Semûd ve onlardan sonrakilerin âdetlerinin (başlarına gelencezâların) benzerinden, korkuyorum. Hâlbuki Allah, kullar(ın)a zulmetmeyi murâd ediyor değildir.'
|
İbni Kesir
|
İnanmış olan dedi ki: Ey kavmim; doğrusu ben, sizin hakkınızda peygamberleri yalanlayan toplulukların uğradıkları bir günün benzerinden korkuyorum.
|
İskender Evrenosoğlu
|
Ve âmenû olan adam şöyle dedi: "Ey kavmim, muhakkak ki ben, ahzab günü (fırkalara ayrılmışların günü) gibi bir günün, size (gelmesinden) korkuyorum!"
|
Kadri Çelik
|
İman eden (adam) dedi ki: “Ey Kavmim! Ben üzerinize önceki toplulukların uğradıkları bir günün benzerinden korkuyorum.”
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Mümin kişi: "Ey Kavmim, ben öncekilere (helak olmuş) benzer diye korkuyorum" demiştir.
|
Mehmet Okuyan
|
İman eden kişi şöyle demişti: “Ey kavmim! Doğrusu ben üzerinize önceki toplulukların günü gibi (bir felaket gelmesinden) korkuyorum.
|
Muhammed Celal Şems
|
(30-31) (Gerçekten) inanmış (olan adam) dedi ki: “Ey kavmim! Şüphesiz ben (geçmiş büyük) kavimlerin, (yani) Nuh kavmi, Âd’ın ve Semûd’un ve onlardan sonrakilerin (yok olma) günleri gibi sizin (de yok olma gününüzden) korkarım. Allah kullarına zulüm (etmek) istemez.”
|
Muhammed Esed
|
Bunun üzerine, imana ermiş olan adam: "Ey kavmim!" diye haykırdı, "(İlahi hakikate karşı) birleşmiş olan şu diğerlerinin başına vaktiyle gelmiş olan durumun sizin başınıza da gelmesinden korkuyorum.
|
Mustafa Çevik
|
28-35 Firavun’un Musa’yı öldürmeye karar vermesi üzerine Firavun hanedanından olan ve Musa’nın Allah adına yaptığı davete iman ettiği halde imanını O Güne kadar gizlemiş olan birisi, Firavun’un bu kararına karşı çıkarak şöyle dedi: “Size ne oluyor da Rabbim Allah dediği için bir adamı bundan dolayı öldürmeye kalkıyorsunuz? Hâlbuki o size Rabbinizden apaçık deliller ve mucizelerle gelmiş bulunuyor. Şayet yalan söylüyorsa yalanın cezasını çeker ama doğru söylüyorsa sizi uyarıp tehdit ettiği azap başınıza gelip çatar. Şunu da iyi bilin ki eğer Musa yalan söylüyorsa zaten Allah yalancıları asla amaçlarına ulaştırmaz. Ey kavmim! Bugün ülkede güç ve iktidar sizin elinizde, belki de yeryüzünün en güçlüsü sizsiniz fakat Allah’ın vaat ettiği azap başınıza gelirse ondan sizi kim kurtaracak.” Bunun üzerine Firavun da kavmine dedi ki: “Ben size sadece kendi görüşümü söylüyorum ve sizi de bana göre doğru olana çağırıyorum.” Firavun’un bu sözlerinin ardından hanedandan mü’min olmayı seçen kişi sözlerine şöyle devam etti: “Ey kavmim! Ben daha önce gelip geçen kavimlerden Nûh, Âd ve Semûd kavmi ile daha nicelerinin başlarına gelen azabın sizin de başınıza gelmesinden korkuyorum. Unutmayın ki Allah durup dururken kullarına zulmetmez. Ey kavmim! Ben herkesin feryat ederek birbirinden imdat dileyeceği, Kıyamet Günü’nde azaba mahkûm edileceğinizden de endişe ediyorum. O Kıyamet Günü’nün dehşetinden arkanızı dönüp kaçmaya çalışacaksınız fakat Allah’ın elinden kaçıp kurtulabileceğiniz hiçbir yer bulamazsınız ve O Gün size hiç kimse de yardım edemez. Allah hakikate davetten inatla yüz çevirenleri azgınlıkları ile baş başa bırakır. Böylelerini hiç kimse de doğru yola iletemez. Ey kavmim! Musa’dan önce Yusuf da sizin atalarınıza, dolayısıyla size apaçık delillerle gelmişti ama buna rağmen onun Rabbinizden getirdiği apaçık âyetlerle ve delillerle davet ettiği hayat nizamından şüphe etmiş, inanıp icabet etmekten kaçınmış, sonunda Yusuf ölünce de “Allah ondan sonra hiçbir peygamber göndermeyecektir.” demişlerdi. Şimdi bu yüzden mi Musa’ya inanmak istemiyorsunuz? Unutmayın ki, Allah durmadan şüphe eden, şüphe bataklığında debelenip duran, haddi aşıp taşkınlık yapanları dalalette bırakır. Ellerinde hiçbir delil ve bilgileri olmadığı halde Allah’ın âyetleri hakkında ileri geri konuşup tartışanlar, Allah katında ve mü’minler arasında büyük bir öfkeye sebep olurlar. Şüphesiz böylece kibirlenen, böbürlenip büyüklük taslayan cahillerin de kalpleri gerçeğe karşı katılaşıp mühürlenir.”
|
Mustafa İslamoğlu
|
Yine iman eden kimse söze girerek dedi ki: "Ey kavmim! İnanın ki ben, şu (inkarda) ittifak etmiş toplulukların helakine benzer bir günün sizin de başınıza gelmesinden korkuyorum;
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
İmân eden zât da dedi ki: «Ey kavmim! Şüphe yok ki ben sizin üzerinize Ahzab gününün mislinden korkuyorum.»
|
Ömer Öngüt
|
İman eden adam dedi ki: "Ey kavmim! Doğrusu sizin için, (peygamberleri yalanlayan) toplulukların uğradıkları bir günün benzerinden korkuyorum. "
|
Şaban Piriş
|
(30-31) İman eden kimse şöyle dedi: -Ey halkım! Ben, Nuh, Âd, Semûd kavminin ve ondan sonraki toplumların başına geldiği gibi bir Azap Günü’nün başınıza gelmesinden korkuyorum. Oysa Allah, kullarına zulmetmek istemez.
|
Sadık Türkmen
|
BUNUN ÜZERİNE inanan adam şöyle devam etti: “Ey kavmim! Şüphesiz ben, önceki toplumların günü gibi bir günün, üzerinize gelmesinden korkuyorum.
|
Seyyid Kutub
|
İnanan adam dedi ki: «Ey kavmim, ben üzerinize önceki toplulukların uğradıkları bir günün benzerinden korkuyorum.
|
Suat Yıldırım
|
(30-31) O imanlı zat bunun üzerine: "Ey benim milletim!" dedi, "Ben sizin hakkınızda Nuh milletinin, Âd milletinin, Semûd milletinin ve ondan sonraki milletlerin başına gelen âkıbetin sizin de başınıza gelmesinden endişe ederim. Yoksa suçsuzlara azab etmek sûretiyle Allah kullarına zulmetmek istemez."
|
Süleyman Ateş
|
İnanan adam dedi ki: "Ey kavmim, ben üzerinize önceki toplulukların günü gibi bir günün gelmesinden korkuyorum.
|
Süleymaniye Vakfı
|
O mümin kişi sözlerini şöyle sürdürdü: "Ey halkım! O güçlü toplulukların yaşadıkları kötü günlerin sizin başınıza da gelmesinden korkuyorum.
|
Tefhim-ul Kuran
|
İman eden (adam) dedi ki: «Ey Kavmim, ben sizin o fırkaların gününe benzer (bir günün felâketine uğrarsınız) diye korkuyorum.»
|
Ümit Şimşek
|
İman eden zat, 'Ey kavmim,' dedi. 'Ben sizin hakkınızda, çeşitli toplulukların başına gelen azap günlerinin benzerinden korkuyorum.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
İman etmiş olan bir adam dedi: "Ey toplumum, sizin üzerinize, diğer topluluklarınki gibi bir günün gelmesinden korkuyorum;
|