yuksimu - yemin eder

  
Abdulbaki Gölpınarlı Ve kıyâmetin koptuğu gün suçlular, ancak bir an yatıp eğlendiklerine and içerler; işte böyle asılsız şeylere kapılıyordu onlar.
Abdullah Parlıyan Ve son saat gelip çattığında, suçlu günahkarlar, yeryüzünde bir saatten fazla kalmadıklarına yemin edeceklerdir. Onlar dünyada hep böyle haktan ve gerçekten yüz çeviriyorlardı.
Adem Uğur Kıyamet koptuğu gün, günahkârlar, (dünyada) ancak pek kısa bir süre kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar, (dünyada da haktan) böyle döndürülüyorlardı.
Ahmed Hulusi O saatin (ölüm) geldiği süreçte suçlular, (beden yaşamında) bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. . . Böylece çevriliyorlardı. (Rabbin indînde bir gün beden yaşamına göre bin yıldır; bağlantısı. )
Ahmet Tekin Kıyametin kopacağı ânın gerçekleşeceği gün, İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsiler, suçlular, günahkârlar, dünyada, kulluk ve ibadet edebilecek yeterli süreye sahip olmadıklarına, ancak pek kısa bir süre kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar, dünyada da haktan ayrılıp, küfre böyle döndürülüyorlardı.
Ahmet Varol Kıyametin koptuğu gün suçlular bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. İşte onlar böyle uzaklaştırılıyorlar.
Ali Bulaç Kıyamet saatinin kopacağı gün, suçlu günahkarlar, tek bir saatin dışında (dünya hayatı) yaşamadıklarına and içerler. İşte onlar böyle çevriliyorlardı.
Ali Fikri Yavuz Kıyamet kopacağı gün, mücrimler (Allah’a eş koşanlar) bir saatten fazla (kabirde veya dünyada) durmadıklarına yemin ederler. Onlar (dünyada iken de, doğruluktan yalan söylemeye), işte böyle çevriliyorlardı.
Ali Ünal Kıyamet koptuğu gün, dünya hayatları günah hasadıyla geçmiş inkârcı suçlular, yemin ederek dünyada ancak belli belirsiz bir süre kaldıklarını ileri sürerler. (Yanlış algılarına, yanlış akıl yürütme ve eksik bilgilerine güvendiklerinden, dünyada iken de) hep böyle yanlışlara sürüklenip dururlardı.
Bayraktar Bayraklı Kıyamet koptuğu gün, suçlular dünyada ancak pek kısa kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar dünyada haktan böyle döndürülüyorlardı.
Bekir Sadak Kiyamet koptugu gun suclular sadece cok kisa bir muddet kalmis olduklarina yemin ederler. Boylece onlar dunyada da aldatilip haktan donduruluyorlardi.
Celal Yıldırım (Beklenen) Kıyamet saati gelip gerçekleşeceği gün, suçlu günahkârlar (Dünya'da veya kabirde) bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. Onlar (Dünya'da da) hep böyle (haktan gerçekten) çevriliyorlardı.
Cemal Külünkoğlu Kıyamet koptuğu gün, suçlular dünyada bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. İşte onlar dünyada da aldatılıp haktan böyle dönüyorlardı.
Diyanet İşleri (eski) Kıyamet koptuğu gün suçlular sadece çok kısa bir müddet kalmış olduklarına yemin ederler. Böylece onlar dünyada da aldatılıp haktan döndürülüyorlardı.
Diyanet Vakfi Kıyamet koptuğu gün, günahkârlar, (dünyada) ancak pek kısa bir süre kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar, (dünyada da haktan) böyle döndürülüyorlardı.
Edip Yüksel O an gerçekleştiği zaman, suçlular, (dünyada) ancak bir an kaldıklarına and içerler. Onlar işte böyle yanılıyorlardı.
Elmalılı Hamdi Yazır O gün ki saat gelir Kıyamet kopar, mücrimler, bir saatten fazla durmadıklarına yemîn ederler evvel de böyle çeviriliyorlardı
Erhan Aktaş Kıyametin koptuğu gün, suçlular dünyada bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. Onlar işte böyle döndürülüyorlardı.1

1- Dünyada iken de böyle aldanıyorlardı; gerçekleri çarpıtıyorlardı.
Gültekin Onan Kıyamet saatinin kopacağı gün, suçlu günahkarlar tek bir saatin dışında (dünya hayatı) yaşamadıklarına and içerler. İşte onlar böyle çevriliyorlardı.
Hakkı Yılmaz Ve kıyâmetin kopacağı gün günahkarlar bir saatten fazla durmadıklarına yemin ederler. Onlar işte böyle döndürülüyorlardı.
Harun Yıldırım Kıyamet koptuğu gün, günahkârlar, (dünyada) ancak pek kısa bir süre kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar, (dünyada da haktan) böyle döndürülüyorlardı.
Hasan Basri Çantay Kıyametin kopacağı gün günahkârlar bir sâatden başka kalmadıklarına yemîn eder (ler). İşte onlar (dünyâda da haktan) böyle döndürülüyorlar (yalan söylüyorlar) dı.
Hayrat Neşriyat Kıyâmet koptuğu gün günahkârlar, (dünyada) bir saatten başka kalmadıklarına yemîn eder. İşte (haktan) böyle çevriliyorlardı.
İbni Kesir Kıyametin kopacağı gün; suçlular bir saatten başka kalmadıklarına yemin ederler. İşte onlar, böylece aldatılıp döndürülürler.
İskender Evrenosoğlu Ve o saatin geldiği (kıyâmetin koptuğu) gün, mücrimler bir saatten fazla (mezarda) kalmadıklarına yemin ederler. İşte böyle döndürülüyorlardı (ölümden hayata döndürülüyorlardı).
Kadri Çelik Kıyametin kopacağı gün suçlu günahkârlar, tek bir saatin dışında (dünya hayatı) yaşamadıklarına yemin içerler. İşte onlar böyle çevriliyorlardı.
Mehmet Ali Eroğlu Rastlaşacakları kıyamet günü suçlular, dünyada bir saat dışında kalmadıklarına and içerler. Umursamadan yaşadıkları dünya hayatını sadece bir saat görürler. İşte böyle yanılıyorlar.
Mehmet Okuyan O (Son) Saat gerçekleştiği gün, suçlular (dünyada) ancak kısa bir süre kaldıklarına dair yemin edecekler. İşte onlar (dünyada da gerçeklerden) böyle döndürülüyorlardı.
Muhammed Celal Şems Belirlenen saatin geleceği gün, suçlular çok kısa bir süre dışında dünyada kalmadıklarına dair yemin edecekler. Onlar, aynen böyle saçma sözler uydururlar.
Muhammed Esed (Size ölümü veren ve zamanı geldiğinde yeniden diriltecek olan O'dur!) Ve Son Saat gelip çattığında, günaha saplanmış olanlar, (yeryüzünde) bir saatten fazla kalmadıklarına yemin edeceklerdir, onlar kendilerini böylece (hayat boyu) kandırırlar!
Mustafa Çevik 55-57 Kıyamet kopup da, arkasından Hesap Günü için insanlar bir araya toplandıklarında, müşrik ve kâfir olarak dünya hayatlarını tamamlamış olanlar, dünyada ancak bir saat kadar yaşamış oldukları konusunda yeminler ederek, daha fazla kalmış olsalardı doğruya ulaşabileceklerine dair bahaneler üretecekler. Onlar gerçekleri inkâr ve çarpıtma konusunda hep böylesi yalanların arkasına sığındılar. Dünya hayatlarını Allah’ın davetine iman edip, gereklerini yerine getirerek yaşamış olanlar ise müşrik ve kâfirlere şöyle seslenecekler “Allah’ın yasası gereği, davet edildiğiniz nizam ile ahlakı kabul ya da reddederek yaşamanıza yetecek kadar size de süre verilmişti. Fakat siz bu diriliş ve Hesap Günü’nü umursamayıp inanmadınız.” İşte O Gün asılsız mazeretlerinin kendilerine hiçbir yararı olmayacak. Dünyaya dönüp yaratılış sebeplerine uygun yaşama istekleri de kabul edilmeyecek.
Mustafa İslamoğlu Ve Son Saat gelip çattığı gün suça batmış olanlar, dünyada bir saatten fazla kalmadıklarına yemin edecekler; böylece kendilerine (dahi) yalan söylemiş olacaklar.
Ömer Nasuhi Bilmen Ve o gün ki, Kıyamet kopar; günahkârlar (dünyada) bir saatten başka kalmadıklarına yemin ederler. İşte onlar (doğru sözden) böylece çevrilir kimseler olmuşlardı.
Ömer Öngüt Kıyamet koptuğu gün suçlular bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. İşte onlar böylece aldatılıp saptırılıyorlardı.
Şaban Piriş Kıyamet saatinin geldiği gün, suçlular, bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. İşte böyle yalan söylerlerdi.
Sadık Türkmen Kıyamet koptuğu gün, suçlular; bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler! İşte onlar, (dünyada da yalanlarla) çevriliyorlar.
Seyyid Kutub Kıyamet koptuğu gün, suçlular dünyada bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. İşte onlar dünyada da aldatılıp haktan böyle dönüyorlardı.
Suat Yıldırım Kıyamet (duruşma) saati gelip çattığında suçlu kâfirler yemin ederek dünyada sadece bir saat kaldıklarını ileri sürerler. Onlar (dünyada iken de doğruluktan) işte böyle döndürülüyorlardı.
Süleyman Ateş (Duruşma) Sâ'at(i) başladığı gün, suçlular, (dünyâda veya Berzahta) bir sâ'atten fazla kalmadıklarına yemin ederler. İşte onlar, (dünyâda da haktan) böyle çevriliyorlardı.
Süleymaniye Vakfı Kıyamet saati geldiği gün suçlular, dünyada bir saatten fazla kalmadık diye yemin ederler. Onlar (dünyada da) bu şekilde yalana sürüklenirlerdi.
Tefhim-ul Kuran Kıyamet saatinin kopacağı gün, suçlu günahkârlar, tek bir saatin dışında (dünya hayatı) yaşamadıklarına and içerler. İşte onlar böyle çevriliyorlardı.
Ümit Şimşek Kıyametin koptuğu gün, mücrimler dünyada bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. Önceden de onların böyle tersleri dönüveriyordu.
Yaşar Nuri Öztürk Saat gelip kıyamet koptuğu gün, günahkârlar dünyada bir saatten başka kalmadıklarına yemin ederler. Onlar işte böyle çevriliyorlardı.