ve mâ allemnâ-hu - ve biz ona öğretmedik

  
Abdulbaki Gölpınarlı Ve biz, ona şiir belletmedik ve bu, ona yakışmaz da; bu, ancak bir öğüttür ve her şeyi açıklayan Kur'ân.
Abdullah Parlıyan Bu söylenenleri, kâfirlerin dedikleri gibi şiir sanmayın. Biz, elçimiz Muhammed'e şiir öğretmedik. O'nun buna ihtiyacı da yok. Peygamberlik, şairlik olmadığı gibi, Kur'ân da şiir değildir. O Kur'ân, başka değil, ancak bir zikir, öğüt, vaaz, irşat ve hatırlatıcı bir kitaptır.
Adem Uğur Biz ona (Peygamber'e) şiir öğretmedik. Zaten ona yaraşmazdı da. Onun söyledikleri, ancak Allah'tan gelmiş bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır.
Ahmed Hulusi O'na şiir öğretmedik! O'na yakışmaz da! O ancak bir hatırlatma ve apaçık bir Kurân'dır!
Ahmet Tekin Biz Muhammed’e şiir öğretmedik. Bu ona yakışmazdı da... Onun okuduğu kitap, ancak Allah’tan gelmiş okunması ibadet olan bir öğüt, bir ikaz ve Allah-insan-kâinat ilişkilerini ve ilâhî düzeni açıklayan, bütün ilâhî kitaplardaki dinî-ilmî esasları içeren, açık seçik Kur’ân’dır.
Ahmet Varol Biz ona şiir öğretmedik. Ona yakışmaz da. Bu yalnızca bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır.
Ali Bulaç Biz ona (Peygambere) şiir öğretmedik; (bu,) ona yakışmaz da. O (kendisine indirilen Kitap), yalnızca bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır.
Ali Fikri Yavuz Biz O’na (Peygambere) şiir öğretmedik, O’na yaraşmaz da... O kitab, sade bir öğüddür ve (haramla helâlı) açıklayan bir Kur’an’dır.
Ali Ünal Biz Rasûl’e şiir öğretmedik; kaldı ki bu O’na yaraşmaz da. Bir ders, irşad ve öğüt kitabıdır, maksatları belli, gerçeği açıklayan ve okunan bir Kitap, (bir Kur’ân)dır O’na indirdiğimiz:
Bayraktar Bayraklı Biz peygambere şiir öğretmedik. Zaten ona yaraşmazdı da. O kitap, ancak Allah'tan gelmiş bir öğüt ve apaçık bir Kur'ân'dır.
Bekir Sadak Biz ona siir ogretmedik, zaten ona gerekmezdi. Bu bir ogut ve apacik Kuran'dir.
Celal Yıldırım Biz O'na (Muhammed'e) şiir öğretmedik; aslında şiir ona yaraşmaz da. O ancak katıksız bir öğüt ve açık ortada bir Kur'ân'dır.
Cemal Külünkoğlu (69-70) Biz, o (peygamber)e şiir öğretmedik. Bu, ona yakışmaz da. Ona vahyedilen ancak bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır. (Bu Kur'an,) yaşayan kimseler uyarılsın ve böylece ilahî hüküm inkârcılar hakkında kesinleşsin diye gönderilmiştir.
Diyanet İşleri (eski) Biz ona şiir öğretmedik, zaten ona gerekmezdi. Bu bir öğüt ve apaçık Kuran'dır.
Diyanet Vakfi Biz ona (Peygamber'e) şiir öğretmedik. Zaten ona yaraşmazdı da. Onun söyledikleri, ancak Allah'tan gelmiş bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır.
Edip Yüksel Ona şiir öğretmiş değiliz, zaten ona uygun düşmez. Bu, ancak bir mesaj ve apaçık bir Kuran’dır.
Elmalılı Hamdi Yazır Biz ona şiir öğretmedik, ona yaraşmaz da, o sâde bir zikir ve parlak bir Kur'andır
Erhan Aktaş Biz ona şiir öğretmedik. Ve bu, ona yakışmaz da. O, yalnızca bir Öğüt ve apaçık Kur’an’dır.
Gültekin Onan Biz ona (Peygambere) şiir öğretmedik; (bu,) ona yakışmaz da. O (kendisine indirilen Kitap), yalnızca bir öğüt ve apaçık bir Kuran'dır.
Hakkı Yılmaz 69-70 Ve Biz o'na şiir öğretmedik. Bu o'nun için yaraşmaz da. O, sadece diri olanları uyarmak ve kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimselerin üzerine Söz'ün hak olması için bir öğüt ve apaçık bir Kur’ân'dır.
Harun Yıldırım Biz ona (Peygamber'e) şiir öğretmedik. Zaten ona yaraşmazdı da. Onun söyledikleri, ancak Allah'tan gelmiş bir öğüt ve apaçık bir Kur'an'dır.
Hasan Basri Çantay Biz ona şiir öğretmedik. (Bu) ona yakışmaz da. O (nun getirdiği kitab) bir öğütden ve (hükümleri) açıklayan bir Kur'andan başkası değildir.
Hayrat Neşriyat Ve ona (o Resûlümüze), şiir öğretmedik; (bu) ona yaraşmazdı da. Doğrusu o, ancak bir nasîhattir ve apaçık beyân eden bir Kur’ân’dır.
İbni Kesir Biz, ona şiir öğretmedik. Zaten ona gerekmezdi de. Bu, ancak bir zikirdir. Ve apaçık bir Kur'an'dır.
İskender Evrenosoğlu Ve Biz, O'na (Peygamber'e) şiir öğretmedik. Ve (bu), O'na yakışmaz. O (O'na indirilen), sadece zikir ve apaçık Kur'ân'dır.
İstanbul Kuran Araştırmaları Grubu O yalnızca bir öğüt ve Mübin (apaçık) bir Kuran’dır.
Kadri Çelik Biz ona şiir öğretmedik; (bu,) ona yakışmaz da. O (kendisine indirilen kitap), yalnızca bir öğüt ve apaçık olan bir Kur'an'dır.
Mehmet Ali Eroğlu Şiir öğretmedik, Kur'an öğrettik Resul'e, ona yakışmaz da. O sırf irşat ve açık Kur'andır.
Mehmet Okuyan 69-70 Biz ona (Peygamber’e) şiir öğretmedik. Zaten ona gerekmez de. O(nun söyledikleri), sağ olanları uyarsın ve kâfirlere de (azap) sözü gerçekleşsin diye sadece (gerçeğin) hatırla(t)ması ve apaçık bir Kur’an’dır.
Muhammed Celal Şems Biz ona şiir (söylemeyi) öğretmedik. Bu ona yakışmazdı. Bu (Kur’an,) ancak bir öğüt olup, sıkça okunan apaçık bir (Kitap’tır.)
Muhammed Esed Ve (işte böyle:) Biz bu (Peygamber'e) şiir (yeteneği) bahşetmedik, zaten (şiir) bu (mesaj)a uygun düşmezdi: o yalnızca bir uyarı ve öğüttür; ve o özünde apaçık olan ve gerçeği dosdoğru gösteren bir (ilahi) hitabedir,
Mustafa Çevik Biz Peygamber’e şiir öğretmedik. O, sizi bir şairin sözüne değil, Rabbinizin kitabı ile yaratılışınızın amacı olan hayat nizamı ile yaşamaya davet ediyor. O, Kur’an ile öğüt verip uyaran bir elçidir, şairlik de, şiir söylemek de ona yakışmaz.
Mustafa İslamoğlu Biz ona şiir öğretmedik; bu onun için gerekli de değil: o (vahiy) sadece bir uyarı ve öğüttür; dahası açık ve açıklayıcı bir hitaptır;
Ömer Nasuhi Bilmen Ve Biz O'na şiiri talîm etmedik ve O'nun için lâyık da olmaz. O, başka değil bir mev'izedir ve pek bedîhi bir Kur'an'dır.
Ömer Öngüt Biz ona (Peygamber'e) şiir öğretmedik, zaten ona gerekmezdi de. Bu ancak bir zikirdir ve apaçık bir Kur'an'dır.
Şaban Piriş Ona şiir öğretmedik, ona yakışmaz da. Bu, yalnızca bir hatırlatma ve apaçık Kur’an’dır.
Sadık Türkmen BİZ ona şiir öğretmedik, zaten bu ona yakışmaz da! O, ancak bir öğüttür ve apaçık bir Kur’an’dır.
Seyyid Kutub Biz Muhammed'e şiir öğretmedik, zaten ona gerekmezdi. Bu bir öğüt ve apaçık Kur'an'dır.
Suat Yıldırım Biz Resûl’e Kur’ân öğrettik, şiir öğretmedik, o zaten ona yaraşmaz. O sırf bir irşâd ve parlak bir Kur’ân’dır.
Süleyman Ateş Biz ona (Muhammed'e) şiir öğretmedik, (şiir) ona yakışmaz da. O(na vahyedilen) sadece bir öğüt ve apaçık bir Kur'ân'dır.
Süleymaniye Vakfı Muhammed’e şiir öğretmedik; zaten gerekmezdi de. Bu, sadece doğru bilgi (zikir) ve (onu) açık seçik ortaya koyan Kur’ân’dır[*].

[*] Zikir, doğru bilgi demektir. Kur’ân’daki bütün bilgiler doğru olduğu için Allah ona zikir adını vermiştir. (Bkz. Hicr 15/9.) Kur’ân kelimesi ise hem son Kitabın ismi hem de o kitaptaki hükümlere ulaşmayı sağlayan ilgili ayet kümeleri anlamına gelir. (Bkz. İsra 17/106)

 
Tefhim-ul Kuran Biz ona (Peygambere) şiir öğretmedik; (bu,) ona yakışmaz da. O (kendisine indirilen Kitap), yalnızca bir öğüt ve apaçık olan bir Kur'an'dır.
Ümit Şimşek Biz Peygambere şiir öğretmedik; bu ona yakışmaz da. O ancak bir öğüt ve apaçık bir Kur'ân'dır.
Yaşar Nuri Öztürk Biz o peygambere şiir öğretmedik. Şiir ona yaraşmaz/layık olamaz da. Ona vahyedilen, bir öğütten ve apaçık bir Kur'an'dan başka şey değildir;