Abdulbaki Gölpınarlı
|
Artık girin cehennem kapılarından, ebedî kalacaksınız orada. Ululuk satanların yurtları, ne de kötüdür.
|
Abdullah Parlıyan
|
Artık girin cehennem kapılarından, ebedi kalacaksınız orada, büyüklük duygusuna kapılanların düştüğü durum ne kötüdür.
|
Adem Uğur
|
O halde, içinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin! Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür!
|
Ahmed Hulusi
|
"O hâlde, içinde ebedî kalıcılar olmak üzere cehennemin kapılarına girin! Mütekebbirun'un (benlikli - kibirlilerin) yeri ne kötüdür!"
|
Ahmet Tekin
|
'O halde, içinde ebedî kalacağınız Cehennem’in kapılarından girin. Büyüklük taslayarak serkeşlik, zorbalık ve diktatörlük yapanların devamlı ikametgâhları ne kötüdür.'
|
Ahmet Varol
|
'O halde, içinde sonsuza kadar kalmak üzere cehennemin kapılarından girin! Büyüklenenlerin oturacakları yer ne kadar kötüdür!'
|
Ali Bulaç
|
Öyleyse içinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların konaklama yeri ne kötüdür.
|
Ali Fikri Yavuz
|
O halde, içinde ebedî kalmak üzere, hepiniz cehennem kapılarından giriniz bakalım!... İşte büyüklenenlerin (hakkı kabul etmiyenlerin) yeri ne kötüdür!...
|
Ali Ünal
|
“Şimdi, Cehennem’de sonsuzca kalmak üzere girin bakalım kapılarından içeri! Ne de kötüdür gurur ve kibir heykellerinin yeri!”
|
Bayraktar Bayraklı
|
O halde, içinde süreli kalacağınız cehennemin kapılarından giriniz! Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür!
|
Bekir Sadak
|
Temelli kalacaginiz cehennemin kapilarindan girin. Buyuklenenenlerin duragi ne kotudur!
|
Celal Yıldırım
|
O sebeple, içinde ebedî kalacağınız Cehennem kapılarından giriniz ! Büyüklük taslayıp gururlananların makamı ne kötüdür!
|
Cemal Külünkoğlu
|
“Haydi, içinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!”
|
Diyanet İşleri (eski)
|
Temelli kalacağınız cehennemin kapılarından girin. Büyüklenenlerin durağı ne kötüdür!
|
Diyanet Vakfi
|
«O halde, içinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin! Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür!»
|
Edip Yüksel
|
İçinde sürekli kalacağınız cehennemin kapısından girin. Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür.
|
Elmalılı Hamdi Yazır
|
Onun için girin bakalım Cehennemin kapılarına: içinde kalmak üzere, bak artık mütekebbirlerin mevkıi ne fena?
|
Erhan Aktaş
|
O halde, içinde ebedi kalıcılar olarak Cehennem’in kapılarından girin! Büyüklük taslayanlar için ne kötü bir yerdir orası.
|
Gültekin Onan
|
Öyleyse içinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların konaklama yeri ne kötüdür.
|
Hakkı Yılmaz
|
“O hâlde içinde sürekli kalanlar olarak cehennemin kapılarına girin!” denir. İşte, büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!
|
Harun Yıldırım
|
"O halde, içinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin! Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür!"
|
Hasan Basri Çantay
|
O halde, içinde ebedî kalıcı olarak, girin cehennemin kapılarından. (Bak) büyüklük taslayanların mevkii ne kötüdür!
|
Hayrat Neşriyat
|
Öyle ise içinde ebedî kalıcılar olarak Cehennemin kapılarından girin! Artık kibirlenenlerin kalacakları yer ne kötüdür!
|
İbni Kesir
|
Haydi cehennemin kapılarından girin. Orada temelli kalacaksınız. Büyüklenenlerin durağı ne kötüdür.
|
İskender Evrenosoğlu
|
Haydi, orada ebediyyen kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Kibirlenenlerin (büyüklük taslayanların) kaldığı yer ne kötüdür.
|
Kadri Çelik
|
Öyleyse içinde temelli kalıcılar olarak cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların konaklama yeri pek de kötüdür!
|
Mehmet Ali Eroğlu
|
Layığınız olan cehennemin kapısından girin! Orada ebedi kalacaksınız. Ne kötü şeydir ki; büyüklük duygusuna kapılanların düştüğü durumlar.
|
Mehmet Okuyan
|
İçinde ebedî kalıcılar olarak cehennemin kapılarına girin!” Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür!
|
Muhammed Celal Şems
|
“İçinde ebediyen kalmak üzere Cehennem’in kapılarından girin. Büyüklük taslayanların kalacakları yer, şüphesiz çok kötüdür.”
|
Muhammed Esed
|
Haydi, girin kapılarından bakalım, içinde kalıp duracağınız cehennemin! Gerçekten de, ne kötü olacak (o gün), kendilerini boş yere büyüklük duygusuna kaptırmış olanların düştüğü durum!
|
Mustafa Çevik
|
26-29 Bu müşriklerin ataları da Allah’ın peygamberlerine karşı tuzaklar kurmuşlardı. Allah da onların sağlam sandıkları tuzaklarını temellerinden yıkıp yerle bir ederek başlarına geçirmişti ve Allah’ın azabı onları hiç beklemedikleri bir anda yakalayıverdi. Ayrıca Allah Hesap Günü onları rezil edip aşağılayacak ve “Söyleyin bakalım. Sorunlarımızı o çözer, kurtarıcımız odur dediğiniz ve onları savunmak adına, mü’minlere saldırıp zulümler ettiğiniz ilahlarınız şimdi neredeler?” diyecek. İşte O Gün Allah’ın davetine iman edip yaşayanlar da şöyle derler: “Aşağılanmanın, rezilliğin ve hak edilen azabın yaşanmaya başlandığı bugün, müşrik ve kâfirler için ne kötü bir gündür.” Onlar Allah’ın davetine inatla karşı çıkıp direnerek dünya hayatlarını tamamlamışken melekler de canlarını almışlardı. Hesap Günü cezalarını çekmek üzere çağrıldıklarında, “Bizlerin Allah’a şirk koşmak, O’ndan başkasını ilah edinmek gibi bir niyetimiz yoktu, biz kötü bir şey yapmadık.” diyerek boyun bükecekler. Melekler de onlara: “Hayır, sizler neyi yapmanız, Allah’a nasıl inanmanız ve neyi yapmamanız konusunda uyarılmıştınız. Yapmadık dediklerinizi kibirlenerek yaptınız. Allah sizin yaptıklarınızı eksiksiz olarak bilmektedir, haydi artık temelli kalmak üzere hak ettiğiniz cehenneme girin bakalım.” diyecekler.
|
Mustafa İslamoğlu
|
Haydi o halde, içerisinde yerleşip kalmak üzere cehennemin kapılarından buyurun!" İşte, büyüklük taslamayı kişiliğinin bir parçası haline getirenlerin düştüğü berbat konum.
|
Ömer Nasuhi Bilmen
|
Artık giriniz cehennemin kapılarına içinde müebbet kalmak üzere. Artık mütekebbirlerin yurdu ne kadar fena!
|
Ömer Öngüt
|
“O halde içinde ebedî kalmak üzere, cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!”
|
Şaban Piriş
|
Bu sebeple, içinde ebedi kalacağınız cehennem kapılarından girin. Büyüklük taslayanların ikametgahı ne kötüdür!
|
Sadık Türkmen
|
Öyleyse; haydi cehennemin kapılarından girin, içinde ölümsüzce/sonsuz kalıcılar olarak! Büyüklenenlerin yurdu ne kötüdür!
|
Seyyid Kutub
|
Bunun için ebedi olarak cehennemde kalmak üzere oranın kapılarından içeri giriniz. Kendini beğenmişlerin barınağı ne kötü bir yerdir.
|
Suat Yıldırım
|
(28-29) Kendi öz canlarına zulmederlerken meleklerin canlarını aldıkları kimseler azabı görünce; "Biz, bir kötülük olsun diye yapmıyorduk!" diye başlarını öne eğerler. Kendilerine iman ilmi nasib edilmiş olanlar da; "Hayır, hayır! Allah yaptığınız işi ne maksatla yaptığınızı pek iyi biliyor! O halde girin bakalım içinde ebediyyen kalmak üzere cehennemin kapılarından! Ne fena bir yerdir o kibirlilerin yeri!" derler.
|
Süleyman Ateş
|
"Onun için, içinde sürekli kalmak üzere cehennemin kapılarına girin. Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür!"
|
Süleymaniye Vakfı
|
“Haydi, girin Cehennem’in kapılarından. Hep orada kalacaksınız. Büyüklük taslayanların yerleşecekleri yer ne kötüdür!”
|
Tefhim-ul Kuran
|
Öyleyse içinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların konaklama yeri ne kötüdür.
|
Ümit Şimşek
|
Sürekli kalmak üzere şimdi girin Cehennemin kapılarından! Büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!
|
Yaşar Nuri Öztürk
|
Hadi girin cehennem kapılarından; sürekli kalacaksınız orada. Gerçekten kötü yermiş kibre sapanların barınağı.
|