azâbu - azap

  
Abdulbaki Gölpınarlı Kâfir olanlarsa, kıyâmet gelip çatmadıkça, yahut o kısır gün, onlara gelmedikçe onun hakkında şüphe etmekten kurtulamazlar.
Abdullah Parlıyan O Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler ise, kendilerine kıyametin ansızın gelip çatmasına veya bütün ümitlerin boş olduğu, o günün azabı başlarına çökünceye kadar, Kur'ân hakkında kapıldıkları şüpheden, asla kurtulamazlar.
Adem Uğur İnkâr edenler, kendilerine o saat ansızın gelinceye, yahut da (kendileri için hayır yönünden) kısır bir günün azabı gelinceye kadar onun (Kur'an) hakkında hep şüphe içindedirler.
Ahmed Hulusi Hakikat bilgisini inkâr edenler ise, kendilerine ansızın ölüm gelinceye kadar yahut umutların boşa çıkacağı sürecin azabı gelinceye kadar, O'ndan (Teklik'ten) şüphe içinde kalmaya devam edecek. . .
Ahmet Tekin Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler ansızın cezalandırılıncaya, kıyametin kopacağı âna veya hiç de ümit verici şeyler va’detmeyen bir günün azâbı, kabir azâbı kendilerine gelinceye kadar Kur’ân’dan şüphe etmeye devam ederler.
Ahmet Varol İnkar edenler, kendilerine kıyamet vakti ansızın gelinceye ya da kısır (hayırsız) bir günün azabı erişinceye kadar ondan (Kur'an'dan) şüphe etmeye devam edeceklerdir.
Ali Bulaç İnkâr edenler ise, kıyamet saati onlara apansız gelinceye veya kesintiye uğramış (akim, verimsiz) bir günün azabı onlara yetişinceye kadar ondan (Kur'an'dan) yana şüphe içinde sür git kalacaklardır.
Ali Fikri Yavuz Peygamberi ve Kur’an’ı inkâr edenler de, kendilerine ansızın kıyamet gelinceye, veya (nesilleri kesen bir harbteki) verimsiz günün azabı çatıncaya kadar Kur’an hususunda bir şübhe içinde kalır giderler.
Ali Ünal Buna karşılık, küfre saplanıp kalmış olanlar, Kıyamet ansızın başlarına gelinceye veya (her ümidin tam bir ümitsizlikle noktalanacağı ve ertesinde dinlenmek için hiçbir gecenin olmayacağı) kısır bir günün azabı onları buluncaya kadar, Kur’ân (ve vahiy) hakkında şüpheler içinde bocalamaktan bir türlü kurtulamazlar.
Bayraktar Bayraklı İnkâr edenler, kendilerine son saat ansızın gelinceye ya da her kurtulma gayretinin sonuçsuz kalacağı günün azabı gelinceye kadar, Kur'ân hakkında hep şüphe içinde olacaklardır.
Bekir Sadak inkar edenler, ceza saati kendilerine ansizin gelene veya gecesi olmayan gunun azabi catana kadar Kuran'dan suphe etmekte devam ederler.
Celal Yıldırım O küfredenler ise, kendilerine Kıyâmet'in kopuş saati ansızın gelip çatınca veya kısır bir günün azabı gelip dokununcaya kadar Kur'ân hakkında devamlı bir şüphe içinde bocalayıp kalırlar.
Cemal Külünkoğlu İnkâr edenler ise, kendilerine ansızın o saat (ölüm ya da kıyamet) gelinceye yahut kısır (verimsiz) bir günün azabı onlara yetişinceye kadar, ondan (Kur'an'dan) yana kuşku içinde olmaya devam ederler.
Diyanet İşleri (eski) İnkar edenler, ceza saati kendilerine ansızın gelene veya gecesi olmayan günün azabı çatana kadar Kuran'dan şüphe etmekte devam ederler.
Diyanet Vakfi İnkâr edenler, kendilerine o saat ansızın gelinceye, yahut da (kendileri için hayır yönünden) kısır bir günün azabı gelinceye kadar onun (Kur'an) hakkında hep şüphe içindedirler.
Edip Yüksel İnkarcılar ise, o an kendilerine ansızın gelinceye kadar, yahut o müthiş günün cezası kendilerine çatıncaya kadar sürekli ondan kuşku duyacaklardır.
Elmalılı Hamdi Yazır O küfredenler de kendilerine o saat bağteten gelinciye veya akîm bir günün azâbı gelinciye kadar ondan bir şekk içinde kalır giderler
Erhan Aktaş Gerçeği yalanlayan nankörler de, Sâ’at1 ansızın gelinceye veya ardından başka bir gün olmayan günün azabı gelinceye kadar ondan2 kuşku duymaya devam edeceklerdir.

1- Kıyametin kopma anı. 2- İlimden/Allah’tan gelen bilgiden, vahiyden.
Gültekin Onan Küfredenler ise, kıyamet saati onlara apansız gelinceye veya kesintiye uğramış (akim, verimsiz) bir günün azabı onlara yetişinceye kadar ondan (Kuran'dan) yana şüphe içinde sürgit kalacaklardır.
Hakkı Yılmaz Küfretmiş; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan şu kişiler de, kendilerine ansızın kıyâmetin kopuş anı veya kısır [yararsız, verimsiz] bir günün azabı gelinceye kadar, Kur’ân'dan kuşku duymaya devam edeceklerdir.
Harun Yıldırım İnkâr edenler, kendilerine o saat ansızın gelinceye, yahut da (kendileri için hayır yönünden) kısır bir günün azabı gelinceye kadar onun (Kur'an) hakkında hep şüphe içindedirler.
Hasan Basri Çantay Küf (ü inkâr) edenler ise kendilerine o saat ansızın gelinceye, yahud kısır bir günün azâbı çatıncaya kadar ondan (Kur'andan) yana mütemâdi bir şek içinde kalırlar.
Hayrat Neşriyat İnkâr edenler ise, kendilerine kıyâmet ansızın gelinceye veya kendilerine kısır(hayırsız) bir günün azâbı gelinceye kadar ondan (Kur’ân’dan) yana bir şübhe içinde bulunur dururlar.
İbni Kesir Küfredenler; kendilerine o saat ansızın gelinceye veya gecesi olmayan günün azabı çatana kadar ondan yana devamlı bir şüphe içinde kalırlar.
İskender Evrenosoğlu Ve o saat (kıyâmet saati), ansızın onlara gelinceye veya akîm (hedefine ulaşılamamış) günün (ölüm gününün) azabı onlara gelinceye kadar, kâfirlerin ondan şüphesi zail olmaz (yok olmaz).
Kadri Çelik Küfre sapanlar, kendilerine o saat ansızın gelinceye yahut da (kendileri için hayır açısından) kısır bir günün azabı ininceye kadar onun (Kur'an) hakkında hep şüphe içindedirler.
Mehmet Ali Eroğlu Hak olan dini inkar edenler ise, son dakika gelip çatıncaya, veya kısır gün gelinceye kadar, Azap olan gün gelinceye kadar, ondan (Kur'an'dan) yana şüpheden asla kurtulamazlar.
Mehmet Okuyan Kâfir olanlar, kendilerine o (Son) Saat ansızın gelinceye veya kısır bir günün azabı gelinceye kadar onun (Kur’an’ın) hakkında hep şüphe içindedir.
Muhammed Celal Şems Kâfir olanlar, (helâk) saati ansızın gelinceye ya (da) ardında hiçbir şeyi bırakmayacak bir günün azabı kopuncaya kadar, bu (Kur’an) hakkında hep şüphe içinde kalmaya devam edecekler.
Muhammed Esed Hakkı inkara şartlanmış olanlar ise, Son Saat kendilerini apansız yakalayıncaya ve bütün ümitlerin boş olduğu o Gün'ün azabı başlarına çökünceye kadar O'nun hakkında kapıldıkları şüpheden sıyrılmayacaklardır.
Mustafa Çevik 55-57 Müşrik ve kâfirlikte direnip, kendilerini hakikati inkâra şartlandırmış olanların, Son Saat gelip Kıyamet ansızın kapılarını çalıncaya kadar Kur’an hakkındaki şüpheleri devam edecek, bu tutumları değişmeyecek. Fakat O Gün geldiğinde, insanları davet ettiği hayat nizamı ile yönetme hakkının yalnız Allah’a ait olduğunu görecek ve anlayacaklar. Ancak gerçeği anlamış olmanın onlara hiçbir yararı olmayacak, böylelikle hak ettikleri alçaltıcı azap ile cezalandırılacaklar. Allah’ın daveti nizam ve ahlak ile yaşayan, onu yaşatmaya gayret edenler ise nimetler yurdu cennetlere yerleştirilip ödüllendirilecekler.
Mustafa İslamoğlu İnkarda direnen kimseler ise, Son Saat kendilerine ansızın gelip buluncaya, ya da (yaşama sevincinin) kökünü kurutan bir günün tarifsiz azabı kendilerine kavuşuncaya kadar, bu mesajın kaynağı hakkında kuşku duymaya devam edecekler.
Ömer Nasuhi Bilmen Ve kâfir olanlar ise kendilerine Kıyamet ansızın gelinceye veya onlara kısır bir günün azabı gelinceye kadar ondan (Kur'an'dan) bir şekk içinde bulunur dururlar.
Ömer Öngüt İnkâr edenler, kendilerine o saat ansızın gelinceye, yahut da o kısır günün azabı kendilerine gelinceye kadar onun hakkında hep şüphe içindedirler.
Şaban Piriş Kafirler ise, kendilerine o saat, ansızın gelinceye veya sonsuz bir günün azabı çatıncaya kadar ondan şüphe etmeye devam ederler.
Sadık Türkmen İnkâr edenler; kendilerine kıyamet ansızın gelinceye, yahut ta onlara kısır bir günün azabı gelip çatıncaya dek, o Kur’an’a hep şüphe içinde bakarlar.
Seyyid Kutub Kâfirler ise ansızın kıyamet günü ile karşı karşıya kalıncaya ya da «ertesi olmayan» o son günün azabına uğrayıncaya kadar Kur'an hakkında sürekli kuşku beslerler.
Suat Yıldırım Dini inkâr edenler ise, son saat ansızın gelip çatıncaya veya o kısır gün kendilerine gelinceye kadar, Kur’ân hakkında şüphe içinde kalır giderler.
Süleyman Ateş İnkâr edenler ise ansızın o sâ'at (kıyâmet veya ölüm) kendilerine gelinceye yahut o kısır (hayırsız) günün azâbı kendilerine gelinceye kadar o(Kur'â)ndan yana, kuşku içinde olacaklardır.
Süleymaniye Vakfı Ama O’nun tebliğini görmezlikten gelenler, beklemedikleri bir anda kıyamet saati kendilerine gelinceye ya da kısır bir günün azabı ulaşıncaya kadar şüphe içinde olmaya devam edeceklerdir.
Tefhim-ul Kuran Küfre sapanlar ise, kıyamet saati onlara apansız gelinceye ya da kesintiye uğramış (akîm, verimsiz) bir günün azabı onlara yetişinceye kadar ondan (Kur'an'dan) yana şüphe içinde sür git kalacaklardır.
Ümit Şimşek İnkâr edenler ise, ölüm ânı ansızın gelip çatıncaya, yahut kısır günün azabı başlarına gelinceye kadar ondan şüphe etmekten geri durmazlar.
Yaşar Nuri Öztürk İnkâr edenler ise kıyamet ansızın başlarına patlayıncaya kadar, yahut kısır bir günün azabı kendilerine gelip çatıncaya kadar, o Kur'an'dan yana kuşku içinde olmaya devam edecekler.