ve edhil-hum - ve onları dahil et

  
Abdulbaki Gölpınarlı Rabbimiz ve sok onları ebedî Adn cennetlerine, nitekim vait de etmiştin onlara ve atalarından ve eşlerinden ve soylarından kendilerini düzgün bir hâle getirenlere. Şüphe yok ki sen, üstünsün, hüküm ve hikmet sâhibisin.
Abdullah Parlıyan Rabbimiz, onları da babalarından, eşlerinden ve soylarından iyi hal ve güzel ahlak üzere olanları da, kendilerine vadettiğin Adn cennetlerine koy, şüphesiz ki sen, çok güçlü ve çok üstünsün, yaptığın herşeyi yerli yerince yapansın.
Adem Uğur Rabbimiz! Onları da, onların atalarından, zevcelerinden, nesillerinden iyi olanları da kendilerine vâdettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz azîz ve hakîm olan sensin!
Ahmed Hulusi "Rabbimiz. . . Onları, kendilerine vadettiğin Adn cennetlerine dâhil et. . . Onların atalarından, eşlerinden ve zürriyetlerinden saflığa erenleri de. . . Muhakkak ki sen, evet sen Aziyz'sin, Hakiym'sin. "
Ahmet Tekin 'Ey Rabbimiz, onları, onların atalarından, hanımlarından ve nesillerinden salih ameller işleyen, hayır-hasenat sahibi mü’minleri, sâlih olanları, kendilerine va’dettiğin Adn Cennetlerine koy. Sen, yalnız sen, kudretli, hikmet sahibi ve hükümransın.'
Ahmet Varol Rabbimiz! Onları ve babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları kendilerine vaadettiğin Adn cennetlerine sok. Şüphesiz sen güçlüsün, hakimsin.
Ali Bulaç "Rabbimiz, onları Adn cennetlerine sok ki onlara (bunu) va'dettin; babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da. Gerçekten Sen, üstün ve güçlü olansın, hüküm ve hikmet sahibisin."
Ali Fikri Yavuz Ey Rabbimiz! Onları ve atalarından, zevcelerinden, nesillerinden salih olanları, kendilerine va’d ettiğin Adn cennet’lerine koy. Şüphesiz sen Azîz’sin= her şeye galibsin, Hakîm’sin= hükmünde hikmet sahibisin.
Ali Ünal “Rabbimiz! Onları kendilerine va’dettiğin sonsuz nimet ve ebedî mutluluk cennetlerine koy; onlarla birlikte atalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da. Şüphesiz ki Sensin Azîz (mutlak izzet ve ululuk sahibi, her işte mutlak üstün ve galip), Sensin Hakîm (her hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunan).
Bayraktar Bayraklı “Rabbimiz, onları ve babalarından, eşlerinden, çocuklarından iyi olan kimseleri, onlara söz verdiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz üstün olan sensin; hikmet sahibi olan sensin, sen!”
Bekir Sadak «ORabbimiz! Muminleri ve babalarindan, eslerinden, soylarindan iyi olanlari, kendilerine soz verdigin Adn cennetlerine koy; suphesiz guclu olan, Hakim olan ancak Sensin»
Celal Yıldırım Rabbimiz! Onları da, babalarından, eşlerinden ve soylarından iyi hâl, güzel ahlâk üzere olanları da kendilerine va'dettiğin Adn Cennetleri'ne koy. Şüphesiz ki sen, çok üstünsün, çok güçlüsün, hikmet sahibisin.
Cemal Külünkoğlu “Ey Rabbimiz! Onları da, onların babalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları da, kendilerine vaad ettiğin ebedi cennetlerine koy! Şüphesiz ki sen üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibisin.”
Diyanet İşleri (eski) 'Rabbimiz! Müminleri ve babalarından, eşlerinden, soylarından iyi olanları, kendilerine söz verdiğin Adn cennetlerine koy; şüphesiz güçlü olan, Hakim olan ancak Sensin'
Diyanet Vakfi Rabbimiz! Onları da, onların atalarından, zevcelerinden, nesillerinden iyi olanları da kendilerine vâdettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz azîz ve hakîm olan sensin!
Edip Yüksel “Efendimiz onları, erdemli atalarını, eşlerini ve çocuklarını söz verdiğin Adn bahçelerine sok. Kuşkusuz sen Üstünsün, Bilgesin.”
Elmalılı Hamdi Yazır Ya rabbenâ hem koy onları o kendilerine va'd buyurduğun Adn Cennetlerine, atalarından ve zevcelerinden ve zürriyyetlerinden salâhı olanları da, şübhesiz sen o azîz, hakîmsin sen
Erhan Aktaş “Rabb’imiz! Onları; onların atalarından, eşlerinden ve soylarından salih1 kimseleri, kendilerine söz verdiğin Adn Cennetlerine girdir. Sen, Mutlak Üstün Olan’sın, En İyi Hüküm Veren’sin.”

1- Arı, saf, temiz, iyi, erdemli, dürüst.
Gültekin Onan "Rabbimiz, onları Adn cennetlerine sok ki onlara (bunu) vaadettin; babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da. Gerçekten sen, üstün ve güçlü olansın, hüküm ve hikmet sahibisin."
Hakkı Yılmaz (7-9) En büyük tahtı taşıyan, bir de en büyük tahtın dış kenarından olan kimseler, Rablerinin övgüsüyle birlikte Kendisini noksan sıfatlardan arındırırlar ve O'na inanırlar. İman etmiş kimseler için bağışlanma dilerler: “Rabbimiz! Sen rahmet ve bilgice her şeyi kuşattın. Onun için tevbe eden ve Senin yoluna uyan kimseleri bağışla ve onları cehennemin azabından koru! Rabbimiz! Onları ve onların atalarından, zevcelerinden ve soylarından sâlih olan kimseleri kendilerine vaat ettiğin Adn cennetlerine girdir. Şüphesiz Sen en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olan ve en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapanın ta kendisisin. Onları kötülüklerden de koru. Ve Sen her kimi kötülüklerden korursan, artık o gün elbette ona rahmet etmişsindir. İşte bu, büyük kurtuluşun ta kendisidir.”
Harun Yıldırım Rabbimiz! Onları da, onların atalarından, zevcelerinden, nesillerinden iyi olanları da kendilerine vâdettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz azîz ve hakîm olan sensin!
Hasan Basri Çantay «Ey Rabbimiz, onları da, onların atalarından, zevcelerinden, nesillerinden saalih olanları da — kendilerine va'd etdiğin — Adn cennetlerine sok. Yegâne gaalib, hukûm ve hikmet saahibi olan şübhesiz ki Sensin Sen».
Hayrat Neşriyat 'Rabbimiz! Hem onları, hem onların atalarından, zevcelerinden ve nesillerinden sâlih olan kimseleri, kendilerine va'd buyurduğun Adn Cennetlerine koy! Şübhesiz ki Azîz (kudreti dâimâ üstün gelen), Hakîm (her işi hikmetli olan) ancak sensin!'
İbni Kesir Rabbımız; onları ve babalarından, eşlerinden, soylarından salih olanları kendilerine vaadettiğin Adn cennetlerine girdir. Şüphesiz ki Aziz, Hakim olan Sensin Sen.
İskender Evrenosoğlu Rabbimiz, onlara vaadettiğin adn cennetlerine, onları ve onların babalarından, zevcelerinden ve zürriyetlerinden salâha ulaşanları dahil et. Muhakkak ki Sen, Sen Azîz'sin, Hakîm'sin (hüküm ve hikmet sahibisin).
Kadri Çelik “Rabbimiz! Hem onları, hem onların babalarından, eşlerinden ve zürriyetlerinden salih olanları, kendilerine vaat ettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz güçlü, hikmet sahibi olan sensin.”
Mehmet Ali Eroğlu "Mü'minleri Adn cennetine sok Ey Rabbimiz! Ki bu Senin onlara vaad ettiğin şeydir. İyi salih amel işleyen babaları, eşleri ve soylarını da koy. Gerçekten Sen Aziz ve Hakim'sindir
Mehmet Okuyan Rabbimiz! Onları da atalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi olanları da kendilerine vadettiğin durmaya değer cennetlere koy! Şüphesiz ki güçlü, doğru hüküm veren yalnızca sensin!
Muhammed Celal Şems “Ey Rabbimiz! Onları (da,) atalarından, hanımlarından ve evlatlarından iyi olanları (da,) kendilerine vadettiğin ebedi Cennetler’e al. Şüphesiz Sen her şeyden üstünsün, sonsuz hikmet sahibisin.”
Muhammed Esed "Rabbimiz! Onları ve atalarından, eşlerinden ve çocuklarından dürüst ve erdemli olanları vaad ettiğin sonsuz esenlik bahçelerine koy, şüphesiz, kudret ve hikmet Sahibi olan yalnız Sensin.
Mustafa Çevik 7-9 Allah’ın kâinatta kurduğu nizamını, yine O’nun koyduğu yasalara bağlı olarak yürüten melekler ile hükümranlığın yalnız Allah’a ait olduğunun bilincinde olan mü’minler, Rablerinin ilmini, kudretini yüceliğini övgüyle anıp O’na şükreder ve şöyle dua ederler: “Rabbimiz sen her şeyi ilminle kudretinle, merhamet ve şefkatinle kuşatansın. Tevbe ederek sana yönelenleri rahmetinle bağışla ve cehennem azabından koru. Rabbimiz, onları atalarından, eşlerinden, çocuklarından iman edenlerle vadettiğin cennetlerde buluştur! Şüphesiz Senin her şeye gücün yeter. Rabbimiz, mü’minleri razı olmadığın fiilleri işlemekten koru! Sen kimi korumaya layık görürsen, onu şefkat ve merhametine nail etmiş olursun. Gerçek kurtuluş, kazanç ve mutluluk da budur.”
Mustafa İslamoğlu "Rabbimiz! Onları ve onların atalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi ve dürüst olanları güzelliğin merkezi olan cennetlere yerleştir: çünkü Sen, evet Sensin her işinde tek mükemmel olan, her hükmünde tam isabet kaydeden!
Ömer Nasuhi Bilmen «Ey Rabbimiz! Ve onları kendilerine vaad buyurmuş olduğun Adn cennetlerine girdir ve onların babalarından ve zevcelerinden ve zürriyetlerinden salah sahibi olanları da (O cennetlere nâil buyur). Şüphe yok ki, hakîm olan Sensin, Sen.»
Ömer Öngüt "Ey Rabbimiz! Onları da, onların atalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi olan kimseleri de kendilerine vâdettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz Azîz ve Hakîm olan sensin!"
Şaban Piriş -Rabbimiz, onları ve atalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları kendilerine söz verdiğin Adn cennetlerine girdir. Şüphesiz sen, aziz ve hakim sensin!
Sadık Türkmen Rabbimiz! Onları, kendilerine söz vermiş olduğun Adn cennetlerine koy. Babalarından, eşlerinden ve zürriyetlerinden nefsini ıslah etmiş/salih/iyi kimseleri de!.. Şüphesiz Sen; üstün olan, doğru hüküm veren Sensin!
Seyyid Kutub «Rabbimiz! Mü'minleri ve babalarından, eşlerinden, soylarından iyi olanları, kendilerine söz verdiğin Adn cennetlerine koy; şüphesiz güçlü olan, hakim olan ancak sensin.
Suat Yıldırım "Ey bizim ulu Rabbimiz! Sen, onları ve onlarla birlikte babalarından, eşlerinden ve nesillerinden iyi kimseleri kendilerine vâd ettiğin Adn cennetlerine yerleştir. Muhakkak ki Sen azîz ve hakîmsin (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibisin).
Süleyman Ateş "Rabbimiz, onları ve babalarından, eşlerinden, çocuklarından iyi olan kimseleri onlara söz verdiğin Adn cennetlerine sok. Şüphesiz, üstün olan, hüküm ve hikmet sâhibi olan sensin sen!"
Süleymaniye Vakfı "Sahibimiz! Onları; babalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları, kendilerine söz verdiğin kalıcı bahçelere koy. Üstün olan ve doğru kararlar veren ancak Sensin.
Tefhim-ul Kuran «Rabbimiz, onları Adn cennetlerine sok, ki onlara (bunu) va'dettin; babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da. Hiç şüphesiz sen, üstün ve güçlü olansın, hüküm ve hikmet sahibisin.»
Ümit Şimşek 'Rabbimiz! Onları ve atalarından, eşlerinden ve nesillerinden salih olanları, kendilerine vaad ettiğin Adn Cennetlerine yerleştir. Şüphe yok ki Sen üstün kudret ve sonsuz hikmet sahibisin.
Yaşar Nuri Öztürk "Ey Rabbimiz, onları kendilerine vaat etmiş olduğun Adn cennetlerine koy! Atalarından, eşlerinden, zürriyetlerinden barışa yönelenleri de. Azîz ve Hakîm olan, hiç kuşkusuz sensin, sen!"