Abdulbaki Gölpınarlı
|
İnsan bir zarara uğrarsa tamâmıyla Rabbine dönerek dua eder, sonra, ona bir nîmet verdi mi önceden ona dua ettiğini unutur insan ve halkı, onun yolundan çıkarmak için Allah'a da eşler kabûl eder; de ki: Kâfirliğinle bir müddet geçin bakalım; hiç şüphe yok ki sen, cehennem ehlindensin.
|
Abdullah Parlıyan
|
İşte böyle, insanın başına bir bela geldimi, Rabbine yönelerek yardım için O'na yalvarır. Fakat O'nun rahmetiyle bir nimete kavuşunca da, önceden yalvarıp yakardığını unutarak başka güçleri Allah'a rakip çıkarır ve böylece başkalarını O'nun yolundan saptırır… Bu şekilde günah işleyenlere de ki: “Bu inkârınızla kısa bir müddet keyif sürün bakalım, ama sonunda ateşi hak edenlerden olacaksınız.
|
Adem Uğur
|
İnsanın başına bir sıkıntı gelince, Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra Allah kendisinden ona bir nimet verince, önceden yalvarmış olduğunu unutur. Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşar. (Ey Muhammed!) De ki: Küfrünle biraz eğlenedur; çünkü sen, muhakkak cehennem ehlindensin!
|
Ahmed Hulusi
|
İnsana (rahmet olarak; onu arındırmak - genişletmek için) bir durr (zarar, hastalık, sıkıntı) dokunduğunda, O'na yönlenir; Rabbine dua eder. . . Sonra ona (Rabbi) kendinden bir nimet lütfettiğinde, daha önce O'na dua ettiğini unutur ve O'nun yolundan saptırmak için Allâh'a endad (denk vehmettiği varlıklar) kabullenir. . . De ki: "Küfrünle azıcık yaşa. . . Muhakkak ki sen ateş ehlindensin!"
|
Ahmet Tekin
|
İnsana bir zarar, bir sıkıntı dokunduğu zaman Rabbine yönelerek gönülden O’na dua eder. Sonra Allah, tarafından ona bir nimet lütfedince, kendisini sıkıntıdan kurtarınca, önceden yalvarmış olduğunu unutur, insanları başlarına buyruk hale getirerek, Allah yolundan, İslâm’dan uzaklaşmalarına, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihlerine imkân sağlamak için bile bile ona eşler, ortaklar koşar. Böylesine:'İnkârınla, küfrünle biraz eğlen. Kesinlikle sen Cehennem ehlindensin.' de.
|
Ahmet Varol
|
İnsana bir darlık dokunduğunda gönülden boyun eğerek Rabbine dua eder. Sonra ona kendi katından bir nimet verdiğinde daha önce O'na dua ettiğini unutur ve O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koşar. De ki: 'Sen küfrünle azıcık oyalan. Muhakkak sen cehennem halkındansın.'
|
Ali Bulaç
|
İnsana bir zarar dokunduğu zaman, gönülden katıksızca yönelmiş olarak Rabbine dua eder. Sonra ona kendinden bir nimet verdiği zaman, daha önce O'na dua ettiğini unutur ve O'nun yolundan saptırmak amacıyla Allah'a eşler koşmaya başlar. De ki: "İnkârınla biraz (dünya zevklerinden) yararlan; çünkü sen, ateşin halkındansın."
|
Ali Fikri Yavuz
|
İnsana bir keder dokunduğu vakit, Rabbine bütün gönlünü vererek O’na dua eder. Sonra (Allah), katından ona bir nimet verdiği zaman, önceden Allah’a dua ettiği hali unutur da, Allah yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar (eşler) koşmağa başlar. (Ey Rasûlüm) de ki: “- Küfrünle biraz zevklenedur, muhakkak sen ateşliklerdensin.”
|
Ali Ünal
|
İnsan (öyledir ki), başı derde girince gönülden O’na yönelerek Rabbisine yalvarır; ama biraz sonra Allah ona Kendi katından bir nimet ve imkân verince, bu defa daha önce O’na yalvardığını unutur ve Allah için denkler, ortaklar uydurmaya başlar, böylece O’nun yolundan hem kendi sapar, hem de başkalarını saptırır. (Böylesine) de ki: “Küfür ve nankörlüğün içinde hayattan biraz daha kâm al bakalım. Nasıl olsa, Ateş’in yoldaşlarındansın.”
|
Bayraktar Bayraklı
|
İnsanın başına bir sıkıntı gelince, Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra Allah kendi katından ona bir nimet verince, önceden yalvarmış olduğunu unutur. Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşar. De ki: “Küfrünle azıcık yaşa, sen ateş halkındansın.”
|
Bekir Sadak
|
Insanin basina bir sikinti gelince Rabbine yonelerek O'na yalvarir. Sonra Allah, katindan bir nimet verince onceden kime yalvarmis oldugunu unutuverir; Allah'in yolundan saptirmak icin O'na esler kosar. De ki: «Inkarinla az bir muddet zevklen, suphesiz sen cehennemliksin.»
|
Celal Yıldırım
|
İnsana bir sıkıntı ve zarar dokunduğu zaman Rabbına içten yönelerek duâ eder. Sonra kendi katından ona bir nîmet verince, daha önce Allah'a ettiği duayı unutur. Yolundan saptırmak için de Allah'a eşler, ortaklar ve benzerler koşar. De ki: Az bir süre küfrünle yararlanıp geçin. Çünkü gerçekten ateşliklerdensin.
|
Cemal Külünkoğlu
|
İnsana bir zarar dokunduğu zaman Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra kendi tarafından ona bir nimet verdiği zaman daha önce O'na yalvardığını unutur ve O'nun yolundan (kendisini) saptırması için Allah'tan başka varlıklara tanrısal nitelikler yükle(yerek “bizi onlar kurtardı” de)r. (Ey Resulüm! Böyle kimseye) de ki: “Sen küfrünle/nankörlüğünle az bir süre oyalanıp geçin! Çünkü sen cehennemliklerdensin.”
|
Diyanet İşleri (eski)
|
İnsanın başına bir sıkıntı gelince Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra Allah, katından bir nimet verince önceden kime yalvarmış olduğunu unutuverir; Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşar. De ki: 'İnkarınla az bir müddet zevklen, şüphesiz sen cehennemliksin.'
|
Diyanet Vakfi
|
İnsanın başına bir sıkıntı gelince, Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra Allah kendisinden ona bir nimet verince, önceden yalvarmış olduğunu unutur. Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşar. (Ey Muhammed!) De ki: Küfrünle biraz eğlenedur; çünkü sen, muhakkak cehennem ehlindensin!
|
Edip Yüksel
|
İnsana bir kötülük dokundu mu Efendisine yönelerek O’nu çağırır. Ona kendisinden bir iyilik verdi mi, daha önce kime yalvarmış olduğunu unutur ve O’nun yolundan saptırmak için ALLAH’a eşler koşmaya başlar. De ki: “İnkarınla biraz yaşa, sen ateş halkındansın.”
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
İnsana bir sıkıntı dokunduğu vakıt rabbına öyle duâ eder ki bütün gönlünü ona vererek, sonra kendisine tarafından bir ni'met lûtfediverdiği zaman da önceden ona duâ ettiği hali unutur da yolundan sapıtmak için Allaha menendler koşmağa başlar, de ki, küfrünle biraz zevk et, çünkü sen o ateşliklerdensin
|
Erhan Aktaş
|
İnsana bir sıkıntı dokunduğu zaman, Rabb’ine yönelerek bütün benliğiyle O’na dua eder. Sonra kendisine bir nimet lütfettiği zaman, daha önce O’na yöneldiği halini unutur. O’nun yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar koşar. De ki: “Nankörlüğünle biraz daha yararlan. Kuşkusuz ki sen ateşin halkındansın.
|
Gültekin Onan
|
İnsana bir zarar dokunduğu zaman gönülden katıksızca yönelmiş olarak rabbine dua eder. Sonra ona kendinden bir nimet verdiği zaman, daha önce O'na dua ettiğini unutur ve O'nun yolundan saptırmak amacıyla Tanrı'ya eşler koşmaya başlar. De ki: "Küfrünle biraz (dünya zevklerinden) yararlan; çünkü sen, ateşin halkındansın."
|
Hakkı Yılmaz
|
İnsana bir sıkıntı dokunduğu zaman, bütün gönlünü O'na vererek Rabbine yakarır. Sonra kendisine tarafından bir nimet lütfettiği zaman da önceden O'na yakardığı hâli unutur da Allah'ın yolundan saptırmak için O'na ortaklar oluşturur. De ki: “Küfrünle; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedişinle biraz yararlan! Şüphesiz sen ateşin ashâbındansın.”
|
Harun Yıldırım
|
İnsanın başına bir sıkıntı gelince, Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra Allah kendisinden ona bir nimet verince, önceden yalvarmış olduğunu unutur. Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşar. (Ey Muhammed!) De ki: Küfrünle biraz eğlenedur; çünkü sen, muhakkak cehennem ehlindensin!
|
Hasan Basri Çantay
|
İnsana bir zarar dokunduğu zaman o, Rabbine, bütün (varlığı ile) Ona dönerek, yalvarır. Sonra ona kendinden bir ni'met verdiği vakit ise evvelce Ona yalvardığını unutur. Allaha, Onun yolundan sapdırmak için, eşler katmıya başlar. (Habîbim) de ki: «Küfrünle biraz eğlenedur! Çünkü sen muhakkak ateş yârânındansın».
|
Hayrat Neşriyat
|
İnsana bir zarar dokunduğu zaman, O’na (samîmâne) yönelen bir kimse olarak Rabbisine duâ eder; sonra (Allah) kendi tarafından ona bir ni'met verdiğinde, daha önce O’na duâ etmekte olduğunu unutur da, (insanları) O’nun yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar koşar. De ki: 'Küfrünle biraz eğlenedur! Çünki sen Cehennem ehlindensin!'
|
İbni Kesir
|
İnsana bir sıkıntı dokunduğu zaman Rabbına yönelerek O'na yalvarır. Sonra O, kendi katından ona bir nimet verince; önceden O'na yalvarmış olduğunu unutuverir. Ve Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşar. De ki: Küfrünle biraz eğlenedur. Muhakkak ki sen, ateş yaranındansın.
|
İskender Evrenosoğlu
|
Ve insana bir zarar dokunduğu zaman, Rabbine yönelerek ona dua eder. Sonra (Allah) kendinden bir ni'met lütfettiği zaman daha önce ona dua ettiğini (yalvardığını) unutur. O'nun (Allah'ın) yolundan saptırmak için Allah'a eşler kılar. De ki: "Küfrün ile biraz daha metalan(faydalan). Muhakkakki sen, cehennem ehlindensin".
|
Kadri Çelik
|
İnsana bir zarar dokunduğu zaman, gönülden O'na yönelerek Rabbine yalvarır. Sonra ona kendinden bir nimet verdiği zaman, daha önce O'na dua ettiğini unutur ve O'nun yolundan saptırmak amacıyla Allah'a eşler koşmaya başlar. De ki: “Küfrünle biraz faydalanıp yararlan; şüphesiz sen ateş ehlindensin.”
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Maalesef insana bir zarar dokunduğu zaman, gönülden acziyle yönelerek Rabbine dua eder. Eh sonra da ona kendinden bir nimet verildiği zaman da, daha önce O'na dua ettiğini unutur. (Rabbin) O'nun yolundan kendisini saptırıp çıkması için O'na bir takım ortaklar uydurur. "Zevk al bakalım, inkarınla biraz oyalan!" de. "Nasıl olsa kesinkes cehennemlikler içindesindir."
|
Mehmet Okuyan
|
İnsana bir sıkıntı gelince Rabbine yönelerek O’na yalvarır. Sonra (Allah) katından ona bir nimet verince, önceden yalvarmış olduğunu unutur. O’nun yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar koşar. (İnkâr edene) de ki: “Küfrünle biraz (daha) yaşa! Şüphesiz ki sen ateş halkındansın!”
|
Muhammed Celal Şems
|
İnsana bir sıkıntı geldiğinde, O’na eğilerek Rabbini çağırır. Sonra O, Katından ona bir nimet ihsan ettiğinde, o daha önce hangi gaye için Kendisini çağırdığını unutur ve (insanları) O’nun yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar koşar. De ki: “Kâfirliğin sebebiyle geçici olarak yararlan. Şüphesiz sen, (Cehennem) ateşine girecek olanlardansın.”
|
Muhammed Esed
|
İşte (böyle,) insanın başına bir bela geldi mi Rabbine yönelerek (yardım için) O'na yalvarır fakat O'nun rahmetiyle bir nimete kavuşunca da önceden yalvarıp yakardığını unutarak başka güçleri Allah'a rakip çıkarır ve böylece (başkalarını) O'nun yolundan saptırır. (Bu şekilde günah işleyenlere) de ki: "Bu inkarınızla kısa bir müddet keyif sürün bakalım (ama sonunda) ateşi hak edenlerden olacaksınız!"
|
Mustafa Çevik
|
İnsanın başına bir musibet gelince hemen Rabbine yönelerek yardımı için dua eder, sonra da Rabbi onu sıkıntısından kurtarınca, daha önce O’na nasıl yalvarıp yakardığını unutur ve yine Allah’la birlikte başka ilahlar edinip O’na ortaklar koşar, üstelik başkalarını da buna teşvik eder. Böylelerine de ki: “Şirkiniz, küfrünüz ve nankörce yaşayışınızla bir müddet daha eğlenip durun, sonunda hak ettiğiniz ateşe gireceksiniz.”
|
Mustafa İslamoğlu
|
Hem ne zaman insanoğlunun başına bir iş gelse, Rabbine yönelerek O'ndan yalvar yakar yardım ister; ama O'nun sayesinde bir nimete kavuşunca da, O'na önceden yalvardığını unutur ve başka varlıkları O'na eş ve denk saymaya başlar: böylece başkalarını da O'nun yolundan saptırır. (Bu gibisine) de ki: "Nankörlüğünle az bir süre keyif sür; ama şunu da iyi bil ki, sen ateşe layık birisin."
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
Ve insana bir zarar dokunduğu zaman Rabbisine rücû ederek duada bulunur. Sonra ona kendi tarafından bir nîmet lütfedince O'na evvelce yapmış olduğu duayı unutur ve Allah için şerikler koşmaya başlar (nâsı) O'nun yolundan saptırmak için. De ki: «Küfrün ile biraz fâidelen, şüphe yok ki sen ateşin yârânındansın.»
|
Ömer Öngüt
|
İnsanın başına bir sıkıntı gelince Rabbine yönelerek O'na yalvarır. Sonra Allah kendi katından ona bir nimet verince, önceden O'na yalvarmış olduğunu unutuverir. O'nun yolundan saptırmak için, Allah'a eşler koşar. De ki: "Küfrünle biraz oyalanadur. Çünkü sen muhakkak ki cehennem halkındansın. "
|
Şaban Piriş
|
(7-8) Eğer nankörlük ederseniz, Allah’ın size ihtiyacı yoktur. Ama kullarının nankörlüğüne razı olmaz. Eğer şükrederseniz, sizin için ondan hoşnut kalır. Hiçbir günahkar bir başkasının günahını yüklenmez. Sonra Rabbinizedir dönüşünüz... Elbette size yaptıklarınızı haber verecektir. O, kalplerin özünü bilendir. İnsana bir zarar dokununca, Rabbine yönelerek, ona dua eder. Sonra, kendisinden bir nimet ile değiştirince, daha önce ona dua ettiğini unutur da Allah’a ortaklar koşar, onun yolundan saptırsın diye... De ki: -İnkarınla biraz yaşa, kuşkusuz sen ateş ehlindensin!
|
Sadık Türkmen
|
İŞTE (böyle): İnsana bir darlık dokunduğu zaman; Rabbine içtenlikle yönelerek O’na yalvarır. Sonra, ona katından bir nimet verdiğinde; daha önce O’na yalvarmış olduğunu unutur! Ve Allah’a, O’nun yolundan sapmak/saptırmak için ortaklar koşar. De ki: “İnkârınla biraz daha zevklenerek yararlan! Şüphesiz sen ateş halkındansın.”
|
Seyyid Kutub
|
İnsanın başına bir sıkıntı gelince Rabb'ine dönerek O'na yalvarır. Sonra Allah katından bir nimet verince önceden kime yalvarmış olduğunu unutuverir. Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koşar. Ey Muhammed! De ki: «İnkârınla az bir müddet zevklen, sen cehennemliklerdensin.»
|
Suat Yıldırım
|
İnsanın başı derde girince, gönülden O’na yönelerek Rabbine yalvarır. Ama sonra Allah kendi tarafından ona nimet ve imkan verince, daha önce bütün acziyle gönülden O’na yalvardığını unutur ve Allah yolundan kendisini saptırması için O’na birtakım şerikler uydurur. De ki: "İnkârınla biraz oyalan, biraz zevk al bakalım! Nasılsa sen kesin olarak cehennemliklerdensin!"
|
Süleyman Ateş
|
İnsana bir zarar dokundu mu, hemen içtenlikle Rabbine yönelerek O'na du'â eder. Sonra (Rabbi) ona kendisinden bir ni'met verdi mi; önceden O'na yalvarmakta olduğunu unutur da, O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koşmağa başlar. De ki: "Küfrünle azıcık yaşa, sen ateş halkındansın!"
|
Süleymaniye Vakfı
|
İnsan, başı sıkışınca dönüp Rabbine yalvarır. Sonra Allah, iyilik yaparak ona bir fırsat verse daha önce yalvardığını unutur da (Allah’a) benzer nitelikte varlıklar oluşturur ki insanları Allah’ın yolundan saptırsın. De ki “Bir süre kafirliğinin tadını çıkar. Çünkü sen, o ateşin ahalisindensin.”
|
Tefhim-ul Kuran
|
İnsana bir zarar dokunduğu zaman, gönülden katıksızca yönelmiş olarak Rabbine dua eder. Sonra ona kendinden bir nimet verdiği zaman, daha önce O'na dua ettiğini unutur ve O'nun yolundan saptırmak amacıyla Allah'a eşler koşmaya başlar. De ki: «Küfrünle biraz metalanıp yararlan; çünkü sen, ateşin halkındansın.»
|
Ümit Şimşek
|
İnsan sıkıntıya düştüğünde, Rabbine yönelerek Ona yakarır. Sonra Rabbi ona kendi katından bir nimet nasip ettiğinde, evvelce ettiği duayı unutur da, halkı Onun yolundan saptırmak için Allah'a eşler koşar. De ki: İnkârınla biraz oyalanadur; nasıl olsa ateş ehlindensin.
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
İnsana bir zarar/zorluk dokununca, Rabbine yönelerek O'na dua eder. Sonra ona bir nimet lütfettiğinde, önceden O'na yalvarmakta olduğunu unutur, O'nun yolundan saptırmak için Allah'a eşler, ortaklar isnat eder. De ki: "Birazcık nimetlen küfrünle! Hiç kuşkusuz, sen, ateş halkındansın."
|