Abdulbaki Gölpınarlı
|
Ve bize düşen vazife, ancak apaçık tebliğden ibâret.
|
Abdullah Parlıyan
|
Bize düşen, emanet edilen mesajı, size açıkça tebliğ etmek ve nasıl yaşanacağını da, bizzat hayatımızla göstermektir.”
|
Adem Uğur
|
Bizim vazifemiz, açık bir şekilde Allah'ın buyruklarını size tebliğ etmekten başka bir şey değildir dediler.
|
Ahmed Hulusi
|
"Bize ait olan sadece apaçık tebliğdir. "
|
Ahmet Tekin
|
'Bizim sorumluluğumuz apaçık bir tebliğdir.'
|
Ahmet Varol
|
Bize düşen de sadece apaçık bir tebliğdir.'
|
Ali Bulaç
|
"Bizim üzerimizde de (sorumluluk ve görev olarak) apaçık bir tebliğden başkası yoktur."
|
Ali Fikri Yavuz
|
Bize düşen, ancak apaçık bir tebliğdir.”
|
Ali Ünal
|
“Bize düşen de ancak Allah’ın Mesajı’nı tam olarak ve apaçık, anlaşılır bir şekilde size ulaştırmaktır.”
|
Bayraktar Bayraklı
|
“Bize düşen, açık bir tebliğden başka bir şey değildir.”
|
Bekir Sadak
|
(16-17) Elciler: Dogrusu Rabbimiz bizim size gonderildigimizi bilir; bize dusen ancak apacik tebligdir» demislerdi.
|
Celal Yıldırım
|
Bize gereken, sadece açık tebliğdir,» dediler.
|
Cemal Külünkoğlu
|
(16-17) (Elçiler) şöyle dediler: “Rabbimiz biliyor ki, hakikaten biz, (Allah tarafından) size gönderilmiş elçileriz. Bizim üzerimize düşen, yalnızca apaçık tebliğdir.”
|
Diyanet İşleri (eski)
|
(16-17) Elçiler: 'Doğrusu Rabbimiz bizim size gönderildiğimizi bilir; bize düşen ancak apaçık tebliğdir' demişlerdi.
|
Diyanet Vakfi
|
«Bizim vazifemiz, açık bir şekilde Allah'ın buyruklarını size tebliğ etmekten başka bir şey değildir» dediler.
|
Edip Yüksel
|
“Bizim görevimiz, açıkça duyurmaktan ibarettir.”
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
açık bir tebliğden ötesi ise bizim üstümüze değil
|
Erhan Aktaş
|
“Bize düşen yalnızca açıkça duyurmaktır.”
|
Gültekin Onan
|
"Bizim üzerimizde de (sorumluluk ve görev olarak) apaçık bir tebliğden başkası yoktur."
|
Hakkı Yılmaz
|
16-17 Elçiler dediler ki: “Rabbimiz biliyor ki biz gerçekten size gönderilmiş elçileriz. Bize düşen de sadece apaçık tebliğdir.”
|
Harun Yıldırım
|
"Bizim vazifemiz, açık bir şekilde Allah'ın buyruklarını size tebliğ etmekten başka bir şey değildir" dediler.
|
Hasan Basri Çantay
|
«Bizim üzerimize (düşen vazîfe) apaçık tebliğden başkası değildir».
|
Hayrat Neşriyat
|
'Ve bize düşen, ancak apaçık bir tebliğdir.'
|
İbni Kesir
|
Bize düşen, sadece apaçık tebliğdir.
|
İskender Evrenosoğlu
|
Ve bizim üzerimizde açıkça tebliğden (bildirmekten) başka bir şey (sorumluluk) yoktur.
|
Kadri Çelik
|
“Bizim üzerimizde de (sorumluluk olarak) apaçık bir tebliğden başkası yoktur.”
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Apaçık bir tebliğden başka, bizim üzerimizde yapılacak olan sorumluluk yoktur.
|
Mehmet Okuyan
|
Apaçık tebliğden başka üzerimize düşen (bir şey) yoktur.” demişlerdi.
|
Muhammed Celal Şems
|
“Sorumluluğumuz, yalnızca sözü açık olarak iletmekten başkası değildir.”
|
Muhammed Esed
|
Fakat (bize emanet edilen) mesajı size açıkça tebliğ etmekten başka bir şey ile yükümlü değiliz".
|
Mustafa Çevik
|
16-17 Bunun üzerine elçiler şöyle cevap verdiler: “Rabbimiz biliyor ki biz gerçekten size gönderilen elçileriz. Bizim görevimiz, Allah’ın âyetleriyle yaratılış sebebiniz olan hayat nizamını size açıkça tebliğ etmektir.”
|
Mustafa İslamoğlu
|
Ve biz size açıkça tebliğ etmekten başka bir şeyle mükellef değiliz."
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
«Bizim üzerimize (teveccüh eden ise) apaçık bir tebliğden başka değildir.»
|
Ömer Öngüt
|
"Bize düşen ancak apaçık bir tebliğdir. "
|
Şaban Piriş
|
Bizim görevimiz apaçık duyurmaktan başka bir şey değildir.
|
Sadık Türkmen
|
Üzerimize düşen görev açıkça duyurmaktır.”
|
Seyyid Kutub
|
Bizim üzerimize düşen, yalnızca açıkça duyurmaktır.
|
Suat Yıldırım
|
"Açıkça tebliğden başka bir şeyle yükümlü değiliz biz."
|
Süleyman Ateş
|
"Bizim üzerimize düşen, yalnız açıkça duyurmaktır."
|
Süleymaniye Vakfı
|
“Görevimiz açık bir tebliğden ibarettir.”
|
Tefhim-ul Kuran
|
«Bizim üzerimizde de (sorumluluk ve görev olarak) apaçık bir tebliğden başkası yoktur.»
|
Ümit Şimşek
|
'Bize düşen açıkça tebliğ etmekten ibarettir.'
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
"Bize düşen, açık bir tebliğden başka şey değildir."
|